dark-owl

[dark-owl]

[dark-owl]

[dark-owl]

[dark-owl]

[dark-owl]

Öyle bi dönem vardır ki yemek yerken miden bulanır, nefes alırken ciğerlerin acır, düşüncelerin başını ağırtır, geceleri uyuyabilmek için yalvarırsın, sabahları uyanmak istemezsin, durduk yere ağlarsın yavaş yavaş tükenirsin.

[dark-owl]

ben bir his olsaydım mutlu geçirilen bir günün sonunda bir başına boş bir eve dönmek olurdum.

[dark-owl]

[dark-owl]

Sırf birisini kaybetmek istemediğin için daha fazla anlayışlı ve affedici olmaya çalıştıkça, karşındakine de hak vermeye, düzeltir sanarak konuyu kapatmaya çalıştıkça, kimse seni kaybetmekten de incitmekten de korkmamaya başlıyormuş. Hayattan aldığım en büyük derslerden biri bu.

[dark-owl]

geçmişte bir an var. üstünden kaç zaman geçti. ama her üzüldüğümde dönüp ona ağlıyorum. kendimi her kötü hissettiğimde o ana düşüyorum,kalkamıyorum.

[dark-owl]

"Birini özlüyor olmanız ona dönmeniz gerektiğini göstermez. Bazen özlemeniz gerekir. Bir sabah uyanıp artık özlemediğinizi farkedene kadar."

[dark-owl]

ne bileyim işte nasıl anlatılır bilmiyorum ama bir tarafım kopup gitmiş gibi...

[dark-owl]

Rüzgar değse düşecek gibisin. Ama herkes seni iki dağ aşabilir gibi görüyor.

[dark-owl]

bir adam biliyorum,sonbaharda çiçek açtırabilir. o adam ki. bir lafıyla kaburgamı kırabilir.

[dark-owl]

İnsanlar, yorar

[dark-owl]

[dark-owl]

doğru kişiden gelen sevginin insanı güzelleştirdiğine inanıyorum

[dark-owl]

ben de biliyordum gitmem gerektiğini ama insan binbir hevesle girdiği kapıdan apar topar çıkamıyor ki