#siğil asit tedavisi
Explore tagged Tumblr posts
Visit Tumblr Blog
Explore Tumblr blogs with no restrictions, modern design and the best experience.
Last Seen Tumblr Blogs
Fun Fact
Tumblr.com rank in the US is 25.
Text
Siğil
Siğil bir cilt hastalığıdır ve genellikle HPV virüsü nedeniyle oluşur. Bu virüs, cilde temas yoluyla bulaşabilir ve siğillere neden olabilir. Siğiller, deri üzerinde kabarık ve et benzeri oluşumlardır.
Siğiller farklı şekillerde ve boyutlarda olabilir. Bazıları düz ve pürüzsüz bir yüzeye sahipken, diğerleri kabarık ve kaba bir görünüme sahip olabilir. Siğiller, genellikle ellerde, parmaklarda, ayak tabanında ve genital bölgede görülür.
Siğiller bulaşıcıdır ve temas yoluyla kolayca yayılabilir. Özellikle cinsel temas yoluyla HPV virüsünün bulaşması yaygındır. Bu nedenle, cinsel ilişkide korunmanız çok önemlidir.
Siğillerin tedavisi çeşitli yöntemlerle mümkündür. Bunlar arasında kriyoterapi (soğuk uygulama), asit tedavisi, lazer tedavisi ve cerrahi müdahale bulunur. Ancak, tedavi yöntemi siğilin türüne ve yerine bağlı olarak değişiklik gösterebilir.
Bir siğil fark ettiğinizde, hemen bir dermatoloğa görünmek önemlidir. Dermatolog, siğilin türünü teşhis eder ve uygun tedavi yöntemini önerebilir. Kendi kendine tedavi denemek yerine uzman bir doktora danışmanız en iyisidir.
0 notes
Text
Siğil Tedavisi
Çoğu siğil zararsız yapıdadır ve tedavi edilmeden kendiliğinden geçebilir. Bir siğilin yok olması için geçen süre kişiden kişiye değişiklik gösterecektir. Viral enfeksiyonun sisteminizden ayrılması ve siğillerin yok olması 2 yıl kadar sürebilir. Siğilinize acı veriyorsa veya rahatsızlık veren yada utandıran bir alanda ise genelde kendi kendine geçmesini değil de tedavi etmek istersiniz. Siğilde yaygın tedavi yöntemleri şu şekildedir:
salisilik asit
kriyoterapi (cilt hücrelerinin dondurulması)
kimyasal işlemler
Salisilik Asit ile Tedavi
Salisilik asit ile reçeteye ile yazılan siğil ilaçlar bir anda bir siğil katmanlarını biraz kaldırarak çalışmaktadır. Araştırmalar salisilik asidin donma ile birleştirildiğinde daha etkili olduğunu ortaya koymaktadır. Bu yöntem işe yaramakla beraber hızlı bir etki almanız zor fakat sürecin sonunda tedavi başarılı olacaktır.
Cerrahi Yollarla Siğil Geçirme
Cerrahi uygulamalar, diğer tedavilere cevap vermeyen daha büyük siğiller yada anal kanal içinde bulunan anal siğiller için daha etkili olabilmektedir. Cerrahi tedavi tipik olarak poliklinik bazında gerçekleştirilir. Bu, ameliyatla aynı gün eve gidebileceğiniz anlamına gelmektedir.
İşlem sırasında, cerrah siğilleri kesmek için özel bir araç kullanılmaktadır. Muhtemelen lokal anestezi gerçekleştirilebilir. Anal siğillerin sayısı ve yeri genişse genel yada spinal anestezi uygulanabilir.
Elma Sirkesi ile Siğil Tedavisi
Siğilleri geçirmek için elma sirkesi ile tedavi en önerilen yöntemler arasındadır ve oldukça basittir. Yalnızca bir pamuğa, suya, elma sirkesine ve koli bandı veya bandaja ihtiyaç duyarız.
İki birim elma sirkesini tek birim su ile seyreltelim. Sirke-su çözeltisini bir pamuk parçasıyla ıslatın. Pamuğuu doğrudan siğile uygulayabilirsiniz. Pamuklu topu gece boyunca siğil üzerinde tutarak (veya mümkünse daha uzun süre) bantla veya bandajla kapatın. Pamuğu ve bandajı veya bandı çıkarın ve atın. Siğil düşene kadar her gece bu uygulamayı tekrarlayın.
Siğile Kesin Çözüm
Siğil tedavi uygulamalarında, TCA kimyasal peeling uygulaması Avrupa ülkelerinde son derece yaygın uygulanmaktadır. Siğil türleri arasında en çok genital siğile uygulanan TCA tedavisi etkili sonuçlar almamıza yardımcı olmaktadır. Genital siğillerin asit yardımıyla kurutarak ve deriden katmanlar biçiminde soyulması sonucu atılması esas disiplindir. Sorunlu bölgeye HPV’nin türüne bağlı olarak derecelendirilir. Genel olarak (ellerde) kullanılan 60′lık TCA’dır.
TCA genital bölgede var olan siğillere dikkat bir şekilde yalnızca siğil yüzeyine pamuk yardımı ile uygulanır. Daha sonra çinko oksit oranı yüksek pişik kremleri ve niyasin yani B3 vitaminin saf formları ile desteklenebilir.
İlk uygulamada en fazla 2 dakika uygulamaya izin verilen TCA , birkaç kez genital siğilin olduğu bölgeye çok yayılmamasına özen göstererek uygulanabilir. Ardından sabun veya doğal içerikli şampuan ile dezenfekte edilerek kurutulabilir. Kurutma işleminin ardından, az önce bahsi geçen yüksek oranlı çinko oksit içeren krem yada Bepanthen gibi güçlü nemlendiricilerle, TCA’nın uygulandığı doku bölgesinin ten dengesini yeniden kazanması için sık sık uygulanabilir.
0 notes
Text
Siğil
Siğil, virüslerin neden olduğu iyi huylu cilt büyümeleridir. Bunların çoğu, cildin üst tabakasını enfekte eden ve hızlı bir şekilde büyümesini sağlayan bir siğil yaratan insan papilloma virüsünden (HPV) kaynaklanmaktadır. Cildinizi bir şekilde keser veya zarar verirseniz, bu virüsü vücudunuza alabilirsiniz ve sonrada başka birine dokunarak da bu virüsü başkasına bulaştırabilirsiniz. HPV virüsünü havlu, ustura veya diğer kişisel bakım ürünlerini ortak kullanarak da kapabilirsiniz. Yazımda siğil nedir, neden olur, nasıl tedavi edilir, bulaşıcı mıdır gibi sorulara cevaplar aradım. Siğilleri geçirme noktasında siğil duası ve ya siğili okuyup-üflemek gibi hurafeler var. Tabi ki bunlara inanan insanlar bir yana da bu bilimsel olarak hiç bir işe yaramamaktadır. Bunun altını çizerek yazımıza başlayalım.
Evde Siğil Tedavisi
Siğil meselesinde insanlar zaten siğil problemi yaşayınca bunun araştırmasını yapıyor. Yani ne kadar konuşursak ne kadar korunma üzerine yazılar, videolar hazırlasak da hiç bir HPV virüsü kapmamış insan siğilden ya da HPV’den nasıl korunurum üzerine araştırma yapmıyor. Bu zaten işi doğalı. Evde siğil tedavisi noktasında da oldukça farklı uygulamalar vardır. Etkili bir siğil tedavisi uygulamak istiyorsanız şu yöntemi uygulayabilirsiniz.
Salisilik Asit ile Siğil Tedavisi
Salisilik asit olabilir en etkili topikal siğil kaldırma tedavisinin başında gelmektedir. En etkili siğil tedavisi TCA 70 ile gerçekleştirilen tedavidir. Konsantre bir sıvı, jel veya yapışkan ped de dahil olmak üzere çeşitli formlarda tezgahta mevcuttur. Ayrıca çeşitli güçlerde de mevcuttur. Kullanmadan önce, kullanmanız gereken salisilik asidin türü ve gücü hakkında doktorunuzla konuşun.
En iyi sonucu almak için siğilinizi önce 10 ila 15 dakika ılık suda bekletip yumuşatın. Daha sonra, bir tırnak törpüsü veya ponza taşı kullanarak ölü deriyi ciltten kazıyın. Herhangi bir rahatsızlık hissederseniz buna son verin. Sonra, salisilik asidi doktorunuzun talimatına veya paketteki talimatlara göre uygulayın.
Siğilin fiziksel olarak yok olması 15-20 günü alabilir. Cildiniz tahriş olmuş, şişmiş veya ağrılıysa salisilik asit kullanmayı bırakın.
Yüzdeki Siğil Tedavisi
Asit barındıran ilaçlar göz çevresi benzeri hassas bölgelere zarar vereceğinden kaynaklı ilaç kullanımı uygun gelmektedir. Bunun ötesinde hassas bölgede tıbbi müdahale gerektirebilir. Cerrahi yöntemler ile siğilleri tedavi etmek için en yaygın gerçekleştirilen yöntemler sıvı nitrojen ile dondurulması ya da elektrik, lazer ile yakılma yöntemleridir. Bu uygulanacak cerrahi yöntemler ile siğiller ciltten uzaklaştırmak gerekmektedir. Siğilin dondurulduğu cerrahi yöntemde soğuktan dolayı uyuşma yaşanacağı için anestezi uygulamasına gerek yoktur fakat yakılarak gerçekleştirilen müdahalelerde anestezi uygulanır.
0 notes
Text
Yeşil Çayın Faydaları
Yeşil çay tartışmasız en ünlü süper yiyeceklerden biri, ancak fincanınızda ne olduğu hakkında ne biliyorsunuz?
Yeşil çay, diğer tüm bitkisel olmayan çaylarda olduğu gibi, Kamelya sinesis bitkisinin yapraklarından yapılır. Bununla birlikte, siyah ve oolong (wulong) çayların aksine, yeşil çay buharlı kurutma yöntemleri kullanılarak yapıldığı için daha az işlenir. Hassas işleme tekniklerinin, yeşil çayın, çeşitli sağlık yararlarına yol açabilecek besinler ve antioksidanlar açısından çok zengin olmasının nedenleri arasında olduğu düşünülmektedir. Aslında, Ulusal Tamamlayıcı ve Bütünleştirici Sağlık Merkezi'ne (NCCIH) göre yeşil çay, Çin ve Japon tıbbı uygulamalarında yüzyıllardır kullanılmaktadır.
Muhtemelen yeşil çayın faydaları hakkında çok fazla konuşmuş olsanız da, NCCIH kanıtların çoğunun kesin olmadığına ve daha fazla çalışmaya ihtiyaç olduğuna dikkat çekiyor. New York City merkezli Megan Casper, RDN, Megan Casper Nutrition'ın sahibi, bir başka önemli uyarıyı da belirtiyor: “Yeşil çay üzerinde yapılan birçok çalışmada yeşil çay ekstresi kullanılıyor, bu da ortalama evdeki demlemenizden çok daha güçlü olabilir.”
Yeşil çayın potansiyel sağlık yararları, seçtiğiniz markaya ve bunu yapma şekline bağlı olarak da değişebilir, diyor Casper. “Sıcak çayda [ant] daha fazla antioksidan olabilir, çünkü buzlu çay genellikle [daha az] çay poşeti kullanır ve sulanır” diyor, ancak “birkaç saat boyunca soğuk demlenen çayda benzer miktarda antioksidan var sıcak çay." Kafeinsiz yeşil çay markaları da işleme pek çok fayda sağlamayabilir, çünkü işleme antioksidanları alabilir.
Sahneye daha yeni olan ve potansiyel faydaları için konuşulan matcha yeşil çaydır. Matcha, taze kaynamış su ile karıştırılmış bütün yeşil çay yapraklarından yapılır. Casper, bu hazırlığın bu yeşil çayın antioksidan içeriğini ve kafein içeriğini arttırdığını söylüyor.
Yeşil çayın olası sağlık yararları ve bu popüler içeceğin sağlıklı bir diyet ve yaşam tarzını tamamlamaya nasıl yardımcı olabileceği hakkında daha fazla bilgi edinin.
1. Yeşil Çay Beslenme Yumruğunu Paketliyor
Sinir sistemi üzerinde uyarıcı etkileri olabilecek bir tür alkaloid olan kafein Zihinsel odağı artırmaya yardımcı olabilecek L-theanine gibi amino asitler Diş minesini güçlendirmeye yardımcı olan bir mineral olan florür Diğer çay türlerinin aksine, yeşil çay kateşinler adı verilen yüksek seviyelerde bileşik içerir. En dikkat çekici kateşin epigallokateşin-3-gallattır (EGCG).
Sağlıklı bir yeşil çay seçmek açısından, New York merkezli Natalie Rizzo, RD, profesyonel bir ipucu sunuyor: “Gerçek bir şey istiyorsanız, paketin yüzde 100 yeşil çay söylediğinden emin olun veya saf yeşil çay yaprakları tercih edin.”
2. Yeşil Çay Sağlıklı Kilo Verme Diyetinin Bir Parçası Olabilir
NCCIH, yeşil çay içmenin aşırı kilolu veya obez olan kişilerde kilo kaybına yol açacağını kanıtlamak için yeterli kanıt olmadığını belirtiyor. Ancak yeşil çay ekstraktı içeren araştırmalar yardımcı olabileceğini göstermektedir.
Yani, yeşil çaydaki kafein, termojenez adı verilen bir süreçte iştahı ve hızlı kalori yakımını bastırmaya yardımcı olabilir, böyle bir çalışma önermektedir. Sadece yeşil çay üzerine yapılan araştırmaların çoğunun bu daha yoğun konsantre ekstrakt üzerinde olduğunu bilin; çay poşeti fincanınıza demez, Mayıs 2014'te Kanada Eczacılar Dergisi'nde yayınlanan bir makaleye dikkat çekiyor.
Rizzo, “Kilo kaybına yardımcı olmak için diyetinize yeşil çay eklemeyi düşünüyorsanız, yüksek kalorili bir diyet yiyorsanız bunun çalışmasını beklemeyin” diyor. “Yağ yakıcı nitelikleri olmasına rağmen, [yeşil çay] kötü bir diyet için yeterli miktarda yağ yakmayacaktır.” Bunun da ötesinde, Mayo Clinic'e göre, ilave tatlandırıcılar içeren hazır çay içerseniz yeşil çay yoluyla kilo verme çabaları engellenebilir.
En iyi bahsin? Çalıştığı kanıtlanmış olanları yapın - sağlıklı, dengeli bir diyet uygulayın ve kilo vermek için düzenli olarak egzersiz yapın. Diyetinize yeşil çay eklemek yardımcı olabilir, ancak gümüş bir kurşun olmasını beklemeyin.
3. Yeşil Çayın Faydaları Karnınıza Geni��ler
Çok fazla kafein içmek size sinirlilikler verebilir ve uykunuzu etkileyebilir, ancak uyarıcı da sizi düzenli tutmanıza yardımcı olabilir. Kahve içindeki kafein hacmine duyarlıysanız, bunun yerine yeşil çay deneyin. Ayrıca kafein var ama kahveden daha az. Mayo Clinic'e göre, 8 oz kafeinli demlenmiş kahve 95 ila 165 mg arasında kafein içerirken, 8 oz demlenmiş yeşil çay 25 ila 29 mg arasında kafein içerir.
4. Yeşil Çay, Romatoid Artrit Belirtilerini Azaltmaya Yardımcı Olabilir
Enflamasyonu azaltmak istiyorsanız, alışveriş listenize yeşil çay ekleyin.
Journal of Nutrition'da yayınlanan bir çalışmada, içme suyunda yeşil çay ekstresi verilen sıçanlar Otoimmün hastalık ile indüklenen romatoid artrit (RA), sade su içen RA'lı sıçanlardan daha az şiddetli semptomlar geliştirdi. İnsanlarda daha fazla çalışmaya ihtiyaç vardır, ancak araştırmacılar yeşil çay ekstraktının geleneksel RA tedavisi ile birlikte kullanıldığında yararlı olabileceğini belirtmektedir.Artrit Araştırma ve Terapide 2011 yılında yayınlanan bir derlemede yapılan araştırma, osteoartritli farelerde benzer bir anti-enflamatuar fayda olduğunu düşündürmektedir, ancak aynı etkilerin insanlarda görülüp görülmeyeceğini söylemek için çok erken.
5. Yeşil Çay Hasarlı Cildi Onarmaya Yardımcı Olabilir ve Cilt Kanserine Karşı Koruyabilir
Şubat 2010'da Kanser Önleme Araştırması'nda yayınlanan bir ön çalışmada, içme suyunda yeşil çay polifenollerine maruz kalan fareler, UV ışını hasarından sonra daha iyi cilt hücresi onarımı gösterdi, ancak bu aynı etkinin insanlarda görülüp görülmeyeceği henüz belli değil.Yeşil çay, Ağustos 2015'te Alman Dermatoloji Derneği Dergisi'nde yayınlanan bir makaleye göre egzama ve genital siğiller gibi cilt durumlarının tedavisine de yardımcı olabilir.
6. Yeşil Çay, Tip 2 Diyabetli İnsanlarda Kan Şekeri Seviyelerinin Düşmesine Yardımcı Olabilir
Tip 2 diyabetli insanlar, insülin direnci adı verilen bir durum nedeniyle yüksek kan şekerine (hiperglisemi) sahiptir; buradaki hücreler, kaslar ve karaciğer, vücuda enerji vermek için glikozu etkili bir şekilde ememez. Amerikan Diyabet Derneği'ne göre, kötü yönetilen diyabet kalp hastalığı, nöropati (sinir hasarı), amputasyon ve göz problemleri gibi komplikasyon riskini artırabilir.İran Sağlıklı Tıp Dergisi'nde Eylül 2014'te yayınlanan bir araştırmaya göre, sağlıklı bir tip 2 diyabet diyetinin bir parçası olduğunda, yeşil çay insülin direncini azaltmaya yardımcı olabilir. Çalışmada, dört hafta boyunca günde üç kez 150 mililitre yeşil veya ekşi çay tüketen katılımcılar olumlu sonuçlar elde ettiler.İLGİLİ: Yeşil Çay Tip 2 Diyabetli İnsanlar İçin İyi mi?
7. Yeşil Çay İçerek Alerjiniz ve Beyin Sağlığınız İyileşebilir
NCCIH'ye göre yeşil çayın en popüler özelliklerinden biri zihinsel uyanıklıktır. Bu kısa süreli etki yeşil çayın kafein içeriğiyle bağlantılıdır. Kafein kendisi merkezi sinir sistemini uyarır, bu da büyük miktarlarda tüketildiğinde sorunlara neden olabilir. Ancak yeşil çaydaki düşük kafein içeriği, kahve gibi yüksek kafeinli ürünlerle ilişkili kaygı ve titremelere neden olmadan sizi uyandırmak için yeterlidir.
8. Yeşil Çay, Bazı Kanser Türlerine Karşı Korunmaya Yardımcı Olabilir
Kanser, serbest radikaller vücuttaki sağlıklı hücrelere saldırdığında meydana gelir, ancak Ulusal Kanser Enstitüsü'ne göre antioksidan açısından zengin gıdalar ve yeşil çay gibi içeceklerin bu süreci önlemeye yardımcı olduğu düşünülmektedir. Özellikle, EGCG içeriğinin koruma sağladığı görülmektedir.Şubat 2018'de Moleküller ve Hücreler'de yayınlanan bir inceleme, yeşil çay ekstraktının başlangıcını geciktirmeye ve belirli kanser türlerinin nüksetmesini önlemeye yardımcı olabileceğini gösteren araştırmalara atıfta bulunmaktadır. Bununla birlikte, kanser önleme veya tedavi ve yeşil çay arasındaki bağlantı hakkındaki araştırmaların çoğu, insanları değil, fareleri veya hücre kültürlerini ve yeşil çayın kendisini değil yeşil çay özünü içerir.
9. Yeşil (ve Siyah) Çay İçmek Kalp Üzerinde Koruyucu Bir Etkisi Olabilir
Yeşil çayın kolesterol düşürücü özelliklerinin yanı sıra NCCIH, çayın da yüksek tansiyonu düşürebileceğini belirtiyor. Ulusal Kalp, Akciğer ve Kan Enstitüsü'ne göre, bu daha iyi kalp sağlığına yol açabilir. Benzer etkiler siyah çay ile de görülebilir.Şu anda beta blokerler gibi tansiyon ilaçları alıyorsanız, ılımlı bir şekilde yeşil çay için. NCCIH'ye göre, özellikle ek formda büyük miktarlarda yeşil çay, bu tür ilaçlarla etkileşime girebilir.
10. Yeşil Çay, Kaygıyı Azaltmaya Yardımcı Olabilir, ancak Daha Fazla Araştırma Bir fincan yeşil çay içmek, genel anksiyete, obsesif kompulsif bozukluk ve sosyal anksiyete bozukluğu gibi anksiyete ile ilişkili bozuklukların semptomlarını azaltmaya yardımcı olabilir. Ekim 2017'de Phytomedicine'de yayınlanan bir derleme, kafein ve amino asit L-theanine'nin anksiyeteyi azaltmak ve hafıza ve dikkat de dahil olmak üzere diğer beyin fonksiyonlarını etkilemek için birlikte çalıştığını gösteren araştırmaya atıfta bulunuyor.
1 note
·
View note
Text
Cinsel Yolla Bulaşan HPV Nedir?
Travestiler de ve kadınlar da vajinal bölgede meydana gelen siğillere kondilloma akümünata adı veriliyor. Genital siğillerin nedenleri ise, HPV adı verilen virüsler. HPV’nin 60’dan fazla tipi bulunuyor. HPV 6 ve 11 tipinin bulaşması siğile neden oluyor. Siğiller kanser riski taşımayan lezyonlardır ancak HPV 16 ve 18 yüksek kanser riski taşıyan tiplerdir, ayrıca düşük kanser riski taşıyan HPV tipleri de bulunuyor.
Travesti Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. İstanbul Travestileri, siğillerin genellikle cinsel yolla bulaştığına dikkat çekerek, “İyi huylu olmalarına karşın, hızlı yayılmaları ve tedavi sonrası tekrarlamaları nedeniyle özellikle psikolojik yönden kadınları olumsuz olarak etkiler. Son yıllarda ülkemizde özellikle 18-28 yaş arasındaki gençler arasında görülme sıklığı arttı. Genital siğil hem kadınlarda hem de travesti görülebilir. Genital bölgede ya da makat etrafında karnabahar görünümündedirler. Bazen tek bir adet çoğunlukla da birden fazla görülürler. Erken dönemde tedavi edilmediğinde hızla çoğalır ve tüm genital bölgeyi kaplayacak şekilde yayılabilirler. Bazıları toplu iğne başı kadardır, bazılarının büyüklüğü ise 4 cm’ye kadar çıkabilir. Ağrısız ve bazen kaşıntılı olabilen kitleler olarak belirti verirler. Beyaz ya da gri renkte ve üzeri pürtüklü bir yapıdadırlar. Bunlar aslında anormal şekilde oluşumunu tamamlamış et parçalarıdır” diye konuştu.
HPV ENFEKSİYONLU KİŞİYLE CİNSEL MÜNASEBET YAŞARSANIZ
Op. Dr. İstanbul Travestileri, “HPV enfeksiyonu taşıyan bir kişiyle cinsel ilişkide bulunulduğunda mutlaka o kişinin de HPV enfeksiyonu geçireceği anlamına gelmez. Bulaşıcılık da kişinin bağışıklık sisteminin de önemi vardır. Genital aktif siğil varlığında bulaşıcılık daha yüksektir. Cinsel ilişkide prezervatif kullanımı ise genital siğilin bulaşıcılığından korunmada yeterli değildir. Siğili olan hastalarda mutlaka HPV virüsünün diğer kanser yapan tiplerinin de bulaşma ihtimaline karşı tetkikler yapılmalıdır. Serviks adı verilen rahim ağzından alınan smear testi ile rahim ağzında anormal hücre değişikliğinin başlayıp başlamadığı araştırılmalıdır. Yine rahim ağzından alınan bir sürüntüden HPV’nin bulaşıp bulaşmadığı, bulaştıysa hangi tipinin bulaştığı saptanabilir. Bu tetkiklerin sonuçlarına göre hastanın takip planı çıkarılır” dedi.
GENİTAL SİĞİLLERİ TEDAVİ ETME YÖNTEMLERİ NELERDİR?
Op. Dr. İstanbul Travesti, tedavi hakkında şunları söyledi: “Tedavide hem medikal hem de cerrahi yöntemler kullanabilir. Jinekolog muayenesinden sonra siğilin yaygınlığına göre medikal antiviral tedavi, elektrokoterizasyon, crioterapi (dondurma), laser sistemleri ile tedavi planlanır. Dondurma işlemi ağrısızdır ve birçok zaman anestezi olmadan uygulanır. Genel olarak gebelik sırasında siğillerin oluşan siğillerin tedavisinde uygulanırlar. Kimyasal yıkım yönteminde; biklorasetik asit, triklorasetik asit, podofilin ve podofilotoksin gibi asitler kullanılır. Siğillerin tahrip edilmesinde oldukça etkili olan bu asitlerin yardımı ile sorunlu bölgeler tahrip edilir. Ancak bu tedavi sağlıklı ciltte de tahrişe neden olabilir. Hastaların kendi kendine uygulama güçlüğü ve tedavinin uzun süreli olması nedeniyle zor bir yöntemdir. Elektrokoterizasyon (yakma) siğil tedavisinde sıklıkla kullanılır. Siğillerin hızlı sıklıkla tek seansta ve kanamasız bir şekilde ciltten uzaklaştırılması mümkün olur. Ağrılı bir işlem olduğundan lokal veya genel anestezi altında yapılır. Crioterapi (dondurma) siğilleri birden fazla seansta uygulanarak yapılan anestezi gerektirmeyen bir işlemdir. Laser koterizasyon ile siğiller tek seansta çıkarılabilir. Nadiren siğilin yaygınlığına göre anestezi uygulanabilir.
AĞDA VE JİLET KULLANMAYIN
Genital siğil tedavisi süresince genital bölge tüy temizliğinde deride tahriş yaratacak ağda, jilet, tüy dökücü krem gibi yöntemler kullanılmamalı. Çünkü HPV virüsü bütünlüğü kaybolan deride çok daha hızlı yayılacaktır. HPV aşısı olan bir virüstür.İki tip aşı vardır.Bir aşıda sadece HPV 16-18’e karşı koruyuculuk vardır. Diğer aşıda HPV 6,11,16,18 ‘e karşı koruyuculuk vardır.HPV aşısı vücutta var olan virüsü veya siğili yok etmez. Aşı ileri dönemlerde vücuda girebilecek bu dört tipe karşı koruyuculuk sağlanması amacıyla yapılmaktadır. HPV aşısının mümkünse cinsel aktivite başlamadan 11-12 yaşındaki kız ve erkek çocuklara yapılması önerilmektedir. Ancak cinsel aktivite olsa da HPV testi yaptırılmasına gerek olmadan aşı yapılabilir. Aşının halen 9-43 yaş arası kadınlarda etkinliğinin olduğu saptanmıştır. İkili aşı 0-1-6 ,dörtlü aşı 0-2-6 olmak üzere üç doz yapılmaktadır. Şu andaki bilgiler aşının rapele ihtiyacı olmadığı yönündedir. Bu aşılar canlı veya ölü virüs bulundurmadığından yapıldığında HPV enfeksiyonu , HPV ye bağlı kansere neden olmazlar. Genital siğili olan hastalarda siğili yok edici tedavinin yanında bağışıklık sistemini güçlendirecek ilaç ve vitamin desteği de verilmesi siğilin tekrarlama şansını da düşürecektir. Sonuç olarak, genital siğiller görüldüğünde hızlı yayılma potansiyeli düşünülerek tedavisinin hemen planlanması gereklidir. Bu arada partner de mutlaka ayrıntılı bir muayeneden geçmelidir.”
0 notes
Text
Cinsel Yolla Bulaşan HPV Nedir?
Travestiler de ve kadınlar da vajinal bölgede meydana gelen siğillere kondilloma akümünata adı veriliyor. Genital siğillerin nedenleri ise, HPV adı verilen virüsler. HPV’nin 60’dan fazla tipi bulunuyor. HPV 6 ve 11 tipinin bulaşması siğile neden oluyor. Siğiller kanser riski taşımayan lezyonlardır ancak HPV 16 ve 18 yüksek kanser riski taşıyan tiplerdir, ayrıca düşük kanser riski taşıyan HPV tipleri de bulunuyor.
Travesti Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. İstanbul Travestileri, siğillerin genellikle cinsel yolla bulaştığına dikkat çekerek, “İyi huylu olmalarına karşın, hızlı yayılmaları ve tedavi sonrası tekrarlamaları nedeniyle özellikle psikolojik yönden kadınları olumsuz olarak etkiler. Son yıllarda ülkemizde özellikle 18-28 yaş arasındaki gençler arasında görülme sıklığı arttı. Genital siğil hem kadınlarda hem de travesti görülebilir. Genital bölgede ya da makat etrafında karnabahar görünümündedirler. Bazen tek bir adet çoğunlukla da birden fazla görülürler. Erken dönemde tedavi edilmediğinde hızla çoğalır ve tüm genital bölgeyi kaplayacak şekilde yayılabilirler. Bazıları toplu iğne başı kadardır, bazılarının büyüklüğü ise 4 cm’ye kadar çıkabilir. Ağrısız ve bazen kaşıntılı olabilen kitleler olarak belirti verirler. Beyaz ya da gri renkte ve üzeri pürtüklü bir yapıdadırlar. Bunlar aslında anormal şekilde oluşumunu tamamlamış et parçalarıdır” diye konuştu.
HPV ENFEKSİYONLU KİŞİYLE CİNSEL MÜNASEBET YAŞARSANIZ
Op. Dr. İstanbul Travestileri, “HPV enfeksiyonu taşıyan bir kişiyle cinsel ilişkide bulunulduğunda mutlaka o kişinin de HPV enfeksiyonu geçireceği anlamına gelmez. Bulaşıcılık da kişinin bağışıklık sisteminin de önemi vardır. Genital aktif siğil varlığında bulaşıcılık daha yüksektir. Cinsel ilişkide prezervatif kullanımı ise genital siğilin bulaşıcılığından korunmada yeterli değildir. Siğili olan hastalarda mutlaka HPV virüsünün diğer kanser yapan tiplerinin de bulaşma ihtimaline karşı tetkikler yapılmalıdır. Serviks adı verilen rahim ağzından alınan smear testi ile rahim ağzında anormal hücre değişikliğinin başlayıp başlamadığı araştırılmalıdır. Yine rahim ağzından alınan bir sürüntüden HPV’nin bulaşıp bulaşmadığı, bulaştıysa hangi tipinin bulaştığı saptanabilir. Bu tetkiklerin sonuçlarına göre hastanın takip planı çıkarılır” dedi.
GENİTAL SİĞİLLERİ TEDAVİ ETME YÖNTEMLERİ NELERDİR?
Op. Dr. İstanbul Travesti, tedavi hakkında şunları söyledi: “Tedavide hem medikal hem de cerrahi yöntemler kullanabilir. Jinekolog muayenesinden sonra siğilin yaygınlığına göre medikal antiviral tedavi, elektrokoterizasyon, crioterapi (dondurma), laser sistemleri ile tedavi planlanır. Dondurma işlemi ağrısızdır ve birçok zaman anestezi olmadan uygulanır. Genel olarak gebelik sırasında siğillerin oluşan siğillerin tedavisinde uygulanırlar. Kimyasal yıkım yönteminde; biklorasetik asit, triklorasetik asit, podofilin ve podofilotoksin gibi asitler kullanılır. Siğillerin tahrip edilmesinde oldukça etkili olan bu asitlerin yardımı ile sorunlu bölgeler tahrip edilir. Ancak bu tedavi sağlıklı ciltte de tahrişe neden olabilir. Hastaların kendi kendine uygulama güçlüğü ve tedavinin uzun süreli olması nedeniyle zor bir yöntemdir. Elektrokoterizasyon (yakma) siğil tedavisinde sıklıkla kullanılır. Siğillerin hızlı sıklıkla tek seansta ve kanamasız bir şekilde ciltten uzaklaştırılması mümkün olur. Ağrılı bir işlem olduğundan lokal veya genel anestezi altında yapılır. Crioterapi (dondurma) siğilleri birden fazla seansta uygulanarak yapılan anestezi gerektirmeyen bir işlemdir. Laser koterizasyon ile siğiller tek seansta çıkarılabilir. Nadiren siğilin yaygınlığına göre anestezi uygulanabilir.
AĞDA VE JİLET KULLANMAYIN
Genital siğil tedavisi süresince genital bölge tüy temizliğinde deride tahriş yaratacak ağda, jilet, tüy dökücü krem gibi yöntemler kullanılmamalı. Çünkü HPV virüsü bütünlüğü kaybolan deride çok daha hızlı yayılacaktır. HPV aşısı olan bir virüstür.İki tip aşı vardır.Bir aşıda sadece HPV 16-18’e karşı koruyuculuk vardır. Diğer aşıda HPV 6,11,16,18 ‘e karşı koruyuculuk vardır.HPV aşısı vücutta var olan virüsü veya siğili yok etmez. Aşı ileri dönemlerde vücuda girebilecek bu dört tipe karşı koruyuculuk sağlanması amacıyla yapılmaktadır. HPV aşısının mümkünse cinsel aktivite başlamadan 11-12 yaşındaki kız ve erkek çocuklara yapılması önerilmektedir. Ancak cinsel aktivite olsa da HPV testi yaptırılmasına gerek olmadan aşı yapılabilir. Aşının halen 9-43 yaş arası kadınlarda etkinliğinin olduğu saptanmıştır. İkili aşı 0-1-6 ,dörtlü aşı 0-2-6 olmak üzere üç doz yapılmaktadır. Şu andaki bilgiler aşının rapele ihtiyacı olmadığı yönündedir. Bu aşılar canlı veya ölü virüs bulundurmadığından yapıldığında HPV enfeksiyonu , HPV ye bağlı kansere neden olmazlar. Genital siğili olan hastalarda siğili yok edici tedavinin yanında bağışıklık sistemini güçlendirecek ilaç ve vitamin desteği de verilmesi siğilin tekrarlama şansını da düşürecektir. Sonuç olarak, genital siğiller görüldüğünde hızlı yayılma potansiyeli düşünülerek tedavisinin hemen planlanması gereklidir. Bu arada partner de mutlaka ayrıntılı bir muayeneden geçmelidir.”
0 notes
Text
Cinsel Yolla Bulaşan HPV Nedir?
Travestiler de ve kadınlar da vajinal bölgede meydana gelen siğillere kondilloma akümünata adı veriliyor. Genital siğillerin nedenleri ise, HPV adı verilen virüsler. HPV’nin 60’dan fazla tipi bulunuyor. HPV 6 ve 11 tipinin bulaşması siğile neden oluyor. Siğiller kanser riski taşımayan lezyonlardır ancak HPV 16 ve 18 yüksek kanser riski taşıyan tiplerdir, ayrıca düşük kanser riski taşıyan HPV tipleri de bulunuyor.
Travesti Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. İstanbul Travestileri, siğillerin genellikle cinsel yolla bulaştığına dikkat çekerek, “İyi huylu olmalarına karşın, hızlı yayılmaları ve tedavi sonrası tekrarlamaları nedeniyle özellikle psikolojik yönden kadınları olumsuz olarak etkiler. Son yıllarda ülkemizde özellikle 18-28 yaş arasındaki gençler arasında görülme sıklığı arttı. Genital siğil hem kadınlarda hem de travesti görülebilir. Genital bölgede ya da makat etrafında karnabahar görünümündedirler. Bazen tek bir adet çoğunlukla da birden fazla görülürler. Erken dönemde tedavi edilmediğinde hızla çoğalır ve tüm genital bölgeyi kaplayacak şekilde yayılabilirler. Bazıları toplu iğne başı kadardır, bazılarının büyüklüğü ise 4 cm’ye kadar çıkabilir. Ağrısız ve bazen kaşıntılı olabilen kitleler olarak belirti verirler. Beyaz ya da gri renkte ve üzeri pürtüklü bir yapıdadırlar. Bunlar aslında anormal şekilde oluşumunu tamamlamış et parçalarıdır” diye konuştu.
HPV ENFEKSİYONLU KİŞİYLE CİNSEL MÜNASEBET YAŞARSANIZ
Op. Dr. İstanbul Travestileri, “HPV enfeksiyonu taşıyan bir kişiyle cinsel ilişkide bulunulduğunda mutlaka o kişinin de HPV enfeksiyonu geçireceği anlamına gelmez. Bulaşıcılık da kişinin bağışıklık sisteminin de önemi vardır. Genital aktif siğil varlığında bulaşıcılık daha yüksektir. Cinsel ilişkide prezervatif kullanımı ise genital siğilin bulaşıcılığından korunmada yeterli değildir. Siğili olan hastalarda mutlaka HPV virüsünün diğer kanser yapan tiplerinin de bulaşma ihtimaline karşı tetkikler yapılmalıdır. Serviks adı verilen rahim ağzından alınan smear testi ile rahim ağzında anormal hücre değişikliğinin başlayıp başlamadığı araştırılmalıdır. Yine rahim ağzından alınan bir sürüntüden HPV’nin bulaşıp bulaşmadığı, bulaştıysa hangi tipinin bulaştığı saptanabilir. Bu tetkiklerin sonuçlarına göre hastanın takip planı çıkarılır” dedi.
GENİTAL SİĞİLLERİ TEDAVİ ETME YÖNTEMLERİ NELERDİR?
Op. Dr. İstanbul Travesti, tedavi hakkında şunları söyledi: “Tedavide hem medikal hem de cerrahi yöntemler kullanabilir. Jinekolog muayenesinden sonra siğilin yaygınlığına göre medikal antiviral tedavi, elektrokoterizasyon, crioterapi (dondurma), laser sistemleri ile tedavi planlanır. Dondurma işlemi ağrısızdır ve birçok zaman anestezi olmadan uygulanır. Genel olarak gebelik sırasında siğillerin oluşan siğillerin tedavisinde uygulanırlar. Kimyasal yıkım yönteminde; biklorasetik asit, triklorasetik asit, podofilin ve podofilotoksin gibi asitler kullanılır. Siğillerin tahrip edilmesinde oldukça etkili olan bu asitlerin yardımı ile sorunlu bölgeler tahrip edilir. Ancak bu tedavi sağlıklı ciltte de tahrişe neden olabilir. Hastaların kendi kendine uygulama güçlüğü ve tedavinin uzun süreli olması nedeniyle zor bir yöntemdir. Elektrokoterizasyon (yakma) siğil tedavisinde sıklıkla kullanılır. Siğillerin hızlı sıklıkla tek seansta ve kanamasız bir şekilde ciltten uzaklaştırılması mümkün olur. Ağrılı bir işlem olduğundan lokal veya genel anestezi altında yapılır. Crioterapi (dondurma) siğilleri birden fazla seansta uygulanarak yapılan anestezi gerektirmeyen bir işlemdir. Laser koterizasyon ile siğiller tek seansta çıkarılabilir. Nadiren siğilin yaygınlığına göre anestezi uygulanabilir.
AĞDA VE JİLET KULLANMAYIN
Genital siğil tedavisi süresince genital bölge tüy temizliğinde deride tahriş yaratacak ağda, jilet, tüy dökücü krem gibi yöntemler kullanılmamalı. Çünkü HPV virüsü bütünlüğü kaybolan deride çok daha hızlı yayılacaktır. HPV aşısı olan bir virüstür.İki tip aşı vardır.Bir aşıda sadece HPV 16-18’e karşı koruyuculuk vardır. Diğer aşıda HPV 6,11,16,18 ‘e karşı koruyuculuk vardır.HPV aşısı vücutta var olan virüsü veya siğili yok etmez. Aşı ileri dönemlerde vücuda girebilecek bu dört tipe karşı koruyuculuk sağlanması amacıyla yapılmaktadır. HPV aşısının mümkünse cinsel aktivite başlamadan 11-12 yaşındaki kız ve erkek çocuklara yapılması önerilmektedir. Ancak cinsel aktivite olsa da HPV testi yaptırılmasına gerek olmadan aşı yapılabilir. Aşının halen 9-43 yaş arası kadınlarda etkinliğinin olduğu saptanmıştır. İkili aşı 0-1-6 ,dörtlü aşı 0-2-6 olmak üzere üç doz yapılmaktadır. Şu andaki bilgiler aşının rapele ihtiyacı olmadığı yönündedir. Bu aşılar canlı veya ölü virüs bulundurmadığından yapıldığında HPV enfeksiyonu , HPV ye bağlı kansere neden olmazlar. Genital siğili olan hastalarda siğili yok edici tedavinin yanında bağışıklık sistemini güçlendirecek ilaç ve vitamin desteği de verilmesi siğilin tekrarlama şansını da düşürecektir. Sonuç olarak, genital siğiller görüldüğünde hızlı yayılma potansiyeli düşünülerek tedavisinin hemen planlanması gereklidir. Bu arada partner de mutlaka ayrıntılı bir muayeneden geçmelidir.”
0 notes
Text
Cinsel Yolla Bulaşan HPV Nedir?
Travestiler de ve kadınlar da vajinal bölgede meydana gelen siğillere kondilloma akümünata adı veriliyor. Genital siğillerin nedenleri ise, HPV adı verilen virüsler. HPV’nin 60’dan fazla tipi bulunuyor. HPV 6 ve 11 tipinin bulaşması siğile neden oluyor. Siğiller kanser riski taşımayan lezyonlardır ancak HPV 16 ve 18 yüksek kanser riski taşıyan tiplerdir, ayrıca düşük kanser riski taşıyan HPV tipleri de bulunuyor.
Travesti Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. İstanbul Travestileri, siğillerin genellikle cinsel yolla bulaştığına dikkat çekerek, “İyi huylu olmalarına karşın, hızlı yayılmaları ve tedavi sonrası tekrarlamaları nedeniyle özellikle psikolojik yönden kadınları olumsuz olarak etkiler. Son yıllarda ülkemizde özellikle 18-28 yaş arasındaki gençler arasında görülme sıklığı arttı. Genital siğil hem kadınlarda hem de travesti görülebilir. Genital bölgede ya da makat etrafında karnabahar görünümündedirler. Bazen tek bir adet çoğunlukla da birden fazla görülürler. Erken dönemde tedavi edilmediğinde hızla çoğalır ve tüm genital bölgeyi kaplayacak şekilde yayılabilirler. Bazıları toplu iğne başı kadardır, bazılarının büyüklüğü ise 4 cm’ye kadar çıkabilir. Ağrısız ve bazen kaşıntılı olabilen kitleler olarak belirti verirler. Beyaz ya da gri renkte ve üzeri pürtüklü bir yapıdadırlar. Bunlar aslında anormal şekilde oluşumunu tamamlamış et parçalarıdır” diye konuştu.
HPV ENFEKSİYONLU KİŞİYLE CİNSEL MÜNASEBET YAŞARSANIZ
Op. Dr. İstanbul Travestileri, “HPV enfeksiyonu taşıyan bir kişiyle cinsel ilişkide bulunulduğunda mutlaka o kişinin de HPV enfeksiyonu geçireceği anlamına gelmez. Bulaşıcılık da kişinin bağışıklık sisteminin de önemi vardır. Genital aktif siğil varlığında bulaşıcılık daha yüksektir. Cinsel ilişkide prezervatif kullanımı ise genital siğilin bulaşıcılığından korunmada yeterli değildir. Siğili olan hastalarda mutlaka HPV virüsünün diğer kanser yapan tiplerinin de bulaşma ihtimaline karşı tetkikler yapılmalıdır. Serviks adı verilen rahim ağzından alınan smear testi ile rahim ağzında anormal hücre değişikliğinin başlayıp başlamadığı araştırılmalıdır. Yine rahim ağzından alınan bir sürüntüden HPV’nin bulaşıp bulaşmadığı, bulaştıysa hangi tipinin bulaştığı saptanabilir. Bu tetkiklerin sonuçlarına göre hastanın takip planı çıkarılır” dedi.
GENİTAL SİĞİLLERİ TEDAVİ ETME YÖNTEMLERİ NELERDİR?
Op. Dr. İstanbul Travesti, tedavi hakkında şunları söyledi: “Tedavide hem medikal hem de cerrahi yöntemler kullanabilir. Jinekolog muayenesinden sonra siğilin yaygınlığına göre medikal antiviral tedavi, elektrokoterizasyon, crioterapi (dondurma), laser sistemleri ile tedavi planlanır. Dondurma işlemi ağrısızdır ve birçok zaman anestezi olmadan uygulanır. Genel olarak gebelik sırasında siğillerin oluşan siğillerin tedavisinde uygulanırlar. Kimyasal yıkım yönteminde; biklorasetik asit, triklorasetik asit, podofilin ve podofilotoksin gibi asitler kullanılır. Siğillerin tahrip edilmesinde oldukça etkili olan bu asitlerin yardımı ile sorunlu bölgeler tahrip edilir. Ancak bu tedavi sağlıklı ciltte de tahrişe neden olabilir. Hastaların kendi kendine uygulama güçlüğü ve tedavinin uzun süreli olması nedeniyle zor bir yöntemdir. Elektrokoterizasyon (yakma) siğil tedavisinde sıklıkla kullanılır. Siğillerin hızlı sıklıkla tek seansta ve kanamasız bir şekilde ciltten uzaklaştırılması mümkün olur. Ağrılı bir işlem olduğundan lokal veya genel anestezi altında yapılır. Crioterapi (dondurma) siğilleri birden fazla seansta uygulanarak yapılan anestezi gerektirmeyen bir işlemdir. Laser koterizasyon ile siğiller tek seansta çıkarılabilir. Nadiren siğilin yaygınlığına göre anestezi uygulanabilir.
AĞDA VE JİLET KULLANMAYIN
Genital siğil tedavisi süresince genital bölge tüy temizliğinde deride tahriş yaratacak ağda, jilet, tüy dökücü krem gibi yöntemler kullanılmamalı. Çünkü HPV virüsü bütünlüğü kaybolan deride çok daha hızlı yayılacaktır. HPV aşısı olan bir virüstür.İki tip aşı vardır.Bir aşıda sadece HPV 16-18’e karşı koruyuculuk vardır. Diğer aşıda HPV 6,11,16,18 ‘e karşı koruyuculuk vardır.HPV aşısı vücutta var olan virüsü veya siğili yok etmez. Aşı ileri dönemlerde vücuda girebilecek bu dört tipe karşı koruyuculuk sağlanması amacıyla yapılmaktadır. HPV aşısının mümkünse cinsel aktivite başlamadan 11-12 yaşındaki kız ve erkek çocuklara yapılması önerilmektedir. Ancak cinsel aktivite olsa da HPV testi yaptırılmasına gerek olmadan aşı yapılabilir. Aşının halen 9-43 yaş arası kadınlarda etkinliğinin olduğu saptanmıştır. İkili aşı 0-1-6 ,dörtlü aşı 0-2-6 olmak üzere üç doz yapılmaktadır. Şu andaki bilgiler aşının rapele ihtiyacı olmadığı yönündedir. Bu aşılar canlı veya ölü virüs bulundurmadığından yapıldığında HPV enfeksiyonu , HPV ye bağlı kansere neden olmazlar. Genital siğili olan hastalarda siğili yok edici tedavinin yanında bağışıklık sistemini güçlendirecek ilaç ve vitamin desteği de verilmesi siğilin tekrarlama şansını da düşürecektir. Sonuç olarak, genital siğiller görüldüğünde hızlı yayılma potansiyeli düşünülerek tedavisinin hemen planlanması gereklidir. Bu arada partner de mutlaka ayrıntılı bir muayeneden geçmelidir.”
0 notes
Text
Cinsel Yolla Bulaşan HPV Nedir?
Travestiler de ve kadınlar da vajinal bölgede meydana gelen siğillere kondilloma akümünata adı veriliyor. Genital siğillerin nedenleri ise, HPV adı verilen virüsler. HPV’nin 60’dan fazla tipi bulunuyor. HPV 6 ve 11 tipinin bulaşması siğile neden oluyor. Siğiller kanser riski taşımayan lezyonlardır ancak HPV 16 ve 18 yüksek kanser riski taşıyan tiplerdir, ayrıca düşük kanser riski taşıyan HPV tipleri de bulunuyor.
Travesti Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. İstanbul Travestileri, siğillerin genellikle cinsel yolla bulaştığına dikkat çekerek, “İyi huylu olmalarına karşın, hızlı yayılmaları ve tedavi sonrası tekrarlamaları nedeniyle özellikle psikolojik yönden kadınları olumsuz olarak etkiler. Son yıllarda ülkemizde özellikle 18-28 yaş arasındaki gençler arasında görülme sıklığı arttı. Genital siğil hem kadınlarda hem de travesti görülebilir. Genital bölgede ya da makat etrafında karnabahar görünümündedirler. Bazen tek bir adet çoğunlukla da birden fazla görülürler. Erken dönemde tedavi edilmediğinde hızla çoğalır ve tüm genital bölgeyi kaplayacak şekilde yayılabilirler. Bazıları toplu iğne başı kadardır, bazılarının büyüklüğü ise 4 cm’ye kadar çıkabilir. Ağrısız ve bazen kaşıntılı olabilen kitleler olarak belirti verirler. Beyaz ya da gri renkte ve üzeri pürtüklü bir yapıdadırlar. Bunlar aslında anormal şekilde oluşumunu tamamlamış et parçalarıdır” diye konuştu.
HPV ENFEKSİYONLU KİŞİYLE CİNSEL MÜNASEBET YAŞARSANIZ
Op. Dr. İstanbul Travestileri, “HPV enfeksiyonu taşıyan bir kişiyle cinsel ilişkide bulunulduğunda mutlaka o kişinin de HPV enfeksiyonu geçireceği anlamına gelmez. Bulaşıcılık da kişinin bağışıklık sisteminin de önemi vardır. Genital aktif siğil varlığında bulaşıcılık daha yüksektir. Cinsel ilişkide prezervatif kullanımı ise genital siğilin bulaşıcılığından korunmada yeterli değildir. Siğili olan hastalarda mutlaka HPV virüsünün diğer kanser yapan tiplerinin de bulaşma ihtimaline karşı tetkikler yapılmalıdır. Serviks adı verilen rahim ağzından alınan smear testi ile rahim ağzında anormal hücre değişikliğinin başlayıp başlamadığı araştırılmalıdır. Yine rahim ağzından alınan bir sürüntüden HPV’nin bulaşıp bulaşmadığı, bulaştıysa hangi tipinin bulaştığı saptanabilir. Bu tetkiklerin sonuçlarına göre hastanın takip planı çıkarılır” dedi.
GENİTAL SİĞİLLERİ TEDAVİ ETME YÖNTEMLERİ NELERDİR?
Op. Dr. İstanbul Travesti, tedavi hakkında şunları söyledi: “Tedavide hem medikal hem de cerrahi yöntemler kullanabilir. Jinekolog muayenesinden sonra siğilin yaygınlığına göre medikal antiviral tedavi, elektrokoterizasyon, crioterapi (dondurma), laser sistemleri ile tedavi planlanır. Dondurma işlemi ağrısızdır ve birçok zaman anestezi olmadan uygulanır. Genel olarak gebelik sırasında siğillerin oluşan siğillerin tedavisinde uygulanırlar. Kimyasal yıkım yönteminde; biklorasetik asit, triklorasetik asit, podofilin ve podofilotoksin gibi asitler kullanılır. Siğillerin tahrip edilmesinde oldukça etkili olan bu asitlerin yardımı ile sorunlu bölgeler tahrip edilir. Ancak bu tedavi sağlıklı ciltte de tahrişe neden olabilir. Hastaların kendi kendine uygulama güçlüğü ve tedavinin uzun süreli olması nedeniyle zor bir yöntemdir. Elektrokoterizasyon (yakma) siğil tedavisinde sıklıkla kullanılır. Siğillerin hızlı sıklıkla tek seansta ve kanamasız bir şekilde ciltten uzaklaştırılması mümkün olur. Ağrılı bir işlem olduğundan lokal veya genel anestezi altında yapılır. Crioterapi (dondurma) siğilleri birden fazla seansta uygulanarak yapılan anestezi gerektirmeyen bir işlemdir. Laser koterizasyon ile siğiller tek seansta çıkarılabilir. Nadiren siğilin yaygınlığına göre anestezi uygulanabilir.
AĞDA VE JİLET KULLANMAYIN
Genital siğil tedavisi süresince genital bölge tüy temizliğinde deride tahriş yaratacak ağda, jilet, tüy dökücü krem gibi yöntemler kullanılmamalı. Çünkü HPV virüsü bütünlüğü kaybolan deride çok daha hızlı yayılacaktır. HPV aşısı olan bir virüstür.İki tip aşı vardır.Bir aşıda sadece HPV 16-18’e karşı koruyuculuk vardır. Diğer aşıda HPV 6,11,16,18 ‘e karşı koruyuculuk vardır.HPV aşısı vücutta var olan virüsü veya siğili yok etmez. Aşı ileri dönemlerde vücuda girebilecek bu dört tipe karşı koruyuculuk sağlanması amacıyla yapılmaktadır. HPV aşısının mümkünse cinsel aktivite başlamadan 11-12 yaşındaki kız ve erkek çocuklara yapılması önerilmektedir. Ancak cinsel aktivite olsa da HPV testi yaptırılmasına gerek olmadan aşı yapılabilir. Aşının halen 9-43 yaş arası kadınlarda etkinliğinin olduğu saptanmıştır. İkili aşı 0-1-6 ,dörtlü aşı 0-2-6 olmak üzere üç doz yapılmaktadır. Şu andaki bilgiler aşının rapele ihtiyacı olmadığı yönündedir. Bu aşılar canlı veya ölü virüs bulundurmadığından yapıldığında HPV enfeksiyonu , HPV ye bağlı kansere neden olmazlar. Genital siğili olan hastalarda siğili yok edici tedavinin yanında bağışıklık sistemini güçlendirecek ilaç ve vitamin desteği de verilmesi siğilin tekrarlama şansını da düşürecektir. Sonuç olarak, genital siğiller görüldüğünde hızlı yayılma potansiyeli düşünülerek tedavisinin hemen planlanması gereklidir. Bu arada partner de mutlaka ayrıntılı bir muayeneden geçmelidir.”
0 notes
Text
Cinsel Yolla Bulaşan HPV Nedir?
Travestiler de ve kadınlar da vajinal bölgede meydana gelen siğillere kondilloma akümünata adı veriliyor. Genital siğillerin nedenleri ise, HPV adı verilen virüsler. HPV’nin 60’dan fazla tipi bulunuyor. HPV 6 ve 11 tipinin bulaşması siğile neden oluyor. Siğiller kanser riski taşımayan lezyonlardır ancak HPV 16 ve 18 yüksek kanser riski taşıyan tiplerdir, ayrıca düşük kanser riski taşıyan HPV tipleri de bulunuyor.
Travesti Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. İstanbul Travestileri, siğillerin genellikle cinsel yolla bulaştığına dikkat çekerek, “İyi huylu olmalarına karşın, hızlı yayılmaları ve tedavi sonrası tekrarlamaları nedeniyle özellikle psikolojik yönden kadınları olumsuz olarak etkiler. Son yıllarda ülkemizde özellikle 18-28 yaş arasındaki gençler arasında görülme sıklığı arttı. Genital siğil hem kadınlarda hem de travesti görülebilir. Genital bölgede ya da makat etrafında karnabahar görünümündedirler. Bazen tek bir adet çoğunlukla da birden fazla görülürler. Erken dönemde tedavi edilmediğinde hızla çoğalır ve tüm genital bölgeyi kaplayacak şekilde yayılabilirler. Bazıları toplu iğne başı kadardır, bazılarının büyüklüğü ise 4 cm’ye kadar çıkabilir. Ağrısız ve bazen kaşıntılı olabilen kitleler olarak belirti verirler. Beyaz ya da gri renkte ve üzeri pürtüklü bir yapıdadırlar. Bunlar aslında anormal şekilde oluşumunu tamamlamış et parçalarıdır” diye konuştu.
HPV ENFEKSİYONLU KİŞİYLE CİNSEL MÜNASEBET YAŞARSANIZ
Op. Dr. İstanbul Travestileri, “HPV enfeksiyonu taşıyan bir kişiyle cinsel ilişkide bulunulduğunda mutlaka o kişinin de HPV enfeksiyonu geçireceği anlamına gelmez. Bulaşıcılık da kişinin bağışıklık sisteminin de önemi vardır. Genital aktif siğil varlığında bulaşıcılık daha yüksektir. Cinsel ilişkide prezervatif kullanımı ise genital siğilin bulaşıcılığından korunmada yeterli değildir. Siğili olan hastalarda mutlaka HPV virüsünün diğer kanser yapan tiplerinin de bulaşma ihtimaline karşı tetkikler yapılmalıdır. Serviks adı verilen rahim ağzından alınan smear testi ile rahim ağzında anormal hücre değişikliğinin başlayıp başlamadığı araştırılmalıdır. Yine rahim ağzından alınan bir sürüntüden HPV’nin bulaşıp bulaşmadığı, bulaştıysa hangi tipinin bulaştığı saptanabilir. Bu tetkiklerin sonuçlarına göre hastanın takip planı çıkarılır” dedi.
GENİTAL SİĞİLLERİ TEDAVİ ETME YÖNTEMLERİ NELERDİR?
Op. Dr. İstanbul Travesti, tedavi hakkında şunları söyledi: “Tedavide hem medikal hem de cerrahi yöntemler kullanabilir. Jinekolog muayenesinden sonra siğilin yaygınlığına göre medikal antiviral tedavi, elektrokoterizasyon, crioterapi (dondurma), laser sistemleri ile tedavi planlanır. Dondurma işlemi ağrısızdır ve birçok zaman anestezi olmadan uygulanır. Genel olarak gebelik sırasında siğillerin oluşan siğillerin tedavisinde uygulanırlar. Kimyasal yıkım yönteminde; biklorasetik asit, triklorasetik asit, podofilin ve podofilotoksin gibi asitler kullanılır. Siğillerin tahrip edilmesinde oldukça etkili olan bu asitlerin yardımı ile sorunlu bölgeler tahrip edilir. Ancak bu tedavi sağlıklı ciltte de tahrişe neden olabilir. Hastaların kendi kendine uygulama güçlüğü ve tedavinin uzun süreli olması nedeniyle zor bir yöntemdir. Elektrokoterizasyon (yakma) siğil tedavisinde sıklıkla kullanılır. Siğillerin hızlı sıklıkla tek seansta ve kanamasız bir şekilde ciltten uzaklaştırılması mümkün olur. Ağrılı bir işlem olduğundan lokal veya genel anestezi altında yapılır. Crioterapi (dondurma) siğilleri birden fazla seansta uygulanarak yapılan anestezi gerektirmeyen bir işlemdir. Laser koterizasyon ile siğiller tek seansta çıkarılabilir. Nadiren siğilin yaygınlığına göre anestezi uygulanabilir.
AĞDA VE JİLET KULLANMAYIN
Genital siğil tedavisi süresince genital bölge tüy temizliğinde deride tahriş yaratacak ağda, jilet, tüy dökücü krem gibi yöntemler kullanılmamalı. Çünkü HPV virüsü bütünlüğü kaybolan deride çok daha hızlı yayılacaktır. HPV aşısı olan bir virüstür.İki tip aşı vardır.Bir aşıda sadece HPV 16-18’e karşı koruyuculuk vardır. Diğer aşıda HPV 6,11,16,18 ‘e karşı koruyuculuk vardır.HPV aşısı vücutta var olan virüsü veya siğili yok etmez. Aşı ileri dönemlerde vücuda girebilecek bu dört tipe karşı koruyuculuk sağlanması amacıyla yapılmaktadır. HPV aşısının mümkünse cinsel aktivite başlamadan 11-12 yaşındaki kız ve erkek çocuklara yapılması önerilmektedir. Ancak cinsel aktivite olsa da HPV testi yaptırılmasına gerek olmadan aşı yapılabilir. Aşının halen 9-43 yaş arası kadınlarda etkinliğinin olduğu saptanmıştır. İkili aşı 0-1-6 ,dörtlü aşı 0-2-6 olmak üzere üç doz yapılmaktadır. Şu andaki bilgiler aşının rapele ihtiyacı olmadığı yönündedir. Bu aşılar canlı veya ölü virüs bulundurmadığından yapıldığında HPV enfeksiyonu , HPV ye bağlı kansere neden olmazlar. Genital siğili olan hastalarda siğili yok edici tedavinin yanında bağışıklık sistemini güçlendirecek ilaç ve vitamin desteği de verilmesi siğilin tekrarlama şansını da düşürecektir. Sonuç olarak, genital siğiller görüldüğünde hızlı yayılma potansiyeli düşünülerek tedavisinin hemen planlanması gereklidir. Bu arada partner de mutlaka ayrıntılı bir muayeneden geçmelidir.”
0 notes
Text
Siğil Nedir
HPV ile enfekte olan cilt hücreleri normalden daha hızlı büyüdüğünde siğiller meydana gelir. 150 HPV çeşidi arasında, yaklaşık 10 tanesi yaygın şekilde görülür. Plantar ve yassı siğiller dahil olmak üzere kutanöz (cilt) siğiler yaygın şekilde görülür. Diğer bazı çeşitler anal siğiller ve genital siğillere yol açabilir. Cinsel yolla bulaşan bazı HPV tipleri rahim ağzı ve diğer genital kanserlerde yer almaktadır, fakat cilt siğillerine neden olan çeşitler nadiren kansere bağlı gelişebilir. Bende bu yazımda siğil nedir, neden çıkar, nasıl önlenir, nasıl tedavi edilir, siğillerden nasıl kurtuluruz, hdv nedir gibi sorulara cevaplar aradım. İyi okumalar.
Siğiller Bulaşıcıdır
Siğiller çok bulaşıcı olarak kabul edilmemekle beraber ciltle cilt temasıyla bulaşıcı olabilmektedir. Enfeksiyon aynı zamanda dolaylı yollarla- bir yüzme havuzunu çevreleyen alan gibi- kirli nesnelerden veya yüzeylerden de bulaşabilmektedir.
Cildiniz ıslanırsa yada zarar görürse, bu hastalığa yakalanma olasılığınız artmaktadır. Enfekte olduktan sonra, bir siğil veya verruca ortaya çıkması haftalar hatta aylarca geçmeyebilir. Kendiliğinden geçmesini beklerseniz biraz fazla bekleyebilirsiniz.
Siğil Çeşitleri
Plantar siğiller : Bu siğil türü, genellikle küçük siyah noktalar gibi bir görünüme sahiptir ve küçük pıhtılaşmış kan damarları ile lekelenmiş ten rengi veya açık kahverengi topaklar şeklinde görünmektedir. Plantar siğiller ayak tabanlarında görülebilir. Genital siğiller: Genital siğiller kasık bölgesinde, genital organlarda, anüs içinde veya çevresinde ve/veya vajinada yaşanabilir. Etleri küçük, pembe veya kırmızı renkli küçük gözükmez. Siğiller karnabaharın küçük parçalarına benzer bir görünüme sahiptir veya çok küçük ve görülmesi zor olabilmektedir. Genellikle üç veya dört küme halinde bulunmaktadır ve hızla büyüyüp yayılabilir. Hafif ağrı, kanama ve kaşıntıya neden olsalar da genellikle ağrılı değildir. HPV enfeksiyonu, Kuzey Amerika'da en yaygın cinsel yolla bulaşan hastalıktır ve virüsün bazı formları rahim ağzı kanserine yol açabilmektedir. Düz siğiller: Bu siğil türü gençler ve çocuklarda yetişkinlerden oldukça yaygındır. Düz siğiller daha pürüzsüz, daha düz ve diğer siğillerden daha ufak bir biçimdedir ve genellikle yüz ve el bölgesinde görülür. Bacaklarda, özellikle ağızlarda düz siğiller görülebilmektedir.
Siğil Tedavisi
Kriyoterapi denen bu tedavide bir klinisyen siğile ve küçük bir çevre bölgeye sıvı azot sürüyor veya püskürtülür. Aşırı soğuk (–321 F kadar düşük olabilir) cildi yakar, ağrıya, kızarıklığa ve genellikle de kabarmaya yol açar. Siğilden bu şekilde kurtulmak genellikle üç veya dört tedavi alır, biri iki ile üç haftada bir; bundan daha fazlası muhtemelen yardımcı olmamaktadır. Cilt iyileştikten sonra, daha fazla cildin soyulmasını teşvik etmek için salisilik asit uygulayın. Bazı bireysel denemeler salisilik asit ve kriyoterapinin eşit oranda etkili olduğunu,% 50 ile 70 oranında kürlenme oranlarına sahip olduğunu bulmuştur, fakat kriyoterapinin el siğilleri için özellikle etkili olduğuna dair bazı araştırmalar vardır.
1 note
·
View note
Text
Cinsel Yolla Bulaşan HPV Nedir?
Travestiler de ve kadınlar da vajinal bölgede meydana gelen siğillere kondilloma akümünata adı veriliyor. Genital siğillerin nedenleri ise, HPV adı verilen virüsler. HPV’nin 60’dan fazla tipi bulunuyor. HPV 6 ve 11 tipinin bulaşması siğile neden oluyor. Siğiller kanser riski taşımayan lezyonlardır ancak HPV 16 ve 18 yüksek kanser riski taşıyan tiplerdir, ayrıca düşük kanser riski taşıyan HPV tipleri de bulunuyor.
Travesti Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. İstanbul Travestileri, siğillerin genellikle cinsel yolla bulaştığına dikkat çekerek, “İyi huylu olmalarına karşın, hızlı yayılmaları ve tedavi sonrası tekrarlamaları nedeniyle özellikle psikolojik yönden kadınları olumsuz olarak etkiler. Son yıllarda ülkemizde özellikle 18-28 yaş arasındaki gençler arasında görülme sıklığı arttı. Genital siğil hem kadınlarda hem de travesti görülebilir. Genital bölgede ya da makat etrafında karnabahar görünümündedirler. Bazen tek bir adet çoğunlukla da birden fazla görülürler. Erken dönemde tedavi edilmediğinde hızla çoğalır ve tüm genital bölgeyi kaplayacak şekilde yayılabilirler. Bazıları toplu iğne başı kadardır, bazılarının büyüklüğü ise 4 cm’ye kadar çıkabilir. Ağrısız ve bazen kaşıntılı olabilen kitleler olarak belirti verirler. Beyaz ya da gri renkte ve üzeri pürtüklü bir yapıdadırlar. Bunlar aslında anormal şekilde oluşumunu tamamlamış et parçalarıdır” diye konuştu.
HPV ENFEKSİYONLU KİŞİYLE CİNSEL MÜNASEBET YAŞARSANIZ
Op. Dr. İstanbul Travestileri, “HPV enfeksiyonu taşıyan bir kişiyle cinsel ilişkide bulunulduğunda mutlaka o kişinin de HPV enfeksiyonu geçireceği anlamına gelmez. Bulaşıcılık da kişinin bağışıklık sisteminin de önemi vardır. Genital aktif siğil varlığında bulaşıcılık daha yüksektir. Cinsel ilişkide prezervatif kullanımı ise genital siğilin bulaşıcılığından korunmada yeterli değildir. Siğili olan hastalarda mutlaka HPV virüsünün diğer kanser yapan tiplerinin de bulaşma ihtimaline karşı tetkikler yapılmalıdır. Serviks adı verilen rahim ağzından alınan smear testi ile rahim ağzında anormal hücre değişikliğinin başlayıp başlamadığı araştırılmalıdır. Yine rahim ağzından alınan bir sürüntüden HPV’nin bulaşıp bulaşmadığı, bulaştıysa hangi tipinin bulaştığı saptanabilir. Bu tetkiklerin sonuçlarına göre hastanın takip planı çıkarılır” dedi.
GENİTAL SİĞİLLERİ TEDAVİ ETME YÖNTEMLERİ NELERDİR?
Op. Dr. İstanbul Travesti, tedavi hakkında şunları söyledi: “Tedavide hem medikal hem de cerrahi yöntemler kullanabilir. Jinekolog muayenesinden sonra siğilin yaygınlığına göre medikal antiviral tedavi, elektrokoterizasyon, crioterapi (dondurma), laser sistemleri ile tedavi planlanır. Dondurma işlemi ağrısızdır ve birçok zaman anestezi olmadan uygulanır. Genel olarak gebelik sırasında siğillerin oluşan siğillerin tedavisinde uygulanırlar. Kimyasal yıkım yönteminde; biklorasetik asit, triklorasetik asit, podofilin ve podofilotoksin gibi asitler kullanılır. Siğillerin tahrip edilmesinde oldukça etkili olan bu asitlerin yardımı ile sorunlu bölgeler tahrip edilir. Ancak bu tedavi sağlıklı ciltte de tahrişe neden olabilir. Hastaların kendi kendine uygulama güçlüğü ve tedavinin uzun süreli olması nedeniyle zor bir yöntemdir. Elektrokoterizasyon (yakma) siğil tedavisinde sıklıkla kullanılır. Siğillerin hızlı sıklıkla tek seansta ve kanamasız bir şekilde ciltten uzaklaştırılması mümkün olur. Ağrılı bir işlem olduğundan lokal veya genel anestezi altında yapılır. Crioterapi (dondurma) siğilleri birden fazla seansta uygulanarak yapılan anestezi gerektirmeyen bir işlemdir. Laser koterizasyon ile siğiller tek seansta çıkarılabilir. Nadiren siğilin yaygınlığına göre anestezi uygulanabilir.
AĞDA VE JİLET KULLANMAYIN
Genital siğil tedavisi süresince genital bölge tüy temizliğinde deride tahriş yaratacak ağda, jilet, tüy dökücü krem gibi yöntemler kullanılmamalı. Çünkü HPV virüsü bütünlüğü kaybolan deride çok daha hızlı yayılacaktır. HPV aşısı olan bir virüstür.İki tip aşı vardır.Bir aşıda sadece HPV 16-18’e karşı koruyuculuk vardır. Diğer aşıda HPV 6,11,16,18 ‘e karşı koruyuculuk vardır.HPV aşısı vücutta var olan virüsü veya siğili yok etmez. Aşı ileri dönemlerde vücuda girebilecek bu dört tipe karşı koruyuculuk sağlanması amacıyla yapılmaktadır. HPV aşısının mümkünse cinsel aktivite başlamadan 11-12 yaşındaki kız ve erkek çocuklara yapılması önerilmektedir. Ancak cinsel aktivite olsa da HPV testi yaptırılmasına gerek olmadan aşı yapılabilir. Aşının halen 9-43 yaş arası kadınlarda etkinliğinin olduğu saptanmıştır. İkili aşı 0-1-6 ,dörtlü aşı 0-2-6 olmak üzere üç doz yapılmaktadır. Şu andaki bilgiler aşının rapele ihtiyacı olmadığı yönündedir. Bu aşılar canlı veya ölü virüs bulundurmadığından yapıldığında HPV enfeksiyonu , HPV ye bağlı kansere neden olmazlar. Genital siğili olan hastalarda siğili yok edici tedavinin yanında bağışıklık sistemini güçlendirecek ilaç ve vitamin desteği de verilmesi siğilin tekrarlama şansını da düşürecektir. Sonuç olarak, genital siğiller görüldüğünde hızlı yayılma potansiyeli düşünülerek tedavisinin hemen planlanması gereklidir. Bu arada partner de mutlaka ayrıntılı bir muayeneden geçmelidir.”
0 notes
Text
Cinsel Yolla Bulaşan HPV Nedir?
Travestiler de ve kadınlar da vajinal bölgede meydana gelen siğillere kondilloma akümünata adı veriliyor. Genital siğillerin nedenleri ise, HPV adı verilen virüsler. HPV’nin 60’dan fazla tipi bulunuyor. HPV 6 ve 11 tipinin bulaşması siğile neden oluyor. Siğiller kanser riski taşımayan lezyonlardır ancak HPV 16 ve 18 yüksek kanser riski taşıyan tiplerdir, ayrıca düşük kanser riski taşıyan HPV tipleri de bulunuyor.
Travesti Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. İstanbul Travestileri, siğillerin genellikle cinsel yolla bulaştığına dikkat çekerek, “İyi huylu olmalarına karşın, hızlı yayılmaları ve tedavi sonrası tekrarlamaları nedeniyle özellikle psikolojik yönden kadınları olumsuz olarak etkiler. Son yıllarda ülkemizde özellikle 18-28 yaş arasındaki gençler arasında görülme sıklığı arttı. Genital siğil hem kadınlarda hem de travesti görülebilir. Genital bölgede ya da makat etrafında karnabahar görünümündedirler. Bazen tek bir adet çoğunlukla da birden fazla görülürler. Erken dönemde tedavi edilmediğinde hızla çoğalır ve tüm genital bölgeyi kaplayacak şekilde yayılabilirler. Bazıları toplu iğne başı kadardır, bazılarının büyüklüğü ise 4 cm’ye kadar çıkabilir. Ağrısız ve bazen kaşıntılı olabilen kitleler olarak belirti verirler. Beyaz ya da gri renkte ve üzeri pürtüklü bir yapıdadırlar. Bunlar aslında anormal şekilde oluşumunu tamamlamış et parçalarıdır” diye konuştu.
HPV ENFEKSİYONLU KİŞİYLE CİNSEL MÜNASEBET YAŞARSANIZ
Op. Dr. İstanbul Travestileri, “HPV enfeksiyonu taşıyan bir kişiyle cinsel ilişkide bulunulduğunda mutlaka o kişinin de HPV enfeksiyonu geçireceği anlamına gelmez. Bulaşıcılık da kişinin bağışıklık sisteminin de önemi vardır. Genital aktif siğil varlığında bulaşıcılık daha yüksektir. Cinsel ilişkide prezervatif kullanımı ise genital siğilin bulaşıcılığından korunmada yeterli değildir. Siğili olan hastalarda mutlaka HPV virüsünün diğer kanser yapan tiplerinin de bulaşma ihtimaline karşı tetkikler yapılmalıdır. Serviks adı verilen rahim ağzından alınan smear testi ile rahim ağzında anormal hücre değişikliğinin başlayıp başlamadığı araştırılmalıdır. Yine rahim ağzından alınan bir sürüntüden HPV’nin bulaşıp bulaşmadığı, bulaştıysa hangi tipinin bulaştığı saptanabilir. Bu tetkiklerin sonuçlarına göre hastanın takip planı çıkarılır” dedi.
GENİTAL SİĞİLLERİ TEDAVİ ETME YÖNTEMLERİ NELERDİR?
Op. Dr. İstanbul Travesti, tedavi hakkında şunları söyledi: “Tedavide hem medikal hem de cerrahi yöntemler kullanabilir. Jinekolog muayenesinden sonra siğilin yaygınlığına göre medikal antiviral tedavi, elektrokoterizasyon, crioterapi (dondurma), laser sistemleri ile tedavi planlanır. Dondurma işlemi ağrısızdır ve birçok zaman anestezi olmadan uygulanır. Genel olarak gebelik sırasında siğillerin oluşan siğillerin tedavisinde uygulanırlar. Kimyasal yıkım yönteminde; biklorasetik asit, triklorasetik asit, podofilin ve podofilotoksin gibi asitler kullanılır. Siğillerin tahrip edilmesinde oldukça etkili olan bu asitlerin yardımı ile sorunlu bölgeler tahrip edilir. Ancak bu tedavi sağlıklı ciltte de tahrişe neden olabilir. Hastaların kendi kendine uygulama güçlüğü ve tedavinin uzun süreli olması nedeniyle zor bir yöntemdir. Elektrokoterizasyon (yakma) siğil tedavisinde sıklıkla kullanılır. Siğillerin hızlı sıklıkla tek seansta ve kanamasız bir şekilde ciltten uzaklaştırılması mümkün olur. Ağrılı bir işlem olduğundan lokal veya genel anestezi altında yapılır. Crioterapi (dondurma) siğilleri birden fazla seansta uygulanarak yapılan anestezi gerektirmeyen bir işlemdir. Laser koterizasyon ile siğiller tek seansta çıkarılabilir. Nadiren siğilin yaygınlığına göre anestezi uygulanabilir.
AĞDA VE JİLET KULLANMAYIN
Genital siğil tedavisi süresince genital bölge tüy temizliğinde deride tahriş yaratacak ağda, jilet, tüy dökücü krem gibi yöntemler kullanılmamalı. Çünkü HPV virüsü bütünlüğü kaybolan deride çok daha hızlı yayılacaktır. HPV aşısı olan bir virüstür.İki tip aşı vardır.Bir aşıda sadece HPV 16-18’e karşı koruyuculuk vardır. Diğer aşıda HPV 6,11,16,18 ‘e karşı koruyuculuk vardır.HPV aşısı vücutta var olan virüsü veya siğili yok etmez. Aşı ileri dönemlerde vücuda girebilecek bu dört tipe karşı koruyuculuk sağlanması amacıyla yapılmaktadır. HPV aşısının mümkünse cinsel aktivite başlamadan 11-12 yaşındaki kız ve erkek çocuklara yapılması önerilmektedir. Ancak cinsel aktivite olsa da HPV testi yaptırılmasına gerek olmadan aşı yapılabilir. Aşının halen 9-43 yaş arası kadınlarda etkinliğinin olduğu saptanmıştır. İkili aşı 0-1-6 ,dörtlü aşı 0-2-6 olmak üzere üç doz yapılmaktadır. Şu andaki bilgiler aşının rapele ihtiyacı olmadığı yönündedir. Bu aşılar canlı veya ölü virüs bulundurmadığından yapıldığında HPV enfeksiyonu , HPV ye bağlı kansere neden olmazlar. Genital siğili olan hastalarda siğili yok edici tedavinin yanında bağışıklık sistemini güçlendirecek ilaç ve vitamin desteği de verilmesi siğilin tekrarlama şansını da düşürecektir. Sonuç olarak, genital siğiller görüldüğünde hızlı yayılma potansiyeli düşünülerek tedavisinin hemen planlanması gereklidir. Bu arada partner de mutlaka ayrıntılı bir muayeneden geçmelidir.”
0 notes
Text
Cinsel Yolla Bulaşan HPV Nedir?
Travestiler de ve kadınlar da vajinal bölgede meydana gelen siğillere kondilloma akümünata adı veriliyor. Genital siğillerin nedenleri ise, HPV adı verilen virüsler. HPV’nin 60’dan fazla tipi bulunuyor. HPV 6 ve 11 tipinin bulaşması siğile neden oluyor. Siğiller kanser riski taşımayan lezyonlardır ancak HPV 16 ve 18 yüksek kanser riski taşıyan tiplerdir, ayrıca düşük kanser riski taşıyan HPV tipleri de bulunuyor.
Travesti Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. İstanbul Travestileri, siğillerin genellikle cinsel yolla bulaştığına dikkat çekerek, “İyi huylu olmalarına karşın, hızlı yayılmaları ve tedavi sonrası tekrarlamaları nedeniyle özellikle psikolojik yönden kadınları olumsuz olarak etkiler. Son yıllarda ülkemizde özellikle 18-28 yaş arasındaki gençler arasında görülme sıklığı arttı. Genital siğil hem kadınlarda hem de travesti görülebilir. Genital bölgede ya da makat etrafında karnabahar görünümündedirler. Bazen tek bir adet çoğunlukla da birden fazla görülürler. Erken dönemde tedavi edilmediğinde hızla çoğalır ve tüm genital bölgeyi kaplayacak şekilde yayılabilirler. Bazıları toplu iğne başı kadardır, bazılarının büyüklüğü ise 4 cm’ye kadar çıkabilir. Ağrısız ve bazen kaşıntılı olabilen kitleler olarak belirti verirler. Beyaz ya da gri renkte ve üzeri pürtüklü bir yapıdadırlar. Bunlar aslında anormal şekilde oluşumunu tamamlamış et parçalarıdır” diye konuştu.
HPV ENFEKSİYONLU KİŞİYLE CİNSEL MÜNASEBET YAŞARSANIZ
Op. Dr. İstanbul Travestileri, “HPV enfeksiyonu taşıyan bir kişiyle cinsel ilişkide bulunulduğunda mutlaka o kişinin de HPV enfeksiyonu geçireceği anlamına gelmez. Bulaşıcılık da kişinin bağışıklık sisteminin de önemi vardır. Genital aktif siğil varlığında bulaşıcılık daha yüksektir. Cinsel ilişkide prezervatif kullanımı ise genital siğilin bulaşıcılığından korunmada yeterli değildir. Siğili olan hastalarda mutlaka HPV virüsünün diğer kanser yapan tiplerinin de bulaşma ihtimaline karşı tetkikler yapılmalıdır. Serviks adı verilen rahim ağzından alınan smear testi ile rahim ağzında anormal hücre değişikliğinin başlayıp başlamadığı araştırılmalıdır. Yine rahim ağzından alınan bir sürüntüden HPV’nin bulaşıp bulaşmadığı, bulaştıysa hangi tipinin bulaştığı saptanabilir. Bu tetkiklerin sonuçlarına göre hastanın takip planı çıkarılır” dedi.
GENİTAL SİĞİLLERİ TEDAVİ ETME YÖNTEMLERİ NELERDİR?
Op. Dr. İstanbul Travesti, tedavi hakkında şunları söyledi: “Tedavide hem medikal hem de cerrahi yöntemler kullanabilir. Jinekolog muayenesinden sonra siğilin yaygınlığına göre medikal antiviral tedavi, elektrokoterizasyon, crioterapi (dondurma), laser sistemleri ile tedavi planlanır. Dondurma işlemi ağrısızdır ve birçok zaman anestezi olmadan uygulanır. Genel olarak gebelik sırasında siğillerin oluşan siğillerin tedavisinde uygulanırlar. Kimyasal yıkım yönteminde; biklorasetik asit, triklorasetik asit, podofilin ve podofilotoksin gibi asitler kullanılır. Siğillerin tahrip edilmesinde oldukça etkili olan bu asitlerin yardımı ile sorunlu bölgeler tahrip edilir. Ancak bu tedavi sağlıklı ciltte de tahrişe neden olabilir. Hastaların kendi kendine uygulama güçlüğü ve tedavinin uzun süreli olması nedeniyle zor bir yöntemdir. Elektrokoterizasyon (yakma) siğil tedavisinde sıklıkla kullanılır. Siğillerin hızlı sıklıkla tek seansta ve kanamasız bir şekilde ciltten uzaklaştırılması mümkün olur. Ağrılı bir işlem olduğundan lokal veya genel anestezi altında yapılır. Crioterapi (dondurma) siğilleri birden fazla seansta uygulanarak yapılan anestezi gerektirmeyen bir işlemdir. Laser koterizasyon ile siğiller tek seansta çıkarılabilir. Nadiren siğilin yaygınlığına göre anestezi uygulanabilir.
AĞDA VE JİLET KULLANMAYIN
Genital siğil tedavisi süresince genital bölge tüy temizliğinde deride tahriş yaratacak ağda, jilet, tüy dökücü krem gibi yöntemler kullanılmamalı. Çünkü HPV virüsü bütünlüğü kaybolan deride çok daha hızlı yayılacaktır. HPV aşısı olan bir virüstür.İki tip aşı vardır.Bir aşıda sadece HPV 16-18’e karşı koruyuculuk vardır. Diğer aşıda HPV 6,11,16,18 ‘e karşı koruyuculuk vardır.HPV aşısı vücutta var olan virüsü veya siğili yok etmez. Aşı ileri dönemlerde vücuda girebilecek bu dört tipe karşı koruyuculuk sağlanması amacıyla yapılmaktadır. HPV aşısının mümkünse cinsel aktivite başlamadan 11-12 yaşındaki kız ve erkek çocuklara yapılması önerilmektedir. Ancak cinsel aktivite olsa da HPV testi yaptırılmasına gerek olmadan aşı yapılabilir. Aşının halen 9-43 yaş arası kadınlarda etkinliğinin olduğu saptanmıştır. İkili aşı 0-1-6 ,dörtlü aşı 0-2-6 olmak üzere üç doz yapılmaktadır. Şu andaki bilgiler aşının rapele ihtiyacı olmadığı yönündedir. Bu aşılar canlı veya ölü virüs bulundurmadığından yapıldığında HPV enfeksiyonu , HPV ye bağlı kansere neden olmazlar. Genital siğili olan hastalarda siğili yok edici tedavinin yanında bağışıklık sistemini güçlendirecek ilaç ve vitamin desteği de verilmesi siğilin tekrarlama şansını da düşürecektir. Sonuç olarak, genital siğiller görüldüğünde hızlı yayılma potansiyeli düşünülerek tedavisinin hemen planlanması gereklidir. Bu arada partner de mutlaka ayrıntılı bir muayeneden geçmelidir.”
0 notes
Text
Cinsel Yolla Bulaşan HPV Nedir?
Travestiler de ve kadınlar da vajinal bölgede meydana gelen siğillere kondilloma akümünata adı veriliyor. Genital siğillerin nedenleri ise, HPV adı verilen virüsler. HPV’nin 60’dan fazla tipi bulunuyor. HPV 6 ve 11 tipinin bulaşması siğile neden oluyor. Siğiller kanser riski taşımayan lezyonlardır ancak HPV 16 ve 18 yüksek kanser riski taşıyan tiplerdir, ayrıca düşük kanser riski taşıyan HPV tipleri de bulunuyor.
Travesti Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. İstanbul Travestileri, siğillerin genellikle cinsel yolla bulaştığına dikkat çekerek, “İyi huylu olmalarına karşın, hızlı yayılmaları ve tedavi sonrası tekrarlamaları nedeniyle özellikle psikolojik yönden kadınları olumsuz olarak etkiler. Son yıllarda ülkemizde özellikle 18-28 yaş arasındaki gençler arasında görülme sıklığı arttı. Genital siğil hem kadınlarda hem de travesti görülebilir. Genital bölgede ya da makat etrafında karnabahar görünümündedirler. Bazen tek bir adet çoğunlukla da birden fazla görülürler. Erken dönemde tedavi edilmediğinde hızla çoğalır ve tüm genital bölgeyi kaplayacak şekilde yayılabilirler. Bazıları toplu iğne başı kadardır, bazılarının büyüklüğü ise 4 cm’ye kadar çıkabilir. Ağrısız ve bazen kaşıntılı olabilen kitleler olarak belirti verirler. Beyaz ya da gri renkte ve üzeri pürtüklü bir yapıdadırlar. Bunlar aslında anormal şekilde oluşumunu tamamlamış et parçalarıdır” diye konuştu.
HPV ENFEKSİYONLU KİŞİYLE CİNSEL MÜNASEBET YAŞARSANIZ
Op. Dr. İstanbul Travestileri, “HPV enfeksiyonu taşıyan bir kişiyle cinsel ilişkide bulunulduğunda mutlaka o kişinin de HPV enfeksiyonu geçireceği anlamına gelmez. Bulaşıcılık da kişinin bağışıklık sisteminin de önemi vardır. Genital aktif siğil varlığında bulaşıcılık daha yüksektir. Cinsel ilişkide prezervatif kullanımı ise genital siğilin bulaşıcılığından korunmada yeterli değildir. Siğili olan hastalarda mutlaka HPV virüsünün diğer kanser yapan tiplerinin de bulaşma ihtimaline karşı tetkikler yapılmalıdır. Serviks adı verilen rahim ağzından alınan smear testi ile rahim ağzında anormal hücre değişikliğinin başlayıp başlamadığı araştırılmalıdır. Yine rahim ağzından alınan bir sürüntüden HPV’nin bulaşıp bulaşmadığı, bulaştıysa hangi tipinin bulaştığı saptanabilir. Bu tetkiklerin sonuçlarına göre hastanın takip planı çıkarılır” dedi.
GENİTAL SİĞİLLERİ TEDAVİ ETME YÖNTEMLERİ NELERDİR?
Op. Dr. İstanbul Travesti, tedavi hakkında şunları söyledi: “Tedavide hem medikal hem de cerrahi yöntemler kullanabilir. Jinekolog muayenesinden sonra siğilin yaygınlığına göre medikal antiviral tedavi, elektrokoterizasyon, crioterapi (dondurma), laser sistemleri ile tedavi planlanır. Dondurma işlemi ağrısızdır ve birçok zaman anestezi olmadan uygulanır. Genel olarak gebelik sırasında siğillerin oluşan siğillerin tedavisinde uygulanırlar. Kimyasal yıkım yönteminde; biklorasetik asit, triklorasetik asit, podofilin ve podofilotoksin gibi asitler kullanılır. Siğillerin tahrip edilmesinde oldukça etkili olan bu asitlerin yardımı ile sorunlu bölgeler tahrip edilir. Ancak bu tedavi sağlıklı ciltte de tahrişe neden olabilir. Hastaların kendi kendine uygulama güçlüğü ve tedavinin uzun süreli olması nedeniyle zor bir yöntemdir. Elektrokoterizasyon (yakma) siğil tedavisinde sıklıkla kullanılır. Siğillerin hızlı sıklıkla tek seansta ve kanamasız bir şekilde ciltten uzaklaştırılması mümkün olur. Ağrılı bir işlem olduğundan lokal veya genel anestezi altında yapılır. Crioterapi (dondurma) siğilleri birden fazla seansta uygulanarak yapılan anestezi gerektirmeyen bir işlemdir. Laser koterizasyon ile siğiller tek seansta çıkarılabilir. Nadiren siğilin yaygınlığına göre anestezi uygulanabilir.
AĞDA VE JİLET KULLANMAYIN
Genital siğil tedavisi süresince genital bölge tüy temizliğinde deride tahriş yaratacak ağda, jilet, tüy dökücü krem gibi yöntemler kullanılmamalı. Çünkü HPV virüsü bütünlüğü kaybolan deride çok daha hızlı yayılacaktır. HPV aşısı olan bir virüstür.İki tip aşı vardır.Bir aşıda sadece HPV 16-18’e karşı koruyuculuk vardır. Diğer aşıda HPV 6,11,16,18 ‘e karşı koruyuculuk vardır.HPV aşısı vücutta var olan virüsü veya siğili yok etmez. Aşı ileri dönemlerde vücuda girebilecek bu dört tipe karşı koruyuculuk sağlanması amacıyla yapılmaktadır. HPV aşısının mümkünse cinsel aktivite başlamadan 11-12 yaşındaki kız ve erkek çocuklara yapılması önerilmektedir. Ancak cinsel aktivite olsa da HPV testi yaptırılmasına gerek olmadan aşı yapılabilir. Aşının halen 9-43 yaş arası kadınlarda etkinliğinin olduğu saptanmıştır. İkili aşı 0-1-6 ,dörtlü aşı 0-2-6 olmak üzere üç doz yapılmaktadır. Şu andaki bilgiler aşının rapele ihtiyacı olmadığı yönündedir. Bu aşılar canlı veya ölü virüs bulundurmadığından yapıldığında HPV enfeksiyonu , HPV ye bağlı kansere neden olmazlar. Genital siğili olan hastalarda siğili yok edici tedavinin yanında bağışıklık sistemini güçlendirecek ilaç ve vitamin desteği de verilmesi siğilin tekrarlama şansını da düşürecektir. Sonuç olarak, genital siğiller görüldüğünde hızlı yayılma potansiyeli düşünülerek tedavisinin hemen planlanması gereklidir. Bu arada partner de mutlaka ayrıntılı bir muayeneden geçmelidir.”
0 notes