Tumgik
#makyajlı
bozusuruz · 2 months
Text
Bi de artik o kadar cok saldim ki disari cikma isini yani sevgilimle cikmiyosak 0 makyaj 0 sac sekli su bu cikiyorum genelde ustumde bol tisort altimda sort bazen pijama) ve terlik oluyo asirlardir sıkır sıkır suslenip gezmedim
3 notes · View notes
cafedeotocom · 1 year
Text
Hyundai I20 Makyajlandı
Hyundai Assan, yılın ikinci yarısındaki yeni model atağına makyajlı i20 ile devam ediyor.
Hyundai Assan, yılın ikinci yarısındaki yeni model atağına makyajlı i20 ile devam ediyor. İlk kez 2008 yılında satışa sunulan i20, Hyundai’nin en başarılı modellerinden biri ve aynı zamanda Türkiye’de üretilerek 40’tan fazla ülkeye gururla ihraç ediliyor. Makyajlı i20, kalitesi, güvenilirliği ve pratikliği sayesinde Hyundai’nin Avrupa’daki satış başarısına önemli bir şekilde yardımcı oluyor.…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
Text
Güvenlikçi Hatunu En Olmadık Yerlerde Siktim! (Mehmet 30 Y., Ankara)
Slm 31'ciler, ben Mehmet. Ankara'da bir alışveriş merkezinde mağaza müdürüyüm. 30 yaşındayım, oldukça kaslı bir vücuda sahibim, yıllardır vücut geliştirmeyle uğraşıyorum. Rahat yaşamayı seviyorum, seks benim herşeyim. Sizinle, Güvenlikçi hatunla yaşadığımız sikişmeleri paylaşmak istiyorum.
Saat 22:30 gibi işim bitiyordu mağazada. Aslında saat 22:00'de kapanıyor alışveriş merkezi, o saatten sonra çalışanlar kalıyor mağazalarda, tek tük müşteriler oluyor AVM'de. Saat 23:00 gibi de servisler kalkıyor, ancak ben arabamla gidip geliyorum. Kapıda görevli bir güvenlik görevlisi bayan vardı, ilk gördüğüm günden beri dikkatimi çekmişti. Biraz ağır makyajlı, kestane renkli saçlı, oldukça yapılı bir bayandı, bazı günler sabahları, bazı günler geceleri kalıyordu. Daha 1.5 ay falan olmuştu burda başlayalı. İlk günler, Merhaba ve İyi akşamlar'la sınırlı olan muhabbetimiz, bir süre sonra ayaküstü muhabbete dönüşmüştü. 35 veya 36 yaşında olmalıydı Ebru hanım. Sabahları yoğun olduğundan, akşamları çıkışlarda konuşuyorduk. Alyans yoktu parmağında, dikkat etmiştim. Servisle işe gelip gidiyordu.
Ebru ile muhabbetimiz 'Hanım' ve 'Bey' hitaplıydı. Bir akşam, saat 22.30 gibi çıkarken kapıya yakın karşılaştık Ebru Hanım'la. Ankara'nın ayazı meşhurdur, sarıp sarmalanmıştı. O gün servisler geç kalmıştı, ben de Ebru Hanım'a, "Bu soğukta üşümeyin, gelin ben sizi bırakayım!" diye teklif etmiştim. Ebru Hanım servisi beklemek için ısrar etti, ancak servisin geç kalması ve saat yüzünden, "Tamam!" dedi. Arabama bindik, "Ay size de çok zahmet oldu Mehmet Bey!" deyince, "Hiç olur mu, hem yolumun üstü zaten. Ama artık şu 'Bey, Hanım' hitaplarını kaldırsak?" dedim, "Peki Mehmet!" deyip onaylamıştı.
Evinin önüne kadar geldik, "Ay çok zahmet oldu Mehmet sana da, çok sağol!" dedi. "Önemli değil, görüşürüz!" deyip ordan ayrıldım, sevgilimin evine gittim. Çok hoşlanmıştım ondan, zaten kendimden büyük kadınlardan hep hoşlanmışımdır. Biraz daha yakın olmak istiyordum, enteresan bir sexyliği vardı.
O günden sonra muhabbetlerimiz mümkün olduğunca artmıştı, öğle yemeklerini beraber yiyorduk. Çok güzel muhabbet ediyorduk, birbirimizden açıkça etkilenmiştik. Bazı akşamlar onu evine bırakıyordum, ama arkadaşça bir şekildeydik. Bir akşam evine bıraktığımda, ona, "Sana daha yakın olmak istiyorum!" demiştim, kabul etmişti. Flörtümüz adım adım sevgililiğe doğru ilerliyordu. Dışarıda da buluşmaya başlamıştık, ancak aramızda seks olarak birşey geçmemişti.
Bir akşam çıkışta kapıya doğru ilerliyordum, Ebru yoktu. Güvenlik görevlilerinin giyindiği bir oda vardı, oraya doğru yürümeye başladım. Belki ordadır diye düşünüyordum ki, Ebru arkamdan, "Mehmet!" diye seslendi. Döndüm, "Ben de sana bakmaya geliyordum canım!" dedim. "Giyinme odasına gidiyorum, bekle çıkarız birazdan!" deyip odaya girdi. Ben dışarda kalmıştım. İçerden bir bayan görevli daha çıktı, sanırım yalnızdı içerde. Önceden görmüştüm, dolaplar sıralı, ortada oturacak yerler vardı içerde. Yavaşça kapıyı açtım, Ebru arkası dönük, güvenlik montunu çıkarmış, siyah sütyeninin kopçası görünüyordu. Kapının açıldığını duyunca irkilerek döndü, beni görünce, "Ay! Sen miydin? Kızlardan biri girmiştir diye döndüm!" dedi, elleriyle siyah sütyenini ve iri göğüslerini kapatmaya çalışıyordu. Gülümseyerek yanına gittiğimde, "Ne yapıyorsun, çık! Biri gelecek!" dedi. Ellerini göğüslerinden çektim, oldukça diri ve iri görünüyorlardı. Utanmıştı. Yanaklarını okşamaya başladım. "Yapma, biri gelir, rezil oluruz!" diyordu. "Merak etme, kimse gelmez. Bir sen kaldın!" dedim. "Olmaz, saçmalama!" dedi. "Ne olmaz?" deyince, "Düşündüğün şey!" dedi.
Elimle çenesini tuttum, "Düşündüğüm şey ne peki?" dedim. Yanakları kızarmıştı, birşey demiyordu. Ben, "Burda mı olmaz, yoksa hiç mi olmaz?" deyince, "Ya biri gelecek, rezil olacağız!" diyordu. "Burada mı olmaz?" diye tekrarladım sorumu. "Burda olmaz!" dedi. Dudaklarına masum bir öpücük koydum. "Ne olur yapma, bak basılacağız!" diyordu, ama dinlemiyordum. Öpüşlerim arttı, elimi kalçalarına götürdüm. Oldukça sıkılardı, okşamaya, sıkmaya başladım götünü. "Çok sexysin!" deyip, boynuna indim. Boynunu emiyordum. Göğüsleri vücuduma yapışmıştı. Üstten harika görünüyorlardı. Kısık kısık inliyor, "Burda olmaz, ne olur yapma!" diyordu. Aslında ben de korkuyordum, ama o anda yaşadığım haz bu korkuyu basıtıyor, üstüne daha da heyecanlandırıyordu. Ona hemen orda sahip olmak istiyordum. Saat ilerlemişti, AVM çoktan kapanmıştı ve biz sevişiyorduk. Üstünden o da atmıştı korkuyu, benim elim artık pantolonun içinde, götünü mıncıklamaktaydı.
Kendini bir anda çekti, "Yeter bu kadar!" dedi, korkuyordu basılmaktan. O sırada, içerde tuvaletlerin olduğu kabinleri gördüm. Elinden tuttum, bir kabine girdik. Girer girmez duvara yapıştırdım, öpüşmeye başladık. Halen tutuk bir şekilde öpüşüyordu. Pantolonunun düğmesini çözdüm, indirdim. Siyah külodu ve sütyeniyleydi. Yapılı bir vücudu vardı. Klozetin kapağını indirdim, oturdum, o da kucağıma oturdu. Öpüşmeye başladık tekrar, elimizi çabuk tutmamız gerekiyordu. Fermuarımı açtım, boxerımın deliğinden sikimi çıkardım. Ebru'nun külodunu sıyırdım ve Ebru üstüme oturup yavaşça içine aldı sikimi. Amı sulanmıştı, yavaş hamlelerle oturup kalkmaya başladı...
Sütyeninden memelerini çıkardım, onları emmeye başladım. Ben emdikçe, zaten dik olan göğüs uçları, daha da sertleşmişti. Ebru, "Ne olur yeter!" derken halen sikimde zıplıyordu. Dudaklarını ısırıyordu, iri bedeni zıplıyordu, memeleri de sütyeninin izin verdiği ölçüde yukarı aşağı sallanıyordu, kısık kısık inliyordu. Dudaklarıma yapıştı, ama vaktimiz iyice daralıyordu ve benim boşalmaya hiç mi hiç niyetim yoktu. "Ne olur boşal, biri gelecek!" deyince, "Ağzına al!" dedim. Hemen indi, hızlı hızlı sikimi yalamaya başladı. Ben de başını iyice bastırıyordum. Yalarken gözleri kapalıydı, ben saçlarını okşuyordum. Sadece sikimin başını diliyle yalıyordu, beni inanılmaz zevklentirmişti bu. Kısık kısık inliyordum ki, dışkapı açıldı...
Dona kalmıştık, basılmamız an meselesiydi. Ağzında sikim Ebru sadece bana bakıyordu, açık gözlerle. Bir topuklu ayakkabı sesi geldi, o ses gittikçe uzaklaştı sonra. Halen donuktuk. O ses dışkapıyı kapatınca, Ebru hemen kalktı, "Kahretsin!" deyip çıktı kabinden. Ben de sikimi yerleştirdim yerine. Ebru acele giyiniyordu. Kazağını ve kot pantolonunu giydi, çıktık. Alışveriş merkezinin ışıkları sönmüştü. Montunu giydi, AVM'den çıktık. Servisler de gitmişti...
Benim arabaya biner binmez, bana bağırmaya başladı, "Hayvan herif! Pislik! Yakalanabilirdik, basılsaydık ne yapardım ben? Hayvansın sen!" diye hakaretler ediyordu. Onu sakinleştirmeye çalışıyordum, yol boyunca tartıştık. Evinin önüne geldiğimizde hiçbirşey demeden indi, gitti. Ben de evime gittim. O gece mastürbasyon yaparak 3 kere boşaldım.
Ertesi gün işe gittiğimde gözlerim Ebru'yu arıyordu. Öğlen gördüm onu, yanına gittim, konuşmak istediğimi söyledim. "Şimdi olmaz, akşam konuşuruz!" dedi, ben de çaresiz tamam dedim. Çıkış vakti olduğunda kapıda beni bekliyordu. Hemen özür dilemeye başladım. O ise, "Yapmamalıydık, çok tehlikeliydi!" diyordu sadece. "Peki pişman mısın?" dedim, "Hayır değilim, ama yanlış yerde yaptık!" dedi. "Tekrarı olacak mı?" dedim, "Olacak, ama orda asla değil!" dedi. En azından tekrarı olacaktı...
O günden sonra çok konuşamamıştık. Sadece bir iki kere evine bırakmıştım, bir kez de dışarıda oturmuştuk. Ebru'yla yaşadıklarımız gerçekten beni çok heyecanlandırmıştı, basılmak ihtimali heyecanı daha da arttırmıştı, ama halen dilediğim gibi sahip olamamıştım ona. Ebru annesiyle yaşadığı için evine davet edemiyordu beni. Benim evime davetlerimi ise kabul etmiyordu, anlamadığım bir şekilde.
Bir gece mesaj attım, "Seni özledim!" diye. "Hmm, ben de, ama görüşüyoruz zaten!" dedi. Ben, "Salağa yatma, başka şekilde özledim. Devamını istiyorum ben!" deyince, birkaç dakika mesaj atmadı. Sonra, "Ben de istiyorum!" diye mesaj geldi. O gece mesajla sanal seks yaptık. Ama anlamıyordum, biraz utangaçlığı vardı. "Neden utanıyorsun?" deyince, "Kocamdan boşandığımdan beri böyle bir ilişkim olmadı, bilmiyorum..." demişti.
Azdırıcı azdırıcı mesajlar attım tüm gece. Kocası onu aldatmıştı. Kapalı bir hayat yaşıyordu. Sanki bakire bir kızı sekse zorluyor gibi hissediyordum kendimi. "Söyle bakalım kocan seni nasıl sikiyordu?" diyordum, anlatıyordu. "Hiç götünü sikti mi?" deyince, "Evet, her yerimi sikiyordu!" dedi. Ben de, "Artık senin sikicin ben olacağım, her yerin benim olacak!" dedim. Bu onu azdırmıştı, "Peki nasıl olacak? Bir daha asla soyunma odasında olmaz!" dedi. "Bizim mağazanın deposu var aşkım. Kamera falan da yok, kimse gelmez çıktıktan sonra!" dedim. Biraz çekinmişti.
Ertesi gün sabah Ebru'yu kapıda gördüm. Yanında başka görevliler vardı, "Kolay gelsin arkadaşlar!" dedim, mağazaya girdim. Çıkış vaktine yakın, "Çıkışta bizim mağazaya gel!" diye mesaj attım. Alışveriş merkezi kapanmıştı. Ben de tezgahtar kızları yolladım, kepenkleri yarım indirdim. Ebru'yu bekliyordum.
Ebru geldi, gizlice girdi. Kepenkleri tam kapattım, ışığı kapattım. Sessizce indik depoya. "Kimse bilmez değil mi?" diyordu. Yavaşça yanına yaklaştım, montunu çıkardım. Gömleğinden fışkırıyordu göğüsleri. Depoda bulunan masaya yatırdım. Ben halen ayaktaydım, Ebru gözlerini kapatmıştı. Gömleğinin düğmelerini açtım, tamamını açınca pantolonuna geçtim. Soyuyordum Ebru'yu. Pantolonunun kemerini çözdüm, açtım düğmesini. İndirince beyaz külodu karşımdaydı. "Harika bir vücudun var!" diyerek iltifatlar ediyordum. Ebru resmen kendini bana bırakmıştı. Bugün adam gibi tadına bakacaktım onun.
Beyaz sütyeninin üzeriden göğüslerini okşamaya başladım. Üzerine çıktım, dudaklarını öpmeye başladım. Ateşli bir şekilde öpüyordu beni. Alt dudağını emiyordum elim vücudunda gezerken. Dillerimiz birbirine dolaşmaya başlamıştı. Yavaşça boynuna indim. Çok sessizdik. Sadece boynunu emerken çıkardığım sesler vardı. Hafif ıslanmış boynuna nefes veriyordum, ellerim memelerindeyken. Kısık kısık inlemeye başlamıştı. Boynunu emdikten sonra göğüslerine indim, sütyeninin üstünden sert memelerini yalamaya başladım. Sonra birini çıkardım, gerçekten büyüktü göğüs halkaları. Ucunu emmeye başladım, ben emdikçe dahada kabarıyordu sanki. Ebru kollarını aşağı sarkıtmış, tadını çıkarıyordu. Sonra diğerini çıkardım, sütyenin Cup bölümü altında kalmıştı. İkisini de kudurmuş gibi yalıyordum, tükürüklerimle ıpıslak olmuştu memeleri.
Kalkıp baktım, çok sexy idi bu halde. Aslında Ebru'nun öyle sexy bir hali yoktu, ama yapılı vücudu beni etkilemişti. Göbeğine indim, heryerini yalıyordum. Karnını yalayarak aşağılara doğru geldim. "Kocam beni hiç böyle yalamazdı!" deyince iyice azdım, bu kadına istediğini vermeliydim.
Külodu ıslanmıştı. "Sulandı mı aşkımın amcığı?" deyip üstünden koklamaya başladım. Hafif ter kokusu geliyordu, ama harikaydı. Külodunu indirince, kıllı amı karşıma geldi. Oldukça kıllıydı. "Kılları alamadım, özür dilerim!" deyince, "Saçmalama, her halinle çok sexysin!" dedim. Kıllarını yalamaya başladım, yavaşça klitorisine geldim. Külodunu tamamen indirdim, ayak bileklerindeydi. Ben ayaktaydım, Ebru yatıyordu. Hafif domalmış bir halde yalamaya başladım klitorisini. Amının dudaklarını ayırıp, o pespembe ve sulu amcığını yalamaya başlayınca, Ebru'nun sesi artmaya başlamıştı. "Ohhh, aaah!" sesleriyle amının deliğini dillemeye başlamıştım. Amının sıvıları ağzıma geliyordu. Kabarık dudaklarının arasında am deliği çok güzeldi.
Ebru, "Dayanamıyorum, sok artık!" deyince, pantolonumu indirdim. Sikimi sıvazlıyordum ona bakarak. Sonra cüzdanımdan kondomu çıkardım, taktım. Ebru nefesini tutmuş, bana bakıyordu. Bacaklarının arasında yerimi aldım, iyice ayırdım ve amını ortaya çıkardım. Sikimin başını koydum amına, Ebru'ya baktım. Sonra ittirmeye başladım. "Ihhh!" diye bir ses geldi. Yavaş yavaş yükleniyordum Ebru'nun amını yara yara. Tamamen girince biraz bekledim. Ebru'nun ağzı hafif açık, gözleri kapalıydı.
Pompalamaya başladım. Ben girdikçe Ebru'nun kafası arkaya gidiyordu. Hızlı hızlı sikmeye başladım. Ebru kafasını sağa sola atıyordu. Eğilip memelerini yalamaya başladım. Kısık kısık, "Ahhh, sik beni!" diyordu. Ben girdikçe Ebru'nun amı daha da sulanıyordu. Ben de gömleğimin düğmelerini çözdüm, kravatım kalmıştı. Ebru kravattan kendine çekti beni, dudaklarıma yapıştı. Hem amına pompalıyor, hem dudaklarını öpüyordum. Sonra doğruldum, ayakkabısını ve çorabını çıkardım. Kalın bacağını ve baldırını okşuyordum. Ayağının birini hafif omzuma yaklaştırdım, ayağını yalayarak sikmeye başladım.
"Ahhh, daha sert, daha sert!" deyince daha hızlı sikmeye başladım. Bir süre bu şekilde siktikten sonra, domalmasını istedim. Dizlerini masaya koydu. Önümde köpek gibi duruyordu. Ben de o halde soktum amcığına. Yine hızlı hızlı sikmeye başladım, saçlarını çekiyordum. Ebru çoktan orgazm olmuştu, kasılıyordu. Saçını çekip, yanağını tuttum, dudağından öpüyordum. Ebru yapılı vücuduna rağmen oldukça esnek bir kadındı. Amını sikerken, göt yanaklarına da şaplak vuruyordum arada sırada. Göt deliği belli oluyordu. Baş parmağımı yalayıp göt deliğine sokunca irkildi. "Ahhh, aşkımmm!" diyordu. Amında yarağım, götünde parmağım, iki deliğini de doldurmuştum. Parmağımı yarak gibi kullanıp, götüne sokuyordum. "Çok güzel, çok güzel, ohhh!" diye inliyordu. Bir kez daha orgazm olmuştu. Yavaş yavaş ben de sona geliyordum, yaklaşık 30 dakikadır sikişiyorduk. İnlemelerim artınca, "Geliyor musun aşkım?" dedi, "Evet bebeğim, ohhhh!" diyerek amına sertçe girdim ve kondomu döllerimle doldurdum.
İçinden çıkınca resmen yığıldı masaya. Çıt çıkmıyordu. Kolları aşağı doğru sarkmış, öylece yatıyordu. Kondomu çıkardım, döl parçaları sikimin üstündeydi. Önüne geçtim, açtı ağzını, sikimi soktum ağzına. Sikimi yalayarak temizledi. Ter içinde kalmıştık. Baygın bir şekilde temizledi sikimi. Ayağa kalkınca gömleğinin sırılsıklam olduğunu gördüm. Aynen benim de öyleydi. Ayak bileğinde duran külodunu giymeye kalkışınca, "Hayır, giymeyeceksin, hatıra olarak kalacak bende!" dedim. "Amım çok ıslak, pantolondan belli olur!" dedi. Külodunu aldım, arkasına geçip, iki deliğini de sildim temizledim küloduyla. Keskin bir am kokusu bulaşmıştı şimdi küloduna. Ben de giyindim. Ebru sütyenine yerleştirdi memelerini, gömleğini giydi. Pantolonunu giyindiğinde büyük götünün arasına kaçmıştı pantolonu.
Depodaki koltuğa oturup bir sigara yaktım. Giyinmesini izliyordum, sigaramı içerken. Ayakkabısını giyerken, "Hiç böyle bir seks yaşamamıştım!" dedi. "Daha neler tattıracağım sana, bu daha birşey değil!" dediğimde heyecanlanmıştı yine. Kalkıp pantolonunun üstünden götünü avuçladım. Ayaktaydık, arkası dönüktü. "Götünü istiyorum!" dedim. Ebru, "Gidelim artık, çok geç oldu!" dedi. Ama takmıştım kafaya, götünü sikecektim mutlaka. Ebru, "Tamam, ama sonra!" dedi, mağazadan çıktık. Tüm ışıklar sönmüştü, her yer kapkaranlıktı. Hızlı adımlarla çıktık AVM'den. Arabamla evine bıraktım. İnerken, "Çok güzeldi!" deyip dudaklarıma bir öpücük kondurdu.
Sonraki günlerde en olmadık yerlerde siktim onu. Arabada, asansörde, parkta, lokantanın tuvaletinde... :)
[Mehmet]
144 notes · View notes
yorgunkalem0 · 1 month
Text
Sen sanıyorsun ki bütün palyaçolar mutlu,bütün makyajlı kadınlar güzel.
Her yüzüne gülen seni gerçekten seviyor.
Ahh benim güzelim, güzel yüreklim,
Yüreği güzelim,
Ahhh...!
30 notes · View notes
bilmece · 4 months
Text
Arkadaşlarımdan biri bence dişilliğin vücut bulmuş hali, uzun saçlar, uzun tırnaklar, hep bakımlı makyajlı çıtır bir kız. Dramatik de birazcık.
Ayrılma, boşanma muhabbetleri yapıyoruz, başka bir arkadaşımın hikayesini anlatıyorum, bir şeyler bitmiş ama kız da bir yandan “çok iyi çocuk” diyor dedim.
Bizimki gözlerini açarak üstüne basa basa “iyiyse cennete gitsin! İyiyse. Cennete. Gitsin! Bize ne be iyiliğinden? İyiyse cami yaptırsın, çeşme yaptırsın!” dedi.
Abi kazındı mı aklıma bu sahne? Düşünüp düşünüp gülüyorum. Bir de şey eki var: “biz iyi olduk da noldu?!”
Sağolasın bacım bakış açısı için, harikasın.
20 notes · View notes
edapostblog · 8 months
Text
Tumblr media
Kadın dediğin sade temiz ve bakımlı olmalı!
Boya küpü değil!
(Vallahi arkadaşlar koskoca pinterest'te makyajsız kadın resmi bulamadım 🫢🙄! Bu resimle idare edin gari 😁😁 kapalı kadınlar açık kadınlardan daha çok makyajlı 🫢😁 Yok yok anacığım makyajsız kadın yok 🙄😅)
47 notes · View notes
sensedim1938 · 8 months
Text
Tumblr media
Milletin yıllık Türkiye’nin aylık enflasyonu bu bir de makyajlı….🤬🤬🤬
29 notes · View notes
rizasizbahcaningulu · 1 month
Text
kızların normal hallerini paylaşıp tipimin kusuruna bakmayın falan demesine deli oluyorum. tipin gayet düzgün ve güzel zaten. insana normali sorgulatıyolar. sürekli saçlar yapılı makyajlı grand tuvalet gezmek gerekiyor da biz mi bilmiyoruz
9 notes · View notes
selcensuyadal · 10 months
Text
Tumblr media
Bende ev hali Challenge yapayım bari kimi makyajlı iken itfaiye hortumu ile yıkamamız gerektiğini görürüz😝🤣
#evhali
#challenge
33 notes · View notes
endergelisenataklar · 4 months
Note
Aslında biraz benzer gibisiniz, hoca doğuda çok çocuklu bir ailede büyümüş annesinin eğitim durumu çok yokmuş babası da kendinden hallice adam kendisi yetiştirmiş şuan dış ülkelere gidip seminerlere vs katılıyor. Çok benziyorsunuz. Ben seninde Hamza hoca kadar başarılı ve kendi benliğini yetiştiren bir insan olacağına inanıyorum
ya şu an için çok üstüne kafa yorasım, bir şeyleri yazasım, edesim gelmiyor fakat zamanında iktidarı eleştiriyordum diye ciddi ciddi elitist beyaz türk sananlar vardı beni. oysa ben, annesinin ev hanımı, babasının bir zamanlar köyde çobanlık yapmış olduğu çok çocuklu zaza bir ailenin en küçük çocuğuyum ya. her tarafım elitist olsa ne yazar? :) benim de annemle babamın okuma yazmaları yok, evet. ama bunun eksikliğini pek hissetmedim denebilir. çünkü ben kendimi yetiştirdiğim ya da yetiştirdiğimi sandığım zamanlarda, benden büyük abilerim ve ablalarım bilgi birikim olarak epey bir yerlere gelip geçirmiş insanlardı. onlardan çok şey kaptım denebilir. bir diğer benzer yön de, yurtdışı seminer mevzusu. biraz uğraşma azmini, hevesimi kendimde bulup o yangını körükleyebilirsem ve içimdeki gafleti de bir şekilde yenebilirsem, ilerde bolca adımdan söz ettirebilme imkânım mevcut. benim yolumun ayrılan tarafı dışarıda insanların dilinden hiç düşmeyen; dolgun maaşları, nükleer santralleri, silikonlu dudakları, silah fabrikaları, reality şovları, soğuk çaylarıyla birlikte, tamam lan, tamam. onların olsun kariyer planları, gökdelenler, promosyonlar, steril diller, mutlu sonlar, uyum yasaları, müfredatlar, meclis konuşmaları. onlara kalsın sahne ışıkları, pencere kenarları, banka kredileri, ödüllü konuşmaları, makyajlı yaraları, katsayıları, reklam panoları, düşük faizleri, konforlu beşikleri şeklindeki düşünce yapım. insan olmak her şeyden öncelikli kıstasım. bakalım.
10 notes · View notes
gelmemeyeegitmisim · 2 months
Text
Bi aynaya baktım da bu saatte makyajlı halimden daha güzelim 😪😪
2 notes · View notes
aynodndr · 4 months
Text
Önceleri Üniversitelerde görürdük bu tür mezuniyet etkinliklerini.
Şimdilerde ise seviye lise ve ilköğretime kadar çekildi. O güne kadar soyunmayan çocuklarımız, o gün kendini özgürleşmiş hissediyor ve alabildiğince dekolte kıyafetlerle güya özgürlüğünü sergiliyor…
Ağır makyajlı, cesur dekolteli, yüksek topuklu, akıllı telefonlarını yarıştıran bu kızların on dört, on beş yaşlarında olduğuna inanmak gerçekten çok zor.
Bu çocukları Müslüman anne ve babalar yetiştirmiyor mu?
Mezuniyet gününe veya bir doğum günü partisine kadar kızının dandik (bana göre) kıyafetlerle dolaşmasına izin vermeyen ebeveynler nedense o gün buna müsaade ediyor.
Neymiş efendim kızı okulu bitirmiş.
Sanki dünyadaki açlığı son buldurtacak bir keşif yaptı!
Sanki kanserin çaresini o buldu!
Okuduğu okulu bitirdi sadece.
Yani kendine düşen görevi yaptı.
Daha dur hayata yeni başlayacak ve siz anne babalar, çocuğunuza hayat boyu lazım olacak olan ar perdesini törenlere kurban veriyorsunuz.
“Ben yaşayamadım, çocuğum yaşasın” mantığından vazgeçin.
Bu düşünce, bir teline zarar gelmesini istemediğiniz çocuğunuzun sadece bu dünya hayatında yaşaması içindir.
Oysa her anne baba o çok sevdiği çocuğunun Ahiret hayatını da düşünmelidir.
“Bir defadan bir şey olmaz” diyerek yapılan haramlar, göz ardı edilen İslam’ın emirlerinin sonu hep hüsranla bitmiştir.
O güzelim kızlarımız yarınların anneleri olacak,
gelecek nesilleri onlar yetiştirecek.
Her anne baba kızlarının Hz. Meryem gibi iffet timsali olmasını istiyor.
Ama çocuklarını yetiştirirken bu şuuru veriyor mu?
Tertemiz fıtratlı doğan çocukları, gösteriş, özenti ve kirlenmiş toplum algısına ayak uydurarak
Müslüman kimliğinden uzaklaştırıyorsun.
O cesur dekolteli kıyafetle kızının markete, pazara alışverişe gittiğini görse bir anne baba aynı hoşgörüyü gösterir mi?
Bu memleketi gavur memleketine çeviren ebeveynler bunun hesabını zor verirsiniz...
Yazıktır, günahtır
Safiye Çetinkaya
2 notes · View notes
filyokusu · 1 year
Text
semra abla bana makyajsız halin bu kadar güzelse makyajlı halini merak ettim çok güzelsin boya endama dedi.... 🥺💘💘💘
14 notes · View notes
Text
Eğer huzurlu hissediyorsam güzelimdir makyajlı olduğum için değil,eğer rahatsam olduğum kıyafetimle ve paksa üzerimdeki kıyafetler kombin ve uyum çok ta önemli değil, eğer incitiyorsan kalbimi ve çıkıyorsa ağzımdan hunharca cümleler bu benim kabahatim değil, eğer olduğum yerde mutluysam karnım doymasa da olur ama karnım tok ve sen çok acı zikir yapıyorsan yüreğime karnımın tokluğunu hiçe sayarım su enerjisi iyi ki var iyi ki bedenime değiyor ama su bile rahatlatmıyorsa bedenimi ne keyfi olur yıkanmanın. Benden bana.. Ben nasıl iyi hissediyorsam ve beni ne iyi hissettiriyorsa cisim isim önemli değil ben olmasam onlar var olur muydu? Ben varım ki kıymetliler. Ve koklamıyorsam gülü dalında neyleyim o gül kokusunu? 🙂 🌸 Sağlıklı geceler...
3 notes · View notes
besiktas77 · 10 months
Text
Tumblr media
Sen sanıyorsun ki, bütün palyaçolar mutlu, bütün makyajlı kadınlar güzel,
her yüzüne gülen, seni gerçekten seviyor…
Ah benim güzelim,
güzel yüreklim,
yüreği güzelim, ah…🥀🌹🌼
İnan Durak Taş
4 notes · View notes
sillagen · 11 months
Note
Merhabalar ben ara ara burdayımda senin paylaşımlarında sende çok tatlı ve güzel💗 Ben senin giyimine özenen biriyim yıllardır bu şekilde olmak istiyorum ama nasip olmadı. Bir de ben biraz kaçıyor gibiyim. Mesela yakında istemem olacak ve o güne özel giyinip işte süslenicem falan. Ama çarşafa girseydim bunu yapamazdım. Bu düşünce de beni kaçıran durum aslında. Yani özel günlerde de o şekilde olmam gerekirdi galiba bilmiyorum açıkçası. Mesela inşallah hayırlısıyla olur senin içinde. Diyelim istemem var ne giyerdin makyaj yapar mıydın, Veya düğün nişan gibi özel günlerde. Sadece senin değil mesela kardeşinin var diyelim nasıl oluyorsun bu günlerde? İnşallah yanlış anlatmamışımdır çok üzülürüm. Ve seni gerçek hayatta da çok tanımak isterdim🫶🏻🫶🏻
Merhaba Anonim 👋🏻 iltifatı için teşekkür ederiiim Allah razı olsunnn.💓 Bir başkasının özel günlerinde hep çarşaflıyım. Kına gecelerinde ise çok fazla dikkat edilmediği ve telefon veya kamera ile çekim yapıldığı için onda da çarşaflıyım. Gerçekten dikkat edilen kına geceleri olsa süslenirim ama maalesef. bu konuda çevrem olmadığı için çarşaflı şekilde oturuyorum. Bunun dışında ailemde yani sülalemde tek ben çarşaflı olduğum için bizim ailede haremlik ve selamlık olayı yok. Kadın erkek ayrı oturmuyoruz. Bu yüzden dışarı haricinde evde kıyafetliyim. Bu kıyafetler vücudumu sarmayacak şekilde oluyor. Başörtülerim ise göğüs ve omzumu kapatacak şekilde örtüyorum. Evin içinde tam anlamıyla muhafazar aile şekilde ikamet edemiyorum anonim. Kendi istememde ev içinde olacağı için normal vücudumu sarmayan bir elbise olur başörtüm de ona göre olur. Fotoğraf çekmek isteyene ve paylaşma durumu olacağı için üstüne pelerin diktirmeyi ya da ditekt normal çarşafımı giymeyi düşünüyorum. Düğün için ise gelinliğin üstüne beyaz pelerin diktirmeyi düşünüyorum. Makyaj abartı şekilde olmayan şekilde olur yüzümde. İstemede makyajlı olacağımı sanmıyorum düğüne özel olur. Çarşaf giyseydim yapamazdım değil aslında gerçekten bu konuda dikkat eden çevre ve aile, akrabaya sahipsen çok da güzel süslenilir. Arkadaş çevremde bu konuda çok dikkatli aileler gördüm. Kadınlar istediği şekilde çok güzel süsleniyor. Böyle bir ailen yoksa zor oluyor. Yani süslenme yapamıyorsun. Bu konuda kıpır kıpır bir insansan zor olabilir. Ama ecrini Allah'tan bekliyoruz. Biraz da buna girerken bunu bilerek giriyorsun. Tesettürün sınırlara riayet edip kapandıktan sonra bakılacak tek şeyimiz takvadır. Bir de bunun zamanı vardır. Her şey vakti geldiğinde olur. Düşünmen bile güzel bir şey. Bunun yanında arkadaş çevremde ev istemesinde normal kıyafetliydim. Ama çekildiğimiz hiçbir fotoğrafı paylaşmadılar. Eğer ben paylaşacak fotoğraf çekilmek istiyorsam onda da çarşafımı giyiyorum. Ya inşallah bir gün nasip olur tanışırız dünya küçük bir yer
3 notes · View notes