Text
Üşüme 923,
Burayı iyi ısıtmıyorlar.
@kullerdenheykel
4 notes
·
View notes
Text
Sebep oldum ben mahvına,
Mahzar olsan da affıma.
3 notes
·
View notes
Text
“Gerçekte hep yalnızdım, hiçbir yerde kendimi evimde hissetmedim.”
662 notes
·
View notes
Text
Güneşli günler bile siyaha büründü, tadım tuzum yok bugünlerde.
6 notes
·
View notes
Text
İstediğin her şeyi yaptım, peki ne kaldı benden geriye?
9 notes
·
View notes
Text
Pişmanlık korkusu çok şey yaptırır da pişman olursun. Bazen bırak yarım kalsın.
4 notes
·
View notes
Text
“Vazoları birleştirdik mi dersin?”
Dedi yumuşacık sesiyle, dalgınca. Huzurlu, âdeta uykulu bir ifadeyle mırıldandım.
“Birleştirdiniz.”
Güldü. Gülüşünün sarsıntısıyla göğsünde bir şarkı bestelendi, ritmi benim göğsüme taşıdı.
“Doğru, sen çok çabalamadın.”
5 notes
·
View notes
Text
Doğmayacak sanmıştım güneş. Doğduğu an telaş sardı dört bir yanımı. Gözüm görmeye başladı çünkü enkazları, duymaya başladım içimi tırmalayan çığlıkları. Koca bir bina, petrolün karşısında. Biliyorum ki içinde onlarca can, aralarından birinin hayata tutunmaya çalıştığı eli vardı dışarıda. Öyle bir anda sırtımı çevirebildim yalnızca o hayata. Yer, gök sallanırken arsızca inanmak istedim yaşadığıma, utandım. Güneş bile utandı doğduğuna. Henüz karanlıkta uyurken bebekler annelerinin koynunda, babalar sarılmışken kızlarına, kediler susamışken ve köpekler ağlarken, ben nasıl yaşardım?
5 notes
·
View notes
Text
“Senin amacın ne?”
“Anlamıyorum, amacın ne senin?”
Dayadım ellerimi tezgaha, sordum ben de tekrar tekrar. Kahve yapıyordum sana ama taşmadı, taşırmadım. Ne olursa olsun taşmadım. Yine de çıkaramadım bir yerlerden; benim amacım ne?
7 notes
·
View notes
Text
Açıkça ihanet ettim çoğu söze ve çoğu da sanaydı. Evdeki ampüller birer birer patlarken ben yine seni düşündüm, sen de düşünüyor musun? Yoksa çöpe boşaltılmış küllükten düşen izmaritin miyim?
2 notes
·
View notes
Text
bir yere girdiğin zaman yanında duran gösterişli bir adam değilim ben. umut veririm ama. beni denersin. vitrinde bir elbiseyim. kabinde göğüslerine kadar giyer denersin beni. güzelsin derim. boşver, kuyulara bakarken seni nasıl ittim. kendinden kaçarken kaç kere kendinle karşı karşıya getirdim seni. kaç kere ezdim ama onurunu. sana aynaları kırmayı öğrettim. deli sanıyorlar değil mi hâlâ. cam kırıklarından zevk alıyorsun değil mi. kafanı tırmalıyor mu hâlâ gülücükler. yürürken ayaklarına bakıyor musun insanların, kalın bilekleri olan herkesten nefret ediyor musun. kanlı bilekleri öpüyor musun, nasıl öldürdüm sevgiyi sende. sana nasıl nefretler aşıladım, çiçek sandın değil mi. toprağı bile nasıl doldurdum boğazına. dilinden ne tür bir ağaç yaptım, sözcüklerinden nasıl kuşlar. uçurmadım ama. biliyorsun ya, ağzına buğday ekip nasıl damağını parçalattım onlara. bacaklarından nasıl ayırdım seni. konuşacaktın ya, ağzını nasıl açamadın. ne dikişler attım sana, hiç hissetmedin ama değil mi, nasıl uyuşmuştu ellerin. anlatsana sen de, nasıl uçurumlardı. nasıl öldün. aynan var mı. ellerin geçti mi. vitrinde misin. çıplak mısın. omzunda mıyım.*
109 notes
·
View notes
Text
Öyleyse günahkârından bir müjde, seina la ton, biz cehennem ateşine okyanusuz.
19 notes
·
View notes
Text
“İlerleyebilir misin ardına bakmadan?”
“Zor gibi.”
“Var mı yapacak bir şeyin?”
“Çaresi yok.”
“Neden endişelisin o hâlde?”
5 notes
·
View notes
Text
480 notes
·
View notes