fallingstars-things - Tumblr blog

[fallingstars-things]

Değeri Bilinmeyen Bir Cevher, Hardal:

1960'lı, 70'li yıllar, tüm dünyanın The Rolling Stones ve The Beatles diye çalkalandığı o dönemlerde Burhan Ağaoğlu isimli bir müzik severin tutkusuyla başlıyor herşey. Bir kaç arkadaşına bir rock grubu kurma teklifinde teklifinde bulunuyor Burhan. Yeraltı Dörtlüsü'nün son dönem elemanlarından Sedat Avcı, Aydın Şencan ve döneminin en yetenekli gitaristlerinden olan Cahit Kukul'a gönderiyor teklifini. Sedat Avcı ise o sıralar grubu 25. Saat ile konserlere ve turnelere çıkmaktadır. Teklife sıcak bakan bu yetenekli müzisyenlerin vokal için teklif sunduğu o isim ise Şükrü Yüksel'den başkası değil. 1970'li yıllarda resmi olarak kurulan ve çalışmalara başlayan grup 70'lerin sonuna doğru arabesk müziğin popülerliği ile karşı karşıya kalıyor. Giderek daha az ilgi gören rock ve pop müzik camiasında ise 3 Hürel'in dağıldığı, Erkin Koray'ın yurt dışı seyahatine başladığı ve Barış Manço'nun albümlerinin eskisi kadar rağbet görmediği bir dönemde çıkıyor Hardal'ın ilk albümü. "Nasıl? Ne zaman?" isimli 1978 çıkışlı albüm çoğunlukla Şükrü Yüksel'in şarkılarının bulunduğu, Cahit Kukul'un da bestelerini barındıran mükemmel bir rock projesi olarak ilk çıkışını yapıyor. Başarıya ulaşan albümlerinin ardından grup televizyonlarda da sahne almaya başlıyor. 1980 yılında 12 Eylül darbesinin ardından ikinci albümlerinin kayıtlarına başlayan grup 1983 çıkışlı "Nereden Nereye!" isimli ikinci albümlerini çıkarıyor. Ülkede yaşanan siyasi olaylar ve mali durgunluk sebebiyle karamsarlığa düşen grup ara vermeye karar veriyor. 1994 yılında Cahit Kukul'un önderliğinde grup "Seçmeler" adında bir albüm yayınlıyor. 97'de tekrar bir araya gelen grup 1999'da "Yeniden Doğuş" isimli son albümlerini piyasaya sürüyor. Sedat Avcı'nın bir müddet daha Erkin Koray ile çalışmasından sonra vefat etmesi üzerine grup dağılıyor. "Nasıl? Ne zaman?" albümü kırk iki yıl sonra 17 Şubat 2020'de tekrar yayınlanmıştır. Türk rock tarihinin bu değerli çalışmaları için çok teşekkür ederiz. Cahit Kukul'un da dediği gibi; "Hardal bir lezzet, biz de müzikte bir lezzetiz!"

[fallingstars-things]

Galina belki de içlerinde Nazım'ı en çok sevendi. Nazım'ın ise tek sevmediği oydu.

[fallingstars-things]

Doğanında insanlar kadar onulmaz yaralar aldığı bir dönemde yazmak gibi serinkanlılığa sayalı bir uğraş, ya sağırlığın ya da körlüğün sağladığı bir bencillik zırhı kuşanarak yürütülebilirdi ancak. Yaşamak, bir günü daha atlatmak demekti, o kadar.