blackangela26-blog

[blackangela26-blog]

Sonra dersin ki ; Neden bu kadar çok sigara içersin ? İçerim işte… Ben yazmayı pek bilmem dünya güzeli Sadece geceler ışığı kovalarken gelir aklıma birkaç kelime. Şafak söker ben hala oturduğum yerde sayıklarım baş harfini, Bazı bazı dem tutar kirpiklerim, Dans eder damlalarla, Bir türkünün ezgisi gibi temizlenir gözbebeklerim… Garip gelir akşamlara kadar başını beklediğim günler, Sen okulda istikbalini gözlerken, Ben dışarda hapis beklerim bulutlarla başbaşayken… Çok düşünürdüm o vakitleri. Saçların omuzlarına elbise olduğu zamanlar hani. İnadına topladığın halde, Çok da güzel gelirdin gözlerime. Öyle ya; Türkü gibiydi saçların, Türkü gibiydi gözlerin… Sen bakmaya doyamazdın ben türkülermi söylerken , Her yazdığımı sana dinletirdim. Bilmezdim ben nerde ne koyulacak… Virgülle noktayı hep sevgili zannederdim, Biri kaybolurken öteki yok olacak. Ben yazar hüzünlenirken, Sen ayır su kelimeleri derdin. Ulan imlanın sırasımı derken, Sen karalayıverirdin… Şimdilerde daha çok karalar oldum hatalarımı geldikçe aklıma… Sonra dersin ki ; Neden bu kadar çok sigara içersin? İçerim işte… Çünkü, küfür sevmezdim ben ama, Babam öğretti sayıp savurmayı. O da sevmezdi zaten, Hayırsız olmasaydı evladı. Yoruldum dünya güzeli, Yoruldum bahar sabahım, Yoruldum da ota boka kızdıkça, Babamı hatırlayacağım… Ama söz veriyorum, Verdiğim sözleri sözlükten bakıp yazacağım. Ben yazmayı pek bilmem dünya güzeli, Zaten yazsam da anlamazsın, Canım sıkıldımı karalarım, Ona da oturup iki damla gözyaşı akıtırsın… Sonra dersin ki; Neden bu kadar çok sigara içersin? İçerim işte… KORAY AVCI

[blackangela26-blog]

Olmazsa olmazlarımın bıraktığı izleri taşımaktan bu kadar yorgunum aslında. Kimseye sitem edemediğim cumlelerim agriyo simdi. Kusmam gereken kac cümle varsa yüreğimde ülke kurmuş bedenimi çürütüyor. Bir bira şisesiyle tuttugum sigarama sigdirdigim hayalleri soylemiyorum bile. Aci demek istemiyorum. Mutlu olmak acıtır bazen. Fazla derin yaralar bırakır gecenin bir saatine. Uyku gözlerine düştügünde goz kapaklarin kapanmak yerine gozune dolan goz yaslarini temizler usulca. Bazen elinde gitmez yuzune. Hayli yanliz bir gecenin iz dusumu gozlerinin onunde duser sabaha. Bir butun olarak tamamladigin gunu geceyi ayirt edemessin iste o zaman. Bazen kelimelere sigdiramadigin heycanin bir cakmak sesiyle son bulur. Yasamak bu olsa gerek dedigin yerde nefes alamadiginda olur . Dedim ya mutluluk incitir bazen. Dusunmek kaybolmaktir aslinda. Nerde durmam gerektigini bilmedigin. Yorgunlugunu hissetmedigin. Yada düşünmek kendi kendini bitirmektir. Bir suca istigal edip kendini sevdigin gunahlarinin bedelini agir odetmektir benligine. Ben diye bildigin her hucreyi kirip dokmektir belki. Yada susmaktir. Hic biri degilse diri diri yakmaktir kendini dusunmek. Özledim aslinda uyumayi ozledim. Dusunmekten uyuyamdigim gecenin sucunuda sana yuklemiyorum üstelik. Hakki olan her dusunce meskul ede bilir beynimi günlerce. Şikayet etmem. Birazin azi olsaydi bana sarildigin her an kendimi unutmazdim emin ol. Sacma sapan cumlerinin hismina ugradik farzet. Cunku en kolay olan kirip dokmek. Dilinin kirlertigi her kelime can acitir bilirim. En cokta kaybi olmayan zamana biraktiklarimiz. Aslinda herseyi bu kadar bilirken. Bilmiyomus gibi yaptigimiz icin üzülüyomusuz. Farkli olmak zorunda degil. Degiliz yorma kendini. Farkli oldugumuz icin değil biz oldugumuz icin var olmakmi zaten. İyi geceler. Düşüncenim en temiz hali. Bir gecenin sabahina daha Merhaba simdiden. 🕎Ö.M🕎

[blackangela26-blog]

Uykusuz bir sabahın pencere kenarında seni düşünürken buldum kendimi yine bu sabah..! Ne çok can acım var bir bilsen, bilsen diyorum sanki merhem olacakmışsın gibi; umut işte gerçi oda tükendi ya laf olsun benimki...! Ama gene de bir kez sarılsan geçecek sanki herşey, duracakmış gibi dünya...! 🕎Ö.M🕎

[blackangela26-blog]

Güzel bakmayı bilmeyen insanlardan, güzel olanı görmelerini beklemek benim hatam..! Ve yine biliyorum ki, beş para etmeyen insanları adam yerine koyup, adamlık beklemek yine benim hatam..! Ama şu da bir gerçekki şerefsizliğine uygun kıyafet yok benim mağazamda, başkalarına açtırmış olduğun gömlek düğmelerini beni suçlayarak kapatamazsın..! 🕎Ö.M🕎

[blackangela26-blog]

Rakıyı içen kadın gülüyorsa, o gülüşün ardında en az dokuz roman, on dört tane de film repliği yatar. Rakıyı içen kadının gülüşünde, bu dünyanın en zararsız mutluluğu vardır çünkü, büyük gülerler, büyük susarlar… Rakı içen kadın, rakıyı çok sık içmez. Ama rakıyı içtiği an, bil ki içme zamanı gelmiştir ve konuştuklarında net konuşurlar.. O kadınlar keyfine doyum olmayan bir akşamüstü sonrasında, bir kıyıda köşede, gece sefası gibi açarlar. O kadınlar, afet-i devrandır….. Ve, rakı içen kadının elleri güzeldir… O kadınlar, senden başkasını severlerken bile seni incitmezler. Rakı içen kadın, cihanda sulhtur: ağdalı değil, nağmeli sever. Rakı içen kadın güzeldir, masasındakiler de... 🕎Ö.M🕎

[blackangela26-blog]

Çıkarsız, beklentisiz, tertemiz ve sadece sizi siz oldugunuz icin seven kisilermi istiyorsunuz o halde cocuklari sevin onlara sarilin en mutsuz oldugunuz anlardada aglarkende mutluykende cunku birtek onlar tertemiz yaklasiyorlar yureginize hangi psikolojide olursaniz olun yuzunuze kocaman bir tebessum yerlertirmeyi basariyorlar guzel parfumler kokular cikartmasinlar bence cennet kokusu adi altinda cocuk kokulari cikartsinlar ve sadece onlara sarilinca sinsin ustumuze kokukari... ☺☺☺ 🕎Ö.M🕎

[blackangela26-blog]

ÖĞRENECEKTİM. Kaybetmeyecek şekilde sevdim ama kaybetmeye her an hazır yaşadım. Bilirdim kaybetmeye hazır yaşamak güçtür, güçlülüktür. Lakin ölümü bilmek ama yaşamamak gibi bir şeydi bu. Bilirsin ölüm var ve bir gün gelecek ama gelmeyecekmiş gibi yaşarsın. Kaybetmeye hep hazır yaşadım ben. Gücüm olduğunu, güçlü olduğumu düşündüm. Başıma geldiğin de ve sen beni terk ettiğin de aklımı da yanına alıp götürdün. Sen benden gittin, aklımda başımdan. Ben akılsız saf, sudan yeni çıkmış, nefes alamaz alık bir balık gibi kalakaldım, deryasız ve suzus ve özgürlükten yoksun. Kalpsizdim, sensizdim, üstelik akılsızdım. Koyu bir karanlık, hırsla inmişti ve sarmıştı beni. Aklım yoktu, aklım sende olduğu için hatalar yapmaya başladım. Yaşamayı unutmuştum. Yeni doğmuş bir bebek gibi öğrenmeye ihtiyacım vardı, yeniden yaşamayı. Oysa ne bebektim, ne yeni doğmuştum. Bir tek acıyı öğrenmiştim, birde acının bir gün hafifleyeceğini biliyordum. Acının bir gün geçeceğinin umuduna, ışıksız bir kuyuda ipe sarılır gibi sarıldım. Yeniden öğrenecektim, yeniden aklımı geri kazanacaktım. Yürümeyi unutmanın mümkün olmadığı gibi, unutmak da mümkün değildi biliyordum ama en azından alışmanın mümkün olduğuna olan inancım vardı. Fakat bilmediğim alışmanın unutmaktan daha zor olduğuydu, onu sonradan öğrenecektim. Sonradan çok şey öğrenecektim ben. Misal her insanda seni aramayı, sabrı, olgunlaşmayı, değersizliğin sınırlarını nasıl aşıp, değerli olduğumu ve yeniden hissetmeyi öğrenecektim. Silemediğim anılarımla dost olabilmeyi, seni sıradanlaştırabilmeyi, aklımı geri alabilmeyi, yaralarımı sarıp onlarla barışmayı. Şarkı türkü ve şiirlerle yeniden barışmayı öğrenecektim. Çok daha güçlü olabilmenin yolunun bu kasırgayı atlatabilmekten geçtiğini örenecektim. Birde bu alışma ve normalleşme sürecinin ve aklımı geri alabilme sürecinin, seninle olan ilişkimin süresi kadar olduğunu öğrenecektim. Öğreneceğim şeyler bitmemişti. Kabullenmeyi, senin artık o sen olmayacağını, her ilişkinin kendi renginin olduğunu, benim yeni bir ilişkide ve bir insanda seni aramamın yanlış olduğunu öğrenecektim. Seni anılar tarihime, affederek, sessizce koymam gerektiğini, olgunca davranıp, el olmanı kabullenmem gerek. 🕎Ö.M🕎

[blackangela26-blog]

Damarını kessen özgüven akar bazı kadınlarda... Yürüyüp geçerken yanınızdan bakmanızın sebebi güzelliği değil, rüzğarıdır. Bir an denizden eser, Bir an karadan...! Konuşurken elini kolunu mimiklerini kullanır. İzlemek, dinlemekten daha keyiflidir onları.. Şiir gibi konuşup, samimiyeti ile sarhoş ederler. Ve bu kadınlar öylece geçip giderler hayatlarınızdan..!! 🕎Ö.M🕎

[blackangela26-blog]

Ne zaman eskiyor sevgiler, ödenen bedellerin acısı geçince mi...? Yağmur yağıyor, mutfak camındayım nasıl üşüdüğümü bilemezsin Menekşelerim çiçek açmıyor anne, söylediğin gibi hep dibinden verdim ama Şimdi telefon açsam sana, sesini duymakta yetmiyor ki... Hep aynı cümleler, babamlar nasıllar, ilacını aldın mı? Nedenini bilmediğim bir ağlamak var içimde Bir yerlere sığdıramıyorum yüreğimi Bazen dalıp giderdin mutfakta yemek yaparken Tahta kaşık ve tencerenin başında öylece ne düşünürdün acaba? Özlemek çok fena anne, anlamak seni, daha da fena. Omuzlarım ağrıyarak uyanıyorum sabahları, Benim kızımın omuzlarımı ovmasına daha çok var. Gittikçe sana mı benziyorum ben, yada annenin kaderi kıza dedikleri doğru mu? Baban eskitir herşeyi kızım demiştin bir kere Anlamamışım meğer eskiyormuş anneciğim... Omzunu ovacak kalmıyormuş meğer aynı evin içinde. Şimdi duysan bunları ne üzülürsün mutsuz mu kızım diye, çoktan kendinden vazgeçmiş bir sesle Mutsuz değilim de anne, yağmura ve mutfağ��mdaki kedere çare bulamıyorum. Evimi topluyor, toz alıyor, patlıcan kızartıyor, televizyon seyrediyor, Akşam çalan kapıyı açıyorum, açtığımı gören olmuyor. Pişirdiğim yeniyor da, güzel olmuş denmiyor, çay demleniyor, demleniyor, demleniyor. Kederim mutfağın her yerine yerleşiyor. Ah nasıl eskiyor herşey anne, nasıl eskiyor. Eskilerimi de atmaya kıyamıyorum. Seni çok özlüyorum. Bana yasakladığın bahçeler sanada mı uzaktı? Gidemeyişine ağladın mı sen de? Ne zaman eskiyor sevgiler, ödenen bedellerin acısı geçince mi? İşte böyle kalbimde bir acı, şarkılar seni söyler... 🕎İclal AYDIN🕎

[blackangela26-blog]

Alevi bir Zenci ... Ateist bir Mohikanım ... Dersimli bir Laz, Lazistanlı bir Kürdüm ... Berlinli bir Pigme, Kongolu bir Germenim ... Siz Avrupalı'ysanız ben Türk'üm ... Siz Türkseniz Ben Kürdüm ... Siz Sunni'yseniz Ben Alevi ... Siz Alevi'yseniz ben Şafii ... Siz Müslüman'sanız ben Kafir'im ... Siz Çoğunluk'sanız ben Azınlık ... Siz Erkekseniz ben Kadın ... Yani siz her neyseniz ben "öteki"yim ... Tanışıyor muyuz ... ? İsmim Empati ... Burası Benim Dünyam ... ! Burada; Alime ve cahile yer var, Aptala yok ... ! Sağcıya solcuya yer var, Faşiste yok ... ! Dindara dinsize yer var, Hoşgörüsüze yok ... ! İstiyorsunuz ki herkes beyaz olsun, Türk olsun, sünni olsun, ama öyle çok dindar falan da olmasın, Alevi olmasın,Kürt, Laz, Çerkes falan olmasın, sosyalist olmasın, muhalif olmasın... Burası böyle düşünenlere göre değil ... ! Burası sizin için değil, Lütfen yıkılınız, çekiliniz, gidiniz ... ! Dünyama Giremediyseniz, Anlayamadıysanız , Tekrar Ediyim ... ! Ya Aptalsınız, ... ! Ya Faşistsiniz, ... ! Ya Hoşgörüsüzsünüz, ... ! Ya Vicdansızsınız ... ! Öyle ... ... ! Okuyun okuyun diyorum, Çünkü mürekkebin akmadığı yerde Kan akıyor...! 🕎Ö.M🕎

[blackangela26-blog]

Duygudaki doyumsuzluk nerden gelir diye çok düşündüm. Ve şuna karar verdim. Asla açlıktan değil artık biliyorum. "Gözünü toprak doyursun" sözünü fi tarihten bu yana dilimize pelesenk ettiren şey açlık olamaz. Her açlık bir noktada doyar çünkü. Ama tıka basa tokum deyip hala gözünü, gönlünü orda burda otlandırmaktan vazgeçememenin başka bir manası var işte. Doymayan şey ne gönül ne de nefs. Doymayan şey karakterdeki çatlaklar, kişilikteki boşluklar. Ne verirsen ver ve ne alırsa alsın herbiryerden; Harcını kendi içinde üretmedikçe asla içini doldurup, doyuma ulaşamayacağı devasa yarıklar. 🕎Ö.M🕎

[blackangela26-blog]

Ben kırılgan bir kalbi olan, kırılgan bir kadınım. Aşka ihtiyacım var, lâkin dilenci değilim. Ben yaşamı yaratırım, lâkin ona son da verebilirim. Benim duygularım var, ki onlar kalbimin gerçek amacını yansıtırlar. Ve benim düşüncelerim var, ki onlar da en gerçek zihnimden gelir takılırlar aklıma. 🕎Ö.M🕎 Eğer incinirsem, Kalbimin bunu tamamıyla hissetmesine izin veririm. Çünkü ancak o zaman insan, kırılganlığın ne kadar edilgen bir şey olduğunu görebilir. Ve kendime hatırlatırım: "İnsan gerçekleri sadece kalbiyle görebilir. Aslî olan, gözlere görünmezdir." Umuyorum ki kalplerimiz gerçek amaçlarını bulsun.

[blackangela26-blog]

Kemikleşmiş kadınlar vardır. Yıllar boyu her aşkın adını andıklarında yara almış ve sonucunda ister istemez kendilerini taşlaştırarak, zayıf yanlarını ört bas etmiş kadınlar. Onları korkusuz olmalarından, meydan okumalarından, her işlerini kendi başlarına halledebilmelerinden , istedikleri zaman herşeyi ellerinin tersiyle itebilmelerinden, kimseye hesap vermemelerinden, aşka boyun eğmemelerinden, aptal saptal aşk namelerine kanmamalarından ve her an arkalarına bile bakmadan çekip gidebilmelerinden tanıyabilirsiniz. Eğer birgün bir tanesiyle karşılaşırsanız unutmayın bir zamanlar o da pamuk kıvamındaydi ve bilin ki sonuç varsa sebep de vardır.. 🕎Ö.M🕎

[blackangela26-blog]

"Kadınlar vardır; onlar hiç masallardaki gibi “prenses” olmadılar çünkü hayatın gerçek yüzünün hayat bilgisi dersindeki gibi güler yüzlü olmadığını ayakta kalmak için bir başlarına yürürken farkına vardılar. Kadınlar vardır onlar güçlü görünmek zorundalar. Çünkü karşılık beklemeden, ellerini tutan “eller” hiç olmadılar. Ön yargılarla savaşmak, var olma savaşı içinde herkese rağmen ayakta kalmak... Kadın olmak zor ve hep savaşıyor olmak. Güç dedikleri bu bence! Bir ömür boyu savaşabilecek dirence sahip olmak belki de. Öylesine zarif bir beden ve her an dolmaya hazır çocuk gözlerle kafa tutabilmek her şeye, herkese. Kızlar erkeklerden daha zayıf bilinir ya, işte siz inanmayın buna! Kızlar, erkeklerden daha güçlüdür; çünkü sek sekle zaten alışmışlardı onlar tek ayaküstünde durmaya... 👤👤👤

[blackangela26-blog]

Annelik Zormuş Annem.. Olduk, Gördük, Bildik Analık nedir Annem?” derdim de anacığıma; “Ben ol da bil” derdi Mevlânaca.. Ben ol da bil! “Sen” oldum annem bak!.. “Sen” oldum ve bildim neymiş bu işin yürekcesi.. Hani “Köpekler bile “ana” olmasın” derdin ya hep, o ızdıraplı yüreğinle, o engin şefkatinle.. Anlamazdık o zaman biz zamâneler.. “Zor kızım, çok zor analık” derdin ardından derin bir iç çekişle.. Zormuş anam.. Ana olmak “Hiç” ken “Hep” olmakmış meğer..Çoğalmakmış durmadan.. Dünyaya meydan okumak, mazi ve istikbâli sırtlamak, pervâsız bir gözü karalıkmış.. Zormuş Annem..Olduk, gördük, bildik bak.. Ana olmak meğer; Kor ateşlerde üşümesi, kara kışlarda buz kesmesiymiş yüreğin.. Hep; “Ben!” derken, Artık; “O”, “İllâ O!” demesiymiş.. Hiç varmayacağı kapıları çalması, hiç ederek ömrünü, adanmasıymış.. Hiç kızmaması yüreğin, almayı hiç düşünmeden hep vermesiymiş.. Hep sarıp-sarmalaması, hiç hesap sormadan, hep dost hep yâr olmasıymış.. Zormuş Anam.. Meğer ölümüne bir kara sevdaymış analık.. Olduk, gördük, bildik bak.. Can Yücel

[blackangela26-blog]

Her insanın içinde sakladığı bir yarım kalmışlık olur ya hani. Bir türlü koparıp atamadığı,hiç kimselere satamadığı. İyi kavramının ne demek olduğunu bile kitaplardan hatırladığı. Bırak şimdi duygusallığı, biraz vicdandan söz et. Sahiden iyi mi geceler? Gerçekten Allah rahatlık veriyor mu? Ya da tatlı mı rüyalar? Bir hışımla silip attığın onca şey seni kovalarken doğru mu diye sorguladıkların senin yanında mı hala. Vicdan konusunda yaşadığın genişlik mi seni mutlu eden. Her zaman ki gibi üzerine çöken geceye mi sığınmaların? Düşün bak söylemek isteyipte dile getiremediğin onca şeyi. Düşün yaratamadığın her şeyi. Bu dünya da “gerçekler hayalleri döver” unutma! 🕎Ö.M🕎

[blackangela26-blog]

Ruhumu doyuramiyanin, sofrasina oturup Karnimi doyurmayacak kadar tok gozum...Bir insani ,Maddi anlamda sevemeyecek kadar ask'a asik yuregim...Ve adi delikanli diye anilan bir cok ADAMDAN daha mavi kimligim...Paranin miktari olmaz ,bereketi olur bende.Mal ,mulk biriktirmek yerine,insan biriktirmektir tercihim..Malesef bunu anlamayanlar,vaktinden once gider hayatimdan...Ve ben o kadar safim ki, icimin tum acisina ragmen, onlari DUALARLA gonderirim... 🕎Ö.M🕎