geceehli

[geceehli]

Sen bana bakma gardaşlık, Ben alelâde yerlerde Hem keskin hem kederli bakarken bir yere doğru, İçimdeki medceziri bastırmaya çalışarak isyanla karışık, Küfür ve retorik karışırken birbirine sözümde, Çok kez Yüce Allah'ın kadrajına yakalanmışım. Elbette selülitleriyle paparazzilere haber olan Ünlü ve eski bir manken kadar Sansasyonel olamazdı Benim çırpınışlarım.

Sen bana bakma gardaşlık, Çengelköy'ü geceleri memleket, gündüzleri gurbet saydım hep. Ne zaman tırmansam Akaretler'in o akbuduna çıktığı söylenen bayırına, Hep bir karabudun ruhuyla indim yadırgayarak; Bir elimde tütün, diğerinde yaprak, dudaklarım ıslak, Bir yanım yanar, bir yanım soğuk, bir yanım kaçmak.

Sen bana bakma gardaşlık, Hani insan, hayatta bir kez kalemi kırar ya Çok radikal bir değişime meylederek, Ben hayal âlemimde kırtasiye dükkanlarını kundaklardım Hızımı alamayıp. Belki de bundandır, En azından bir kalem kırmamış insanlara Pek ısınamadım ömrüm boyunca.

Sen bana bakma gardaşlık, Ben sana bakarım. " İnsan kalmak " diye bir şeyden bahsediyorlar hep, Başka insanları harcaya harcaya; Öyle seçkin ve komik felsefeler, aforizmalar, nutuklar... Pek farkında olmuyorlar ama Aslında iki çaydan sonra o masadan kalkınca Yavaş yavaş yok oluyor aramızdaki hukuklar...

Sen bana bakma gardaşlık, Ben başıbozuk bir tavırla sürdürürken yaşamı, Bazen sıcak bazen soğukkanlı, Az kahkahalı ve bol hüsranlı; Çok dargınım bu hayata, doğrudur, Ama bugün yine de ısrarla Biraz gülümsemeye çalıştı bu delikanlı.

Sen bana bakma gardaşlık, Melihat Gülses çalsın, bana Leylâ'yı anlat, Gönülleri yakıp yıkan şu sevdâyı anlat. Benden bekleme, söz senin, Köz benim içimde, buz senin; Aşk ateşinin kül ettiği gönlüme damlat...

Ufuk Demir

[geceehli]

Pervaz İbrahimli*

“ Sokaklara su serpmişim,

Yâr geldiğinde toz olmasın. ”

[geceehli]

Geçmiş günler düğüm düğüm, Çözemez oldum güzelim. Sevda yüklü bulutlardan, Geçemez oldum güzelim.

Kazım Koyuncu

[geceehli]

İnsan evladı, binlerce yıllık tarihinin başlangıcından bu yana hep " Biz nasıl bir çağa denk geldik böyle hıa. " diyerek zaten hayıflanmaktaydı. Bizim çağımız ise diğerlerinden farklı olarak, bize sunduğu ultra leş hayatlar ile küfür dağarcığı kalitemizi arttırma imkânı verdi.

İnsan canının ve insan ilişkilerinin kıymetsizliği, hukukî haksızlıklar, geçim mücadelesinin katbekat zorlaşması, rantlar, tacizler, tecavüzler, sapkınlıklar, cinayetler, tüm arsızlıklar...

Tabii ki diğer çağlarda da yaşandı bunlar ancak bu çağda, bize bu rezalet pastasından çok büyük bir dilim düştü. Eğer insan evladı olarak kalmak senin için önemliyse, dünyanın bu yüzünün de farkında olarak insan kal, görmezden gelerek değil. Hadi hepimize afiyet olsun.

[geceehli]

Bu Derde Düşeli

bir tek sana, en çok sana kapalı sanırken ona giden yollar, ben de üstünü çizdim biraz sızıyla Süreya. çok şeyler eskimiş içimde, çoktan tozlanmış, atmaya da kıyamamışız, orada kalmış, eskiye kıymet biçerken yıllar azalmış, geç oldu, acılarla anladım Süreya. bir yola baktım, bir bana baktım, içimdeki karanlık zindana baktım, ruhumda verdiğim kurbana baktım, gözleri acıklı bir türküydü Süreya.

[geceehli]

hayalet olurum sanmıştım, silüet kalırım. gölgem gider ben kalırım. yürürsem yol biter, koşarsam yetişirim sanmıştım. dünya dediğin bir avuç yer, sığarım sanmıştım. oysa dünya dediğin senden ibaret. varsan var, yoksan yok. kapat gözlerini, neresindesin? aç bak her yer senin. durduğun yerde zemin gidiyor, koş bakalım yetişmek neymiş.

[geceehli]

Demek, birileri benim sesimle hüzünleniyor, umut ediyor, hayal ediyor, duvarlara dalıyor, balkonda elinde kahveyle uzaklara dalıyor, şurasında bir yerler cızlıyor-muş. Ama dert etme sevgili dinleyen, bunları hep birlikte yaşıyoruz.

[geceehli]