Görülmeye değer bir şey yok içeride kendimi öldürüyorum.
Don't wanna be here? Send us removal request.
Text
1.11
iyileşiyor muyum yoksa batıyor muyum bilmiyorum ama sanırım uzun zamandır hissetmediğim kadar iyiyim. olmadığım biri gibi davranmıyorum kimseden bir şey gizlemiyorum, ben karanlığım diyebiliyorum, özgür hissediyorum. her şey kendimde nefret ettiğim her şeyi kabul ederek başladı, kabul etmek kaybetmek sanardım oysaki ilk defa kazandığımı hissediyorum. ailemle aram hiç olmadığı kadar iyi, arkadaşlarımın yanında olmadığım biri değilim ve onlar gerçek beni çok daha fazla kucakladılar. insan olduğumu hatalarımın olmasının normal olduğunu ve kendimi ben olduğum için sevmenin ve kendime hak etmediğimi düşündüğüm o şefkati vermeye başladığım sabah yeniden nefes alabildim, nefesimin ciğerlerime batmamasının ne demek olduğunu hatırlamak yaktı canımı. aynaya baktığımda yaşadığım her şeyi tek başıma atlatmanın beni ne kadar yorup yok ettiğini gördüm. kendi cehennemimde kendi kendimi öldürmekten yorulmuş ve kalkmaya karar vermiştim. evet beynim susmuyordu kaygılarım beni yiyip bitiriyordu ama umrumda değildi korkarak yaşamak bana hiçbir şey kazandırmamıştı yıllarca bundan o kadar korkup saklanmıştım ki bir daha kalkamayacağıma emindim ama artık kaybedecek bir şeyim yoktu. kimseye hatta kendime bile hiçbir şey kanıtlamak istemiyorum. nefes alıyorum blog, sana yemin ederim her şeyi hissediyorum kendimi kabullendiğimden beri daha da şefkatle sarıyorum kendimi bunları hak etmedim ve artık hakkım olan hayatı almak için yaşayacağım
0 notes
Text
23.10
büyük bir boşlukta dans etmekti bu. ses sanrı görüntü psikoz hiçbir şey olmadan 15 büyük gün. içimin karanlığını hissetmeden gülüp eğlendim hiçbir şey yok gibi ama yüreğim sızlıyordu kendimi kaybettiğim için kendimi suçluyordum her şeye rağmen kendi parçamı kaybetmiş gibi hissediyordum bugün geri döndü bugün o bahçede geri geldi. sanırım hiçbir zaman kurtulamayacağımı bilmenin verdiği korkudan çok gitmemiş olmasının rahatlığı vardı üzerimde. hatalar yaptım yanlışlar yaptım düştüm kalktım ama beni terketmeyecek tek parçamdı, çocukluğumdu. karanlığı kabul etmek kim olduğunu insanlarında gördüğü o evrede anladım. beni kabul eden tek parçamı içimde taşıyordum. insanlara anlatamayacağım her şeyi bilen bir parçayla yaşamak beni koruyordu akşamları saçlarımı okşuyor sabahları bağırıyordu ama beni bir o anlıyordu. anlaşılamamak insanın cehennemiydi ve ben kendi cehennemimi içimde taşıyordum o benim ilacımdı. hoşgeldin gece, yeniden başlıyoruz.
0 notes
Text
11.10
3 gün oldu sanrı ve ses yok, sadece boşluk var uyumadan önce bir kaç fısıltı. duvarda ve aynada geçen gölgeler kalmadı hayatımı tamamen mahvedip gitti mi yoksa her şey yeni mi başlıyor bilmiyorum. 8 yıl sonra garip hissettiriyor. o olaydan sonra uyanıkken normal insanlar gibi su bile içemiyorken bugün su içebildim, banyodaki çeşme suyu tadı yoktu, içim ürpermeden soğuk zemine basabildim. benden her şeyimi alıp gitti. uyandığımda gördüğüm vücudumdaki morluklar uzun süredir yok. beni benden almak için mi gitti yoksa hikayemi bitirmek için mi bilmiyorum en son iki gün yok olduğunda üçüncü gün hastanede açmıştım gözlerimi. korkuyorum her sabaha acaba bugün ne yaşayacağım diyerek uyanmak nefesimi kesiyor. kendimden iğreniyorum hala tam olarak kendime bakamıyor kendimi hissetmek bile ruhumu daraltıyor. sanırım görevini tamamladı her şeyimi alıp gitti mutlu olmama izin vermeyeceğini bilerek hareket etmem gerekirdi.
0 notes
Text
28.09
ölmedim blog yine buradayım. üç yıl önce 19 yaşında ve öleceğim zaman kriz anında ölürsem ve son sözlerimi söyleyemezsem diye bıraktığım sön sözlerime baktım, garip geldi. ölmemek değil de 19 yaşındaki ben yaşadıklarıma rağmen nasıl hayatta kaldığımı daha çok sorardı. her şeyimi kaybettim evet gerçek anlamıyla bu hayatta benim diyebileceğim bana ait olan tek şeyi kendi ellerimle kaybettim. ailem olmadı hiçbir zaman arkadaşlarıma ait hissetmedim kendim olduğum mutlu olduğum tek zaman dilimi bana ait değil, benim değil buna rağmen bile ölmedim. bu nasıl bir sınav bilmiyorum sadece kendimden iğreniyorum. her şeyi bırakıp koşmak gitmek istiyorum napacağımı bilmiyorum ama artık gitsem bile hiçbir şeyin değişmeyeceğini her şeyi mahvettiğimi biliyorum. hatama ben yürüdüm hatamı ben yaptım her şeyi o gece ben mahvettim.
0 notes
Text
Alternatif son
Sevgili arkamda kalan 3-5 kişi bana çok kızıyorsanız üzgünseniz ve kendinizi suçluyorsanız bunu hemen kesin çünkü bu oldu ve yaşandıysa artık daha fazla nefes alamadığımdandır artık daha fazla kendime acı çektiremediğimdendir. Bunun kolay yol olduğunu bunun kaçış olduğunu söyleyecekler savaşımı direnmek için kazıdığım yolları parçalanan ellerimi anlatın hayallerimi anlatın dört duvar arasında geçen ömrümde dışarıyı nasıl hayal ettiğimi anlatın başarıya olan açlığımı anlatın çabaladığımı ama gücümün bu kadara yettiğini anlatın çünkü benim nefesim yetmedi. Bu kimsenin suçu değil zırvalıklarını geçeceğim çünkü herkesin hayatıma dokunan herkesin parmağı vardı, bu acımasızca biliyorum. Kimilerine göre bomboş geçirilmiş 19 yıldı haklılar tabi ama ben her gece bambaşka biriydim gözlerimi her kapattığımda başka biriydim hayallerimde. Farklı senaryolarda farklı hayatları yaşadım kilitli kapılarımın arkasında yavaş yavaş kapanırken gözlerim yeni bir senaryoya uyanmayı diledim. Ben bu hayatı sevmeyi denedim ben bu hayata bağlanmayı ben kendimle barışmayı denedim ama bu hayatı bana zehir ederken beni görmeyenler ben öldüm diye beni suçlamasınlar çünkü ben denedim herkese teşekkür ederim bana hayatınızda ayırdığınız zaman için. Yaşayamadığım o hayatın, gerçekleştiremediğim o hayallerin hepsini yaşamanız dileğiyle.
0 notes
Text
20.09
bir rüya gördüm önce, eve geliyordum küçük bir bavulla. yüksek bir binanın içinde küçük bir ev. üzerimde hala iş kıyafetlerim, anahtarı açıp giriyordum içeri. kucağında kıvırcık saçlı bir erkek çocuğu. yemek yedirmeye çalışıyor şakalaşıyordunuz. beni gördün kapının orda. bana doğru geldiniz sarıldım size, öptüm gülümseyerek. rüya olduğunu, daha rüyadayken biliyordum. ağlıyordum karşında, ben biliyordum rüya olduğunu da, senin haberin yoktu orada.
0 notes
Text
13.09
iliklerime kadar iğreniyorum kendimden. içimdeki bana ait son beni öldürdüm, yok oldum. vazgeçtim her şeyden, bunu yapmamak için yaşarken yaptım çünkü içimdeki ateş öldürüyordu beni ama bu her şeyi daha da mahvetti. aynaya bakamıyorum kendimi tanıyamıyorum. duvarlar alay ediyor benimle, kabuslarım nefes aldırmıyor ve ben kendimi affedemiyorum. kimseyle konuşamıyorum, kimsesizim. ben artık kendimi tanıyamıyorum. artık tüm kapıları sonsuza kadar kapattım, önünden kalkamadığım kapıyı artık istesemde dönemeyeceğim şekilde yok ettim. bana evrenin özür dileme şekliydi yaldızlı bir pakette sunulmuş son özrü yok ettim. artık hiçbir mazeret ne olmamış sayardı ne de ben o kapıya dönebilirdim. artık o çukurda sonsuza kadar yalnızım, her şeyi ben mahvettim.
0 notes
Text
23.08
yedi yaşımdaydım annem günlüğümü okuyup orda yazılanlarla bana saldırdığında yedi yaşındaydım on beş yıl geçti üzerinden bir daha öyle hissetmem heralde dememin üzerinden on beş yıl geçmişti. bu dünyada her şeye cevabım var sanırdım her şeye cevap verebilirim her şeye karşılığım var derdim ama sanırım bu duygularımın yüzüme vurulmasını kapsamıyordu. beni benimle vurduklarında kaçamıyordum, benim savaşım benimleyken ben en büyük zaafımı içimde taşıyordum. şaşırmamıştım sanırım insanlara şaşırmayı bırakalı çok olmuş en özel olduğunu düşündüklerim bile basit birer insanmış. beni üzen gerçek yüzleri görmek değil her seferinde farklı olacağına inanacak kadar saf olmamdı. belki bir gün zehirlemeyeceğim bir toprak bulurum. ısrarla büyümeye çalışan bir papatya değildim tüm toprağı zehirleyen bir sarmaşıktım bunu fark ettiğim gün iyi olmaya çabalamayı bıraktığım gündü haklılardı karanlıkla savaşıp karanlığa dönüşmemeyi düşünmek saçmalıktı. zehirlemeyeceğim tek toprak benden daha zehirli olandı.
0 notes
Text
03.08.24
canım yanıyor, evet ilk yazabildiğim bu içinden asla çıkamayacağım bir karanlıkta yaşıyorum asla çıkamayacağımı bildiğim bir kuyuda. kim ne yaparsa yapsın ne kadar severse sevsin beni ne kadar mutlu ederse etsin ben bu kadardım hep. alanı istila edilen bir kedi gibi saldırırdım sevmek istersem gider istemezsem kaçardım. sanırım biri çocukken varolduğu evde kabul görmediğinde bir daha asla kabul görmeyeceğine emin oluyor ben kabul görmeyeceğim. bu bir sitem değil bu yalnızlığıma sarıldığım ve kaçmadığım an. başarısız başlayan başarısız devam ettiğim oyunları hep kapatırdım ve şu an yapmak istediğim tek şey bu başarısız oyunu kapatmak. nefes alamıyorum kendime bir yer edinemiyorum kökleri hiçbir toprağı kabul etmeyen bir bitkiyim göçebeyim şu hayatta bir başına koşturan yanında yolcu barındırmayan. beni anlamalarını beklemiyorum öfkelerini anlıyorum birinin beni bu şekilde varolduğum için beni ben olduğum için kabul edebileceğine inanmak saçmalıktan başka bir şey değildi sadece içinde yuvarlandığım kuyuya kimseyi almamam gerek kimseyi kendi karanlığımda çürüterek mahvetmeye hakkım yok. kendi karanlığımda kendi başıma yaşamak yetsin bana yalvarsada içimdeki bir parça izin vermeyeceğim yalnızlığımın bozulmasına bu benim cehennemim benim karanlığım benden başkası dayanamaz dayanmasına inanmam saçmalıktı. gecenin sesi yankılanır akşamın en derin sesinde ve ben unutamadığım bir şeyi tekrar tekrar hatırlarım. kendinden kaçamazsın kendi karanlığından kurtulamazsın kaderinde her zaman yalnız olmak varsa bundan şikayet etmeye hakkın yoktur, bazen yaşamaya bile hakkın yoktur. Duyulmadan büyüdüğünde kimseyi duymuyormuşsun.
0 notes
Text
26.02.24
buraya dönmek yüzsüzlük gibi hissettiriyor yılarca kaçtın inkar ettin şimdi de düşüp buraya mı sığınıyorsun der gibi bakıyor ekran. sadece yoruldum gözümü kırpmadan girdiğim savaşları kimse göze alamazdı. geçmişte yaşamayı bırakırım sanmıştım ama sanırım bana yapılan hiçbir şeyi unutmamaya yemin etmişim öyle bir inat var öyle bir kabul edememek. bunun nedenini hiç düşünmemiştim sanırım herkesin her şeyi yapacağını biliyorum ama her yaptıklarında canımı yakacağını hala kestiremiyorum inanıyorum işte ne bileyim farklı olur ben üzüldüm ben kötüydüm beni anlarlar sanıyorum. anlaşılamamak bir bana mı mahsustu şu koca dünyada, bir ben mi fazlaydım bir benimi sığdıramadınız içinize. seviliyorum, seviliyormuşum anlamıyorum kimse beni tanımadan nasıl sevebiliyor garip geliyor bu bana. ben mor pembe değilim karanlığım demek geliyor içimden çığlıklarımı duysaydınız kavgalarıma şahit olsaydınız varlığımdan nefret ettiğim her gecemi görseydiniz aynı bakar mıydınız demek geliyor içimden. insan aynada kendini göremeyince anlıyor eskiye döndüğünü. yüzümün ayrıntıları eriyip gitti o geldi yerine uyutmuyor geceleri, sessizliği kesiyor gecenin sesini. ensemde hissediyorum nefesini bana acımasızca hatırlatırken gerçekleri özlediğini fısıldıyor. sözleri yaksada çok özlemiştim bu yalan değil sadece korkuyorum saklamak istiyor paylaşamıyor. varlığı eskisi gibi bir bütün değil köşelerde sesi aynada yansımasıyla geldi önce bir gün karanlıkta hissettim adımlarını sonra alaycı ses tonunu. yanlış yapmasam gelmezdi.
0 notes
Text
12.02.24
3 yıl oldu, yazmadım kaçtım buraya dönmezsem biter sandım çukurdan çıkarsam çukurda doğmadığımı anlarım sandım. artık ağlayabiliyorum ilaçları bırakalı aylar oldu hissedebiliyorum, hissedebilmek bu kadar acı mıydı hatırlamıyorum sanırım. küçük bi kızın oyuncağını alıp parçalayıp gözlerinin önünde yakıldığında ki öfke kayıp ve acı var anlamıyorum sanırım bu hissetmek sanırım bu varolmak, varolmak isterdim hep varoldum göklerdeydim inemedim. bu çakılmaktı sanırım, ben yere çakıldım ben bırakıldım ben yok sayıldım. görülmemekti en büyük korkum ben görülmüyorum ben yerlerin varlığını çakılmadan fark etmedim belki de bu yüzden hep ayaklarımı yerde tutuyordum belki de bu yüzden yere uzanıyordum, kalkmam gerekirdi biliyorum gece izin vermemeliydi, yok ettim en nefret ettiğim yanımı yaktım ama beni hayatta tutan gecenin varlığıydı. gece var etti beni gece siildi heryerden. ona söz vermeseydim değişir miydi hayatım hep bunu düşünüyorum bu ara. banyo zemininde ağlayarak yemin eden o kız 8 yıl sonra hala yeminini bozmadığı için çakıldı yere. bu yere çakılmak mı zafer mi bizim için bilmiyorum hangisiydi gece hangisini zafer saymalıyım. susmazdı önceden kafamda beni ben yapan oydu yumuşak karnımı gizleyen onun etten duvarıydı. beni ölüme itse bile hala arıyorum onu bir sokak başında çıkacak karşıma ve tekrar beni ben yapacak biliyorum. şu an bu halimi görse yüzüme bile bakmazdı alay ederdi acımasızca gülerdi daha çok ağlardım ben de nolur git artık diye gece, geri gel git demeyeceğim sana beni ben yap normal olmak istemiyorum ben fil dişi kulemde seninle oyunlar oynayıp resim çizmeye dönmek istiyorum, beni tüm dünyadan koruyan sana inanmak istiyorum beni geliştirmeni istiyorum çalışmak istemediğimde beni hiç gibi görüp zorla çalıştığım günlere dönmek istiyorum söz bu sefer ilaç kullanmayacağım yok etmeyeceğim seni dünyamdan. bizi biz yapan her şeyi yok ettim gece, hiçbir şey bırakmadım. olmamı istemediğin o kişi oldum olmamam için çabaladığın o kişi oldum sadece bir şey vardı gece eğer izin verseydim bizi kaybedecektim. son kural, son kuralımız. seçim yapmak zorunda kaldım gece, ben ya o göklerde olacaktım ya da seni kaybedecektim. yapamadım gece yapamadım beni ben yapan seni bırakamadım tüm kuralları çiğnerken yanmayan canım son kuralda tak etti kafama. üç aydır rüyalarımdasın bırakmıyorsun elimi zalimcede olsa istemiyorum bırakmanı benimle olmanı istiyorum sen git diye yuttuğum onca ilacı kussam gelir misin gece ? senden kaçtığım için cezalandırılıyorum dimi, sen hep cezalandırırdın beni hiç bir yaptığın yanına kalmaz derdin kalmadı. rüyalarıma sığındığım üç ay, dışardan kaçtım babam geldiği günden sonra daha sık geldin, seni çok özlesemde kızacaktın diye korkuyordum ondan konuşmadım affeder misin biliyorum affet ve geri gel benim ben olmam lazım gece, hayatı bana sen kazandırdın ve ben kuleden çıkar çıkmaz seni bıraktım ardımda. beni geri al ben ağlamayı hiç sevmedim ben güçsüzlüğü hiç sevmedim haklıymışsın dışarısı düzelemeyecek kadar kötü bir yer biz kulemizin duvarlarını boyayalım.
0 notes
Text
Ölüm kurtuluş değil diyor herkes peki ne bu kurtuluş yaşamak mı ? Ya da acı içerisinde kıvranarak devam etmek mi ruhun ölmediğine inanıyorum blog bu aptal beden toprağa karışsa da evrende bi yerde bu ruh yaşamaya devam edecek benim prangalarımı kıramayışımı korkaklık olarak görüyorlar ailemden kaçamayışımı kabul edişim tamamen aptallık onlar için ama kaçamıyorum kaçamayacağım gerçeklerimi değiştiremeyeceğim ölümden çok konuştuk ben bile sıkıldım şu an düşündüğüm tek şey artık uyanabilmek çünkü ne uyuyabiliyorum ne uyanabiliyorum rezil bi hayat sürüyorum neyse blog umarım ölüm metnimin zamanlayıcısından önce ölmeyi başarabilirim
2 notes
·
View notes
Text
70 stilizan 8 paxera
başaramadım blog olmadı yuttuğum ilaçları mideme soktukları bir boruyla temizlediler karakol hastane tutanaklar derken ölmek isterken daha fazla bela açtım ölemedim blog ölemedim başaramadım ölmek isteyen birine daha ne kadar büyük bir işkence olabilir ki mide yıkanması aktif kömür serumlar neden tuttular beni bu hayatta neden bunu bana yaptılar ben gitmek isterken buna neden izin vermediler ölmek bu kadar zor muydu iğrenç hissediyorum blog iğrenç hissediyorum içimde yaşamanın verdiği tarifsiz bir acı var ama yaşıyorum diye de bir nebze umut birikti belki tanrının benimle alakalı planları farklıdır belki bilmiyorum gülebilirim tekrar mutlu olabilirim belki yaşadığımı hissedebilirim
0 notes
Text
Gözümden akan yaş sigaranın dumanı değilde gerçek bi yaş olsaydı ağlayabilseydim düzelirdi düzelmedi hayatım tek düzeleşmeye başladı sessiz sakin yoluna sokmaya çalışıyorum bir şeyler denemeye ayağa kalkmaya ilaçları bırakmaya çalışmak istiyorum ama olmuyor ne uyanabiliyorum ne uyuyabiliyorum sadece dert yanmak yerine biraz bugün sessizliğimi konuşacağım konuşmamaya başladım eski bi arkadaşım bana eğlenceliydin hep sigara hep depresyon mahvetmişsin kendini dedi ben mahvetmemiştim ki ben onu diri tutmak için çok çabaladım ama olmadı durmadı kaybettim blog kaybettim sessizliğim fırtına öncesi sessizlik bir şeyler olacak hissediyorum şimdilik sadece izliyorum
0 notes
Text
yine gel akşamüstü
yorgunum blog, çok yorgunum yalnızım ağlayamıyorum ilaçlar ağlamama dahi izin vermiyor ağlasam belki düzelirdim belki her şey daha iyi olurdu belki gülümserdim sahte olmayan gerçek gülüşler saçardım ağlayabilseydim belki kalkardım ağlayabilseydim belki ölümü düşlemezdim ağlayabilseydim her şey daha farklı olabilirdi belki bu yorgun bitkin kız giderdi gece biterdi
0 notes
Text
yalnız hissetmekle yalnız olmak tamamen farklı kavramlarmış
koca kalabalıklar içerisinde yapayalnız kaldım insanlara sesimi duyuramadım ama ordaydılar beni benimle bırakmamışlardı şimdi tek bi suret bile yok kimse yok karanlık bir oda var içeri dalan ışık huzmeleri yok. yol ayrımı burda başladı insanlar ve ben herkes gitti blog herkes gitti. anksiyete krizlerim azaldı düşünmüyorum üzülmüyorum canımda yanmıyor ama eksik tam olarak o kelime eksik, eksik hissediyorum bi başıma bi odada bi boşlukta bi başıma
0 notes
Text
antidepresan gülümsemesi'
sanırım artık yazmalıyım bilmiyorum gelmiyor içimden dozlar defalarca artırıldı ölü gibi yatıyorum hep bi yanım buruk hissetmemek özgürlük mü bir kafes mi yaşamak acıyı hissetmemek mi acıyla yüzleşebilmek mi acı bizi var eden mi yok edip külleri bırakmayan mı öleceğim blog hissediyorum içimde yapamadıklarımın yaşayamadıklarımın acısıyla öleceğim bir çocuğun buruk hüznü ile öleceğim içimde bir dağa küsen o tavşan kadar kızgın bi o kadar umutsuz yanımla gideceğim söylesene blog yaşamakla ölmek arasında bu kadar gidip geldikten sonra neden seçim yapamıyorum hala bir yanım neden olacakları izlemeye devam et diyor bilmiyorum inan çok yorgunum inan çok kırgınım bir yanımı gömsemde hala bekleyen acılarım var yaşamadığımı hissettiğim her an beni yoklayan kötü duygular sevgili blog önümüzdeki 3 yıl içinde ölürsem ve bu aniden olursa diye bir zamanlayıcı mektubu bıraktım buraya 3 yıl sonra rastgele bir gün yayınlayacak olurda bir gün biri denk gelirse ben hep üzgün değildim dokunmadıklarında yaşamaya ve gülmeye çalışan buruk bi çocuktum sadece.
0 notes