#4 Kasım 2018
Explore tagged Tumblr posts
Text
IN THE SOOP: FRIENDCATION // KDRAMA DİZİ YORUMU
UYARI : Yazılar genel olarak spoiler içerebilir. İçermeyedebilir.
Drama: In the Soop: Friendship Trip
Hangul: 인더숲우정여행
Director: Hybe Corporation
Date: 2022
Language: Korean
Country: South Korea
Cast: Peakboy, Park Seo-joon, Choi Woo-shik, Park Hyung-sik, V
Yorum yazmanın anlamsız olduğu bir yapım daha karşınızda. Kısa kısa bahsedeyim tanıtım gibi düşünülsün. 4 bölümden oluşan bir arkadaş tatilinin vlog çekimlerini mini seri olarak yayınladılar. Aslında bakarsanız Kore’de çok yaygın olan “variety show” dedikleri eğlence yapımlarından biri değil. Birbirinden ünlü beş kişiyi bir araya getirip prim toplayalım diye düşünmemişler. Gerçekten uzun süredir arkadaş olan 5 kişinin, yoğun hayatlarından uzaklaşıp “mola” verdikleri 4 günlük bir tatili kayda almışlar.
Onları izlerken bende tatile çıkmışım gibi rahatladığımı, aynı zamanda inanılmaz kıskandığımı söylemeliyim. Aralarındaki ilişki, birbirlerine karşı duydukları sevgi ve bağ takdire şayandı. Onları burada izlemeden önce bu kadar yakın arkadaş olduklarını bilmiyordum. Bize gösterdiklerinin dışında bol bol bir araya gelip, tatile gittiklerini de öğrenmiş oldum.
Arkadaşlardan ve arkadaşlıklarından bahsedeyim. Bu grubun bir nevi kurucusu olan Park Seo-joon ile başlayalım. 16 Aralık 1988 doğumlu olan yetenekli oyuncu grubun aynı zamanda en büyüğü. Diğerlerine sorarsanız “grubun babası” diyorlar. She Was Pretty (2015), Hwarang: The Poet Warrior Youth (2016), Fight For My Way (2017), What's Wrong with Secretary Kim (2018) ve Itaewon Class (2020) gibi birbirinden bambaşka rollerde bambaşka karakterleri canlandırarak yeteneğini her seferinde kanıtladığını görebilirsiniz. Ayrıca kişisel fikrimi sorarsanız Koreli aktörler arasında en başarılı kişilerden biri olduğunu düşünüyorum. Hemen arkasından gelen isim, Kwon Sung-hwan (27 Mayıs 1989) sahne ismi ile Peakboy. Seo-Joon ile lise yıllarında tanışan ve o zamandan beri yakın arkadaş olan Peakboy; şarkıcı, yapımcı ve söz yazarı olarak çalışıyor. 2012 yılında Park Seo-Joon ikinci dizisi olan Family (2012) de Choi Woo-shik (26 Mart 1990) ile tanışıyor. Setteki arkadaşlıkları çok daha güçlü bir dostluğa dönüşüyor. 2012 itibariyle üç isim ayrılmaz oluyor. Ben Choi Woo-shik ile Our Beloved Summer dizisinde tanıştım ve nedenini bilmiyorum ama çok beğendim. Çok ilginç bir aurası vardı. Ama bir çok insan onu Parasite (2019) filmi ile tanıyordur. Baktığınız da iki oyuncu birbirlerinin dizilerinde gerek beraber oynamış gerek konuk oyuncu olarak yer almış ve birbirlerini hep desteklemişler.
2016 yılında Hwarang: The Poet Warrior Youth dizisi için Park Seo-joon, Park Hyung-sik, V bir araya geliyor. Sette Park Seo-joon ve Park Hyung-sik o kadar iyi anlaşmışlar ki, Park kardeşler gibi lakaplar takılmış. Park Hyung-sik (16 Kasım 1991) Strong Girl Bong-soon (2017) dizisinin Min Min’i olarak benim g��nlüme taht kurdu. Başka bir söze gerek yok bu konuda. Grupta Park Hyung-sik “grubun annesi” olarak adlandırılıyor. Ve son olarak grubun en genci BTS’in V’si Kim Tae-hyung. 30 Aralık 1995 doğumlu olan genç şarkıcı grubun “küçük çocuğu” olarak biliniyor. Hwarang ‘da ilk kez oyunculuk yapan Tae-hyung, sette en çekindiği kişi olmasına rağmen Park Seo-joon’a gidip, sahnelerde ona yardım etmesini istemiş. Bu işi ilk defa yaptığını ve düzgün yapmak istediği için çok gerildiğini dile getiren V, Seo-Joon’un kalbini çalmışa benziyor. Çünkü söylediklerine göre ondan sonraki bütün sahnelere V’yi çalıştırmış, okumaları beraber yapmış, kısacası ona kol kanat germiş. Bu abiliğin karşılığında da ayrılmaz bir dostluk doğmuş.
Hwarang ekibi olan Park Hyung-sik ve Kim Tae-hyung boş zamanlarını yakın arkadaşları ile geçiren Park Seo-joon’a Choi Woo-shik ve Peakboy ile tanışmak istediklerini söylemişler. Merkez kuvveti olarak herkesi bir araya getiren kişi Park Seo-Joon olmuş. Bu tanışmalar sonrasında ise Kim Tae-hyung’un ortaya attığı bir soru cümlesi aralarında dolaşmaya başlamış. "Woori-ga Gajok-inka mı?" yani “Biz bir aile miyiz?” anlamına gelen bu sorudan yola çıkarak gruplarına Wooga Squad ismini takmışlar. Kurucusu her ne kadar Park Seo-joon olsa da isim babası V olmuş.
Dönelim bu tatil vloguna, bütün bu arkadaşlık sonuna kadar her saniyesinde hissediliyordu. Dediğim gibi hem çok keyif aldım hem de çok kıskandım. Tatil sırasında bütün ekibin V’ye ailenin küçük çocuğu gibi ilgi ve şefkat göstermesi inanılmaz tatlıydı. Sürekli “üşüdün mü, rahat mısın, bununda tadına bak, uykun geldi mi” şekilde V ile ilgilendiler. Choi Woo-shik’in yeni yayınlanan dizisi Our Beloved Summer’ın bir bölümünü beraber izlemeleri de oldukça keyifliydi. Park Hyung-sik o sıra da “Happiness” dizisinin çekimi olduğu için bir gün geç gelip son günde sabaha karşı 04:30 da ayrılmak zorunda olsa da gerçekten 4-4’lük bir arkadaşlık izlettiler.
Hepsine bayıldım. Peakboy’un 2021 de yayınlanan GYOPO HAIRSTYLE şarkısının klibinde Wooga Squad’ı oynatmış olmasını da buraya not olarak bırakayım. Son olarak Peakboy’un kısa tatilleri için yazdığı şarkıyı Wooga Squad olarak beraber seslendiriyorlar.
Şarkının adı : POLAROID
Raven Melus
BAŞKA NELER VAR ?
FOTOĞRAFLAR
#In the Soop: Friendship Trip#In the Soop#kdrama#kpop#realty#variety#Peakboy#Park Seo-joon#Choi Woo-shik#Park Hyung-sik#V#Kim Taehyung
2 notes
·
View notes
Video
youtube
Çoğu Gitti Azı Kaldı - Murat Başaran ✩ Ritim Karaoke Kürdi Minör Bozlak ... ⭐ Video'yu beğenmeyi ve Abone olmayı unutmayın 👍 Zile basarak bildirimleri açabilirsiniz 🔔 ⭐ KATIL'dan Ritim Karaoke Ekibine Destek Olun (Join this channel to enjoy privileges.) ✩ ╰┈➤ https://www.youtube.com/channel/UCqm-5vmc2L6oFZ1vo2Fz3JQ/join ✩ ORİJİNAL VERSİYONU 🢃 Linkten Dinleyip Canlı Enstrüman Çalıp Söyleyerek Çalışabilirsiniz. ⭐ 🎧 ╰┈➤ https://youtu.be/1W0-mnkVExM ✩ (MAKE A LIVE INSTRUMENT ACCOMPANIMENT ON RHYTHM IN EVERY TONE) ✩ Aykut ilter Ritim Karaoke Ekibini Sosyal Medya Kanallarından Takip Edebilirsiniz. ✩ İNSTAGRAM https://www.instagram.com/rhythmkaraoke/ ✩ TİK TOK https://www.tiktok.com/@rhythmkaraoke ✩ DAILYMOTION https://www.dailymotion.com/RhythmKaraoke ⭐ Çoğu Gitti Azı Kaldı - Murat Başaran ✩ Ritim Karaoke (Kürdi Minör Bozlak Minör 4/4 Misket İhsan Noyan) ❤ @RitimKaraoke Müzisyenlerin Buluşma Noktası...��� ➤ SANATÇININ DİĞER ŞARKILARI İÇİN OYNATMA LİSTESİNE BAKABİLİRSİNİZ... ⭐ 🎧 ╰┈➤ https://www.youtube.com/playlist?list=PL9SktAtLVupMvxtIfqCG_MMsJ4KMfD6Ny ➤ ESER ADI : ÇOĞU GİTTİ AZI KALDI ➤ SÖZ GÜFTE : HALİL GÖKKAYA ➤ BESTE - MÜZİK : İHSAN NOYAN ➤ USÜL : 4/4 C MİSKET ➤ MAKAM - BATI DİZİ : KÜRDİ - MİNÖR ➤ THM AYAK : BOZLAK AYAĞI ➤ ARANJÖR : CEYHUN ÇEL��KTEN ➤ ENSTRÜMANLAR : ELEKTRO BAĞLAMA, ➤ KİMLER OKUDU : MURAT BAŞARAN, AZER BÜLBÜL ➤ FİRMA - ŞİRKETİ : POLL PRODUCTION ➤ KÜNYE : Söz: Halil Gökkaya Müzik: İhsan Noyan Düzenleme: Ceyhun Çelikten Klip Yönetmeni: Kubilay Kasap ŞARKI SÖZÜ ve AKORU "Çoğu Gitti Azı Kaldı" şarkı sözleriyle; Aşkımız erdi bahara Kışı bitti, yazı kaldı Kapandı yıllanmış yara Çoğu bitti, azı kaldı Kapandı yıllanmış yara Çoğu gitti, azı kaldı Sevin, kara gözlüm, sevin Bu mutluluk hakkın senin Dudağımda hasretinin tadı kaldı, tuzu kaldı Çoğu gitti, azı kaldı Yandık sevda ocağında Hep gül olsun kucağında Bu şehrin her sokağında Aşkımızın izi kaldı Fırsat vermedik zamana Talih güldü bizden yana Geldik yolun en sonuna Çoğu gitti, azı kaldı Geldik yolun en sonuna Çoğu gitti, azı kaldı Sevin kara gözlüm, sevin Bu mutluluk hakkın senin Dudağımda hasretinin tadı kaldı, tuzu kaldı Çoğu gitti azı kaldı Yandık sevda ocağında Hep gül olsun kucağında Bu şehrin her sokağında Aşkımızın izi kaldı Yandık sevda ocağında Hep gül olsun kucağında Bu şehrin her sokağında Vay vay Yandık sevda ocağında Hep gül olsun kucağında Bu şehrin her sokağında Aşkımızın izi kaldı Murat Başaran Doğum Ahmet Murat Başaran 4 Haziran 1974 (50 yaşında) Ankara, Türkiye Başladığı yer Türk Tarzlar Pop Meslekler Şarkıcı-şarkı yazarı Çalgılar Bağlama, Keman, Gitar, Vokal Etkin yıllar 1997-günümüz Müzik şirketi Şahin Özer (1999-2002) 2005-2008 EGE müzik 2013 Çınar Müzik 2016 Kemal Aslan Music Production 2017, 2020 Kartin Production 2018-2019, 2020- DMC Eş Pınar Başaran (2013-2018) Ayten Öztürk (e. 2023)[1] Ahmet Murat Başaran (d. 4 Haziran 1974; Ankara), Türk şarkıcı-şarkı yazarıdır. Yaşamı 4 Haziran 1974 tarihinde Ankara'da doğdu. 1997 yılında katıldığı Pop Show adlı beste yarışmasında 2. oldu. Şahin Özer'in de keşfi ile 1999 Kasım ayında Azıcık Ucundan adlı ilk albümünü çıkardı. 3 yıl sonra Hadi Sende Kudur albümünü 2002 Ağustos ayında çıkarmıştır. Hakan Peker'in 2000 yılına damgasını vuran Karam şarkısının söz yazarıdır. Bu dönemde Yalın, Gökhan Özen, Emel Müftüoğlu, Sezen Aksu gibi diğer sanatçılara besteler verdi. Diskografi Albümleri Azıcık Ucundan (1999) Hadi Sende Kudur (2002) Sana Ölürüm (2005) Canın Sağolsun (2008) İşte O Sensin (2013) Single'ları "Canın Sağolsun" (2008) "Yaşamak Siyah Beyaz" (2016) "Küsülmez Aşka" (2016) "Haydi Türkiye!" (2016) "Ya Ya Ya" (2017) "Gizli Saklım" (2018) "Alev Alev" (Furkan Bayraktar ile) (2019) "Yana Yana" (feat. Yıldız Tilbe) (2019) "Sabır" (2020) "Bırakmam Seni" (Ömür Gedik ile düet) (2020) "Leyla" (2020) "Kaçıracağım Seni" (2021) "Dön" (2021) "Yanmayacaksun" (2022) "İstanbul" (2023) Video klipleri Bu liste eksiktir, maddeyi geliştirerek yardımcı olabilirsiniz. Azıcık Ucundan Dert Değil Başı Belalı Yar Ya Ya Ya Yok Canımın İçi Seni Üzerler Bir Öpücük Kesmez Yetti Gari Nankör Sana Ölürüm Değer Bilmezlere Sarmaş Dolaş Canın Sağolsun Kader Bu Sanadır Yar Yıkılsın Meyhaneler Vicdansız Kara kilit Mağrur Alev Alev İşte O Sensin Gülümse Anne Kaynakça ^ "Murat Başaran evlendi". Habertürk. 15 Nisan 2023. 17 Nisan 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 15 Nisan 2023. ^ "Murat Başaran kimdir nereli kaç yaşında? Murat Başaran şarkıları, albümleri ve kariyeri hakkında bilgiler". Hürriyet. 17 Nisan 2023. 16 Nisan 2023 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 21 Aralık 2023. ^ Cenker Tezel (13 Mayıs 2006). "Bir zamanlar 'Kral'dı". Hürriyet. 2 Mayıs 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 1 Haziran 2021.
0 notes
Text
Uyuşmazlıklar rızayla çözülüyor... Arabuluculukla anlaşmalı dosyalar 4 milyonu aştı
https://pazaryerigundem.com/haber/187939/uyusmazliklar-rizayla-cozuluyor-arabuluculukla-anlasmali-dosyalar-4-milyonu-asti/
Uyuşmazlıklar rızayla çözülüyor... Arabuluculukla anlaşmalı dosyalar 4 milyonu aştı
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, yargısal süreçlerde alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemlerinin geliştirilmesi yönünde çalışmalar yaptıklarını belirterek, arabuluculuk yöntemiyle anlaşma sağlanan dosya sayısının 4 milyonu aştığını söyledi.
ANKARA (İGFA) – Hukuk uyuşmazlıklarının tarafların rızasıyla çözüme kavuşturulmasını sağlayan arabuluculuk uygulamasına tabi olan 6 milyon 444 bin 988 dosyadan 4 milyon 72 bin 786’sı anlaşma sağlanarak çözüme kavuşturuldu.
Adalet Bakanlığı’nın resmi internet sitesinde yer alan habere göre, hukuk sistemine kazandırılan arabuluculuk; iş, kira, ticaret ve tüketici uyuşmazlıklarında başarı ile uygulanıyor.
Arabuluculuk sayesinde uyuşmazlıklar kısa bir sürede çözüme kavuşturuluyor, mahkemelerin iş yükü azalıyor ve toplumsal uzlaşı kültürüne katkı sağlanıyor.
Arabuluculuk; iş uyuşmazlıklarında 1 Ocak 2018, ticari uyuşmazlıklarda 1 Ocak 2019, tüketici uyuşmazlıklarında ise 28 Temmuz 2020’den itibaren zorunlu olarak uygulanıyor. İhtiyari arabuluculuksa hukuk sistemine 14 Kasım 2013’te kazandırılmıştı. Tüm hukuk uyuşmazlıklarında başvurulabilen arabuluculukta bu güne kadar 6 milyon 444 bin 988 dosya sisteme girdi. Müzakeresi tamamlanan 6 milyon 223 bin 211 dosyadan 4 milyon 72 bin 786’sı anlaşma ile çözüme kavuşturuldu. Böylelikle anlaşma sağlanan dosyalarda başarı oranı yüzde 65 oldu.
DOSYALAR ARABULUCULUKLA KISA SÜREDE ÇÖZÜLÜYOR
İş uyuşmazlıklarında müzakeresi tamamlanan 2 milyon 185 bin 432 dosyadan 1 milyon 77 bin 534’ü anlaşma ile sonuçlandı ve başarı oranı yüzde 49 oldu. Bu dosyalar ortalama 10 gün gibi kısa bir sürede çözüme kavuşturuldu.
Ticari arabuluculukta ise müzakeresi tamamlanan 839 bin 764 dosyadan 334 bin 440’ı anlaşma ile sonuçlandı ve yüzde 40 başarı sağlandı. Arabulucular bu dosyalarda ortalama 20 gün gibi kısa bir sürede tarafları uzlaştırdı.
Tüketici uyuşmazlıklarında da uygulamanın başladığı 28 Temmuz 2020’den bugüne kadar 434 bin 350 dosyada müzakere tamamlandı ve bu dosyalardan 160 bin 995’i çözüme kavuştu. Dosyalarda ortalama 10 günde uzlaşma sağlandı.
1 Eylül 2023 itibariyle başlayan kira uyuşmazlıklarında arabuluculuk uygulamasıyla 234 bin 535 dosyada müzakere tamamlandı. Bu dosyalardan 110 bin 55’i anlaşma ile sonuçlandı. Kira uyuşmazlıklarında arabuluculukta başarı oranı ise yüzde 47 oldu.
İhtiyari arabuluculukta ise müzakeresi tamamlanan 2 milyon 442 bin 282 dosyadan 2 milyon 369 bin 702’sinde anlaşma sağlandı. Böylece müzakeresi tamamlananların anlaşma oranı yüzde 97 oldu.
BARIŞÇIL, DOSTANE, HIZLI VE AZ MASRAFLI ÇÖZÜM YOLU
Arabuluculuğun hukuk sistemine 2013 yılında kazandırıldığını ve ilerleyen yıllarda geliştirilerek yaygınlaştırıldığını vurgulayan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, dosyaların dostane şekilde çözüme kavuşturulduğunu kaydetti.
Yargıda özellikle alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemlerinin geliştirilmesiyle ilgili önemli çalışmaları olduğunu belirten Bakan Tunç, “Bugün dünyada da giderek değer kazanan ve bizim geleneklerimizde de olan arabuluculuk ve uzlaştırma müesseselerinin daha da geliştirilmesi, bu konudaki farkındalığın daha da artırılması ile ilgili çalışmalarımızı sürdürüyoruz. 2013’te hukuk sistemimize giren arabuluculukla bugüne kadar 6 milyonu aşkın uyuşmazlık görüşüldü. Müzakereleri tamamlanan 4 milyonun üzerindeki dosya anlaşmayla sonuçlandı. Dolayısıyla daha barışçıl, daha dostane, daha hızlı sonuca varılan ve daha az masrafla vatandaşlarımızın hakkına kavuştuğu bu sistemi geliştirmenin gayreti içerisindeyiz” diye konuştu.
BU Haber İGF HABER AJANSI tarafından servis edilmiştir.
0 notes
Text
DEĞİŞİME AYAK UYDURABİLMEK…
4 Ağustos 2019 tarihinde 426 kilometrelik İstanbul-İzmir Otoyolu açıldı.
Ve o günden sonra bizim için hiçbir şey eskisi gibi olmadı…
Gerçi bir iki yıl öncesinden, 24 saat açık olmasına alıştığımız dinlenme tesislerimiz gece yarısından sonra kapılarına kilit vurmaya başlamıştı…
Otoyol açıldıktan sonra kapanmalar hızlandı, ayakta kalanlar da zorlanmaya başladı…
Burada bir duralım…
Şimdi sayısal verilerle durumu biraz daha netleştirelim.
Jandarma Komutanlığından aldığım Plaka Tanıma Sistemi kayıtları itibarıyla;
2018 yılında Susurluk karayolundan geçen araç sayısı 13.162.361,
2019 yılında geçen araç sayısı da 13.891.779 adetti.
Otoyol açıldıktan 1 yıl sonra…
Yani 2020 yılında Susurluk’tan geçen araç sayısı: 8.434,247 oldu…
Günlük geçen ortalama araç sayısı 30-40 binlerden 15-20 binlere düştü.
(%40 oranındaki bu düşüşte pandeminin de etkili olduğunu söylemeliyim. Pandemi öncesinde aylık ortalama 800 bin olan araç sayısı, Nisan ayında 450 bine düştü. Mayıs'ta 500 bine çıkan sayı, yaz aylarında (Haziran, Temmuz, Ağustos) 1 milyona ulaştı. Eylül'de 800 bine geri dönen araç sayısı, Ekim, Kasım ve Aralık aylarında 500 bine geriledi.)
Devam edelim…
2021 yılında Susurluk’tan geçen araç sayısı eski günlerdeki gibi olmasa da 10.954.829
Yeniden bir yükseliş…
2022 yılında 10.512.273
2023 yılında ise geçen araç sayısı şaşırtıcı bir düşüşle, 8.747.505 adet.
2024 yılı için eski günlere döneceğimizin garantisi yok.
Gerçekler sayılarda gizli…
En önemli istihdam kaynaklarımızdan biri olan yol boyu işletmelerimiz, her yıl biraz daha zor duruma düşüyor.
Ama bunu sadece İstanbul-İzmir Otoyoluna bağlayamayız.
Hizmet sektöründe hizmeti iyi veren ayakta kalır.
Birçok tesisimiz gelişen şartlara ayak uyduramayıp kapanırken, Düzdağ Tost gibi yol üzerinde bile olmayan işletmeler müşteri kaybına uğramadı.
Bunun nedenlerini sorgulamadan sorunu otoyola bağlamak, yanlış teşhis koymak olur.
Bakın, şunu açıkça ifade edeyim;
Biz bazı şeyleri değiştirmedikçe hiçbir şey kendi kendine değişmez.
“Hadi yatırım yapın” demekle kimse yatırım yapmaz.
Bütün şehirler yatırımlardan pay almak için rekabet halindeler.
Hiçbiri “benim bu fabrikaya, bu üniversiteye, bu tesise ihtiyacım yok, bu da sizin şehrinize olsun” demiyor.
Sürekli rekabet halindesin.
Akıllı davranmaz, gayretle, istekle, birlik ve beraberlik içinde harekete geçmezsen anında denklemin dışında kalıyorsun.
Denklemin dışında kalmak istemiyorsak, değişime uyum sağlamalıyız.
Mesela Festiva Outlet'in yanındaki âtıl Yıldız Tesisleri, MODALİFE firmasıtarafından satın alındı. Görüştüğüm yetkili, ülke çapında birçok mağazası bulunan mobilya üreticisi MODALİFE'in en az 100 kişilik istihdam sağlayacağını, Susurluk’un kısa sürede çevre il ve ilçelerden düğün paketi için gelecekler için bir cazibe merkezi haline geleceğini söyledi.
İşte sadece dinlenme tesislerimizle değil buna benzer “farklı istihdam alanlarına” yer açarak değişime ayak uydurabiliriz.
Yoksa neler olacağını düşünmek bile istemiyorum…
Ramazan S. TOPRAKTEPE
0 notes
Text
19 kasım 2018
1//Hava.
Vahşi denilen bir hayvan, vahşi denilmeyen (kimin “vahşi” olduğuna kim, nasıl, nerede karar veriyor? “Vahşi” ne demek?) bir başka hayvanla koşuyor. Bir süre yarışıyorlar. Vahşi olan kararlı görünüyor. Bu zorunlu geziden kârlı çıkacak. Daha öncekiler gibi kaybetmeyecek. Kaybedenlere ne olduğunu gördü çünkü. Daha öncekiler kaybederken izledi çünkü. Kenardan. Gizlice. (mi?) Tüm gücüyle koşuyor. Kazanmak için koşuyor. (Neyi kazanmak için?) Zaten onun olanı. Hiçbir zaman onun olmamış olanı. Vahşi hayvan kazanmak için koşuyor.
2//Ateş.
Vahşi olmayan sadece küçük bir gezintiye çıkmıştı. şimdi koşuyor çünkü hayatta kalmak istiyor. Bu sadece ama sadce bir savaştan ibaret ve bu savaşta daha önce hepimiz öldük.
(Peki ya kaçımız yaşadık?)
Koşuyor çünkü bunu yapması gerekiyor. Beslemesi gereken yavruları var. Korkuyor. Korkmak zorunda. Düzen böyle söylüyor. Hem, tatmin etmesi gereken bir özgüveni var. Vahşi hayvandan daha hızlı koşabilir. Zihnine kazılı çürüyüp gitmiş fotoğraflar ve büyük bir yangın var. Bu yangını kim başlattı kimse bilmiyor. Şimdiye kadar sönmedi çünkü küçük ve önemsiz şeylerin yanarken ağızda bıraktığı tat vahşi olmayanın hoşuna gidiyordu. Eğer yeterince hızlı koşarsa
yangın söner mi, yoksa daha da mı şiddetlenir?
3//Su.
Bekleyip görmek gerekiyor.
(Sanki hiç görmemiş gibi davranmak da benim hoşuma gidiyor.)
Vahşi hayvan soluklanmak için durduğunda vahşi olmayan zaferle atak yapıyor ve tüm hayatı boyunca koşmadığı kadar hızlı koşuyor.
4//Toprak.
Vahşi olmayan seri hareketlerle vahşi olanın üstüne atlar. Savaşa ara verilir. Vahşi olan kendine karşı kaybetmiştir ve vahşi olmayan bir süre daha yaşamaya devam edecektir.
//Güzel ve güneşli bir kış günü, kaldırım taşının günceleri, 910'uncu kalem. (Kış günü güneşliyse güzel değildir.)
1 note
·
View note
Text
XRP yorumları son günlerin en çok konuşulan mevzuları ortasında yer alıyor. Yasal mahzurlara karşın XRP, ticaret hacmi ve piyasa derinliği açısından 2023 yılının ikinci çeyreğinde Bitcoin ve Ethereum’un akabinde en çok süreç gören üçüncü kripto para ünitesi olarak ortaya çıktı.SEC davası, XRP’nin kıymeti için değerli bir itici güç olmaya devam ediyor. Kripto para analistleri, firma hakkında olumlu bir karar çıkması halinde XRP token için bir yükseliş beklenebileceğini, olumsuz bir sonuçta ise karşıt tesir yaşanabileceğini düşünüyor.Bu kestirimleri destekleyen bir örnek ise Hinman dokümanlarının yayınlanmasının akabinde XRP’nin toparlanması olarak görülüyor.Ripple, ABD’deki yasal zorlukların yanı sıra, XRP’nin değerlemesini artırabilecek bir faktör olarak ödeme teknolojisiyle ilgili kıymetli iştiraklere güveniyor. Örneğin CEO Brad Garlinghouse, yakın vakitte Dubai’ye gerçek genişleme duyurularıyla şirketin dünyanın başka bölgelerinden ilgi gördüğünden bahsetmişti.XRP en yüksek kaçı gördü?CoinMarketCap datalarına göre, XRP‘nin birinci fiyatı 2013’te 0,005875 dolar olarak kaydedilmiş ve Kasım 2013’teki kısa bir boğa koşusunun akabinde kripto paranın fiyatı 0,05238 dolara yükselmişti.Bunu takiben kripto paranın fiyatı düştü ve fiyatın 0,33 dolara yükseldiği 2017 yılının ikinci çeyreğine kadar çoğunlukla 0,01 doların altında süreç görmeye devam etti.XRP’nin fiyatı daha sonra konsolide oldu ve 4 Ocak 2018’de ATH’si olan 3,84 dolara ulaştı.Aralık 2020’de SEC, Ripple’a kayıtsız menkul değerler sattığı için dava açtı. Bu, 2021 boğa koşusuna karşın, XRP’nin dorukta 1,9637 dolara temas ederek yeni bir ATH kazanamayacağı biçiminde yorumlandı.Nisan 2021’deki boğa koşusu doruğundan sonra XRP, Eylül 2022’de kırılmayı başardığı bir düşüş trend çizgisini takip etti. Akabinde XRP fiyatı, sıçrama yapmadan ve Nisan 2023’te kısa bir mühlet için yeni bir yüksek düzey belirlemeden evvel trend çizgisini yine test etti.XRP yorumları fiyat varsayımı 2023Hem yükseliş hem de düşüş eğilimi gösteren çeşitli faktörler mevcut durumda XRP’yi etkilemeye devam ediyor. Lakin XRP’nin kısa vadede patlayabilecek bir kripto para olup olmadığını belirleyen ana gösterge fiyat tablosu…Düşüş trend çizgisini kırdığından beri, XRP fiyatı bir birikim kademesine girdi. Bu, ayı piyasasının sona ermesinin akabinde bir piyasa döngüsünün birinci etabı olarak görülür. Bu basamak, ekseriyetle yüksek belirsizlik ve bir varlığa nispeten düşük ilgi ile gelir.Yavaşlayan global iktisat, mevcut kripto ayı piyasası ve Ripple’ın SEC ile devam eden davası göz önüne alındığında, XRP ve daha geniş kripto piyasası hakkında hala çok fazla belirsizlik bulunuyor.Dolayısıyla bu durumu göz önünde bulundurarak, XRP fiyatının yılın geri kalanında konsolide olması ve 3. çeyrekte aşağı istikametli potansiyel bir sapma yaşanması bekleniyor. Bu nedenle, Ripple fiyat iddiası 2023’ün sonuna kadar ortalama fiyatın 0,38 ABD doları olduğu iddia ediliyor.Öte yandan fiyat takviyenin altına saparsa yahut bir “siyah kuğu” olayı meydana gelirse, 0,20 dolarlık mümkün düşük düzeylerin de görülebilme mümkünlüğü bulunuyor. Kripto piyasası daha geniş çerçevede bir toparlanma gösterirse de muhtemel en yüksek düzey olan 0,56 dolar tekrar beklentiler ortasında yer alıyor.XRP fiyat varsayımı 2024Ripple’nın, SEC’e karşı açtığı davayı kazanması bekleniyor. Mart ayında şirket, Yüksek Mahkeme’nin Ripple’ın davadaki en değerli savunmalarından birini desteklediğini duyurmuştu. Buna karşılık savunma ise XRP’ye dava öncesi menkul değer olup olmadığı konusunda “adil uyarı” verilmediği istikametindeydi.Daha yakın bir vakitte, XRP’nin kayıtsız bir menkul değer olduğu tezlerini daha fazla savunmaya yardımcı olan “Hinman e-postaları” yayınlandı.Hinman e-postaları, Eski SEC Lideri William Hinman tarafından yazılan ve SEC’in Bitcoin yahut Ethereum’u menkul değer olarak görmediğini belirten bildirilerden oluşuyor. E-postalar 2020’den beri davaya dahil edilse de fakat yakın vakitte kamuoyuna açıklanmıştı.Genel olarak Ripple’ın davasında SEC’i yeneceği tarafında bir beklenti kelam konusu.
Şayet bu kestirim gerçekleşirse, XRP mahkemede menkul değer olmadığını kanıtlayan tek kripto para olacağı için inanılmaz derecede yükseliş gösterebilir.Ancak SEC’in davayı kazanma ihtimali de var. Bu senaryonun gerçekleşmesinde ise XRP fiyatının 2024’te ıstıraba girebileceği öngörülüyor.Mahkemede yaşanacak rastgele bir mağlubiyet, Ripple’ın ağır bir para cezasına çarptırılacağı manasına gelir. Bununla birlikte, XRP blokzinciri açık kaynaklıdır ve herkes bir node çalıştırabilir. Bu nedenle, blokzincir hala tasarlandığı üzere çalışmalıdır.Diğer bir konu ise kripto boğa koşusunun Bitcoin halving’in akabinde yani 2024’te başlayacağı varsayım ediliyor. Tüm bu datalara dayanarak, “Ripple için olumlu bir dava sonucu, XRP fiyatını desteklemeye yardımcı olabilir.” yorumu öne çıkıyor.Popüler analistler, XRP yorumları ve fiyat varsayımı için 2024’ün sonuna kadar 1,80 dolarlık bir gidişatı öngörüyor.Öte yandan davanın sonucuna ve kripto piyasası şartlarına bağlı olarak, XRP çok daha yükselebilir ve potansiyel olarak 3,10 dolara ulaşabilir. Bununla birlikte, durum SEC’in lehine dönerse, 0,50 dolarlık düşük düzeyleri de görebiliriz.
0 notes
Text
Görme Engelli Milli Judocu Zeynep Çelik, Olimpiyat Altınına Odaklandı
Görme engelli milli judocu Zeynep Çelik, 2024 Paris Paralimpik Oyunları'nda zirveye çıkmak istiyor. Judoya başladığı 2014 yılında Türkiye şampiyonu olduktan sonra milli takıma gitmeyi başaran 27 yaşındaki Çelik, 2015'te Portekiz'de yapılan Avrupa Judo Şampiyonası'nda çıktığı müsabakalarda büyükler kategorisinde üçüncülük elde etti. Sonraki yıllarda da Avrupa ve dünya şampiyonalarına katılan Çelik, bu müsabakalardan şampiyonluklar elde ederek, kariyerinde önemli bir başarıya imza attı. Tokyo 2020 Paralimpik Oyunları’nda 57 kiloda üçüncülük elde eden Çelik, 2022 yılının kasım ayında Azerbaycan'da katıldığı Uluslararası Görme Engelliler Spor Federasyonu (IBSA) Dünya Görme Engelliler Judo Şampiyonası'nda altın madalya kazanarak başarısını sürdürdü. Milli sporcu Zeynep Çelik, AA muhabirine yaptığı açıklamada, sürekli çıtayı yükseltmek için gayret gösterdiğini belirterek, "2017'de Avrupa, 2018'de dünya, 2019'da tekrar Avrupa ve dünya şampiyonu oldum. Azerbaycan'daki şampiyonada da tekrar şampiyon oldum." dedi.
- Köylerindeki kız çocuklarına örnek oldu Spora başladığı zamanlarda birtakım zorluklarla karşılaştığını aktaran Zeynep Çelik, "Ailem her türlü desteği verdi ve okuduktan sonra Ağrı'daki köyümüzde bir sürü kız çocuğu okumaya başladı, herkesin önü açıldı. 4 yaşında babamı kaybettim ve annem bize hem annelik hem de babalık yaparak arkamızda durdu. En büyük zorluk benim için buydu. Görme engelli olduğumdan ilk başlarda okumak zor geldi. Tahtayı görememek, yazıları yazamamak bu büyük problem oluyordu. Erzurum'da okumaya geldim ve engelli okulunda okudum, liseyi burada bitirdim. Öyle zorluklarla karşılaştık ama hamdolsun." diye konuştu. Bütün bu zorluklara rağmen devletin yanlarında durduğunu anlatan Çelik, "En büyük destekçimiz, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın özellikle engellilere gösterdiği ilgiydi. Çünkü biz birtakım problemler yaşıyorduk. Dışarı çıkınca 'kendi başına hareket edebiliyor musun' diyorlardı. Devletimizin verdiği yüksek derecedeki desteklerden dolayı okula başladıktan sonra kendi başımıza kendi ayaklarımızın üzerinde durmaya başladık." ifadelerini kullandı. - Paris'te altın madalya almak istiyor Zeynep Çelik, yeni şampiyonluklar kazanmanın peşinde olduğunu vurgulayarak, sözlerini şöyle tamamladı: "Azmin sonu başarıdır, çalışmadan emek olmadan olmaz. Tokyo 2020 Paralimpik Oyunları'nda olimpiyat üçüncüsü oldum ve şimdi önümüzde Avrupa ve dünya judo şampiyonaları var, oralarda da altın madalya almayı hedefliyorum. 2024 Paris Paralimpik Oyunları'nda İstiklal Marşı'nı okutup şampiyonluğu elde etmek istiyorum." Read the full article
0 notes
Text
İlginç Minecraft İstatistikleri (2023)
Oyun dünyasında hiçbir şeyin 2009'da İsveçli tasarımcı Markus Persson, diğer adıyla Notch tarafından yaratılan Minecraft'ın yükselişi kadar sürpriz yaratmadığını söylemek yanlış olmaz. Basitlik ve kullanım kolaylığı, milyonları yaratıcı bir sanal blok oluşturma sürecine bağladı. Yaygın Lego saplantısını daha da yükseklere taşıdı. Bu sanal alan çok oyunculu inşa etme oyunu, şüphesiz tüm zamanların en çok satan video oyunlarından biridir. Ancak Minecraft hala popüler mi? Epeyce. Bu nedenle İstatistikBeyin.com'da en son Minecraft istatistiklerini derinlemesine incelemeye karar verdik.
İnanılmaz Minecraft İstatistikleri (Editörün Seçimi)
Akıllara Durgunluk Veren Minecraft İstatistikleri - Minecraft 2009'da sadece altı günde oluşturuldu ve 2011'de kullanıma sunuldu. - Microsoft, Minecraft'ı 2014 yılında 2,5 milyar dolara satın aldı . - Minecraft, 2020'de 600 milyon üniteye ulaştı. - Minecraft'ın mobil versiyonu tek başına 2018'de 110 milyon dolara ulaştı. - Ayda 126 milyondan fazla insan Minecraft oynuyor. - Minecraft, 2015'te En İyi Aile ve Sosyal Oyun Ödülü, 2015'te Video Oyunları için Çocukların Seçimi Ödülü ve 2011'de En İyi Bağımsız Oyun Ödülü dahil olmak üzere birçok ödül kazandı. - Minecraft yaratıcısı Markus Persson, 2012'de BAFTA Oyunları Özel Ödülü'nü kazandı.
Minecraft İstatistikleri 2022
Yeni on yıl, MC'nin popülaritesinin hiçbir yavaşlama belirtisi olmadan arttığını görüyor. 1. 126 milyon aktif Minecraft oyuncusu var. (Kaynak: Business Insider, Statista) 2018 Minecraft istatistikleri, o sırada aylık 91 milyon aktif oyuncu olduğunu gösterdi. Ama şu anda kaç kişi Minecraft oynuyor? İşte kepçe: Microsoft'tan Helen Chiang, Business Insider'a Minecraft'ın Eylül ayında her ay 112 milyon aktif oyuncusu olduğunu ve Ekim 2018 rakamlarına göre 20 milyonluk bir artış olduğunu söyledi. Ve Minecraft'ın 2022'de kaç oyuncusu olduğuna gelince, bu sayı şu anda aylık 141 milyon kullanıcıya ulaşıyor. 2. Minecraft satışları, 400 milyonu Minecraft Chinese Edition olmak üzere 600 milyondan fazla kopyaya ulaştı. (Kaynak: PCGames, The Verge, Sportskeeda, Statista, TechaCake) Minecraft'ı kaç kişi yaptı? Bir geliştiricinin tek kişilik projesi olarak başlayan proje, Mojang Studios'un dahil olduğu 494 çalışana ulaştı. İşte nedeni: Minecraft, Kasım 2019 itibariyle satılan 180 milyon kopya ile tüm zamanların en popüler video oyunu oldu. O zamandan beri, Minecraft İstatistikleri gösterdi ki sayılar 24 milyon kopya arttı. Mayıs 2020 itibariyle, yalnızca Çin'de 400 milyondan fazla kopya satıldı ve dünya çapında satılan 200 milyon Minecraft daha, bu da onu muhtemelen şu anda en büyük oyun haline getiriyor. Karşılaştırıldığında: Microsoft oyunu 2014 yılında satın aldığında oyunun satışları 50 milyon civarındaydı. Şaşırtıcı olmayan bir şekilde, oynanan Minecraft saatlerinin çoğu, insanların oyunu oynamak için günde beş saatten fazla zaman harcadıkları varsayılan Çin'de kaydediliyor. 3. Ocak 2021'de Minecraft oyuncularının 'e kadarı PlayStation 4 kullandı. (Kaynak: Gamestat) Minecraft'ı kaç kişinin hangi platformda oynadığına bakıldığında, PS4 için Minecraft istatistiklerinin ortaya koyduğu üzere şu anda oyuncuların 'inin yani 51.5 milyonun tercihi PlayStation 4. veya 21,5 milyon oyuncu PlayStation 3'ü tercih ederken, PlayStation Vita yalnızca %4 veya 3,2 milyon oyuncunun tercihi. 4. Yeni oyuncuların 'ü ve kupa kazananların 'i PS4 kullanıyor. (Kaynak: Gamestat) Yeni oyuncular söz konusu olduğunda, Minecraft oyuncu istatistikleri veya 650.000 kişinin PlayStation 4 kullandığını gösteriyor. Ardından, %6 veya 43.000 kişi PlayStation 3 kullanıyor ve yalnızca %0,7 veya 5.300 kullanıcı PlayStation Vita'yı tercih ediyor. Daha ne: Minecraft oyuncu istatistikleri, 'e varan bir oranın veya 2,3 milyon kupa kazananın PlayStation 4 kullandığını, yalnızca %5'inin PlayStation 3 kullandığını ve yalnızca %0,5'inin PlayStation Vita'yı tercih ettiğini ortaya koyuyor.
Minecraft Demografisi
Minecraft Tüm bu pikselleri görkemli yapılara kim topluyor? 5. Ortalama bir Minecraft oyuncusu 24 yaşında bir erkektir. (Kaynak: PCGamesN) Oyunun çocuklar arasındaki muazzam popülaritesine rağmen, ortalama bir Minecraft oyuncusu 20'li yaşlarının ortasında bir erkektir. Bu, oyuncu tabanının en gençlerle birlikte hatırı sayılır bir yetişkin birliğe sahip olduğu anlamına gelir. 6. 3 ila 12 yaş arası erkek çocukların 'e varan oranı, kızların ise yalnızca 'si Minecraft oynuyor. (Kaynak: Chat) Minecraft'ın cinsiyet tarafsızlığı bir efsanedir, çünkü rakamlar erkeklerin Minecraft'ı kızlardan daha fazla oynadığını açıkça göstermektedir. Ek olarak, 6 ila 8 yaş arası çocukların 'e kadarı Minecraft oynuyor ve 9 ila 12 yaş arası çocukların 'inden fazlası aktif oyuncular. Bu sayıların 'si haftada birden fazla oynadığını bildiriyor. Şimdi: 6 ila 8 yaş arası erkeklerin 'inin, kızların ise yalnızca 'unun katıldığı bir sonraki yaş grubu söz konusu olduğunda eşitsizlik daha da belirgindir. 7. İngiliz erkeklerin yaklaşık 'si Minecraft'ın en sevdikleri oyun olduğunu söylüyor, MC istatistikleri bunu doğruluyor. (Kaynak: Statista) İngiltere ve İsveç'te toplanan verilere göre, ergenlik çağındaki gençlerle ilgili yaş ve cinsiyet Minecraft kullanıcı istatistiklerine bakıldığında, erkeklerin Minecraft oynama olasılığı kızlardan biraz daha yüksek. İsveçli çocukların yaklaşık 'ü oyunu oynuyor (erkeklerin 'si ve kızların 'si) ve İsveç'teki çocukların yaklaşık %6'sı haftalık olarak oyun oynadığını bildirdi. 8. Ebeveynlerin sadece 'i çocuklarıyla Minecraft oynuyor. (Kaynak: Chat) Oyunların kesinlikle tek kişilik etkinlikler olması gerekmez. Ve Minecraft harika bir örnektir: Çocukların 'i arkadaşları, kardeşleri, diğer aile üyeleri veya diğer çevrimiçi oyuncularla birlikte oynuyor. Tüm oyuncuların yaklaşık 'si bu şekilde tek başına oynamayı tercih ediyor. Buna rağmen, yardımcı oyuncu olarak ebeveynlerin sayısı çok düşük, sadece . 9. Erkek çocukların 'ye varan oranı YouTube'da Minecraft ile ilgili içerik izliyor. (Kaynak: The Conversation, Indian Express) Oyunla ilgili içerik tüketimi, cinsiyet farkının en belirgin olduğu yerdir. Aslında, erkeklerin yaklaşık üçte biri Minecraft Youtube videoları izlerken, kızların yalnızca %9'u böyleydi. Her neyse, YouTube'daki Minecraft videoları 100,2 milyar izlenme sayısına sahip.
Minecraft Sunucu İstatistikleri
Minecraft sunucu barındırma gerçekten büyük bir şeydir. 10. Minecraft istatistikleri, en fazla sayıda Minecraft sunucusunun ABD sunucuları olduğunu gösteriyor. (Kaynak: Minecraft İstatistikleri) Minecraft oyuncu tabanını sunucu numaraları üzerinden de inceleyebiliriz. İşte kepçe: Sunucuların 'sı ABD'de, ,7'si İngiltere'de ve ,4'ü Almanya'da bulunurken, bunu sırasıyla %6,1 ve %4,4 ile Rusya ve Fransa takip ediyor. Ülkelere göre Minecraft sunucularının sayısı: - ABD - 3748 - Birleşik Krallık - 2137 - Almanya - 1180 - Rusya - 627 - Fransa - 459 - Ukrayna - 382 - Kanada - 343 - İtalya - 213 - Hollanda - 113 - Hindistan - 96 - Danimarka - 91 - Çek Cumhuriyeti - 78 - Avusturya - 59 - Bulgaristan - 58 - Avustralya - 55 - Romanya - 54 - Japonya ve Polonya - 47 - İspanya - 41 - Sırbistan - 34 - İsveç - 33 - Tayvan - 28 - Norveç - 23 - Çin - 21 - İsviçre - 19 - Yunanistan, Türkiye ve Belçika - 18 - Finlandiya - 17 - Yeni Zelanda - 16 - Slovakya - 15 - Litvanya - 14 - Macaristan - 13 - Brezilya, Hong Kong ve Beyaz Rusya - 12 - Estonya, Letonya - 9 - İrlanda, Güney Kore, Singapur - 7 - Portekiz, Arjantin, Özbekistan ve Suudi Arabistan - 6 - Filipinler, İsrail, Güney Afrika ve Slovenya - 5 Diğer tüm ülkelerde 5'ten az sunucu vardır. 11. Eylül 2021'de günlük oynayan seyirci sayısı 200.000'i aştı. (Kaynak: Minecraft İstatistikleri) En son Minecraft istatistiklerine göre, oyuna günlük katılan benzersiz oyuncu sayısı 200.000'in biraz üzerindedir. Bu, geçen yıldan bu yana oyuncuların neredeyse iki katı! Minecraft canlı oyuncu sayma aracını kullanarak her an kaç kişinin Minecraft oynadığını takip edebilirsiniz . 12. İzlanda, Minecraft'ı diğer tüm ülkelerden daha çok seviyor. (Gamestat) Minecraft gerçekleri, oyunun en çok aşağıdaki ülkelerde popüler olduğunu ortaya koyuyor: İzlanda, yapı taşlarının başka herhangi bir yerden iki kat daha fazla tercih edilen oyun olduğu ülkedir ve küresel payı sadece %0,04 olmasına rağmen onu Minecraft oynamada lider yapmaktadır. Ardından, oyunun diğer ülkelerden 1,7 kat daha popüler olduğu İrlanda geliyor. Finlandiya ve Kuveyt'te Minecraft diğer yerlerden 1,5 kat daha popüler. Beşinci sırada, karşılık gelen rakamın 1,4 kat olduğu Norveç geliyor. 13. ABD'de kaydedilen günlük kullanımın ,21'iyle Amerikalılar en aktif Minecraft oyuncularıdır. (Kaynak: PlayerCounter) ABD'deki Minecraft oyuncuları, platformlarda en çok zaman geçirenlerdir. Günlük bazda en aktif Minecraft oyuncuları aşağıdaki ülkelerden gelmektedir: - ABD - ,21 - Brezilya - %6,17 - Rusya - %5,59 - Birleşik Krallık - %5,06 - Almanya - %4,60 Ülkeniz için sayımı artırmak ister misiniz? En iyi Minecraft sunucu barındırma sağlayıcılarımıza göz atın ve dünyanızı çevrimiçi hale getirin. Tüm dünyada bu kadar çok sunucu ve aktif oyuncuyla, merak ediyor olabilirsiniz: Minecraft ne kadar para kazandı? Bundan sonra inceleyeceğimiz şey bu.
Minecraft Pazar Payı
Çevrimiçi oyunlardaki diğer büyük isimlerle karşılaştırıldığında Minecraft nerede duruyor? 14. Minecraft mobile 2018'de 110 milyon dolar kazandı. (Kaynak: Business Insider, Venture Beat, Pocket Gamer, Statista) Pazar analiz şirketi Sensor Tower'ın bildirdiğine göre, mobil satışlar 2018'de 110 milyon doları buldu. Minecraft oyuncu sayısı bu sıralarda 100 milyona yaklaştığı için şaşılacak bir şey yok. Toplamda, bu sürüm 2014'ten bu yana göz alıcı 500 milyon dolar kazandı. Ek olarak, 2019'da PC'de 30 milyon kopya satıldı. 15. Minecraft, 'lık bölgesel bir payla Kuzey Amerika'da en popüler olanıdır. (Kaynak: Gamestat) Minecraft dünyanın farklı bölgelerinde ne kadar popüler? İşte tam bölgesel paylaşım: - Kuzey Amerika - - Batı ve Kuzey Avrupa - - Orta ve Güney Amerika - %8 - Asya - %7 - Orta Doğu - %5 - Doğu ve Güney Avrupa - %4 - Avustralya ve Yeni Zelanda * %3 - Güney Afrika - %0,3 16. Minecraft'ın 2020 için tahmini büyümesi civarında. (Kaynak: Gamestat, Bloomberg) Eski kullanıcılar oyunu yeniden keşfederken bile yenileri ona aşık oluyor. Bu nedenle, Minecraft'ın 2020 için yıllık büyümesinin şaşırtıcı bir şekilde olması ve toplam 600 milyon doları aşması beklenmesi şaşırtıcı olmamalı. Mesele şu ki: Ekim 2020'de geri dönen 2,4 milyon oyuncu var (önceki ay içinde en az bir kupa kazanan oyuncular). Ve hepsi bu değil: 'ye varan oranda veya 62,1 milyon oyuncu, oyun deneyimleri sırasında en az bir kupa kazandı.
Sonuç
Tüm dünyaların yaratılmasına izin veren basit yapı taşlarının çekiciliği inkar edilemez ve tüm nesillere yayılır. Bu nedenle Minecraft'ın popülaritesinin yakın zamanda düşmesi pek olası değil, çünkü oyuncu havuzu sadece büyüyor. Anahtar paket servisi: Minecraft istatistikleri, COVID-19 kısıtlamalarının neden olduğu büyümeyi gösteriyor. Ve insanlar sosyal mesafe olarak, internette giderek daha fazla zaman geçiriyorlar. Minecraft, başkalarının eşliğinde oynanabilen sosyal oyunlardan biri olduğu için 2023 yılı için mükemmel bir kaçamak. Birçok Minecraft sunucusunda sanal sınıflar bile ortaya çıktığı için 2022 muhtemelen bu trendi takip edecek. Kendi sunucunuzla Minecraft dünyasına katılmak ister misiniz? Dışarıda çok sayıda özel oyun çözümü var, ancak VPS barındırma veya özel bir sunucu gerçekten sonuna kadar gitmek istiyorsanız işinizi görebilir. Kaynak: https://webtribunal.net/ Read the full article
0 notes
Text
İsviçre Dünya kupasında G grubunda mücadele edecek
🇨🇭SESİ- Katar'ın ev sahipliği yapacağı 22. Dünya Kupası'nda İsviçre, G Grubu'nda mücadele edecek. Grubunda Brezilya, Sırbistan ve Kamerun ile ilk ikiye kalmak için mücadele edecek İsviçre'nin Dünya Kupası'nda bugüne kadar en önemli başarısı çeyrek finale çıkmak oldu. İsviçre'nin kupaya katılma mücadelesi, öne çıkan oyuncuları, aday kadrosu ve Dünya Kupası geçmişiyle ilgili ayrıntılar şöyle: KUPAYA KATILMA MÜCADELESİ Avrupa elemelerinde C Grubu'nda yer alan İsviçre, İtalya'nın önünde grubu lider tamamlayarak Dünya Kupası'na katılma hakkını elde etti. Grupta oynadığı 8 maçta mağlubiyet yüzü görmeyen İsviçre, 5 galibiyet ve 3 beraberlikle 18 puan toplayarak zirvede yer aldı. Sekiz maçta 15 gol atan İsviçre, kalesinde yalnızca 2 gole izin verdi. İsviçre, grubun güçlü ekibi İtalya ile oynadığı iki maçtan da beraberlikle ayrıldı. İsviçre'nin C Grubu'nda aldığı sonuçlar ve puan durumu şöyle: Bulgaristan-İsviçre: 1-3 İsviçre-Litvanya: 1-0 İsviçre-İtalya: 0-0 Kuzey İrlanda-İsviçre: 0-0 İsviçre-Kuzey İrlanda: 2-0 Litvanya-İsviçre: 0-4 İtalya-İsviçre: 1-1 İsviçre-Bulgaristan: 4-0 Takımlar O G B M A Y P İsviçre 8 5 3 0 15 2 18 İtalya 8 4 4 0 13 2 16 Kuzey İrlanda 8 2 3 3 6 7 9 Bulgaristan 8 2 2 4 6 14 8 Litvanya 8 1 0 7 4 19 3 ÖNE ÇIKAN OYUNCULARI Daha önceki turnuvalarda Alexander Frei, Stephane Chapuisat, Johann Vogel, Hakan Yakın gibi eski önemli oyuncuların forma giydiği İsviçre'nin bu turnuvada en güven duyduğu isimler arasında Arsenal'den Granit Xhaka, Manchester City'den Manuel Akanji ve Chelsea'den Denis Zakaria gibi futbolcular yer alıyor. Türkiye kökenli İsviçreli teknik adam Murat Yakın yönetimindeki İsviçre'nin kalesinde ise deneyimli isim Yann Sommer yer alıyor. İsviçre kadrosunda Süper Lig'den çağırılan tek isim ise Galatasaray'ın forvet oyuncusu Haris Seferovic oldu. İsviçre kadrosunda Türkiye kökenli oyuncu Eray Cömert de kendine yer buldu. DÜNYA KUPASI GEÇMİŞİ
Daha önce Dünya Kupası finallerine 11 kez katılan (1934, 1938, 1950, 1954, 1962, 1966, 1994, 2006, 2010, 2014 ve 2018) İsviçre, turnuvanın deneyimli takımları arasında bulunuyor. Son olarak 1954'te çeyrek finale yükselebilen İsviçre, 2006, 2014 ve 2018'de adını son 16 takım arasına yazdırmıştı. Dünya Kupası'nda çıktığı 37 karşılaşmada 12 galibiyet, 8 beraberlik ve 17 yenilgi alan İsviçre, bu karşılaşmalarda 50 gol atıp, kalesinde 64 gol gördü. İsviçre'nin Dünya Kupası karnesi şöyle: 1934 - Çeyrek final / 1938 - Çeyrek final / 1950 - İlk tur / 1954 - Çeyrek final / 1962 - İlk tur / 1966 - İlk tur / 1994 - Son 16 / 2006 - Son 16 / 2010 - İlk tur / 2014 - Son 16 / 2018 - Son 16 Kadrosu Kaleciler: Gregor Kobel (Borussia Dortmund), Philipp Kohn (Salzburg), Jonas Omlin (Montpellier), Yann Sommer (Borussia Mönchengladbach) Savunma: Manuel Akanji (Manchester City), Eray Cömert (Valencia), Nico Elvedi (Borussia Mönchengladbach), Ricardo Rodriguez (Torino), Fabian Schar (Newcastle United), Silvan Widmer (Mainz 05) Orta saha: Granit Xhaka (Arsenal), Edimilson Fernandes (Mainz 05), Fabian Frei (Basel), Remo Freuler (Nottingham Forest), Ardon Jashari (Luzern), Fabian Rieder (Young Boys), Xherdan Shaqiri (Chicago Fire), Djibril Sow (Eintracht Frankfurt), Renato Steffen (Lugano), Denis Zakaria (Chelsea), Michel Aebischer (Bologna) Forvet: Breel Embolo (Monaco), Christian Fassnacht (Young Boys), Noah Okafor (Salzburg), Haris Seferovic (Galatasaray), Ruben Vargas (Augsburg). Maç takvimi 24 Kasım (11.00): İsviçre-Kamerun (Al Janoub Stadı) 28 Kasım (17.00): Brezilya-İsviçre (Stadyum 974) 2 Aralık (17.00): Sırbistan-İsviçre (Stadyum 974) Read the full article
0 notes
Text
Hava-Sen'den THY'ye promosyon tepkisi: Üzerine kondu!
Havayolu Çalışanları Sendikası (HAVA-SEN), çalışanlara banka promosyonu vermeyen THY'yi eleştirdi. Hava-Sen'in yaptığı açıklamada, "THY primleri yatırdı, promosyonların üzerine yattı!" ifadeleri kullanıldı.
Hava-Sen'den promosyonlar için yapılan açıklama şu şekilde: "THY’nin 2022 yılının ilk 9 ayında elde edilen kardan personele prim adı altında ödeme yapması takdir edilecek bir davranış olmakla beraber, emeği ile geçinen, pandemi döneminde şirketi ayakta tutarak ülke ekonomisine ciddi katkılar yapan çalışanlar arasında tartışma konusu olmuş, adeta iş barışını ve işyerindeki huzuru tehdit eder bir ortama yol açmıştır. Hiç kuşku yok ki, bu ortamın doğmasında; paylaşım kriterlerinin sağlıklı biçimde ortaya konulmaması, sürecin şeffaflıktan uzak yürütülmesi, kıyaslanabilir olmaktan uzak bir nitelik taşıması ağırlıklı rol oynamıştır. 2015, 2018 ve 2021 yılı yapılan prim ödemelerinde yönetim kurulu kararı ardından yetkili sendikayı sürece dahil ederek protokol imzalayan THY yönetimi, bu kez sendikayı muhatap almaya gerek görmemiş ve süreci tek taraflı olarak yürütmüştür. İyiniyetli sayılabilecek bir anlayışla başlatılan süreç maalesef sosyal kutuplaşmayı beraberinde getirmiş, adalet ve aidiyet duygusunu zayıflatmış, çalışanlar arasında kıdem, ehliyet ve liyakat tartışmalarına yol açmıştır.
MAAŞ ÖDEMELERİNİN ÖTELENMESİNDEN ELDE EDİLEN FAİZ GELİRİ ÇALIŞANIN HAKKIDIR. Bilindiği gibi, 2011 yılına kadar THY’de çalışma ayı her ayın 15. günü başlamakta ve ertesi ayın 14. günü sona ermekte ve maaş hesaplaması da bu tarih aralığına göre hesaplanmakta idi. Bu düzenlemeye göre de çalışma ayının son günü olan 14. gün THY çalışanları maaşlarını gün kaybı olmaksızın almakta idi. İkramiyeler ise, ikramiyeye esas 3 ayın son gününde ödenmekte idi. 2011-2012 yılları arasında geçerli olan ve THY ile yetkili sendika Hava İş’in uzlaşamaması sonucu Yüksek Hakem Kurulunca imzalanarak taraflara gönderilen 23. Dönem Toplu İş Sözleşmesi yürürlükte iken, Hamdi Topçu’nun Yönetim Kurulu Başkanı olduğu THY tek taraflı olarak ve Ağustos 2011 tarihinden başlamak üzere çalışma ayı kavramını değiştirmiş ve her ayın 1. günü ile ayın son günü arası olarak belirlemiş, fakat aylık ödeme gününü ise çalışılan ayı izleyen 8. gün olarak uygulamaya koymuştur.
İkramiyelerde de, 3‘er aylık ikramiyeye esas devrenin son günü ödeme uygulamasını kaldırarak 3 aylık devreyi izleyen ayın 8. günü olarak yeni ödeme günü belirlemiştir. 2013 yılında Hava İş yönetimine gelen Ali Kemal Tatlıbal ve ekibi, bu hukuksuz ve işçi aleyhine uygulamayı 25. Dönemde Toplu İş Sözleşmesine koydurarak işverene bağlılığını tescil ettirmiş ve işveren lehine meşru hale getirmiştir. İşveren lehine yetkili sendikanın yaptığı bu düzenleme ile 2011 yılı Ağustos ayından itibaren THY işvereni, personelin aylıklarını ve ikramiyelerini 8 gün geç ödemektedir. Dolayısı ile, her yıl personel ücretlerini 3 aydan fazla (96 gün), ikramiyeleri ise 1 ayı aşacak (32 gün) şekilde gecikme ile ödemekte, böylece THY, yetkili sendikanın onayı ile, her personelin yıllık gelirinden yaklaşık 4 ay faiz geliri elde etmektedir. THY’nin son 11 yıldır gecikme ile ödeme yaparak açık ve net biçimde faiz geliri elde ettiği dikkate alındığında, yapılanın işçinin emekçinin hakkına el koymak olduğu hususunda tereddüt yoktur. THY’nin 9 aylık verilerinden hareketle 2022 yılında 2.1 milyar dolar (Kasım 2022 ortalama kuru ile yaklaşık 40 milyar TL) personel gideri ödeyeceği anlaşılmaktadır. Bu hesaba göre aylık ortalama 3.3 milyar liralık bir kaynağın yıllık % 30’a varan faiz oranı ile her ay 8 günlük faizinin alınmasına rağmen personele ödenmemesi ve THY bilançosuna gelir kaydedilmesi açık bir hak ihlalidir. EMEKLİ BİR YURTTAŞIN ALDIĞI PROMOSYON ORANI THY’NİN ALDIĞINDAN DAHA YÜKSEKTİR. Bugün bir emekli yurttaşımız 3500 TL aylık üzerinden 3 yıl için 5.250 TL promosyon almaktadır. Dolayısı ile yıllık 42.000 TL toplam maaşına karşı yılda 1.750 TL gelir elde etmekte olup bu hesaba göre yıllık maaşının % 4’ü kadar promosyona hak kazanmaktadır. 2022 yılının ilk 9 ayında yaklaşık 1.5 milyar dolar personel ödemesi yapan THY’nin aynı dönemde sadece 6 milyon dolara, oransal olarak % 0,4 (binde dört) promosyon gelirine razı olması basiretli bir tüccar anlayışı ile bağdaşmamakta olup izaha muhtaçtır. Üstelik emeklinin bankadan 1 yılda aldığı toplam maaş 40 bin TL iken, THY’nin banka üzerinden ödediği toplam para yılda 40 milyar TL’dir. Sonuç olarak, 9 ayda 38,9 milyar TL kar elde eden THY’nin çalışanlarına dağıttığı prim değil sadece hak ettiği maaş promosyonunu ancak karşılamaktadır. Bu nedenle yapılan ödeme prim ise, promosyon nerededir? Promosyon ise, prim nerededir? Kaldı ki, 2005 yılından 2011 yılına kadar her çalışma ayının son günü ücretleri yatırmasına rağmen promosyon geliri elde eden THY’nin 2011 yılının Ağustos ayından itibaren 8 günlük geç ödeme yöntemi ile gelirini katmerlediği anlaşılmakta, personelin yıllardır biriken promosyon haklarını ödemek yerine prim adı altında bir ödeme yaparak yükselen hak taleplerini bastırmaya çalıştığı görülmektedir. VERİLEN PRİM PANDEMİ KAYIPLARINI TELAFİ ETMEKTEN UZAKTIR. THY yönetiminin “gönlünden kopan” bu ödeme, THY ile Hava İş yönetiminin anlaşarak pandemide açlığa mahkum ettiği THY çalışanlarının pandemi dönemi kayıplarını dahi telafi etmekten uzaktır. Pandemide tam 1.5 yıl boyunca Kısa Çalışma Ödeneğiyle, indirilmiş ücretlerle çalıştırılan personelin hak kayıpları giderilememiştir. 2022 yılının ilk 9 ayında, 2019 yılının aynı dönemine göre personel giderlerinin % 7.5 azalması bu tespitimizi doğrulamaktadır. Bu kapsamda; 2022 karından yapılan prim ödemesinin 1 takvim yılı dolmadan ve sadece 9 aylık kar üzerinden ödenmesi, kalan 3 aylık devrede elde edilecek kardan verilmesi gereken primden çalışanların mahrum kalması anlamına gelmektedir. Prim ödemesi 2022 yılının ilk 9 ayında elde edilen başarının ödülü ise, 01 Ocak-30 Eylül 2022 tarihleri arasında çalışmış, sözkonusu başarıya katkıda bulunmuş ve fakat istifa etmiş, işten çıkartılmış veya emekli olmuş personele de kıstelyevm esasına (çalıştıkları süre kadar) göre ödeme yapılması gerekmektedir. THY işvereni, 2005-2022 döneminde anlaşmalı bankadan aldığı 100 milyon dolardan fazla promosyon gelirini şirketten ayrılmış olanlar da dahil olmak üzere personele hizmet dönemlerine uygun şekilde faizi ile birlikte paylaştırmalı, 2022 yılı için aldığı/alacağı promosyon gelirini de zaman geçirmeden personele ödemelidir. Bundan böyle, tek seferde yapılan prim ödemeleri yerine TÜİK rakamlarının çok üstündeki “hissedilen enflasyona” karşı personeli korumaya yönelik iyileştirme ve ek zam seçenekleri üzerinde durulmalıdır. Hakedişlerin çalışma ayının son günü ödenmesine ilişkin 78 senelik bir kuralı ve geleneği bir kalemde silen THY’nin oldu-bittiye getirerek ve yetkili sendikayı devre dışı bırakarak İnsan Kaynakları Prosedürüne koyduğu “Ücretler, ait olduğu dönemi takip eden ayın en geç 10’una kadar ödenir. İkramiyeler ise ait olduğu 3 aylık dönemi takip eden ayın en geç 10’una kadar ödenir” kuralını ortadan kaldırmak üzere yetkili sendika cesaretini toplayıp, her istediğine evet dediği THY ile görüşmeli , 2011 yılına kadar olduğu gibi personel ücretlerinin çalışılan ayın son günü ödenmesi için ivedilikle bir ek protokol imzalamalıdır. Sadece doğruların ve gerçeklerin ifade edildiği, hakkın savunulduğu tek yer HAVA-SEN’dir. Şimdiye kadar gizlenen, gözardı edilenlerin ortaya çıkarıldığı, çalışanların aydınlatıldığı gerçek sendika HAVA-SEN’dir. Siz çalışan emekçilerin hakkını savunamayan, yüzüne bakamayan, sahaya çıkamayan kağıt üzerindeki yapı ve oluşumlar sizin hakkını savunamaz. Anlatılacak çok gerçek var ve sırasıyla anlatmaya devam edeceğiz." Hava-sen açıklaması bu şekildeydi. Read the full article
0 notes
Text
THK NASIL BATTI?
1- Daha önce de adı yolsuzlukla anılan kurumun kaderi 2009 yılında başkanlığa seçilen Emekli Tümgeneral Osman Yıldırım'la tamamen değişti. Osman Yıldırım THK Vakfını kurarak bu vakfa ait 13 anonim şirket kurdu.
*
2- Kurulan 13 şirket üzerinden 17 ayrı bankadan 800 milyon ₺ kredi kullanıldı ve bu krediler karşılığında kurumun bütün taşınmazları ve uçaklar dahil pek çok aracı söz konusu bankalara ipotek ettirildi.
*
3- Yapılan usulsüzlükler ve yolsuzluklar üstü örtülemeyecek duruma gelince, Ekim 2014 yılında O.Yıldırım ve Gökcen Havacılık G.Müdürü dahil pek çok kişi gözaltına alındı. Kasım 2014 itibariyle de O.Yıldırım ve oğlunun da aralarında bulunduğu 5 kişi tutuklandı.
*
4- O.Yıldırım daha önce kendisini THK Vakfı mütevelli heyeti başkanı seçtiği için cezaevinden bile kurumu yönetmeye devam etti. Hatta bankalara "Benden izinsiz THK'ya ödeme yapamazsınız" diye ihtarname bile yolladı.
*
5- Kardeşi İbrahim Yıldırım'ı kendisine danışman olarak atadı. THK üniversitesi yönetimi ve rektörünü görevden alıp yenilerini atadı, karısının estetik cerrahını üniversitenin mütevelli heyeti başkanı, kardeşini, eniştesini, yeğenini ve arkadaşını THK Vakfı yöneticisi yaptı.
*
6- Aile şirketine dönen bu yapı yeni yönetimlerin elini kolunu bağladı. Zaten zorda olan kurum yönetilemez hale geldi. Bu süreçte başkan olan Vacit Öktem "Elimizi kolumuzu bağladı, bize Atatürk'ün emaneti olan kurumu kapattırmak istiyor" diye isyan etti.
*
7- Sonraki yıllarda da kurum borç krizi, yeni yolsuzluk iddiaları ve yönetim krizleriyle çalkalanmaya devam etti. 2018 yılında THK yönetimi dilekçe vererek kuruma kayyum atanmasını talep etti.
*
8- Halen kayyum tarafından yönetilen kurumun yapılandırılmış 1.8 milyar borcu var. Zaten tüm mal varlığı ipotek altında olan THK nın hiç bir uçağı yenilenmemiş modernize edilmemiş hurdalar ile doludur.
*
9- Emekli paşaların çiftliği bir kaç ayrıcalıklı zengin çocuğunun eglence mekanına dönüştürülmüş olan THK,
* elinde 1969 model ve onlar da 1990 yılında üretimi durdurlduğu için yedek parçası bile bulanamayan, * bu yüzden bir uçağın parçalarını sökerek bir diğerini uçurmaya çalıştıkları, pilotlarının bile uçmak istemediği, * ellerinde uçamayan 6 uçak kalan, * yıllarca müslümanların derilerini gasp eden Kemalistlerin, ama atam kurmuştu diyerek kutsamaya çalıştıkları, * 1.8 milyar borcu yangın bahanesiyle yaygara yaparak devlete yıkmaya çalıştıkları sadece bir hurdalıktır...
//Emre Kayırlı
11 notes
·
View notes
Video
youtube
Yazımı Kışa Çevirdin - Neşet Ertaş ✩ Ritim Karaoke (Kırşehir Hicaz Majör... ⭐ Video'yu beğenmeyi ve Abone olmayı unutmayın 👍 Zile basarak bildirimleri açabilirsiniz 🔔 ⭐ KATIL'dan Ritim Karaoke Ekibine Destek Olun (Join this channel to enjoy privileges.) ✩ ╰┈➤ https://www.youtube.com/channel/UCqm-5vmc2L6oFZ1vo2Fz3JQ/join ✩ ORİJİNAL VERSİYONU 🢃 Linkten Dinleyip Canlı Enstrüman Çalıp Söyleyerek Çalışabilirsiniz. ⭐ 🎧 ╰┈➤ https://youtu.be/AtNX2bZGgow ✩ (MAKE A LIVE INSTRUMENT ACCOMPANIMENT ON RHYTHM IN EVERY TONE) ✩ Aykut ilter Ritim Karaoke Ekibini Sosyal Medya Kanallarından Takip Edebilirsiniz. ✩ İNSTAGRAM https://www.instagram.com/rhythmkaraoke/ ✩ TİK TOK https://www.tiktok.com/@rhythmkaraoke ✩ DAILYMOTION https://www.dailymotion.com/RhythmKaraoke ⭐ Yazımı Kışa Çevirdin - Neşet Ertaş ✩ Ritim Karaoke (Kırşehir Hicaz Majör 4/4 Neşet Ertaş) ❤ @RitimKaraoke Müzisyenlerin Buluşma Noktası.... ➤ SANATÇININ DİĞER ŞARKILARI İÇİN OYNATMA LİSTESİNE BAKABİLİRSİNİZ... ⭐ 🎧 ╰┈➤ https://www.youtube.com/playlist?list=PL9SktAtLVupMFg-BVEq0U_Vn9J3p9cHHj ➤ ESER ADI : YAZIMI KIŞA ÇEVİRDİN (LEYLAM) ➤ SÖZ GÜFTE : NEŞET ERTAŞ (İZZET ALTINMEŞE) ➤ BESTE - MÜZİK : NEŞET ERTAŞ (İZZET ALTINMEŞE) ➤ USÜL : 4/4 SOFYAN ➤ MAKAM - DİZİ : HİCAZ - MAJÖR ➤ YÖRESİ İL İLÇE : KIRŞEHİR ➤ KAYNAK KİŞİ : NEŞET ERTAŞ ➤ ARANJÖR : ALPER ATAKAN ➤ ENSTRÜMANLAR : BAĞLAMA, KABAK KEMANİ, ➤ KİMLER OKUDU : NEŞET ERTAŞ, KORAY AVCI ➤ FİRMA - ŞİRKETİ : DOKUZ SEKİZ MÜZİK ŞARKI SÖZÜ ve AKORU Em Yazımı kışa çevirdin, karlar yağdı başa Leyla’m Am C Em C Viran oldu evim yurdum, ne söylesem boşa Leyla’m B Am B Ne söylesem boşa Leyla’m, boşa Leyla'm Em Her an gözümde perdesin, nere baksam sen ordasın Am C Em C Mevlam ayrılık vermesin, gökte uçan kuşa Leyla’m B Am B Gökde uçan kuşa Leyla’m, kuşa Leyla’m Em Yardan ayrı kalmak ölüm, söyle ne olacak halim Am C Em C Böyle kader böyle zulüm, gelir garip başa Leyla’m B Am B Gelir garip başa Leyla’m, başa Leyla'm 93.473.418 görüntüleme 24 Haz 2016 Koray Avcı - Sonra Dersin Ki (Full Albüm) #KorayAvcı'nın #SonraDersinKi albümü tüm dijital platformlarda yayında! SONRA DERSİN Kİ (2016 / DOKUZ SEKİZ MÜZİK) En yeni şarkılar için bildirimleri açmayı unutmayın. Söz - Müzik : İzzet Altunmeşe Düzenleme : Alper Atakan Mix-Mastering: Tarık Ceran Şarkı Sözleri Yazımı kışa çevirdin Karlar yağdı başa Leyla'm Viran oldu evim yurdum Ne söylesem boşa Leyla'm Her an gözümde perdesin Nere baksam sen ordasın Mevla'm ayrılık vermesin Gökte uçan kuşa Leyla'm Yardan ayrı kalmak ölüm Söyle ne olacak halim Böyle kader böyle zulüm Gelir garip başa Leyla'm Koray Avcı Genel bilgiler Unvanı Sesi Gülen Adam Doğum 1 Ocak 1990 (34 yaşında) Ankara, Türkiye Tarzlar Özgün, Slow pop, Türk halk müziği, Tasavvufî Meslekler Müzisyen, söz yazarı, solist, şarkı yorumcusu Çalgılar Klarnet, gitar Etkin yıllar 2015-günümüz Müzik şirketi Dokuz Sekiz Müzik (2015-günümüz) Resmî site korayavci.com.tr Önemli çalgılar Klarnet Koray Avcı (d. 1 Ocak 1990, Ankara), Türk şarkıcıdır. Yaşamı Ankara'da doğup büyüyen Koray Avcı, aslen Erzincan ilinin Tercan ilçesindendir. Çocukluğundan beri resim ve müziğe karşı ilgisi vardır. Diskografi Stüdyo albümleri Yıl Plak Şirketi Adı 2015 Dokuz Sekiz Müzik Aşk İle 2016 Sonra Dersin Ki 2018 Senin İçin Değer 2020 Koray Avcı Seni Çok Özlüyorum Tekli çalışmaları (Single) Yıl Plak Şirketi Adı 2016 Dokuz Sekiz Müzik Hoş Geldin 2019 Kim Bilir Yuh Yuh 2021 Sarhoş Gibiyim 2022 Koray Avcı Yeter Masum Değiliz Video klipleri Yıl Parça Adı Albüm Yönetmenler 2015 Sen Aşk İle albümünden parça Hasan Kuyucu 2016 Hoş Geldin Hoş Geldin single Dertliyim Bu Gece Aşk İle albümünden parça Aşk Sana Benzer Sonra Dersin Ki albümünden parça Yanımda Sen Olmayınca 2017 Yakarım Geceleri İmre Haydaroğlu Hangimiz Sevmedik Diz Dize Unutamam Seni 2018 Pirlere Niyaz Ederiz Aşk İle albümünden parça Senin İçin Değer Senin İçin Değer albümünden parça Kemal Başbuğ Adaletin Bu mu Dünya İmre Haydaroğlu Ben Ne Biçim Serseriyim Yine Aylardan Kasım Korhan Bozkurt 2019 Kim Bilir Kim Bilir single Hasan Kuyucu Yuh Yuh Yuh Yuh single İmre Haydaroğlu 2020 Gidiyorum Seni Çok Özlüyorum albümünden parça 2021 Sarhoş Gibiyim Sarhoş Gibiyim single Said Dağdeviren, İdil Dizdar Katkıda bulunduğu albümler Yıl Parça Adı Albüm Plak Şirketi 2016 Bizim Sokaklar Unutulmayan Şarkılar Poll Production 2017 Dargın Mahkum Mahzuni'ye Saygı Arda Müzik 2018 Ummadığım Anda Yıldız Tilbe'nin Yıldızlı Şarkıları Vol.1 Özdemir Müzik Erkekler de Yanar Ve Nazan Öncel Şarkıları Doğan Music Company Katıldığı TV programları Yıl Program adı TV kanalı 2015 Beyaz Show Kanal D 2016 Şeffaf Oda CNN Türk Beyaz Show Kanal D 2017 3 Adam TV8
0 notes
Text
TOFAŞ Uros Trifunovic ile anlaştı
https://pazaryerigundem.com/haber/187018/tofas-uros-trifunovic-ile-anlasti/
TOFAŞ Uros Trifunovic ile anlaştı
TOFAŞ Basketbol takımı son olarak Euroleague ekiplerinden Partizan forması giyen 2000 doğumlu Sırp oyuncu Uros Trifunovic ile anlaşma sağladı.
BURSA (İGFA) – TOFAŞ Basketbol Takımı, 2024-2025 sezonu kadro yapılanma çalışmaları kapsamında Sırp basketbolunun önemli yeteneklerinden Uros Trifunovic’i kadrosuna kattı. TOFAŞ, son olarak Euroleague ekiplerinden Partizan forması giyen ve Sırbistan Milli Takımı’nda da görev yapan Trifunovic ile anlaşma sağlarken; 2000 doğumlu oyuncu geçen sezon Euroleague’de 19 maçta 2.8 sayı-1.5 ribaund; Adriyatik Ligi’nde 19 maçta 5.9 sayı-2.7 ribaund ve Sırbistan Ligi’nde 4 maçta 11.5 sayı-5.3 ribaund-1 asist ortalamalarına imza atmıştı.
2000 doğumlu ve 2.00 cm boyundaki Uros Trifunovic, şutör gard (2) ve kısa forvet (3) / (swingman) pozisyonlarında görev yapmaktadır.
Hırsı ve enerjisiyle TOFAŞ Basketbol Takımımıza güç katacak olan Uros Trifunovic’e ailemize hoş geldin diyor; 2024-2025 sezonu için başarılar diliyoruz.
UROS TRIFUNOVIC KİMDİR?
5 Aralık 2000 doğumlu ve 2.00 cm boyundaki Sırp oyuncu Uros Trifunovic, shooting guard (2) ve small forward (3) / (swingman) pozisyonlarında görev yapmaktadır.
Basketbola ülkesi Sırbistan’ın BC Mega Bemax takımında başlayan ve Sırp Antrenör Aleksandar Trifunovic’in oğlu olan Uros Trifunovic 2017-2018 sezonunu ülkemizde Pınar Karşıyaka’nın Basketbol Gençler Ligi (BGL) takımında geçirmişti.
2018 yılında düzenlenen U18 Avrupa Şampiyonası’nda Sırbistan ile altın madalya kazanan ve maç başına 30 dakika süre aldığı şampiyonayı 10 sayı-4.4 asist-2.3 ribaund ortalamayla tamamlayan Trifunovic, BGL’de de 17 sayı-4.6 asist-3.2 ribaund ortalamalarını tutturmuştu.
Bu etkileyici performansı sonrası 2018-2019 sezonu öncesinde BC Partizan NIS Belgrad takımına transfer olan Uros Trifunovic, 2019-2020 sezonuna ise BC Mega Bemax Belgrad’da başladı. Kasım 2019’da tekrardan Partizan’a dönen Trifunovic, Adriyatik Ligi’nde 8 maçta 4.4 sayı-1.3 ribaund; Eurocup’ta 9 maçta 5.4 sayı-1.7 ribaund ortalamayla oynadı.
2020-2021 Sezonunda Partizan’da Adriyatik Ligi’nde 21 maçta 5.9 sayı-1.6 ribaund; Sırbistan Ligi’nde 5 maçta 9.6 sayı-1.4 ribaund; Eurocup’ta 14 maçta 2.9 sayı-1.3 ribaund ortalamalarını sergileyen Uros Trifunovic 2021-2022 sezonundan itibaren Zeljko Obradovic ile çalışmaya başladı.
Bu sezonu da Adriyatik Ligi’nde 28 maçta 4.3 sayı-1.4 ribaund; Eurocup’ta 13 maçta 5.2 sayı-2.1 ribaund ortalamalarıyla tamamlayan Trifunovic, 2022-2023 ve 2023-2024 sezonlarında ise Euroleague arenasında boy göstermeye başladı.
KK Partizan Mozzart Bet Belgrad ile 2022-2023 sezonunda Adriyatik Ligi’nde 35 maça çıkan 6.3 sayı (%44.8 üçlük isabet)-1.4 ribaund; Euroleague’de ise 1.7 sayı (%42.9 üçlük isabet) ortalamalarına imza atan yetenekli oyuncu, 2023-2024 sezonunda ise Euroleague’de 19 maçta 2.8 sayı-1.5 ribaund; Adriyatik Ligi’nde 19 maçta 5.9 sayı-2.7 ribaund ve Sırbistan Ligi’nde 4 maçta 11.5 sayı-5.3 ribaund-1 asist ortalamalarını sergilemişti.
2021 Yılından bu yana Sırbistan Milli Takımı forması da giyen Uros Trifunovic ülkesi adına 2023 FIBA Dünya Kupası Avrupa elemeleri karşılaşmalarında forma giymiş; 2023 yılında Adriyatik Ligi şampiyonluk sevinci yaşadığı Partizan ile 2024 yılında ise Adriyatik Ligi Süper Kupa şampiyonluğunu havaya kaldırmıştı.
BU Haber İGF HABER AJANSI tarafından servis edilmiştir.
0 notes
Text
ETKİ ORANI “YÜZDE KIRK”…
Bundan tam 10 yıl önce bir yazımın başlığını “YÜZDE OTUZ” olarak koymuştum.
Henüz ihale aşamasında olan İstanbul-İzmir Otoyolu tamamlandığında, Susurluk içinden geçen araç sayısını en az “yüzde otuz” oranında düşüreceğini tahmin ettiğim bir yazımdı.
O yıllarda çokça bu konuyla ilgili yazılar paylaşıyordum.
Özellikle dinlenme tesisi işletmecilerimizi uyarıyordum.
Konuşuyordum onlarla, gelecek ile ilgili planlarını öğrenmek istiyordum.
Odalara, Borsalara, kamu kurumlarına, sivil toplum kuruluşlarına çağrılar yapıyordum; “Oturalım, konuşalım, otoyol sonrası planlamalarımızı şimdiden yapalım” diyordum.
Tabi o yıllarda yolumuz işlekti.
Tesislerimizin önü arabalardan geçilmiyordu.
Herkes memnundu hayatından ve görünürde bir sıkıntı yoktu.
Haliyle yazılarımda bahsettiğim “yüzde otuz” oranı da pek dikkat çekmemişti.
Oysa…
“Yüzde otuz” oranında etkilenmemiz demek; tesislerde çalışan her yüz işçiden otuzunun işini kaybetmesi demekti…
“Yüzde otuz” oranında etkilenmemiz demek; tesislere giren her yüz aracın otuzunun girmemesi demekti…
“Yüzde otuz” oranında etkilenmemiz demek; tesislere mal veren esnafımızın alacağı her yüz liradan otuz liranın azalması demekti…
Ben böyle bakıyordum olaya…
Ama bazı tesis sahipleriyle konuştuğumda, bu oranı öyle fazla ciddiye almadıklarına özellikle şahit olmuştum.
Ve yıllar hızla geçti…
4 Ağustos 2019 tarihinde 426 kilometrelik İstanbul-İzmir Otoyolu açıldı.
24 saat açık olmasına alıştığımız güzelim tesisler, çok önceden gece yarısından sonra kapılarına kilit vurmaya başlamıştı…
Otoyol açıldıktan sonra yavas yavaş birçoğu kapandı…
Ayakta kalanlar da iyice zorlanmaya başladı…
Burada bir duralım…
Şimdi durumu biraz daha net görebilmek için sayısal verilerden bahsetmek istiyorum.
Jandarma Komutanlığından aldığım son bilgilere göre, Plaka Tanıma Sistemi kayıtları itibarıyla;
2018 yılında Susurluk karayolundan geçen araç sayısı 13.162.361,
2019 yılında geçen araç sayısı da 13.891.779 adetti.
Ve…
Otoyol açıldıktan 1 yıl sonra…
Yani 2020 yılında Susurluk’tan geçen araç sayısı: 8.434,247 olmuş…
Günlük geçen ortalama araç sayısı da 30-40 binlerden 15-20 binlere düşmüş.
Bu sayılar %40 oranında bir azalma olduğunu ifade ediyor.
Pandeminin etkisini öğrenmek için aylık verileri de inceledim.
Ocak, Şubat, Mart aylarında ortalama 800 bin olan araç sayısı pandemiyle birlikte Nisan ayında 450 binlere düşmüş.
Mayıs ayında 500 binken Haziran, Temmuz, Ağustos yani yaz aylarının gelmesiyle birlikte 1 milyona çıkmış.
Eylül ayında 800 binlik aylık ortalamasını yakalamasına rağmen, Ekim, Kasım, Aralık aylarında giderek düşen bir ivmeyle yeniden 500 binli seviyelere kadar gerilemiş.
Gerçekler sayılarda gizli…
Sizce de artık bazı şeyleri değiştirmenin zamanı gelmedi mi?...
Ramazan S.TOPRAKTEPE
2 notes
·
View notes
Text
Bunun bir deney olduğunu bir yazıda okudum. O yazıda bu ne kadar doğru bilmiyorum.
1. Bu salgın bilimsel , sosyal , iklimsel digital planlı bir deneydir.
2. Aralık 2015 de Paris de imzalanan Birleşmiş Milletler iklim Değişikliği çerçeve Sözleşmesi gereğince 2020 yılından başlamak üzere 2030 yılına kadar DÜNYANIN SOĞUTULMASI kararlaştırılmıştır.
3. Trump Obama tarafından imzalanan bu Sözleşmenin ABD ye karşı bir ekonomik savaş olduğunu söylemiştir.
4. Dünya Meteroloji Örgütü 6 şubat 2019 da yaptığı açıklama ile 2015, 2016, 2017 ve 2018 yıllarının son 170 yılın en sıcak yılları olduğunu ve yükselme eğrisinin devam ettiğini belirtmiştir.
5. Bu gelişmeler olurken Dünya Sağlık Örgütü tüm dünyaya bir salgına hazırlanılması talimatı vermiştir. Türkiye de 13 Nisan 2019 da yayınlanan pandemi genelgesi ile hazırlıklar başlamış ve Ağustos Eylül 2019 aylarında illerin tamamı hazır hale getirilmiş ve Ulusal Pandemi Planı yayınlanmıştır.
6. AKP ve MHP nin ortak teklifi ile Termik Santrallere verilen ilave süreye ilişkin kanun Erdoğan tarafından VETO edilerek Termik Santraller Aralık 2019 dan itibaren kapatılarak Türkiye Salgına hazır hale getirilmiştir.
7. Salgın Pandemi Bill Gates ve John Hopkins Üniversitesi tarafından Newyork da 18 Ekim 2019 tarihinde 3.5 saat süren bir simülasyon ile tüm dünyaya ilan edilmiştir.
8. Halen ABD deki tüm veriler dünyaya John Hopkins üniversitesi tarafından servis edilmektedir.
9. Salgın pandemi süresinin Dünya için 6 ay olduğu açıklanmıştır. ilk vaka 17 Kasım 2019 da Çin de başlamış olup 6 aylık süre 17 Mayıs 2020 de dolmaktadır. Yani bu salgın Dünyada Mayıs sonu itibariyle tamamen bitecektir.
10. 10. Ulusal düzeyde yani Türkiye için ise salgının süresinin 6 hafta olduğu Ulusal Plan da açıkça belirtilmiştir. Türkiye de ilk vaka 19 Şubat 2020 de Rize de tesbit edilmiştir. Buna göre 12 hafta 13 mayıs 2020 de dolmaktadır.
11. Salgınların başından ve sonundan 3-4 haftasının KULUÇKA ve SÖNME olarak kabul edebiliriz. Buna göre Türkiye de 20 Nisan civarında ölümler bitecektir. Dünya da ise 30 nisan son diyebiliriz.
12. Rahat olun kendinizi koruyun. Bu salgına sebep olan koronavirüs bulaşıcı virüslerin en yumuşak kalpli en insaflı üyelerinden biridir bu planlı deney için özel olarak seçilmiştir.
13. Bu planlı deneyle insanlar evde tutularak, fabrikalar ve küçük heryer kapatılarak, ulaşım durdurularak hayat bilinçli olarak yavaşlatılmıştır.
14. Salgın sırasında uzaydaki 22000 uydu , bilim adamları ve milyonlarca kamera ve bilgisayarlar ile her türlü bilgi derlenmektedir. Sıcaklık düşüşü , iklim değişikliği , okyanuslar denizler ve göllerdeki yaşam balık artışı , hayvan davranışları, kutuplar, kirlilik düzeyi vs herşey kayıt altına alınıyor insanlığın geleceği için
15. Salgın sıradında insanlar çin de wechat rusya da ve abd de başka digital sistemlerle takip edilmekte ve yeni digital uygulamalar test edilmektedir.
16. Salgın sırasında kapitalistler özellikle Amerikan Merkez Bankası FED öncülüğünde bol miktarda para basarak Dünya varlıklarını borsalar üzerinden yağmalamaktadırlar. Salgın bittiğinde birçok zenginlik el değiştirmiş olacak.
17. Koronavirüse rağmen çinde hayat kısmen yavaşlamasına rağmen Ocak 2020 ayı son 170 yılın en sıcak ocak ayı olarak kayıtlara geçmiş olup salgından sonra Dünyada üretim yeniden planlanacak büyük ihtimalle termik santraller yasaklanacak ve Paris iklim anlaşması sayesinde dünyanın ısınması sona erdirilecek ve soğuma başlayacaktır.
18. 18. Salgın sırasında denenen digital faşizan uygulamalar kalıcı hale gelecek BÜYÜK GÖZALTI daha da kapsamlı hale gelecek nefes alışımız dahi izlenecek her türlü kaçamak imkansız hale gelecektir.
19. SONUÇ : Bu salgın pandemi planlı bir deneydir. Karantinaya ve hayata devam. 20 Nisan dan itibaren kısmi özgürlük başlıyor.
10 notes
·
View notes
Text
Atatürk’ün Vasiyeti ve İş Bankası’ndaki CHP Hisseleri – Sözcü Gazetesi
Geçtiğimiz hafta, FETÖ'nün siyasi ayağı tartışması alevlendiği sırada, birden bire, 2018'de ve 2019'da AKP'li Cumhurbaşkanı R. Tayyip Erdoğan'ın gündeme getirdiği “İş Bankası'ndaki CHP hisselerinin Hazine'ye devri” konusu yeniden ısıtılıp gündeme getirildi.
Bu vesileyle bugün, İş Bankası'nın kuruluşu, Atatürk'ün vasiyeti ve İş Bankası'ndaki CHP hisseleri konusundaki belli başlı 13 soruya cevap vereceğim.
1 – ATATÜRK, İŞ BANKASI'NI HANGİ PARAYLA KURDU?
Milli Mücadele'de “Hint Hilafet Komitesi”, Hint Müslümanlarından yardım toplayıp Türkiye'ye gönderdi. Atatürk, Milli Mücadele sonrasında bu paradan elinde kalanın bir kısmıyla İş Bankası'nı kurdu.
2 – HİNDİSTAN'DAN MİLLİ MÜCADELE'YE NE KADAR PARA GELDİ?
Hint Hilafet Komitesi, Milli Mücadele sırasında Türkiye'ye 14 seferde toplam 675 bin 494 Türk lirası gönderdi.
3 – HİNT HİLAFET KOMİTESİ PARAYI OSMANLI HALİFESİNE Mİ GÖNDERDİ?
Hayır! Hint Hilafet Komitesi parayı doğrudan Atatürk'ün şahsi hesabına Ankara'ya gönderdi. Atatürk bu parayı Osmanlı Bankası'nın Ankara şubesine yatırdı.
4 – ATATÜRK, HİNDİSTAN'DAN GELEN BU PARAYI NASIL KULLANDI?
Hint Müslümanları gönderdikleri paranın –nasıl kullanılacağı konusunda hiçbir şart koşmadan– Türkiye'nin bağımsızlığı için göndermişlerdi. Atatürk, bu paranın her kuruşunu Türkiye'nin bağımsızlığı için kullandı. Şöyle ki, paranın 500 bin lirasını, Milli Mücadele'de savaş giderlerinin karşılanması için Milli Savunma Bakanlığı'na verdi. 110 bin lirasını, Yunan ordusunun yenilip kaçarken yakıp yıktığı şehirlerdeki aç insanlara dağıttı. Böylece Milli Mücadele sonrasında Atatürk'ün elinde sadece 65 bin 494 lira kaldı. Ancak savaştan sonra Bakanlar Kurulu, Atatürk'ün savaş giderlerinin karşılanması için Milli Savunma Bakanlığı'na verdiği 500 bin liranın 380 bin lirasını Atatürk'e geri verdi. Böylece Milli Mücadele sonrasında Atatürk'ün elinde (380 bin+65 bin 494 = 445 bin 494 lira) kaldı.
Atatürk, Türkiye İş Bankası'nın Yeni Cami Şubesi'ni ziyareti sırasında, şubeye asılacak fotoğraflarını imzalıyor.
(16.06.1928)
5 – ATATÜRK MİLLİ MÜCADELE SONRASINDA ELİNDE KALAN PARAYI NE YAPTI?
1924'te halifelik kaldırıldı. Hint Hilafet Komitesi, halifeliğin kaldırılmasına tepki duyarak gönderdiği parayı Atatürk'ten geri isteyebilirdi. Bu nedenle Atatürk, geri istenme ihtimaline karşı parayı bir süre daha Osmanlı Bankası'nda tuttu. Hint Hilafet Komitesi parayı geri istemeyince Atatürk, elinde kalan parayı Türkiye'nin bağımsızlığı için nasıl kullanacağını düşünmeye başladı.
Atatürk, 445 bin lirayı şöyle kullandı:
– 120 bin liraya, tarım ve hayvancılığı geliştirmek için örnek çiftlikler kurdu.
– 65 bin liraya İş Bankası'ndan Maden TAŞ hisseleri satın aldı.
– 250 bin liraya da İş Bankası'nı kurdu.
Atatürk, Hindistan Müslümanlarının gönderdiği paranın tek kuruşunu bile şahsı için harcamadı. Hasan Rıza Soyak'ın da ifade ettiği gibi örnek çiftliklerin ürünlerini bile kendi parasıyla satın aldı.
Atatürk, Hint Müslümanlarının gönderdiği parayla yaptığı bu yatırımları tamamen “milletin malı” olarak gördüğü için 12 Haziran 1933'te 2307 Sayılı özel bir kanun çıkarttırdı. Bu kanuna göre Medeni Kanun gereği yakınlarına kalması gereken “mahfuz hisse” dâhil, üzerinde görünen tüm bu mal varlığını, son kuruşuna kadar millete bağışlamanın yolunu açtı.
Nitekim örnek çiftlikleri, içindeki tüm varlıklarıyla birlikte 12 Haziran 1937 tarihli bir vasiyet mektubuyla millete bıraktı. İş Bankası hisselerini ise 5 Eylül 1938 tarihli bir vasiyet mektubuyla yıllık gelirleri TTK ve TDK'ya verilmek üzere CHP'ye bıraktı.
6 – ATATÜRK'ÜN CİHAT PARASIYLA BANKA KURMASI DOĞRU MUYDU?
Daha önce de ifade ettiğim gibi Hint Müslümanları, gönderdikleri parayı –hiçbir şart koşmadan– Türkiye'nin bağımsızlığı için göndermişlerdi. Atatürk, bu parayı son kuruşuna kadar Türkiye'nin bağımsızlığı için kullandı. Milli Mücadele'de “siyasi bağımsızlık”, Milli Mücadele sonrasında ise “ekonomik bağımsızlık” için harcadı. Milli Mücadele sonrasında elinde kalan parayı Hint Hilafet Komitesi geri isteseydi, parayı geri verecekti. Ancak parayı isteyen olmadı. Bunun üzerine Atatürk elinde kalan parayı tamamen milli çıkarlara uygun olarak kullandı. Ülkenin kalkınması için örnek çiftlikler inşa etti ve İş Bankası'nı kurdu.
Atatürk'ün 5 Eylül 1938 tarihli vasiyetinin, vasiyette adı geçen Atatürk'ün yakınları hariç üç tarafı var:
1. CHP, 2. İş Bankası, 3. TTK ve TDK. Hazine, bu taraflardan biri değil.
7 – ATATÜRK ÖLÜRKEN BANKA HESAPLARINDA NE KADAR PARASI VARDI?
Atatürk, 10 Kasım 1938'de öldüğünde İş Bankası 2 numaralı hesabında 1.446.872 lira 3 kuruş ile 114.891 adet hisse senedi vardı. (Hindistan'dan gelen paradan kalan, örnek çiftliklerin gelirleri ve Abbas Hilmi Paşa'nın CHP'ye bağışladığı 900 bin lira) İşte Atatürk'ün milletin parası olarak görüp vasiyetinde CHP'nin yönetimine ve denetimine bıraktığı para buydu. Atatürk ölürken emekli hesabında 19.566 lira 80 kuruş, 4 numaralı şahsi hesabında ise 53.453 lira 18 kuruş olmak üzere toplam 73.019 lira 98 kuruşu vardı. Atatürk'ün tüm şahsi mal varlığı buydu: 73.019 lira 98 kuruş!
8 – ATATÜRK VASİYETİNİ NE ZAMAN HAZIRLADI, KİME TESLİM ETTİ?
Atatürk, 5 Eylül 1938'de Dolmabahçe'de vasiyetine son şeklini verdi. El yazısıyla hazırladığı vasiyetini 6 Ekim 1938'de İstanbul 6. Noteri İsmail Kunter'e teslim etti. Atatürk'ün vasiyeti, 28 Kasım 1938'de Ankara 3. Sulh Hakimliği'nde açıldı.
9 – ATATÜRK VASİYETİNDE KİMLERE NE BIRAKTI?
Atatürk, tüm mal varlığını -belli şartlarla- CHP'ye bırakıyor. Nakit ve hisse senetlerinin “İş Bankası tarafından nemalandırılmasını” istiyor. Her yıl nemadan elde edilecek gelirin TTK ve TDK'ya paylaştırılmasını istiyor. Her yıl nemadan, “yaşadıkları sürece” kız kardeşi Makbule'ye ayda 1000, manevi kızlarından Afet'e 800, Sabiha Gökçen'e 600, Ülkü'ye 200 lira, Rukiye ve Nebile'ye o zamanki gibi 100'er lira verilmesini istiyor. Sabiha Gökçen'e ayrıca bir ev alabilecek para verilmesini istiyor. Makbule yaşadığı müddetçe “Çankaya'da oturduğu evin emrine kalmasını” istiyor. İsmet İnönü'nün çocuklarına da yüksek tahsillerini tamamlamaları için gerekli yardımın yapılmasını istiyor. (İnönü bu yardıma ihtiyaç duymamıştır.)
10 – ATATÜRK, İŞ BANKASI'NDAKİ HİSSELERİNİ KİME BIRAKTI? BU HİSSELER HAZİNE'YE DEVREDİLEBİLİR Mİ?
Atatürk vasiyetine şöyle başlıyor: “Malik olduğum, bütün nukut (nakitler) ve hisse senetleriyle Çankaya'daki menkul ve gayrimenkul emvalimi Cumhuriyet Halk Partisi'ne atideki şartlarla terk ve vasiyet ediyorum.” Dolayısıyla Atatürk, yoruma ve şüpheye yer bırakmayacak biçimde İş Bankası'ndaki hisselerini -belli şartlarla- CHP'ye bırakıyor. Atatürk, vasiyetinin 1. maddesinde aynen şöyle diyor: “Nukut ve hisse senetleri, şimdiki gibi, İş Bankası tarafından nemalandırılacaktır.” Yine yoruma ve şüpheye yer bırakmayacak biçimde Atatürk, CHP'ye bıraktığı hisselerinin -daha önceden olduğu gibi, bundan sonra da- İş Bankası tarafından nemalandırılmasını istiyor. Dolayısıyla Atatürk'ün vasiyetinde CHP'ye bıraktığı ve İş Bankası'nda nemalandırılmasını istediği hisselerinin CHP'den ve İş Bankası'ndan alınıp Hazine'ye devredilmesi açık bir “hukuksuzluk” olur. Böyle bir girişim “Atatürk'ün vasiyetinin iptal edilmesi” anlamına gelir ki, bu durum hem “miras hukukuna” aykırı olur, hem de Atatürk'ün maddi ve manevi mirasına yönelik büyük bir saygısızlık olur.
DP, 14 Aralık 1953 tarihli 6195 Sayılı kanunla Atatürk'ün vasiyetini hiçe sayarak CHP'nin tüm mallarına el koyup Hazine'ye devretmişti. Anayasa Mahkemesi 11 Ekim 1963 tarihli ve 963/124 sayılı kararla 14 Aralık 1953 tarihli ve 6195 sayılı kanunu iptal etti. Anayasa Mahkemesi yukarıdaki gerekçeli kararında Atatürk'ün vasiyetiyle CHP'ye bıraktığı malların CHP'den alınıp Hazine'ye devredilmesinin “mülkiyet haklarına”, “miras hukukuna” ve “anayasaya” aykırı olduğunu belirtmişti.
11 – CHP, İŞ BANKASI'NDAKİ HİSSELERDEN BİR GELİR ELDE EDİYOR MU?
Atatürk, vasiyetinin 6. maddesinde şöyle diyor: “Her sene nemadan mütebaki miktar yarı yarıya Türk Tarih ve Dil Kurumlarına tahsis edilecektir.” Yani İş Bankası'ndaki Atatürk hisselerinin yıllık geliri yarı yarıya TTK ve TDK'ya veriliyor. CHP, bu nemadan herhangi bir maddi gelir elde etmiyor. Vasiyet gereği CHP, yüzde 28.09 oranındaki Atatürk hissesi nedeniyle İş Bankası yönetim kurullarına 3-4 üye sokabiliyor.
12 – GEÇMİŞTE İŞ BANKASI'NDAKİ CHP HİSSELERİNİ HAZİNE'YE DEVRETMEK İSTEYENLER OLDU MU?
Evet! 1950'de Demokrat Parti (DP) iktidara gelir gelmez, İş Bankası'ndaki CHP hisselerini Hazine'ye devretmek için çalışmaya başladı. DP, bunun için Atatürk'ün vasiyetini tartışmaya açtı.
DP, 14 Aralık 1953 tarihli 6195 Sayılı bir kanunla CHP'nin -Atatürk'ün vasiyetiyle CHP'ye bıraktığı tüm varlıklar dâhil- menkul, gayrimenkul tüm mal varlığını Hazine'ye devretti. Böylece Atatürk'ün vasiyeti iptal edilmiş oldu.
Bunun üzerine CHP, “Vasiyetin iptalinin iptali” isteği ile Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu. Anayasa Mahkemesi, 11 Ekim 1963 tarihli ve 963/124 sayılı kararıyla Atatürk'ün vasiyetini iptal eden 14 Aralık 1953 tarihli 6195 sayılı kanunu iptal etti.
Anayasa Mahkemesi gerekçeli kararında şöyle diyordu: “(CHP'nin) Atatürk'ten vasiyet yoluyla iktisap ettiği bütün malları, para, hak ve alacakları hiçbir ayrım yapmaksızın ve bedelini peşin ödemeksizin toptan Hazine'ye geçirtmekle mülkiyet hakkını tamamıyla yok eden bir durum yaratılmış ve Atatürk'ün vasiyeti iptal edilmiştir. Vasiyet de mülkiyet ve miras haklarının tabi sonucu olmak itibarıyla bu hal anayasanın 36. ve 11 maddelerine açıkça aykırılık teşkil eder.”
1963'te Anayasa Mahkemesi, CHP'nin tüm mallarını CHP'ye iade etti. Bunun üzerine, İş Bankası'ndaki Atatürk hisselerinin temsili de yeniden CHP'ye verildi.
13 – KENAN EVREN'İN DE CHP HİSSELERİNİ HAZİNE'YE DEVRETTİĞİ DOĞRU MU?
Doğru! 12 Eylül 1980 askeri darbesinden sonra 16 Ekim 1981'de çıkarılan 2533 sayılı bir kanunla tüm partiler gibi CHP de kapatıldı. Bu sırada İş Bankası'ndaki Atatürk hisseleri de Hazine'ye devredildi. Böylece ikinci kez Atatürk'ün vasiyeti iptal edildi. 1992'de siyasi partilerin açılmasına izin verilince CHP de açıldı. İş Bankası'ndaki Atatürk hisselerinin yönetimi de yeniden CHP'ye verildi.
Sözün özü şu ki; Atatürk, 5 Eylül 1938'de, el yazısıyla hazırladığı vasiyetiyle İş Bankası'ndaki hisselerini, belli şartlarla, CHP'ye bıraktı. Nakit ve hisse senetlerinin İş Bankası'nda nemalandırılmasını ve bu nemadan elde edilen gelirin de her yıl yarı yarıya TTK ve TDK'ya ödenmesini istedi. Bu nedenle İş Bankası'ndaki CHP hisselerinin Hazine'ye devredilmesi “hukuken” mümkün değildir. Böyle bir devir, “Atatürk'ün vasiyetinin iptali” anlamına gelir. 11 Ekim 1963 tarihli, 963/124 sayılı Anayasa Mahkemesi kararı, Atatürk'ün vasiyetinin iptalinin “anayasaya aykırı olduğunu” tescilleyen “emsal bir karar” olarak elimizdedir.
6 notes
·
View notes