Ben henüz çok küçüğüm. Sıcacık, beni sarıp sarmalayan bir yerden geldim. Oradaki huzuru bi tek annemin göğsüne yatınca hissedebilirim. Evet çok küçüğüm ve anneme, onun nefesini hissetmeye, kokusunu duymaya ihtiyacım var benim. Emerken uyumak en doğal hakkım , 9 ay bunu öğrenmek için ne emekler verdim ben. Annemle uyumak istemem de en doğal hakkım, 9 ay onun kalp atışlarıyla uyudum ben. Annemin kucağı benim en güvenli sığınağım, korkup tedirgin olduğumda yalnızca orada sakinleşebilirim.
Dudakların şiir kokuyor...dilinden düşen kelimeler ..tutkumun ruh haliyle birleşip büyülü bir cümle olurlar..sevda yagmurunun sihirli tuvali..ve yagmurun sonrası hazzın örtündügü bir rahatlık..:
bir yere girdiğin zaman yanında duran gösterişli bir adam değilim ben. umut veririm ama. beni denersin. vitrinde bir elbiseyim. kabinde göğüslerine kadar giyer denersin beni. güzelsin derim. boşver, kuyulara bakarken seni nasıl ittim. kendinden kaçarken kaç kere kendinle karşı karşıya getirdim seni. kaç kere ezdim ama onurunu. sana aynaları kırmayı öğrettim. deli sanıyorlar değil mi hâlâ. cam kırıklarından zevk alıyorsun değil mi. kafanı tırmalıyor mu hâlâ gülücükler. yürürken ayaklarına bakıyor musun insanların, kalın bilekleri olan herkesten nefret ediyor musun. kanlı bilekleri öpüyor musun, nasıl öldürdüm sevgiyi sende. sana nasıl nefretler aşıladım, çiçek sandın değil mi. toprağı bile nasıl doldurdum boğazına. dilinden ne tür bir ağaç yaptım, sözcüklerinden nasıl kuşlar. uçurmadım ama. biliyorsun ya, ağzına buğday ekip nasıl damağını parçalattım onlara. bacaklarından nasıl ayırdım seni. konuşacaktın ya, ağzını nasıl açamadın. ne dikişler attım sana, hiç hissetmedin ama değil mi, nasıl uyuşmuştu ellerin. anlatsana sen de, nasıl uçurumlardı. nasıl öldün. aynan var mı. ellerin geçti mi. vitrinde misin. çıplak mısın. omzunda mıyım.*
her kim istiğfârı dilinden düşürmezse, Allah Teâlâ ona her darlıktan bir çıkış, her üzüntüden bir kurtuluş yolu gösterir ve ona beklemediği yerden rızık verir.
Sevdiğini özlemek, nasıl birşey biliyormusun. Ruhunu sarar, amansız bir sancı.
Bir kalp ağrısıdır başlar, tıkar nefesini. Başını yastığa koyamaz, koyduğunda uyuyamazsın.
Hayali gözlerinden gitmez, adı dilinden düşmez. Bir şarkı, bir şiir olur dudaklarında içini yakıp kavuran. Çaresizliğinle seni bir oyana, bir bu yana kıvrandıran. Hep o olsaydı keşke, der dilim sessizce nefesim. Her yer herşey, sen kokar delirtircesine. Sevdiğini özlemek, kıyameti yaşamak gibi. Sevdiğini özlemek, tarifi imkansız en güzel duygu.. Seni özlemek sevdiğim, seni özlemek, sevmenin onurudur...
Gün gelir gönülden dökülür, dilden dökülemeyenler.
Sığmıyorsa içine attıkların, yaş olur dökülür gözünden.
Elbet birgün Lâl olup dökülecek dilinden ...
Akşam___//🌘🌜
Huzurla geçsin__//
İlk ve son defa görüyormuş gibi Sık sık, sıkı sıkı sarılın sevdiklerinize.
Sarılmak ayakları yerden kesmek, nefesi nefese vurmaktır. Gönlü fethetmek, sağ yana da bir kalp koymaktır. Sarılmak, yarayı sarmak, hasreti orta yerinden kırmaktır. . Sarılmak hissetmek, sevmektir, Sahiplenmek, güvenmek, değmektir. Sarılmak yaklaşmak, Kavuşmak, paylaşmak, güç vermektir.