#çamaşırhane
Explore tagged Tumblr posts
Text
Ordu'da Ücretsiz Kent Çamaşırhanesi Açıldı
Ordu Büyükşehir Belediyesi tarafından ülkenin farklı şehirlerinden Ordu’ya okumaya gelen üniversite öğrencilerine yönelik kurulan ücretsiz “Kent Çamaşırhanesi” hizmet vermeye başladı. Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler’in öğrenci ve gençlere yönelik yaptığı yatırım ve projelerine bir yenisi daha eklendi. Bu kapsamda Ordu Üniversitesi ile yapılan protokol kapsamında üniversite…
0 notes
Text
#Mansur YAVAŞ atıl otobüslerden dönüştürdüğü Mobil Duş#Çamaşırhane#Berber Merkezlerini deprem bölgesine yolluyor.#Helal olsun Başkan..#👏👏👏👏
0 notes
Text
İzmir Büyükşehir’den Öğrencilere Çamaşırhane ve Nakliye Hizmeti
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin üniversite öğrencilerine yönelik ücretsiz çamaşırhane ve nakliye hizmetleri, gençlerin yaşamlarını kolaylaştırıyor. Hizmet almak için sadece başvuru yaparak randevu oluşturan öğrenciler, günümüz ekonomik koşullarında bu desteklerin çok önemli olduğunu belirtiyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanlığı bünyesinde kurulan Eğitim Destekleri…
0 notes
Text
Sonunda evime donuyorum (elveda kyk yemekleri, elveda çamaşırhane sirasi..)
15 notes
·
View notes
Text
Bugün parmak izi ve biyometrik fotoğraf çekilmek için devlet dairesine gittim önümdeki kadına doğal seç rengini yazdırdılar ama ben formda kızıl diye yazmıştım. Değiştireceklerini düşündüm ama değişmediler. Mecburen burada kaldığım süre boyunca hep kızıl olcam sanırım :( devlet dairesi dediğim yer de dümdüz avm içinde bi dükkan yanında çamaşırhane falan var yani biz alışık değiliz gecekondu gibi devlet dairelerine. Bi an konuma gelince yanlış geldim sandım
3 notes
·
View notes
Text
Biraz çamaşırhane de hayatı sorgulamalı,biraz kedilerle vakit geçirmeli çokça ders peşinde koşmalı bir haftaydı.
6 notes
·
View notes
Text
yurt grubundaki çamaşırhane dramaları aşıııırı iyi keşke patlamış mısırım olsaydı
1 note
·
View note
Photo
Gökbakar’a Kaçak Yapı İddiasıyla 10 Yıla Kadar Cezası! Turgut Mahallesi’nde bulunan ve mülkiyeti Çamaşırhane Film Yapım A.Ş’ye ait taşınmaz, Marmaris Belediyesi ile Muğla Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Müdürlüğü ekipleri ta https://bursahabermedya.com/gokbakara-kacak-yapi-iddiasiyla-10-yila-kadar-cezasi/ #Magazin #bursahaber #bursasondakika #bursahaberleri #haberler #bursa
0 notes
Text
İstanbul Kadıköy'e Büyükşehir'den bir öğrenci yurdu daha
https://pazaryerigundem.com/haber/187747/istanbul-kadikoye-buyuksehirden-bir-ogrenci-yurdu-daha/
İstanbul Kadıköy'e Büyükşehir'den bir öğrenci yurdu daha
İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Kadıköy’deki yeni “Caferağa Yükseköğrenim Erkek Öğrenci Yurdu”nun yapım çalışmalarını hızla sürdürüyor.
İSTANBUL (İGFA) – İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), “Zeren Ertaş Yükseköğrenim Kız Öğrenci Yurdu”nun ardından bu kez Kadıköy’deki erkek öğrenciler için yeni yurt projesinin çalışmalarını hızla gerçekleştiriyor.
Kadıköy’deki yeni “Caferağa Yükseköğrenim Erkek Öğrenci Yurdu”nun inşaat çalışmaları İBB Fen İşleri Dairesi Başkanlığı Yapı İşleri Şube Müdürlüğü tarafından yürütülüyor. Erkek öğrencilere barınma imkânı sunacak olan yurt, 87 erkek öğrenci kapasitesine sahip. Toplam 5 kattan oluşan yurt binasında; 20 adet 4 kişilik öğrenci odası, 1 adet 6 kişilik öğrenci odası ve 1 adet 1 kişilik engelli öğrenci odası bulunuyor.
“İBB Caferağa Yükseköğrenim Erkek Öğrenci Yurdu”nda çamaşırhane ve ütü odası, mescit, eğitim salonu, resim çizim atölyesi, spor salonu, yemekhane, kütüphane, TV dinlenme odası, bilgisayar odası ve hobi mutfağı gibi sosyal donatı alanları da yer alıyor.
MECİDİYEKÖY’E DE 326 ÖĞRENCİ KAPASİTELİ KIZ YURDU
İBB, aynı zamanda “Halaskar Gençlik ve Yaşam Merkezi” projesinde yer alan “Zübeyde Hanım Kız Öğrenci Yurdu”nun inşaat çalışmalarını da yürütüyor. Mecidiyeköy’de inşa edilen “Zübeyde Hanım Kız Öğrenci Yurdu”, 326 kız öğrenci kapasitesine sahip olacak.
BU Haber İGF HABER AJANSI tarafından servis edilmiştir.
0 notes
Text
PETROGRAD'DAN SHANGHAY'A
20. YÜZYILIN İKİ DEVRİMİ
Kişilik Kültü
Bilindiği üzere, Kültür Devrimi boyunca Mao kültü tam anlamıyla olağanüstü biçimlere bürünmüştür. İş sadece dev heykellerle, küçük kızıl kitapla, Başkanı her vesilede sürekli zikretmekle, "büyük serdümen" marşıyla kalmaz, sanki Mao'nun yazdıkları ve söyledikleri domateslerin büyümesi ya da senfonik konserlerde piyano kullanılıp kullanılmayacağı konuları da dahil her durumda kafi geliyormuşçasına benzersiz bir referans birliği vardır. İşin bu tarafını en ileri götürenlerin, en şedit, bürokratik düzenle en büyük kopuş içindeki asi gruplar olduğunu görmek çarpıcıdır. " Mao Zedung düşüncesinin mutlak otoritesi" formülünü yayanlar ve bu düşünce anlaşılmadığında bile ona boyun eğmek gerektiğini beyan edenler onlardır. İtiraf etmek gerekir ki, bunlar basitçe söylersek gerici [ obscurantistes] ifadelerdir. Bağlılığı olan tüm hizipler ve örgütler Mao düşüncesinde hak iddia ettiklerinden, tamamen zıt yönelimleri ifade etmeye yatkın bu ifadenin en sonunda, tefsiri sürekli değişen çok fazla alıntının yarattığı anlam hariç, tüm anlamını kaybettiğini eklemek gerek.
Yine de yeri gelmişken birkaç not düşmek istiyorum. Bir yandan, bu tür adanmalar, tıpkı tefsirlerin çatışması gibi, yerleşik dinlerde çokça görülür; bizde de böyledir, oysa burada bir patoloji görmeyiz, tam tersine, normal karşılarız -büyük tektanrıcı dinlerse burada kutsal inek olmaya devam eder. Fakat Mao söz konusu tektanrıcı dinlere mensup kilise insanlarının ya da kurgusal şahsiyetlerin ya-kın tarihte ülkelerimize yaptıkları hizmetlerden kesinlikle sonsuzca daha fazla gerçek hizmette bulunmuştur halkına; halkını hem Japon istilasından, hem "Batılı" güçlerin gizliden gizliye ilerleyen sömürgeciliğinden hem de köylerdeki feodalizmden ve pre-kapitalist yağmadan kurtarmıştır. Öte yandan, kutsallaştırma, biyografik detayların kutsallaştırılması da dahil olmak üzere, "kültürel" pratiğimizin tekrarlayan bir verisidir. Falanca büyük şairin çamaşırhane notlarına önem atfederiz. Eğer siyaset, benim inandığım gibi, -ve tıpkı şiirin de olabileceği gibi- bir hakikat usulü ise o zaman siyasal yaratıcıları kutsallaştırmak sanatsal yaratıcıları kutsallaştırmaktan ne daha çok ne de daha az budalacadır. Artı ve eksileri düşünüldüğünde belki daha az budalacadır, zira siyasal yaratım muhtemelen daha ender görülür, kuşkusuz daha risklidir ve herkese daha doğrudan hitap eder ve bilhassa, -49 yılının öncesinin Çin köylüleri ve işçileri misali iktidarın genelde yokmuş gibi davrandığı kişilere seslenir.
Bütün bunlar komünist devletlerin ve partilerin değişmez verisi ve Kültür Devriminin kriz verisi [paroxystique] olan, bu özel siyasal kült fenomenini aydınlatmaktan bizi kesinlikle muaf kılmaz.
Genel perspektiften, "kişilik kültü" şu teze bağlıdır : İşçi sınıfını temsil eden Parti , siyasetin hegemonik kaynağıdır, doğru çizginin zorunlu malikidir. Otuzlu yıllardan itibaren söylendiği gibi, " Parti daima haklıdır." Sorun şu ki, ne böyle bir temsili ne de ussallık açısından böyle abartılı bir kesinliği garanti eden bir şey vardır. Bu yüzden böyle bir garantinin muadili, tam da salt kendi tekilliğiyle meşruluk kazanan bir tekillik, bir temsil temsili olmalıdır. Sonuçta, bir kişi, tekil bir gövde, dehanın estetik bakımdan klasik biçimiyle üst teminat görevi görür. Üstelik sanat alanında deha teorisiyle eğitilmiş olan bizlerin, deha siyaset alanında ortaya çıktı mı hemen şiddetli bir hoşnutsuzluk göstermemiz tuhaftır. Yirmili yıllar ile Altmışlı yıllar arasında, komünist partiler için kişisel deha sadece partinin şüpheli temsil kapasitesinin cisimleşmesi, sabit noktasıdır. Zira uzaktaki münzevi bir insanın entelektüel doğruluğuna ve gücüne inanmak, küçük yerel liderlerini gayet iyi tanıdığımız bir aygıtın hakikatine ve saflığına inanmaktan daha kolaydır.
Çin' de mesele daha da karmaşıktır. Zira Mao, Kültür Devrimi boyunca Partinin temsil kapasitesini cisimleştirmekten ziyade, bizzat Partinin içinde, tehditkar "revizyonizm"i ayırt eden ve onunla mücadele eden şeye vücut verir. O, burjuvazinin Komünist Parti içinde siyasal olarak etkin olduğunu söyleyen ya da kendi adına söylenilmesine izin verendir. Yine o, asileri cesaretlendiren, "isyanda haklıyız" parolasını yayan, tam da Partinin başkanı olarak göklere çıkarılırken anlaşmazlıkları teşvik edendir. Bu sıfatla o, devrimci kitle için zaman zaman gerçek Partinin teminatından ziyade henüz gelmekte olan proleter bir partinin tek başına vücut bulmasıdır. Adeta tekilliğin temsilden aldığı rövanştır.
Kısacası, Mao'nun devrimci siyasal alanda özünde çelişkili bir isim olduğunu savunmak gerekir. Bir yandan parti-devletin en üst ismidir bu, onun tartışma götürmez başkanıdır, askeri önder ve rejimin kurucusu olarak Komünist Partinin tarihsel meşruiyetini elde tutan kişidir. Öte yandan, " Mao" Partinin devlet bürokrasisine indirgenemeyen tarafının adıdır. Gençliğe ve işçilere seslenen isyan çağrıları dolayısıyla elbette böyle bir isimdir o. Ama bizzat Partinin meşruluğu bakımından da öyledir. Nitekim Mao, çoğu kez geçici olarak azınlıkta kalan, hatta karşıt yönde olan kararlar dolayısıyla 1920 ile Kırklı yılların zaferi arasında Çin komünistlerinin kesinlikle benzersiz olan siyasal deneyiminin devamlılığını sağlamıştır (sovyet konseylerine duyulan güvensizlik, ayaklanma modelinin reddi, "şehirlerin köylerle çevrelenmesi", "kitleyle bağlantı"nın mutlak önceliği vs.) Her bakımdan, Mao bir paradoksun adıdır: iktidara karşı isyankar, "gelişim"in süreğen zorunluluklarının sınavı karşısında diyalektikçi, kendini aşmak peşindeki parti-devletin sembolü, otoritelere itaatsizliği öven askeri önder... Bunlar ona dair "kült" e bir hezeyan havası vermiştir, zira o, Stalinci tipte devlet tulumbasına verilen onay ile devrimci gençliğin, mevcut halden hoşnut olmayan ve gerçek komünizme doğru canlı bir yürüyüş tutturmak isteyen ihtiyar asi için duyduğu coşkuyu şahsında topluyordu . Mao "sosyalizmin inşası"nın adıydı, ama aynı zamanda onun yıkımının da...
Kısacası Kültür Devrimi, bizzat girdiği çıkmazda, parti-devlet kadrosunun siyaseti ona hapsolduğunda, bu siyaseti gerçekten ve bütünsel olarak özgürleştirmenin olanaksızlığını tasdik eder. Yeri doldurulamaz bir doygunluk tecrübesidir, çünkü onda bulunan, yeni bir siyaset yolu aramak, devrime yeniden atılım vermek, sosyalizmin biçimsel koşullarında işçi mücadelesinin yeni biçimlerini bulmak yönündeki şiddetli irade, işte bunların hepsi, devlet düzeni ve iç savaşın reddedilmesi gerekçesiyle, parti-devletin genel kadrosunun mecburi devamlılığında gelip karaya oturur.
Bugün biliyoruz ki, her özgürleşme siyaseti parti modelinin işini bitirmek, kendini "partisiz" siyaset olarak olumlamak zorundadır, ama bu sırada anarşist figüre de düşmemelidir, zira bu figür olsa olsa hep komünist partilerin beyhude eleştirisi, ikizi ya da gölgesi olmuştur, tıpkı kara bayrağın kızıl bayrağın sadece bir ikizi ya da gölgesi olması gibi.
Bununla birlikte, Kültür Devrimine borcumuz çok büyüktür. Zira bizim Maoculuğumuz; parti motifinin bu cesur ve müthiş doygunluğuyla bağı bulunan, bugün açıkça, sınıflar, sınıf savaşımı ve sınıfların partide temsil edilmesi motifine dogmatik biçimde bağlı olmayı sürdüren son devrim olarak görünen şeyin çağdaşı olan Maoculuğumuz, temel bir geçişin deneyimi ve adı olacaktır. Bu geçiş olmazsa ya da kimse ona sadakat göstermezse, gerçekleşecek olan, artık biliyoruz ki, muzaffer, yırtıcı, vahşice eşitliksizci bir kapitalizmin küreselleşmesi ve aslında "modernite"nin renklerine bürünmüş topyekun bir siyasal arkaizmin dünyayı kaplamasından başka bir şey değildir.
0 notes
Text
İstanbul Büyükşehir Belediyesinden “Zübeyde Hanım Kız Öğrenci Yurdu” Projesi,
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), Mecidiyeköy'de kız öğrencilerin barınma ihtiyacını karşılamak amacıyla inşa edilen “Zübeyde Hanım Kız Öğrenci Yurdu”nun yapım çalışmalarını sürdürüyor. İBB, öğrenci yurtlarının sayısını artırarak öğrencilerin konaklama sorunlarına çözüm bulmayı hedefliyor. Bu kapsamda “Halaskar Gençlik ve Yaşam Merkezi” projesi içinde yer alan “Zübeyde Hanım Kız Öğrenci Yurdu”nun inşaat çalışmaları, İBB’nin iştiraklerinden KİPTAŞ tarafından yürütülüyor. Mecidiyeköy'de inşa edilen “Zübeyde Hanım Kız Öğrenci Yurdu”, toplamda 326 kız öğrenci kapasitesine sahip olacak şekilde tasarlandı. 10 katlı yurt binasında, 81 adet 4 kişilik öğrenci odası ve 1 adet 2 kişilik engelli öğrenci odası bulunuyor. Yurt binasında öğrencilere yönelik çeşitli sosyal ve ortak alanlar da yer alacak. Bu alanlar arasında çamaşırhane ve ütü odası, mescit, eğitim salonu, resim çizim atölyesi, spor salonu, yemekhane, TV dinlenme odası, bilgisayar odası ve hobi mutfağı gibi çeşitli imkanlar sunulacak. İBB’nin, Mecidiyeköy’de yapımına devam ettiği “Zübeyde Hanım Kız Öğrenci Yurdu” projesi, İstanbul’un merkezinde kız öğrencilerin barınma ihtiyacını karşılamayı hedefliyor. Bu proje, öğrencilere güvenli, konforlu ve donanımlı bir barınma imkanı sunarak onların eğitim hayatlarını desteklemeyi amaçlıyor. Read the full article
0 notes
Text
İzmir Büyükşehir’den Öğrencilere Çamaşırhane ve Nakliye Hizmeti
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin üniversite öğrencilerine yönelik ücretsiz çamaşırhane ve nakliye hizmetleri, gençlerin yaşamlarını kolaylaştırıyor. Hizmet almak için sadece başvuru yaparak randevu oluşturan öğrenciler, günümüz ekonomik koşullarında bu desteklerin çok önemli olduğunu belirtiyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanlığı bünyesinde kurulan Eğitim Destekleri…
0 notes
Text
Hasta olduğunuzda size bakacak bir aile bireyiniz yok mu? O halde Nuvola Kız Öğrenci Yurdu’nda kalmayı düşünün.
Üniversite hayatına başlarken karar verilmesi gereken en önemli konulardan biri, barınma seçeneğidir. İstanbul gibi büyük bir şehirde, öğrenciler genellikle yurtta kalmayı veya ev tutmayı tercih ederler. Biz Nuvola Yükseköğrenim Kız Öğrenci Yurdu olarak bu iki seçeneğin avantajlarını ve dezavantajlarını karşılaştırdık. İşte bulduklarımız:
Maliyet:
Yurt: Genelde daha ekonomik olur. Yurt ücretine genellikle yemek, faturalar ve temizlik hizmetleri dahildir.
Ev: Kira, faturalar, mobilya ve mutfak giderleri gibi ziyaî harcamalar gerektirir ve özellikle büyük şehirlerde yüksek maliyetlere yol açabilir. Hele ki İstanbul’un hâlihazırdaki mesken fiyatları nazara alındığında.
Sosyal Hayat:
Yurt: Yeni insanlarla tanışmak ve sosyal bir çevre edinmek için idealdir. Ortak alanlarda düzenlenen etkinliklerle kolayca sosyalleşme imkanı sunar.
Ev: Daha bağımsız bir yaşam sağlar. Kendi düzeninizi kurabilir ve misafirlerinizi ağırlayabilirsiniz, ancak yurtta olduğu gibi hazır bir sosyal çevreye sahip olamayabilirsiniz.
Konfor ve Hizmetler:
Yurt: Çoğu yurtta sağlanan yemek, temizlik ve çamaşırhane gibi hizmetler, öğrencilere rahat bir yaşam sunar. Odalar daha küçük ve bazı alanlar ortak kullanıma açık olabilir.
Ev: Daha geniş yaşam alanı sunar ve kendi zevkinize göre dekore etme şansı verir. Ancak yemek ve temizlik gibi günlük işleri kendiniz yapmanız gerekir.
Güvenlik:
Yurt: Genellikle güvenlik kameraları, güvenlik görevlileri ve diğer önlemlerle daha güvenli bir ortam sunar.
Ev: Güvenliğiniz tamamen size bağlıdır. Kendi güvenlik önlemlerinizi almak zorunda kalabilirsiniz.
Sorumluluk:
Yurt: Yemek ve temizlik gibi konularla ilgilenmenize gerek kalmaz; bu hizmetler genellikle yurt tarafından sağlanır.
Ev: Tüm ev sorumlulukları size aittir, örneğin faturaları ödemek ve evi temiz tutmak gibi.
Nuvola Yükseköğrenim Kız Öğrenci Yurdu'nun Avantajları:
İstanbul'un kalbinde, Beşiktaş'ta yer alan yurdumuz, güvenli ve konforlu bir ortam sunar. Biz aile sıcaklığını aratmayacak bir ortamda, siz değerli öğrencilerimizin her ihtiyacını karşılamak için çalışıyoruz. İşte sunduğumuz bazı özellikler:
7/24 güvenlik hizmeti
Deprem ve yangın güvenliği önlemleri
Açık büfe kahvaltı, etüt odaları ve sosyal alanlar
Destekleyici ve sıcakkanlı personel
Hayatınızın bu yeni bölümünde sizin yanınızda olmak için sabırsızlanıyoruz. Bizimle iletişime geçerek, Nuvola ailesinin bir parçası olma fırsatını yakalayın ve üniversite hayatınıza sağlam bir başlangıç yapın!
Nuvola kız öğrenci yurdu iletişim kanallarına,
adresinden ulaşabilirsiniz.
0 notes
Text
İstanbul'da Yurt Seçenekleri: Kız ve Erkek Öğrencilere Uygun Konaklama
İstanbul, Türkiye'nin en büyük ve en hareketli şehirlerinden biri olarak, birçok üniversiteye ev sahipliği yapmaktadır. Bu nedenle, öğrenciler için uygun ve rahat bir konaklama sağlayan bir dizi yurt seçeneği bulunmaktadır.
Öğrencilerin tercihlerine göre farklı yurtlar sunulmaktadır. İstanbul'da kız öğrenciler için özel olarak tasarlanmış yurtlar bulunmaktadır. Bu yurtlar genellikle güvenlik önlemleriyle donatılmıştır ve kız öğrencilerin rahatlıkla konaklaması için gerekli olan tüm imkanları sunar. Ayrıca, ortak yaşam alanları, çalışma odaları ve sosyal etkinlik alanları gibi kolaylıklar da sağlanır. İstanbul kız yurtları, hijyenik koşullara da özen gösterir ve temizlik hizmetleri düzenli olarak sunulur.
Erkek öğrenciler için de benzer şekilde tasarlanmış yurtlar mevcuttur. Bu yurtlar da güvenlik, konfor ve sosyal aktiviteler açısından gereksinimleri karşılamak üzere düzenlenmiştir. İstanbul erkek yurtları, genellikle modern ve şık tasarımlara sahiptir ve öğrencilere çalışma ortamları, spor salonları ve dinlenme alanları gibi hizmetler sunar. Bunun yanı sıra, yemekhane ve çamaşırhane gibi ortak kullanım alanları da bulunur.
İstanbul yurtları genellikle okullara veya üniversitelere yakın konumda bulunurlar. Bu, öğrencilerin derslere kolayca ulaşmalarını ve zaman kaybetmemelerini sağlar. Şehrin farklı bölgelerinde bulunan yurtlar, öğrencilere çeşitli seçenekler sunar ve bütçelerine uygun olarak tercih yapmalarına imkan tanır.
0 notes