Don't wanna be here? Send us removal request.
Text
Alnımda aptal yazmıyor olması aptal olduğum gerçeğini değiştirmez
17 notes
·
View notes
Text
Kendi davranışım sonucu oluşmuş olmayan şeyleri kişiselleştirmeyi bıraktığımdan beri daha özgürüm.
0 notes
Text
Ben bu duyguyla barışamıyorum. Buna alışamıyorum. Ama kendimi tebrik ve takdir ediyorum. Helal kızım! Çok iyi ayakta durdun.
0 notes
Text
Bir şeyleri doğru yapıyorum evet.
Birçok şeyi de yanlış yapıyorum aynı zamanda.
Bazı şeyleri ise hiç yapmıyorum.
Peki yapmak ya da yapmamak mı bütün mesele?
Bir şeyler olabilmek veya hiçbir şey olmamak mı?
Yaşamanın bokunu çıkarmak ya da asla tat alamamak mı?
Bilmiyorum.
Bildiğim tek şey bu olabilir mi gerçekten?
Peki konuştuklarım?
Hiçbir şey anlatmamak üzere dudaklarımın arasından dökülen kelimeler ve aslında içimde duran sessizlik arzusu...
“Susmayı biraz beceremez misin?” diye kendime soruşum...
Bir şeyleri doğru söylüyorum evet.
Birçok şeyi de yanlış susuyorum aynı zamanda.
Bazı şeyleri ise hiç susmuyorum.
Peş peşe gelen bu üç cümlenin uyarlamalarından ibaret bir döngüye sıkışıp kalmış,
Sonu gelmeyen
Ancak hiçbir zaman başı bulunamamış olan,
Cevabı olmayan sorular soran
Ama soruların hepsine cevap vermeye çalışan,
Neşesinde evrensel,
Acısında bireysel,
Öfkesinde yüzeysel,
Hayretinde içsel,
Hem biraz büyümüş
Hem çocuk olmaktan hiç ayrılamamış,
Kendini hisseden
Ama bir o kadar da kendini bilmez,
Çiçekli şiirler yazmak isterken
Çiçeklerin içinde kaybolup
Bildiği tüm mısraları unutan,
Güneşi kendine mahsus
İnadı şahsına tahsis
Bir ruh bu şimdi içini döken.
Bir şeyleri doğru anlıyorum evet.
Birçok şeyi de yanlış anlıyorum aynı zamanda.
Bazı şeyleri ise hiç anlamıyorum.
0 notes
Text
Hayat mı komik sen mi komiksin anlayamadım ama bu hikayede senin pek de uzun bir yolun yok gibi duruyor.
1 note
·
View note
Text
Yazdım durdum hep. Söyleyeceklerimi, söylemek istediklerimi, söylemeyeceklerimi... Aklıma gelen ne varsa yazdım, sakladım. Bazı şeylerin tarifi yok görünürmüş ama aslında varmış, bunu da anladım.
Mutluyken, neşeliyken, aşıkken yazmak daha kolaymış, bunu da anladım. Kelimeler akıp gider, her kelime bir gülümseme daha oluştururmuş. Ama acıyla, hüzünle, öfkeyle karışık hisleri yazarken dökülen her yeni kelimede sanki acı biraz da katlanırmış. Başta sadece nefes almakta zorluk yaşarken, sona doğru göz yaşlarından kağıdı göremeyecek hale gelinirmiş. Can yanarken yazmak, hiç kolay değilmiş.
Yazdım. Acımı kustum, sinirimi haykırdım. İçimdeki her şey bittiğinde artık yeniden doğarcasına rahattım. Hiçbir anlatış, hiçbir dertleşme kendinle konuşmanın yerini tutamazmış. Şimdi zamanla açıp okudukça şaşıyorum. Ne kadar küçük görünen hareketler, beni ne kadar yakıp yıkmış... Bazen insanın dayanma sınırı minimum düzeyde oluyor. İşte o zaman her şey çok ağır geliyor. Sonra bir an yeniden gücünü buluyor ve kendine geliyor. Yükler hafifliyor. Bir nevi zihnimiz bize illüzyonlar yaşatıyor, bizimle oyunlar oynuyor.
Bu oyunlardan tek kişilik dev kadro olarak galip çıkabilmek için yazıyorum. Kendimi anlamaya çalışıyorum. Kendimle konuşuyorum. İnsanlara sorduğum soruları, kendime de soruyorum. Yazdıkça daha iyi arkadaş oluyorum kendimle. Haliyle insanlarla da daha iyi anlaşıyorum.
0 notes
Text
İnstagramda “Anda mısın?” sayfasını takip ediyorum. Karşıma her çıktığında “Değilim amk değiliiimmmm” diye çıldırıyorum. Kendime yaptığım eziyetlerden sadece 1i...
0 notes
Text
Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür
ve bir orman gibi kardeşçesine,
bu hasret bizim...
1 note
·
View note
Text
Beauty and the Beast 💕
3 notes
·
View notes