#türk bankacılık sektörü
Explore tagged Tumblr posts
Text
🗣️ Ekonomik Bağımsızlığa Düşmanlık
Mustafa Kemal Atatürk kurtuluş savaşı sonrası ilk iş İzmir İktisat Kongresini toplamak olmuştur.
Çünkü Osmanlı imparatorluğu ekonomik bağımsızlığını o günkü tefecilere kaybettiği için sonu gelen bir imparatorluktu.
Türk ulusunun küresel şirketler ve onların yerli işbirlikçilerine güven duymama sebebi bu tecrübeye dayanır.
Son yirmi yıldır ülkemizi yöneten iktidarın affedilmez hatası özelleştirmelerdir.
Tam bağımsızlık özelleştirmeler sebebiyle dışa bağımlı, ithal mal pazarı haline geldiği için de yaşam pahalılığı altında toplum adeta ezilmektedir.
Emperyalizm ve yerli işbirlikçi sermaye tam bağımsız ekonomiyi asla istemezler.
Bu sebeple 2001 yılında bir kriz üreterek 2002 yılında istediklerini sorunsuz gerçekleştiren bir iktidarı iş başına gelmesini 28 Şubat darbesine destek vererek önünü açtılar.
Mustafa Kemal Atatürk, emperyalizmin altyapı ve ekonomik bağımsızlığa musallat olduğu tespitini yapmıştır.
Bu yüzden Türkiye Cumhuriyeti'nin kalkınmasını kamu sektörü öncülüğünde bağımsız sanayileşmeye bağlamıştır.
Her toplumu savaşa ekonomik nedenler ve düşünceler sürükler.
Bağımsızlığın önemini anlatan konuşmasını şu sözleriyle tamamlar;
✓ Bu ulus ekonomik egemenliğini sağlarsa öylesine güçlü bir temel üzerine yerleşmiş ve gelişmeye başlamış olacak ki artık onu yerinden oynatmak mümkün olmayacaktır. Düşmanlarımızın rıza göstermedikleri budur.
1938 sonrası her mahallede bir milyoner olmak için hemen harekete geçerek 2002 sonrası en önemli kurumları çok ucuz fiyata ele geçirdiler.
Atatürk ile aldatmaktan utanmadılar onun tam bağımsızlığın şartı kamu ekonomisini darbeler, krizler, siyasi hilelerle yok ettiler.
Bugün ise artık devlet yok şirketler var diyerek bizi tehdit ediyorlar.
Atatürk demiryollarından deniz yollarına, tekstilden şekere, enerji sektöründen, bankacılık sektörüne, maden işletmelerinden ilk sanayi hamlelerine kadar her alanda kamu iktisadi teşebbüsleri ile kendi kendine yeter tam bağımsız bir ülke kurmuştu.
Hangi yollarla elimizden aldılar ise o şekilde de geri alacağız.
Ekonomide tam bağımsız bir ülke olmadan siyasi ve jeopolitik bağımsızlık mümkün değildir.
Her insanımıza özelleştirme işgal projesini ve kamulaştırma ile kamu ekonomisini anlatarak tam bağımsız bir ülke yeniden olana kadar direneceğiz ve çok çalışarak başaracağız.
Bu noktaya gelmeden önce siyasi partilerden ve batı sömürgesinin işbirlikçi zihniyetlerin tamamından kurtulmak bir zihniyet devrimi ile bilinçli bir toplum olmanın önünü açmalıyız.
Sürdürülebilir sömürge düzenini devam ettirmek yana olan siyasi partiler devri kapanmalıdır.
Türk ulusu küresel ve yerli işbirlikçi tefecilerin elinde borçla inim inim inletilmeye layık bir ulus olmadığını gösterecektir.
Kamulaştırma olmadan, üretim olmadan, ithalat, borç ve tüketim ekonomisi son bulmadan bu mümkün değildir.
Bu iradeyi daha önce göstermiş Türk ulusu Atatürk'ün yarım kalan insanlık devrimini tamamlamak yoluyla yeniden gerçekleştirecektir.
Cumhuriyetin ikinci yüz yılı kamulaştırma görevi ve dersi ile başlayacak.
] Önder KARAÇAY [
#önderkaraçay#mobbingbank#önder karaçay#mobbing bank#insan#atatürk#devrim#mahşer tufanı#zulüm#türk fırtınası#özelleştirmeler#kamulaştırma#İzmir İktisat Kongresi#tam bağımsızlık
12 notes
·
View notes
Text
Fitch: Türk Bankalarının Görünümü Risklere Rağmen İyileşiyor
Türk Bankacılık Sektöründeki Gelişmeler ve Gelecek Beklentileri Son yıllarda Türk bankacılık sektörü, çeşitli ekonomik dalgalanmalar ve zorluklarla karşı karşıya kalmıştır. Ancak, bankaların karşılaştığı bu zorluklar, aynı zamanda yeni fırsatlar ve stratejiler geliştirmelerine de olanak tanımıştır. Bu yazıda, Türk bankalarının mevcut durumunu, karşılaştıkları riskleri ve gelecekteki beklentileri…
0 notes
Photo
Türk Bankacılık Sektörü 460 Milyar Lira Kar Elde Etti Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilerine göre, Türk bankacılık sektörünün eylül ayı itibarıyla dönem net karı 460 milyar 412 milyon lira olarak tespit edildi. Bu rakam https://bursahabermedya.com/turk-bankacilik-sektoru-460-milyar-lira-kar-elde-etti/ #EkonomiHaberleri #bursahaber #bursasondakika #bursahaberleri #haberler #bursa
0 notes
Text
Türk müteahhitlerin ilk 9 ayda en büyük pazarı Suudi Arabistan
https://pazaryerigundem.com/haber/190016/turk-muteahhitlerin-ilk-9-ayda-en-buyuk-pazari-suudi-arabistan/
Türk müteahhitlerin ilk 9 ayda en büyük pazarı Suudi Arabistan
Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB), 2024 yılının ilk dokuz ayına ilişkin İnşaat Sektörü Analizi Raporu’nu yayımladı. Yılın ilk 9 ayında Türk müteahhitlerin yurt dışında en çok iş üstlendiği ülke 2,3 milyar dolarla Suudi Arabistan olurken, bu ülkeyi 1,7 milyar dolar ile Cezayir, 1,2 milyon dolar ile de Gabon takip etti.
ANKARA (İGFA) – Ekonominin genelinde 200’ün üzerinde alt sektöre yarattığı talep ve istihdam gücüyle lokomotif rolü üstlenen inşaat sektörünün önde gelen kuruluşlarını temsil eden Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB), ekonomi çevreleri ve sektör tarafından ilgiyle takip edilen İnşaat Sektörü Analizi Raporu’nun Ekim 2024 sayısını yayımladı.
“Ekonomi Yönetimlerinin Zor Kararı; Enflasyon mu, Büyüme mi?” başlıklı analizde, küresel ve ulusal ekonomi ile inşaat sektörüne ilişkin veriler değerlendirildi.
Raporda, “Kamuda Tasarruf ve Verimlilik Paketi”nin etkisiyle bu yıl yurt dışına odaklanan Türk müteahhitlerin Ocak-Eylül 2024 dönemi itibarıyla Türk inşaat sektörü tarafından yurt dışında 11,8 milyar dolar tutarında 161 proje üstlenildiği vurgulandı. Böylece sektörün 1972 yılında Libya ile yurt dışı pazara açılmasından bu yana ulaştığı uluslararası proje portföyü büyüklüğünün, 137 ülkede üstlenilen 12.297 projeyle toplam 515,8 milyar dolara ulaştığının ifade edildiği raporda, “2024 yılının ilk dokuz ayında yurt dışında en çok iş üstlenilmiş ülke 2,3 milyar ABD Doları ile Suudi Arabistan olurken, 1,7 milyar ABD Doları ile Cezayir ikinci, 1,2 milyon ABD Doları ile de Gabon üçüncü sırada yer almıştır” denildi.
SIKILAŞTIRMA POLİTİKALARININ FİNANSMAN ÜZERİNDEKİ ETKİSİ AĞIRLAŞTI
Raporda, 2024 yılının üçüncü çeyreğinde dezenflasyon sürecinin etkilerinin inşaat sektöründe daha da belirginleştiği ve sıkılaştırma politikalarının finansman üzerindeki etkisinin ağırlaştırıldığı belirtilirken, “Özellikle kredi büyümesine getirilen sınırlar, yüksek finansman maliyetleri ve likiditenin azaltılması önümüzdeki dönemde inşaat sektörünün büyümesini sınırlayacak en önemli unsurlar olarak öne çıkmıştır. Öte yandan Kamuda Tasarruf ve Tedbir Paketi kapsamında önümüzdeki dönemde deprem bölgesinin yeniden imarı ve zorunlu haller dışında yeni yatırım yapılmayacağı, devam eden kamu projelerinde %75’i tamamlanan projelere öncelik verileceğinin açıklanmasının ardından yavaşlatılan veya durdurulan projelerin müteahhitleri bu yükü taşıyamaz hale gelmiştir.” ifadelerine yer verildi. Raporda, Türkiye Müteahhitler Birliği tarafından her fırsatta kamuoyunun gündemine taşınan bu sorunun “Yurt Dışı Müteahhitlik Hizmetleri Ödül Töreni”nde TMB Başkanı M. Erdal Eren tarafından törene katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan huzurunda bir kez daha dile getirildiği hatırlatıldı.
TEMİNAT MEKTUBU SORUNU REKABET GÜCÜNÜ OLUMSUZ ETKİLİYOR
Raporda, yurt dışı müteahhitlik hizmetlerinin başarısının önündeki en önemli engel olarak ortaya çıkan yurt dışında üstlenilen projelerde Türk bankalarının teminat mektuplarının doğrudan kabul edilmemesi sorununun çözümü için çalışmaların TMB öncülüğünde sürdürüldüğü belirtildi.
“Yurt Dışı Müteahhitlik Hizmetleri Ödül Töreni”nde yaptığı konuşmada TMB Başkanı M. Erdal Eren’in “Sektörümüz açısından son derece önemli ve öncelikli konu Türk bankalarının teminat mektuplarının faaliyette bulunduğumuz ülkeler tarafından doğrudan kabul edilmemesidir. Teminat mektuplarının kontr-garantisi için ödemek zorunda kaldığımız yüksek komisyon tutarları maliyetlerimizi artırmakta ve rekabet gücümüzü olumsuz yönde etkilemektedir. Bu bağlamda, Türk bankaları tarafından verilen teminat mektuplarının faaliyette bulunduğumuz ülkelerde doğrudan kabulünün sağlanması için Hazine ve Maliye Bakanlığı, BDDK, Bankalar Birliği, Eximbank ve ilgili diğer kuruluşların iş yaptığımız ülke makamlarına uluslararası standarttaki bankacılık sektörümüzü ve denetim standartlarımızı anlatmalarının faydalı olacağını düşünüyoruz. Bunun yanı sıra Libya, Suudi Arabistan, Türk Cumhuriyetleri ve Irak gibi çok yakın temasta olduğunuz ülkelerin en üst düzey yöneticileri ile yapacağınız siyasi görüşmelerde konunun tarafınızdan gündem maddesi yapılması kesinlikle daha etkili olacaktır.” sözleriyle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan bizzat destek istediği ifade edildi.
BU Haber İGF HABER AJANSI tarafından servis edilmiştir.
0 notes
Text
Morgan Stanley, Türk banka hisselerinin hedef fiyatlarını düşürdü
Morgan Stanley, Türk banka hisselerinin hedef fiyatlarını düşürdü
0 notes
Text
EBRD'nin Türk Bankacılık Sektörü Üzerine Değerlendirmeleri ve Yeşil Dönüşüm Vurguları EBRD'nin Türk Bankacılık Sektörü Üzerine Değerlendirmeleri Francis Malige, Türk bankacılık sektörüne ilişkin değerlendirmelerinde, Avrupa İmar ve Kalkınma Banka...
#deprembölgesiyatırımları#dijitalleşme#EBRD#finansmananlaşmaları#karbondüzenlememekanizması#küçükveortaölçekliişletmeler#makroekonomikpolitika#Türkbankacılıksektörü#yeşildönüşüm#yüksekenflasyon
0 notes
Text
EBRD'nin Türk Bankacılık Sektörü Üzerine Değerlendirmeleri ve Yeşil Dönüşüm Vurguları EBRD'nin Türk Bankacılık Sektörü Üzerine Değerlendirmeleri Francis Malige, Türk bankacılık sektörüne ilişkin değerlendirmelerinde, Avrupa İmar ve Kalkınma Banka...
#deprembölgesiyatırımları#dijitalleşme#EBRD#finansmananlaşmaları#karbondüzenlememekanizması#küçükveortaölçekliişletmeler#makroekonomikpolitika#Türkbankacılıksektörü#yeşildönüşüm#yüksekenflasyon
0 notes
Text
EBRD'nin Türk Bankacılık Sektörü Üzerine Değerlendirmeleri ve Yeşil Dönüşüm Vurguları EBRD'nin Türk Bankacılık Sektörü Üzerine Değerlendirmeleri Francis Malige, Türk bankacılık sektörüne ilişkin değerlendirmelerinde, Avrupa İmar ve Kalkınma Banka...
#deprembölgesiyatırımları#dijitalleşme#EBRD#finansmananlaşmaları#karbondüzenlememekanizması#küçükveortaölçekliişletmeler#makroekonomikpolitika#Türkbankacılıksektörü#yeşildönüşüm#yüksekenflasyon
0 notes
Text
EBRD'nin Türk Bankacılık Sektörü Üzerine Değerlendirmeleri ve Yeşil Dönüşüm Vurguları EBRD'nin Türk Bankacılık Sektörü Üzerine Değerlendirmeleri Francis Malige, Türk bankacılık sektörüne ilişkin değerlendirmelerinde, Avrupa İmar ve Kalkınma Banka...
#deprembölgesiyatırımları#dijitalleşme#EBRD#finansmananlaşmaları#karbondüzenlememekanizması#küçükveortaölçekliişletmeler#makroekonomikpolitika#Türkbankacılıksektörü#yeşildönüşüm#yüksekenflasyon
0 notes
Text
EBRD'nin Türk Bankacılık Sektörü Üzerine Değerlendirmeleri ve Yeşil Dönüşüm Vurguları EBRD'nin Türk Bankacılık Sektörü Üzerine Değerlendirmeleri Francis Malige, Türk bankacılık sektörüne ilişkin değerlendirmelerinde, Avrupa İmar ve Kalkınma Banka...
#deprembölgesiyatırımları#dijitalleşme#EBRD#finansmananlaşmaları#karbondüzenlememekanizması#küçükveortaölçekliişletmeler#makroekonomikpolitika#Türkbankacılıksektörü#yeşildönüşüm#yüksekenflasyon
0 notes
Text
Dijital Dönüşüm
Hızla ilerleyen ve gelişen modern dünyada yenileşme faaliyetlerine önem vererek çağa ayak uydurmak gerekir. 20. Yüzyıl modern dünya, teknoloji ve dijitalleşmenin hızla yaygınlaştığı geleneksel yöntemlerin ise aynı hızda gerilediği bir dönemdir. Bu dönemde birçok kurum ve kuruluş çağın gerekliliklerine uyarak artık yeterli gelemeyen geleneksel uygulama ve yöntemleri bırakmış ve dijital dönüşüme geçmiştir.
Dijital Dönüşüm Nedir?
Türk Dil Kurumunun Sözlüğünde dijital dönüşüm, “Para ve zaman tasarrufu sağlamak üzere bilgi teknolojilerinin aracılığıyla iş süreçlerinin ve bilgilerin elektronik ortama taşınması; sayısal dönüşüm.” olarak tanımlanmıştır. Bu tanımdan da anlaşılacağı üzere “dijital dönüşüm nedir?” sorusuna en temel yanıt olarak, geleneksel olarak yürütülen yöntem ve uygulamaların dijital teknolojilerle benimsenmesi ile dijitale aktarılma süreci olarak verilebilir. Zamanın ihtiyaç ve taleplerine göre devlet dairelerinden özele birçok kurum ve işletmeler gelişmeleri takip ederek dijital dönüşüme geçerler. Böylelikle operasyon hizmet ve organizasyonlarını dijital teknolojilerle dönüştürerek daha verimli, hızlı ve müşteri memnuniyet odaklı hale getirirler. Geleneksel yöntem ve gereçlerin dijital teknolojilerle dönüştürme faaliyetlerini içeren dijital dönüşüm bunun yanında birçok unsur da içerir. Bunlardan dijitalleştirme en bilindik dijital dönüşüm örneklerindendir. Temelde dokunulabilir evrak ya da elle yapılan işlemlerin dijitale aktarılarak dijital araçlar kullanılması sürecine denir. Bu yöntem işerin daha hızlı ve otomatik yapılmasını sağlarken kâğıt kullanımının azaltılmasına da katkıda bulunarak çalışma hayatına daha çevreci bir yaklaşım sunar. Yine İnsan düşünce ve faaliyetlerinin yapay zeka tarafından yapılması yani yapay zeka gelişimleri ve makineleşme gibi gelişimler de dijitalleşme unsurları olarak gösterilebilir. Dijital dönüşüm unsurlardan biri de teknolojik ve dijital uygulamalardan hızlı bir şekilde veri toplayıp analiz etme ve bundan sonuçlar çıkarabilen sistemlerdir. Bu sistemler sayesinde süreçten doğru ve net sonuçlar çıkartılabilir.
Dijital Dönüşüm Danışmanlığı
Modernizmin hızla gelişen çağına ayak uydurmak birçok işletme ve kurum için öncelikli önem taşır. Gelişmelere ayak uyduramayarak çağın gerisinde kalmak rekabet ortamında geride kalmayı hatta yok olmayı gerektirir. Bu sebeple teknoloji ve dijitalliğin arttığı bu dönemde pek çok şirket, işetme, kurum ve kuruluşlar bu yenileşme serüveninde teknolojinin getirdiklerini benimseyerek dijitalleşmeye başlamıştır. Bunun gerisinde kalmak istemeyenler de dijitalleşme yolunda ilerlemeye başlamışlardır. Bu süreçte işletmeler, genellikle dijitalliğin yetkin bir şekilde kullanmak ve bu alanda kendilerini geliştirmek için dijital dönüşüm danışmanlığı alanından destek alırlar. Dijital Dönüşüm danışmanlığı, temel olarak işletmelerin dijital dönüşüm stratejilerini geliştirmek için planlamalar ve uygumlalar yapan ve de bu uygulamaların başaralı bir şekilde hayata geçirilmesini sağlamayı kendine görev edinmiştir.
Dijital Dönüşüm Örnekleri
Dijital Dönüşüm, birçok alanda farklı şekilde görülür. Bu alanlardan parkende sektörü, dijitalin giderek arttığı bir sektördür. Müşteri memnuniyeti odaklı hizmet sektörü olan parkende sektöründe müşterilerin alışveriş deneyimini geliştirmek ve veri toplayarak satış pazarlamasını geliştirmek, dijital dönüşümün en güzel örneklerinden biridir. Bununla birlikte kullanımı giderek yaygınlaşan çevrim içi satıcı uygulama ve programları gelişen ve dijitalleşen dünyanın ürünlerini oluşturur. Bu program ve uygulamalar sayesinde mağazaya gitmeden ürün sipariş edebilir ve deneyiminizi paylaşabilirsiniz. Satıcıların bu gelişmelere ağırlık vererek program, uygulama ve sitelere önem vermesi onları diğer geleneksel satıcıların çok daha ötesine taşır. Bankacılık alanı dijital dönüşümün yoğun olarak göze çarptığı bir diğer alandır. Bu alanda mobil uygulamalarla ödeme, para transferi, dijital cüzdan gibi hızlı ve kolay imkânlar bankacılık açısından iş gücü ve maliyeti azalttığı gibi kullanıcılarına sunduğu iyi hizmetlerle kendini sektörde ileri taşıma fırsatı bulur. Bununla birlikte kullanıcıların zaman, emek ve para harcamadan kısa sürede işlemlerini tamamlamaları gelişen ve dönüşen dünyanın en net örneklerindendir. Tüm bunlarla birlikte üretim, sağlık ve turizm gibi daha örneklerini çoğaltabileceğimiz birçok alanda dijital dönüşüm örneklerini görmek mümkündür. Teknolojinin Faydaları Nelerdir? Read the full article
0 notes
Text
🎯 Yol Açan Söz 🎯
Vazifeyi ihmale sürükleyen merhamet, memlekete ihanettir.
Mustafa Kemal Atatürk
Yolumu açan sözdü.
İçimizde bize düşmanlık edenlerin kimler olduğunu üniversitesi de okuduğum yıllarda çok net bir şekilde öğrendim.
O kaleyi içten yıkmak için aldığım eğitim ve öğretime uygun alan ekonomi ve finans olduğu için en büyük belada yasal tefecilik bankacılık olduğu için iç düşmanlığın bir holdingin amiral gemisi sayılan bankasında çalışmaya başladım.
Bu sır vazife ihmal ve merhamet kaldırmayacak boyutta zor bir görevdi.
Hem bilgi topluyor onları tamamen bitirecek kadar güçlü bir şekilde karşılarına çıkacak donanımı ediniyordum.
Onca ihaneti gözleri ve kulakları ile duydukları halde yaklaşık iki yüz bin bankacı vardı ve benden başka kimse bu ihanete çıkara satılarak itiraz etmiyor kuzu kuzu hizmet ediyor yurdun ve ulusun soyulmasına sözde ekmek parası adı altında bu sömürünün ortağı oluyorlardı.
Aynı zamanda iki yüz bin bankacının çoğu asgari ücretin biraz üzerinde bir paraya bu sömürüye bu konuda bir bilgisi olmadığı ve bir işim olsun diye hizmet ediyordu.
Sadece çalıştığım bankayı değil sektörü özelleştirme talanı başlamadan 2000'li yıllar da değişim adı altında 28 Şubat süreci ile başlayacağını sermaye biliyor ve ona uygun bir alt yapı hazırlığı yaptılar.
Daha bu iktidar iktidara gelmeden ekonimide çok önemli değişiklikler olacak diye bir holding bankası 2000 yılında yazılar göndererek kendilerini ele veriyorlardı.
Aynı zamanda ekmeğimi emeğim karşılığında kazandığım için çok çalışkan olmam ve bunlara karşı en ufak bir açık vermiyordum. Başarılı bir bankacı olarak biliniyorum bu sektörde. Bölge müdürüm Türk Bankacılığının Messi'si diye tarif ediyordu beni.
Messi olmam tefeci bankacılık adına değildi.
Bunu bir yaratan bir de ben biliyordum.
Bu düzeni nasıl çökertmem gerektiğini.
Son yıllarda benim artık kim olduğumu anladılar ve bana mobbing uygulayarak benden kurtulmak istediler.
Daha fazla hata yapıyor bana belgeli kozlar veriyorlardı.
Haklı taleplerim ile tuzaktan tuzağa düşürüyor adeta karşımda çaresizliği oynatıyordum.
Benimle ilk bilek güreşi yapmaya kalkan bir bölge müdürü bana senin amacın ne diye sordu?
Evime ekmek götürmek dedim.
Onlar yerlerini alacağımdan korkuyorlardı.
Banka soygundan gelen büyük kazanç ile büyüklenmekten beni anlayacak durumda değildi.
İç kültürü bozulmuş karmaşa bir kültürü yaşatan genel müdür yapılmıştı.
Batan pamukbank'tan geleni genel müdür yapan bir banka o bankayı banka yapanlara adeta ihanet etmişti.
Yeni gelenler bu bankanın kültürü ile yetişenlere ceo sopası ile adeta zulüm uyguluyordu.
Devleti yönetenler dahil adalet sorumlu kurumlar medya herkes çalışanlara ve müşterilere Crm adlı sistemler ile yapılan zulmü seyrediyordu.
Gazetelerinde haberler yaptırdım, sorumlu tüm kurumlara yazılar yazarak bu zulme dur dedim mobbing uygulandığı yıllar da bir avukattan destek istedim o da büyük ihtimalle sattı bunu.
Sonuçta kazanacak olanı kaybedecek olanı yaşananlar olgunlaştırdı.
Kamulaştırma kararı ile karşılıksız para yasal tefecilik balonu patlayacak.
Askerde istihbaratçı bir askerdim. Terör örgütüne büyük hasarlar verdik o çabanın içinde vardım.
Finans terörünün sonunu getirmek için de bir Türk askeri gerekiyordu.
Bu görev layıkıyla bir ömür harcanarak yerine getirildi.
Sadece Türk ulusu değil bütün dünyada kapitalizmin yıkımını ilk başlatan Türk oldum.
2015 yılında yazdığım gerçekleri bugün batı çetesinin medyası ve şarlatan ekonomistleri itiraf eder gibi şimdi yazıyor gibi yapıyorlar.
Artık bu mücadele bir fısıltı olmaktan çıktı.
Alemde şer bizde er bitmez derdi Oğuz Kağan.
Şerri bitirip Türk Birliğini kurarak o büyük hayali gerçek kılacağız.
Önder Karaçay
#önderkaraçay#mobbingbank#önder karaçay#mobbing bank#insan#atatürk#devrim#mahşer tufanı#zulüm#türk fırtınası#vazifeyi ihmal#merhamet#memleket#ihanet
0 notes
Text
Dev Kredi Kuruluşundan Türk Bankaları Değerlendirmesi: Risk Azaldı, Güveni Artıyor
Türk Bankacılık Sektöründeki Gelişmeler Türk bankacılık sektörü, son yıllarda önemli değişim ve dönüşümler yaşamaktadır. Bu değişimlerin merkezinde, makroekonomik istikrar ve finansal sürdürülebilirlik yer almaktadır. Bankaların finansal durumu, piyasa koşulları ve uluslararası gelişmelerle doğrudan ilişkilidir. Dolayısıyla, bankaların sağlıklı bir şekilde büyümesi ve gelişmesi için bu…
0 notes
Text
Konutta Kredi Kısıtı Sektörü Tıkadı !
KONUTTA KREDİ KISITI Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK) konut kredilerinde ve konut teminatlı kredilerde uygulanacak kredi değer oranlarında yaptığı kısıntılardan dolayı konut piyasası sıkıntıya girdi ve inşaat firmaları zorlanıyor. Acilen bu yanlış karar düzeltilmelidir. İnşaat sektörü olarak BDDK tarafından konut kredileri ile ilgili düzenlemesini eleştiriyoruz. Yeni uygulama ile finansal istikrarın güçlendirilmesine yönelik koordineli makro ihtiyati tedbirler kapsamında, ikinci ve sonrası konut alımında tüketicinin kendisinin, eşinin veya 18 yaş altındaki çocuklarının malik olduğu en az bir konutunun bulunması halinde konut kredisi değer oranı yüzde 75 daraltıldı. Bu durum inşaat sektörünü vurdu. İnşaat sektörü ile birlikte diğer sektörler de olumsuz etkilendi. Daha fazla piyasaya zarar vermeden bu olumsuz karardan vazgeçilmelidir. İNŞAAT SEKTÖRÜ DARBE ALDI Yeni düzenlemeyle ilgili olarak 2 milyon TL değerindeki bir evi, ikinci tapulu evi olarak alacak olanlara evin değerinin yüzde 22,5’i kadar kredi kullandırılabilecek, eğer kredi kullandırılabilirse tabi. Bu durumda kimse ev alamıyor. Kentsel dönüşümler gerçekleştirilemiyor. Ev alım satımlarında bir devri daim oluyordu. Önce insanlar bir ev alıyor, Maddi durumu elverdiğinde daha iyisini banka kredisi ile yeniliyordu. İnsanlar evlerini ancak banka kredi imkânları ile yenileyebiliyordu. Bu süreç bu kararla durdu ve inşaat sektörü büyük darbe aldı. EKONOMİ DURDU Artan konut kredisi faizleri sebebiyle zaten müşterilerin krediye erişiminin zorlaştı ve BBDK’nın bu kararı ile konut kredisi artık tarih oldu. Yine BBDK aldığı kararda göre söz konusu kişilere konut edinmeleri amacıyla kullandırılacak ikamet amaçlı gayrimenkul ipoteği ile teminatlandırılan kredilere sermaye yeterliliği hesaplamasında da (standart yaklaşım kullanılarak hesaplanan) yüzde 35 risk ağırlığı yerine yüzde 150 risk ağırlığı uygulanıyor. Alınan kararlar Türk ekonomisine darbe vurmaktadır. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’dan bu karara müdahale etmesini, iyileştirme yapılmasını veya eski durumuna getirmesini arz ediyoruz” . Read the full article
0 notes
Text
Makina İmalatçıları Birliği’nden Rusya ile mahsuplaşma sistemi için öneri
https://pazaryerigundem.com/haber/171767/makina-imalatcilari-birliginden-rusya-ile-mahsuplasma-sistemi-icin-oneri/
Makina İmalatçıları Birliği’nden Rusya ile mahsuplaşma sistemi için öneri
Makina İmalatçıları Birliği (MİB), Made in Russia- Büyük Orta Doğu İhracat İşbirliği Çemberi konulu panele katıldı. Katılımın yoğun olduğu panelde, Türk makine sektörü, ihracat imkanları ve sektördeki fırsatlar anlatıldı. Panelde ayrıca Rusya ile Türkiye arasındaki ticari süreçlerde gerçekleşen para transferi ve bankacılık işlemlerinde yaşanan sorunları aşmak için petrol ve doğalgaz karşılığı mahsuplaşma sistemini içeren bir mekanizma önerildi.
TATARİSTAN (İGFA) – 1990 yılından beri tüm makine sektöründe yerli makine üreticilerinin çıkarlarını gözetmek ve yerli makine üretimini desteklemek amacıyla faaliyetlerini sürdüren Makina İmalatçıları Birliği (MİB), ulusal ve uluslararası etkinliklerde yer almaya ve birliği tanıtmaya devam ediyor.
MİB, Made in Russia- Büyük Orta Doğu İhracat İşbirliği Çemberi konulu panelde de yerini aldı ve katılımcılara, makine sektörünün ihracatı ve imkanları hakkında detaylı bilgiler aktardı.
Kazan Forum çerçevesinde Rusya İhracat Merkezi (Russian Export Center) tarafından organize edilen Made in Russia- Büyük Orta Doğu İhracat İşbirliği Çemberi konulu panele, MİB adına MİB Genel Sekreteri Zülfikar Kılıç’ın yanı sıra İğrek Makina Yönetim Kurulu Başkanı Orhan İğrek ve E-Mak RF Direktörü Ali Dirikol katıldı.
DETAYLI BİLGİLER VERDİ
Katılımın yoğun olduğu panelde Makina İmalatçıları Birliği’ni yakından tanıtma imkanı yakalayan MİB üyeleri, makine sektörünün ihracatı ve imkanları hakkında detaylı bilgiler verdi ve Rusya ile Türkiye arasındaki ticari süreçlerde gerçekleşen para transferi ve bankacılık işlemlerinde yaşanan sorunları aşmak için petrol ve doğalgaz karşılığı mahsuplaşma sistemini içeren bir mekanizma önerildi.
Bu önerinin, iki ülke arasındaki ticari işlemlerin daha güvenli ve hızlı bir şekilde gerçekleştirilmesini sağlayarak, ticari ilişkilerin güçlendirilmesi ve finansal işlemlerin kolaylaştırılması adına büyük önem taşıdığı bildirildi.
YENİ İŞ BİRLİKLERİ KURMAK İÇİN FIRSAT
Türkiye’nin makine sektöründeki ihracat başarıları ve sektörün geleceğe yönelik büyüme hedeflerinin de anlatıldığı organizasyon, Türkiye makine sektörünün Rusya ve Orta Doğu pazarlarındaki varlığını güçlendirmek ve yeni iş birlikleri kurmak için bir fırsat sundu.
Organizasyon aynı zamanda, Türkiye’nin makine sektörünün ihracatını daha da artırma ve Rusya ile olan ticari ilişkilerini güçlendirme yolunda atılmış önemli bir adım da oldu.
BU Haber İGF HABER AJANSI tarafından servis edilmiştir.
0 notes
Text
Türkiye'de Blockchain Kullanan Bankalar
Blockchain teknolojisi, finans sektöründe devrim yaratma potansiyeline sahip yenilikçi bir teknolojidir. Merkezi olmayan ve şeffaf bir veri kayıt sistemi sunan blockchain, finansal işlemleri daha hızlı, daha verimli ve daha güvenli hale getirme potansiyeline sahiptir. Türkiye'de de bankacılık sektörü blockchain teknolojisine giderek daha fazla ilgi göstermektedir. Türkiye'deki bankalar, blockchain teknolojisini çeşitli alanlarda kullanma potansiyelini araştırmaktadır.
Türkiye'de Blockchain Kullanan Bankalar
Türkiye İş Bankası: Türkiye İş Bankası, blockchain teknolojisini kullanan ilk Türk bankası olmuştur. Banka, blockchain teknolojisini kullanarak ilk pilot dış ticaret finansman işlemini gerçekleştirmiştir. Banka, ayrıca blockchain teknolojisini kullanarak ödeme garantisi ve sigortacılık gibi alanlarda da çalışmalar yapmaktadır. Garanti BBVA: Garanti BBVA, blockchain teknolojisini kullanarak kripto varlık ticareti ve saklama gibi alanlarda çalışmalar yapmaktadır. Banka, ayrıca blockchain teknolojisini kullanarak dış ticaret ve tedarik zinciri yönetimi gibi alanlarda da çalışmalar yapmaktadır. Akbank: Akbank, blockchain teknolojisini kullanarak ödemeler, sigortacılık ve finansal teknoloji gibi alanlarda çalışmalar yapmaktadır. Banka, ayrıca blockchain teknolojisini kullanarak müşteri deneyimini iyileştirmeye yönelik çalışmalar yapmaktadır. Ziraat Bankası: Ziraat Bankası, blockchain teknolojisini kullanarak tedarik zinciri yönetimi ve finansal teknoloji gibi alanlarda çalışmalar yapmaktadır. Banka, ayrıca blockchain teknolojisini kullanarak sürdürülebilirlik ve sosyal sorumluluk gibi alanlarda da çalışmalar yapmaktadır. VakıfBank: VakıfBank, blockchain teknolojisini kullanarak ödemeler, sigortacılık ve finansal teknoloji gibi alanlarda çalışmalar yapmaktadır. Banka, ayrıca blockchain teknolojisini kullanarak müşteri deneyimini iyileştirmeye yönelik çalışmalar yapmaktadır. Türkiye'de blockchain kullanan bankalar, blockchain teknolojisini aşağıdaki alanlarda kullanma potansiyelini araştırmaktadır: Dış ticaret: Blockchain teknolojisi, dış ticaret işlemlerini daha hızlı, daha verimli ve daha güvenli hale getirme potansiyeline sahiptir. Blockchain teknolojisi kullanılarak, dış ticaret işlemlerinin finansmanı, belgelerin doğrulanması ve gümrük işlemlerinin yürütülmesi gibi işlemler daha verimli bir şekilde gerçekleştirilebilir. Tedarik zinciri yönetimi: Blockchain teknolojisi, tedarik zinciri yönetimini daha şeffaf ve verimli hale getirme potansiyeline sahiptir. Blockchain teknolojisi kullanılarak, tedarik zinciri boyunca gerçekleşen işlemler daha güvenli bir şekilde takip edilebilir. Bu, tedarik zinciri risklerini azaltmaya ve maliyetleri düşürmeye yardımcı olabilir. Finansal teknoloji: Blockchain teknolojisi, finansal teknolojinin gelişmesini hızlandırma potansiyeline sahiptir. Blockchain teknolojisi kullanılarak, yeni finansal ürünler ve hizmetler geliştirilebilir. Bu, finansal erişimi artırmak ve finansal hizmetleri daha uygun fiyatlı hale getirmek için fırsatlar yaratabilir. Türkiye'de blockchain teknolojisinin bankacılık sektörüne etkisinin şu şekilde olması beklenmektedir: İş süreçlerinde verimlilik artışı: Blockchain teknolojisi, bankacılık işlemlerini daha hızlı ve daha verimli hale getirebilir. Bu, bankacılık maliyetlerini düşürmeye ve müşteri memnuniyetini artırmaya yardımcı olabilir. Risklerin azaltılması: Blockchain teknolojisi, bankacılık işlemlerini daha güvenli hale getirebilir. Bu, finansal riskleri azaltmaya ve müşteri verilerini korumaya yardımcı olabilir. Yeni iş fırsatları: Blockchain teknolojisi, yeni finansal ürünler ve hizmetler geliştirilmesine yol açabilir. Bu, bankacılık sektöründe yeni iş fırsatları yaratabilir. Türkiye'deki bankalar, blockchain teknolojisini kullanarak finans sektörünü dönüştürme potansiyeline sahiptir. Blockchain teknolojisinin bankacılık sektörüne etkisinin önümüzdeki yıllarda daha da artması bekleniyor.
Blockchain Kullanan Türk Bankalarının İnovasyon Çabaları Blockchain Kullanan Türk Bankalarının İnovasyon Çabaları Blockchain teknolojisi, dağıtık bir veri tabanı olarak, işlemlerde şeffaflık, güvenilirlik ve verimlilik sağlayan yenilikçi bir teknolojidir. Finans sektörü, blockchain teknolojisinin potansiyelinden en fazla yararlanabilecek sektörlerden biridir. Blockchain, bankacılık işlemlerini daha hızlı, daha güvenli ve daha verimli hale getirme potansiyeline sahiptir. Türkiye'deki bankalar da blockchain teknolojisini yakından takip ediyor ve bu teknolojiyi kullanarak inovasyon çabalarını hızlandırıyor. Türkiye'de blockchain teknolojisini kullanan bankaların başlıca inovasyon çabaları şunlardır: Dış ticaret finansmanı: Blockchain, dış ticaret işlemlerini daha hızlı ve daha verimli hale getirme potansiyeline sahiptir. Türkiye'deki bankalar, blockchain teknolojisini kullanarak dış ticaret finansmanını destekleyen çözümler geliştiriyor. Örneğin, İş Bankası, blockchain teknolojisini kullanarak ilk pilot dış ticaret finansman işlemini gerçekleştirdi. Bu işlemde, Şişecam, Kuraray Europe GmbH ve Commerzbank arasında Marco Polo platformu üzerinden gerçekleşen işlemle birlikte İş Bankası, blockchain teknolojisiyle ödeme garantisi veren ilk Türk bankası oldu. Kripto varlıklar: Kripto varlıklar, blockchain teknolojisinin en popüler uygulamalarından biridir. Türkiye'deki bankalar, kripto varlıklara yönelik çözümler geliştiriyor. Örneğin, Akbank, 2022 yılında kripto varlık alım satımı hizmeti vermeye başladı. Kripto para ödemeleri: Blockchain teknolojisi, kripto para ödemelerini daha hızlı ve daha güvenli hale getirme potansiyeline sahiptir. Türkiye'deki bankalar, kripto para ödemelerini destekleyen çözümler geliştiriyor. Örneğin, Garanti BBVA, 2023 yılında kripto para ödemelerini destekleyen çözümünü duyurdu. Likidite yönetimi: Blockchain teknolojisi, likidite yönetimini daha verimli hale getirme potansiyeline sahiptir. Türkiye'deki bankalar, blockchain teknolojisini kullanarak likidite yönetimini destekleyen çözümler geliştiriyor. Örneğin, Yapı Kredi Bankası, 2022 yılında blockchain teknolojisini kullanarak likidite yönetimi çözümünü geliştirdi. Sürdürülebilirlik: Blockchain teknolojisi, sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmada kullanılabilecek bir araçtır. Türkiye'deki bankalar, blockchain teknolojisini kullanarak sürdürülebilirliği destekleyen çözümler geliştiriyor. Örneğin, VakıfBank, 2023 yılında blockchain teknolojisini kullanarak sürdürülebilirlik çözümünü geliştirdi. Türk bankaları, blockchain teknolojisini kullanarak finans sektöründe önemli bir dönüşüm yaratabilecek potansiyele sahiptir. Bankaların bu teknolojiyi etkin bir şekilde kullanmaları, finans sektörünü daha verimli, daha güvenilir ve daha sürdürülebilir hale getirebilir. Blockchain Teknolojisinin Finans Sektörüne Faydaları Blockchain teknolojisinin finans sektörüne sağlayabileceği başlıca faydalar şunlardır: Daha hızlı işlemler: Blockchain, dağıtık bir veri tabanı olarak, işlemlerde merkezi bir aracıya ihtiyaç duymaz. Bu durum, işlemlerin daha hızlı gerçekleşmesini sağlar. Daha güvenli işlemler: Blockchain, işlemlerin şeffaf ve güvenilir bir şekilde gerçekleştirilmesini sağlar. Bu durum, dolandırıcılık ve sahtecilik risklerini azaltır. Daha verimli işlemler: Blockchain, işlemlerin maliyetlerini düşürür ve verimliliğini artırır. Daha yenilikçi ürünler ve hizmetler: Blockchain, yenilikçi finansal ürünler ve hizmetleri geliştirmeye olanak tanır.
Blockchain Teknolojisinin Geleceği Blockchain Teknolojisinin Geleceği Blockchain teknolojisi, henüz gelişme aşamasında olan bir teknolojidir. Ancak, potansiyeli oldukça büyüktür ve finans sektöründe önemli bir dönüşüm yaratabilecek potansiyele sahiptir. Türk bankaları da bu teknolojiyi yakından takip ediyor ve bu teknolojiyi kullanarak inovasyon çabalarını hızlandırıyor. Blockchain teknolojisi, finans sektöründe aşağıdaki alanlarda önemli bir rol oynayabilir: Dış ticaret finansmanı: Blockchain, dış ticaret işlemlerini daha hızlı, daha güvenli ve daha verimli hale getirme potansiyeline sahiptir. Kripto varlıklar: Kripto varlıklar, blockchain teknolojisinin en popüler uygulamalarından biridir. Türkiye'deki bankalar, kripto varlıklara yönelik çözümler geliştiriyor. Kripto para ödemeleri: Blockchain teknolojisi, kripto para ödemelerini daha hızlı ve daha güvenli hale getirme potansiyeline sahiptir. Likidite yönetimi: Blockchain teknolojisi, likidite yönetimini daha verimli hale getirme potansiyeline sahiptir. Sürdürülebilirlik: Blockchain teknolojisi, sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmada kullanılabilecek bir araçtır. Blockchain teknolojisinin finans sektöründeki geleceği oldukça parlak görünüyor. Türk bankaları da bu teknolojiyi etkin bir şekilde kullanmaları durumunda Read the full article
0 notes