girift-denge

[girift-denge]

İç hesaplaşma işinin bokunu öyle bir çıkarıyorum ki hsmdbdnd aptal kadın sus artık

[girift-denge]

Genelde bu ikisi arasında bir yerdeyim

[girift-denge]

[girift-denge]

[girift-denge]

[girift-denge]

[girift-denge]

people who dont experience it cannot comprehend how awful executive dysfunction is. I WANT to do the task, i have the resources TO do the task, i will feel better having DONE the task

but i cant fucking do the task

[girift-denge]

Sevgiyi ancak yok olduğunda anlayabiliyor.

[girift-denge]

Kendini kandırmayı reddetmiş bir zihin ve beraberinde kendini bilinçli olarak kandırmayı seçmek. Sadece kabul edilmiş bir gerçek ve geriye kalan iki seçenek. Üstelik neyi seçersen seç yanacaksın. Kendini kandırmayı reddetmiş bir zihne karşı yaşamak, omzunda meleklerle değil ölümle yaşamak demek.

[girift-denge]

[girift-denge]

[girift-denge]

[girift-denge]

[girift-denge]

Yüzme bilmem ama deli gibi deniz hasreti çekiyorum boş kalınca vapur turu yapıyorum ama yetmiyor böyle ıslak havluyu üstüme serip güneşte su sesiyle uyumak istiyorum sonra ayağımı kumda yakıp güzel yemek yapan bir yerde o sarhoş kafayla yemek yemek ve gün batımını izlemek istiyorum

[girift-denge]

Ruh hastası olduğum için kendime zihinsel olarak "bugün sadece yatacak dinlenecek ve boş geçireceğiz" şeklinde izin vermezsem o gün boş geçtiği için bana zehir oluyor dbdkdhdk verimli bir insan olduğumdan da değil hatta tam tersiyimdir ama beynim beni rahat bırakmıyor ve özel olarak bu konuda komut vermem gerekiyor :D

[girift-denge]

Christine Lashley, Twilight, Libby Hill (Richmond, VA), 2018, Oil on linen