azel-azel

[azel-azel]

Henüz yolun yarısına bile varmadan, ömrün telaşı sardı dört bir yanımızı.

Hayallerimizi sabahlara sarmıştık bir zamanlar ,şimdi uykusuz gecelerde unuttuk hepsini.

Heves dedikleri bir çırpıda yandı içimizde, bir kibrit gibi.

Tutuşmadı hiçbir şey.

Gülüşlerimiz azaldı, konuşmalarımız kısaldı.

Düşler, birer birer çekildi kenara.

Büyüdük ama güzel bir şey sanmıştık bunu.

Meğer büyümek, biraz da hayal kaybetmekmiş.

Şimdi oturmuş geçmişin penceresinden bakıyoruz, olamadıklarımıza, gidemediklerimize, yaşayamadıklarımıza?

Yolun yarısı bile değil bu; ama içimiz çoktan yaşlandı.!

Ne tuhaf!!

[azel-azel]

Arianna Savall - Adoucit La Mélodie | Türkçe Altyazı [ Nostalghia Filmi ]

Zihnimiz kederli de olsa, dinler olağanüstü nağmelerin sesini.. *

[azel-azel]

Nice kalplerin gaflet örtüsünü üzerine çektiği

vakit gecedir ki

Bazılarını uykusuz bırakan düşüncelerin menbaı..

ve o düşüncelerden, kalbi kasvetlerinden kaçanların en güvenli sığınağı..

İnşirah veren..

ve öyle kimseler vardır ki

Hakikatin nemini henüz silmemiş

Yıldız misali gözlerinden..

O gözler ki,

En çok geceleri kazanır nurunu

Ay ışığının vurduğu

Elmas damlalarıyla..

Uyanık kalan gözlerden

uyanık kalabilen kalplere giden ,

Sırlı bir yoldur bu yürünen

Gece katarlarıyla..

Ay ışığı süzülür iner göklerden

Kuru damın toprağına..

Can suyu olur kendiliğinden bitivermiş

papatyalara

Gecenin serinliğinde titreyen..

Şairin sırdaşı olduğu..

Hasbihal ederler sessizce..

Bilirim ki

İnsanların anlayamadığı nice şeyi

Anlayabilir, Rahmanın dilsiz kulları..

Onların okuyamadıklarını okurlar

Harf harf..

Kalbin cevheri işte o vakit parlamak ister

Herşey ve herkes susmuşken..

Gecenin uyanık yolcusu;

O zaman anlarsın ki suskunluk aslında

Bir vuslat.. hakikate giden . .

Nice söz nice mısra

Nice hislenimler

Bu nadide saatlerde doğar..

Çünkü gece,

hakikatin en saf halidir..

Ve yalnız gaflete düşmeyen kalplerin

Gerçek sığınağıdır..

Kalbini gecenin serin ellerine emanet etmiş bir yolcudan..Mur-ı Natuvan

[azel-azel]

Sanki hayat:

"Herşey aynı anda olabilir" diyor.

Hüzünle, huzur,

Bekleyişle, kabulleniş,

Kayıpla, umut...

Hepsi aynı anda gökyüzünde duruyor..

Ve bazen,

En çok o anlar da büyür insan,

Sözsüz, sessiz ama derin bir fark edişle.

Hayatın yükünü değil, anlamını omuzlarda hissederek...

Yaşam sonsuz değildir..

Unutma !

Bu evren her gün ne gömlekler diker,

Kimini gelen, kimini giden giyer.

Her gün nice sevinçlerle dolar dünya,

Nice dertler toprağa gider...

[azel-azel]

Ne sevdiğimiz yerde yaşamayı seçebiliyoruz,

Ne de yaşadığımız yeri sevebiliyoruz...

Evine girerken ve çıkarken;

"Dünyada olmak istediğim yer işte burası!" diyen,

Ne kadar az insan var...

Hürriyet havucunun peşinde koşan mecburiyet mahkumlarıyız...

Sonra balkondaki saksıdan mucizeler bekliyor,

Bir haftalık tatillerden,

Bir yıllık huzur umuyoruz...

Cehennemimizin adı "modern yaşam",

Ve bu gerçekle yüzleşmekten çok korkuyoruz...

Ah bu mecburiyetler.!!

[azel-azel]

Ve

Yük olur muyum diye düşündügün yere ait degilsin...

Kendini kısıtlamak zorunda hissettigin yere ait değilsin...

Anlatamadığın yere ait değilsin.

Anlaşılmadığın yere ait değilsin...

Kendin olamadığın, içinden geldigi gibi davranamadığın hiçbir yere ait değilsin...

Ait olmadığın higbir yerde kalmak için direnme...

___Vazgeçmeyi göze almadığın hiçbir seyi kazanamazsın...!

[azel-azel]

"Uzun satırlar yazdık acılar üstüne,

Kısa satırlarda kaldı mutluluk

Onu da parantezlere bıraktık

Noktalar koymadık, virgülle geçiştirdik.

Anlatamadığımız dertleri üç ünlemle bitirdik.

Yazamadığımız şeyleri soru işaretlerine bıraktık.

"Mesela" dedik kurduğumuz hayallere

"Umut" dedik ihtimallere,

"sevda" dedik uzattık boynumuzu.

Ve pamuktan ipliklere

Can emanet ettik...

[azel-azel]

Bir insan seni gerçekten isterse,

Zamanı yoksa da bulur.

Yorgunsa da gelir.

Yorulsa da kalır.

Çünkü yürek, gerçekten bağlandığında bahane üretmez yol bulur.

Ama seni oyalayan bir kalp, aslında gitmeni bekliyordur.

Ve bunu asla açıkça söylemez.

Yerine, zamanla seni sessizliğe boğar.

Konuşmaz.

Sormaz.

Aramaz.

Ve en acıklısı? artık özlemez.

Bahaneler başlar:

Çok yoğunum.

Biraz kafam karışık.

Bu aralar kendimle meşgulüm.

Oysa insan en çok, gerçekten değer verdiğiyle meşgul olmak ister.

Unutma, bahane bir koruma değildir.

BAHANE SUSTURULMUÇ İNFAZIN SUSTURULMUŞ DİLİDİR.

Ve zaman ayırmayan birinin suskunluğu, aslında içten içe haykırır:

Sen artık git, ama ben gitmiş olmayayım.

Bu yüzden o kalp seni değil, sensizliği sever.

Varlığınla baş edemez ama yokluğunla rahat eder.

Ve zaman ayırmaz çünkü artık seni değil, senden kaçışını büyütür içinde.

İnsan en çok, unutmaya karar verdiğine mesafe koyar.

Ve mesafe bazen kilometre değil; cevapsız kalan mesajlardır,

bekleyip durduğun ama hiç çalmayan telefonlardır,

hiç sorulmayan Nasılsınlardır.

Gerçek şudur:

Zaman ayırmayan bir kalp, senin varlığına değil; yokluğuna dua ediyordur.!

[azel-azel]

insanın içindeki beklentiyi bitirmesi de bir vedadır.,!

[azel-azel]

Bazı insanları "sevdiğiniz halde" hayatınızdan çıkarırsınız.

Çünkü yokluklarını hissetmek, yaptıklarına üzülmekten daha doğru bir seçenektir.

Sırf kendinize olan saygınızı korumak için yaparsınız bunu.

Hiçbir sevgi, hiçbir ilişki sizin kendinize olan sevginizden ve saygınızdan daha önemli değildir.

Ve vazgeçmek katlanmaktan daha büyük bir güç gerektirir .!

[azel-azel]

ÇÖLÜME YAĞMUR OLMAK VARKEN....NEDEN İÇİME YANGIN OLMAYI SEÇTİN...! Vazgeçmekle sana koşmak arasındaki uçurumdayım.beni ya it ya çek...Biz seninle bir salkımın iki aşık üzümüyken,Başka şişelerden şarap olmuşuz,

Başka hayatlarda harap olmuşuz..

Biz seninle bir denizin iki aşık balığı iken,

Başka sularda yüzüp durmuşuz,

Başka kıyılara vurmuşuz.......

[azel-azel]

View this post on Instagram

A post shared by Güzel Ahlak| Sanat| Edebiyat| İnsan (@akillibilge)

[azel-azel]

Bu memlekette yaşayan herkesin bilmesi gereken bazı şeyler

1

bu memleket bizim. hepimizin.

hiçbirimiz, hiçbirimize 'az' değiliz..

2

farklı düşünmek, ayrı düşmek değildir.

aynı gökyüzünün altında, umudumuz bir..

3

liyakat, lüks değil; zorunluluktur.

hukuk da...

adalet de.. özgürlük de..

4

güvende hissetmek, sadece sınırlarla ilgili değildir.

duvarlar bizi içerideki yıkımdan koruyamaz. biz koruyabiliriz.

sen, ben, biz..

5

"bir arada kalabilme" gücümüz, en kıymetli hazinemizdir.

6

geçinememek kader değil, sistem sorunudur.

7

eğitim, bilgiyi aktarmak değildir.

düşünmeyi öğretmektir. adaletli, vicdanlı, eleştirel düşünmeyi..

8

din, mezhep, kimlik.. bizi şekillendirebilir ama ayıramaz.

bizi ayıran, kimliğimiz değil; kimlikler üzerinden kurulan çıkar düzenidir.

9

bu topraklara borcumuz var.

bizi büyüten, taşıyan, örseleyen ama yine de sırtlanan bu memlekete.

bir gelecek borçluyuz..

10

hikayeyi yazan biziz.

farklı geçmişlerden gelen, farklı ailelerde büyümüş, aynı sofraya oturmuş, aynı gökyüzünü paylaşan insanlar..

sen, ben, biz.. bu memleket bizim.

hepimizin..

Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine, bu hasret bizim..

Nazım Hikmet

[azel-azel]

Koca bir ev nakliye kamyonuna, koca bir hayat bir mezara sığıyorsa hiçbir şeyi çok abartmamak lazım.

[azel-azel]

Gelmeyene koşma.. Duymayana anlatma..

Kıymet bilmeyene gönlünü açma.

Sen kapı paspası değilsin!

Mesafe yaratanı, yolculuğuna yolla ..

[azel-azel]

Üslubu kimliğidir insanın! İnsanların size karşı kurduğu cümleler ve sergilediği davranışlar, sizin değil, onların kalitesini belirler. Sadi Şirazi ne diyor:

Lafta ölçü bilmeyen, edepsizlikte sınır tanımaz ..

[azel-azel]

Bir besmele ile seni ömrümün iki yakasına yar diye ilikliyeyim, ey sevgili. Kardelen çiçeğinin üşümüş yalnızlığı var bende. Bir nefes verki canından dirileyim. Anladım ki; sen olmayınca bir yanım eksik sol yanım boş, yarla bir olmayınca, yerle bir oluyormuş insan, eğer birbirimizin bayramı olursak bir gün sen bana şeker tadında bayram ol, bende sana kurban olayım...