ashleyek
1K posts
Don't wanna be here? Send us removal request.
Text
6K notes
·
View notes
Photo
3K notes
·
View notes
Photo
28K notes
·
View notes
Text
4K notes
·
View notes
Text
5K notes
·
View notes
Photo
11K notes
·
View notes
Text
X
Sebep ne olursa olsun
Kafamı kaldırdım sen orada yoksun
Oysa sözler vermiştik tanrıya
Göz kırpmadık mı o yıldıza
Kolaysa dönelim o temmuz akşamına
Aynı güneşin altına, tuzlu dalgalara
Bilmeni isterim unutmadım
Kırpmasam da gözlerimi anımsadım
Hiç kızmadım, ağlamadım o gece
Demedim “keşke”, etmedim tek kelime
Şimdi işitsem de seni
Yalnız seni değil gerçi
Sesimi ve dahi suretimi
Çıkaramaz oldum baksana kendimi
İyi ki görmedi titreyen ellerimi
Şimdi tutma onları kalkmayacağım dansa
Yine de dilerdim, içimeki çocuk sağ kalsa
Nasıl bakacağım tekrardan aynı saflıkla
Sevsem de söyleyebilir miyim kayıtsızca
Aradığım kokun değil ya da kolların
Büsbütün yabancıyım ben onlara
Küsmedim bakma
Ne yıldızlara ne o tuzlu dalgalara
İnkar etmeyeceğim
Dilendim, çok diledim
Ben anahtarlarımı kaybetmedim
Bu kez evimi terk ettim
0 notes
Text
Lost on you
Bugün yaptığım o diyalog geldi aklıma. “kaybettim ben artık o şeyleri” deyiverdim iç bile çekmeden artık. Ne kadar hüzün verici bir şey biri üzerinden bir şeyleri kaybetmek, hani onun üzerinden onla olan yaşamın izlerinden. Bir şeyleri kaybetmek, insan silememeyi kaybetmek mesela. Öfkelenebilmeyi kaybetmek belki ya da şaşırabilmeyi kaybetmek. En sonuncu misal en ağırı gibi göründü şimdi gözüme kulağıma. Ne kadar ağır. Ya bu cümleye özne olmak? Senin üzerinden kaybettiklerim;
İnsanları görebilmeyi, duyabilmeyi kaybettim. İşittiklerimi kaybettim, senden işittiklerimi kaybettim. Bazı tariflerimi kaybettim, çekmiyor canım. Korkularımın bir çoğunu kaybettim, kaybetmekten korkmayı, gülmekten korkmayı, nasıl düşünürler diye belki, ne düşündüğünden korkmayı.
Yitirmeseydi keşke sözlerin ve mimiklerin anlamlarını. Keşke arkasından gördüklerim, görebilmek için biraz daha şanslı olabilmek gerek ama şansım yaver gitti sanırdım. Gördüğüm o şey o kadar parlak ama uzaktaydı ki yine de inandım onun bir kuyruklu yıldız olduğuna. Gözlerinden içeri uzanıp yeterince dikkatli baktığımda görüyordum onu parlak, bağımsız ve istikrarlı oluşundan tanıyordum onu. Çok mesafe katettik o kadar yaklaştım ki sana artık kendiliğinden görünür oldu bir süre. Nasıl ne zaman bilmiyorum ben ama onu da kaybettim. Buna hala bazen üzülüyorum. Tanıyamıyorum, göremiyorum artık seni. Öyle bir gecede kaybettim ki o ışığı, o söndüğünde bir süre önemi göremedim. O olmayınca o kadar soğudu ki o gece, iki üç saat sonra doğan güneş bile ısıtamadı ortalığı. Ellerim buz tuttu o gece, hala çözemediğimi düşünüyorum bazen. Tek damla akmadı gözlerimden o gece sabah ya da öğlen. Ama ne zaman kalbimin son kez yandığını hissettim. Öyle yandı ki tek bir anlığına sonra da o soğukta dondu kaldı. O an o acıyla, kendime acımamla aktı bir kaç yaş. Şimdi daha yaşımdayım, bu büyüleyici geceyi kendime armağan ettim, erken doğum günü armağanı. O kadar iyi geldi ki bana yeni yaşımda. Kendimi buldum, çünkü onu da senin üzerinden kaybettim.
Birden fark ettim ki artık hiçbir şey önemli değil benden, zaman zaman iyi niyet körlük veyahut saflıktan başka bir şey değilmiş. Güvenim artık öyle kolay kazanılmıyor. Dilim de eskisi kadar uzun değil, sivri demiyorum bak uzun değil. Sustum. Çok nefes aldım, kendime konuştum ancak ara sıra kendime de susar oldum. Ama şimdi olmadığım kadar iyiyim, geçmişe dönüp kendimi gördüğümde yalnızca ya da denk gelir de görürsem onu işte o zamanlarda hüzünlenirim. Seni kaybettiğime değil senin üzerinden kaybettiklerime üzülüyorum.
4 notes
·
View notes
Text
369 notes
·
View notes
Text
sonsuza kadar sürecek sandığın başarısız dostluk hatırası
2 notes
·
View notes
Text
106 notes
·
View notes
Text
3K notes
·
View notes
Text
“ur so quiet”
bro i lost all my communication skills
57K notes
·
View notes