Tumgik
#hazrec
mnsrykt · 2 years
Text
"Sa'd bin Muâz radıyallahu anh İslam ile şereflendikten sonra kabuğuna çekilmedi. Geçmişteki batık hayatından dolayı eseflenmeyle vakit geçirmedi. İlk işi akrabalarının yanına gitmek oldu. Onları etrafına topladı. 'Beni nasıl bilirsiniz?' diye sordu. Akrabaları çok açık konuştular: 'Efendimizsin. En üstün görüşlümüz, en temiz ahlâklı olanımızsın.' Sa'd bin Muâz radıyallahu anh, onlardan bu onayı aldıktan sonra kararını açıkladı. Kesin ve açık konuştu:
'Allah'a ve Resûl'üne iman etmedikçe erkeklerinizin ve kadınlarınızın benimle konuşmasını kendime yasaklıyorum.'
Bu kesin tavır çabuk etki etti. O gün, Abdüleşhel oğullarının tamamı Müslüman oldu. Mus'ab ve Esad radıyallahu anhum oraya taşındılar. Diğer kabileleri de davete kattılar. Kısa sürede iki kişi hariç, Evs ve Hazrec Müslüman oldu."
44 notes · View notes
yalnzardc · 1 year
Text
Hz Ebu Bekir radıyallahuanh, Halifeliği :
Peygamber Eendimizin vefatından sonra Muhacir Hz Ebu bekir radıyallahuanh'ın yanında, Ensar Hz. Said b. Ubade radıyallahuanh'ın etyrafında biat etmek için bekliyordu.
Ensar ve muhacir toplanıp hadiseyi tartıştılar ve Hz. Ömer radıyallahuanh Hz Ebu Bekir burada iken başkasına biat edilmez dedi, Beşir bin sad el-ensari Hz. Ömer radıyallahuanh'ın önüne geçti ve Hz Ebu Bekir'in eline yapıştı böylece ilk biatı o yaptı. Hz. Ömer, evs ve hazrec kabileleri biat etti bu gayrı resmi bir biattı.
Hz Ebu Bekir radıyallahuanh : "Ey insanlar vallahi ben halife olmayı düşlemedim bunun için gizli ve aşikar dua da etmedim, en hayırlınız olmadığım halde beni başınıza getirdiniz büyük bir sorumluluğun altına girdim Allahdan gayrı yardımcım yoktur" buyurdu.
Hz Ebu Bekir'e yapılan biatta icmanın varlığını görüyoruz. Bu hilafette sahabenin icması vardır.
İcmanın ertesi günü biat Medinenin gerçekleşmiştir. Burada biat etmeyen yoktur. Hz Ali vs'in Halifenin biatının gecikmesi tedvin işleri ile meşkul oldukları içindir. (ileride bahsi geçecek)
Medine dışına vekiller gönderildi diğer bölgelerden de biatlar vekiller vasıtasıyla olmuştur.
Hz Ebu Bekir efendimiz idareye ilk geldiğinde günlerden cuma idi.
Hz. Aişe radıyallahuanha buyuruyor : Babam ilk senesinde kadın erkek ayırmadan, İslama önce sonra giren fark etmeksizin aylık bağladı. Herkese ilk sene 10, 2. Sene 20, 20 verdi.
Hz. Ebu Bekir'in kadrosu :
Yargıtay başkanı  : Hz. Ömer,
Maliye başkanı : Ebu Ubeyde bin Cerrah
Din işleri yüksek kurulu ve katip : Zeyd bin Sabit
Posta müdürü : Ebu berze el Eslemi, Ebu Hayseme en-Necati, Seleme bin Vakş Hz.
Hz Ebu Bekir Efendimizin çok sade bir yaşantısı vardı. Bir kadının devesinin sütünü sağardı Halife olunca kadının kızı gelmez dedi ama Hz. Ebu Bekir radıyallahuanh gidip sütünü sağmaya devam etti.
1 note · View note
netbilge · 2 years
Text
Eyüp Sultan kimdir? Eyüp Sultan Mucizeleri? Eyüp Sultan kısaca hayatı?
Eyüp Sultan kimdir? Eyüp Sultan Mucizeleri? Eyüp Sultan kısaca hayatı?
Eyüp Sultan olarak da bilinen Eyyüb el Ensari, Hazrec kabilesinin Neccâroğulları kolundandır. Hicretten iki yıl kadar önce hanımı Ümmü Eyyûb ile birlikte Müslüman oldu ve ensardan İslamiyet’i ilk kabul edenler arasında yer aldı. 622’de Nübüvvetin 13. yılında yapılan İkinci Akabe Biatı’nda bulundu. Eyüp Sultan kimdir? Eyüp Sultan Mucizeleri? Eyüp Sultan kısaca hayatı? Eyüp Sultan olarak anılan…
View On WordPress
0 notes
worldoftom · 3 years
Note
have you got any fic recs? i feel like i’ve read/currently reading everything and i want to see what everyone else is loving!
I've read a few things recently so if you navigate to my #read tag, you'll fine them there! Now these aren't recs since I haven't read them !! but this is what I have in my drafts and will try to read during my break:
limelight - R&B Singer! Tom Holland x Publicist! OC by @specialk-18
strings attached - rich kid! fuckboy! fwb! tom holland x rich kid! fem! reader by @queensholland
mirrorball - tom holland x reader by @xoluvx
the pink shirt - Tom Holland x reader by @itsallyscorner
switch - pornstar!tom x pornstar!reader by @blindingdutchy
comfort zone | part 1 + part 2 - Harrison Osterfield x fem!reader, Tom Holland x fem!reader by @karmelek-writes
electric love - harrison osterfield x female reader series by @lauras-collection
117 notes · View notes
thomasparker · 4 years
Text
mobile fic rec tags; (to be updated)
tap on any of the tags on what you feel like you want to read. <3 (mobile for now)
minors do not interact with g:smut or s:(wtv starts with an "s:") !!
people:
tomrecs ; peteyrecs ; hazrecs (more soon?)
author: u:url (blog rec tag (coming soon))
by genre:
g:fluff ; g:smut ; g:angst ; g:suggestive ; g:crack
by length:
l:fic ; l:blurb ; l:hc ; l:drabble ; l:series
by au: (a lot to unpack here so will be updated soon)
au:e2l ; au:er ; au:onebed ; au:bf2l
t:boxertom ; t:dadtom
4 notes · View notes
caginmumineleri · 4 years
Text
Tumblr media
Hazrec kabilesinin Neccâroğulları kolundandır. Hicretten iki yıl kadar önce hanımı Ümmü Eyyûb ile birlikte müslüman oldu ve ensardan İslâmiyet’i ilk kabul edenler arasında yer aldı. Nübüvvetin 13. yılında yapılan İkinci Akabe Biatı’nda bulundu. Hz. Peygamber’le birlikte Bedir, Uhud, Hendek, Hayber, Mekke’nin fethi ve Huneyn başta olmak üzere bütün gazvelere katıldı. Savaşlarda ona zarar gelmemesi için yanından ayrılmaz, hatta bazı geceler çadırı etrafında nöbet tutardı. İhtiyarlık döneminde bile her yıl bir savaşta bulunmaya gayret etti. Katıldığı seferlerin sonuncusu müslümanların ilk İstanbul kuşatması oldu. Eyyûb, kuşatma devam ederken hastalanarak 49 yaşında (669) yılında vefat etti. Vasiyeti üzerine bir askerî birlik tarafından surlara yakın bir yere götürülerek oraya defnedildi... Medine döneminden itibaren Hz. Peygamber’den hiç ayrılmadığı halde Ebû Eyyûb el-Ensârî’den sadece 150 hadis rivayet edilmesinin iki önemli sebebi vardır. Bunlardan biri hadis rivayetinde çok titiz olması, diğeri de ömrünün savaşlarda geçmesidir. Kendisinin bilmediği bir hadisi Ukbe b. Âmir’den bizzat rivayet etmek için Medine’den Mısır’a kadar gitmesi, söz konusu titizliğin eşsiz bir örneğini ortaya koymaktadır.
22 notes · View notes
ilmisuffa · 4 years
Text
Hicret sırasında Hz. Peygamber’i Medine’de evine misafir eden ve Türkiye’de “Eyüp Sultan” unvanıyla anılan sahâbî; Ebu Eyyûb El-Ensarî Hazretleri’nin hayatı.
EYÜP SULTAN HAZRETLERİ’NİN HAYATI
Eyüp Sultan diye anılan Ebû Eyyûb, Hazrec kabilesinin Neccâroğulları kolundandır. Hicretten iki yıl kadar önce hanımı Ümmü Eyyûb ile birlikte Müslüman oldu ve ensardan İslâmiyet’i ilk kabul edenler arasında yer aldı. Nübüvvetin 13. yılında yapılan İkinci Akabe Biatı’nda bulundu (622). Hicretten sonra Resûl-i Ekrem onunla, ileri gelen sahâbîlerden Mus‘ab b. Umeyr arasında kardeşlik bağı kurdu.
Peygamber Efendimizi Evinde Misafir Eden Sahabi
Resûl-i Ekrem Medine’ye hicret edince Medineli Müslümanların her biri onu evinde misafir etmek istedi. Ancak Hz. Peygamber, bir tercih yaparak onları gücendirmemek için devesinin çökeceği yere en yakın eve misafir olacağını söyledi. Kendisini taşıyan devenin önce bir yere çöktüğü, buradan hemen kalkıp biraz ileride tekrar çöktüğü görüldü. Resûlullah oraya en yakın olan ve dedesi Abdülmuttalib’in annesi tarafından kendisine yakınlığı da bulunan Ebû Eyyûb’un evine yerleşerek burada yedi ay misafir kaldı. Bundan dolayı Ebû Eyyûb “Mihmandâr-ı Resûl” unvanıyla anılır. Bu ev İslâmiyet’in öğretildiği bir mektep durumundaydı. Hz. Peygamber fakir muhacirlere burada yemek verir, kendisine sunulan hediyeleri fakirlere burada dağıtırdı. Ev sahiplerine her vesile ile dua eder, onların bolluğa kavuşmalarını, huzur ve âfiyet içinde olmalarını dilerdi. Resûl-i Ekrem kendi evine taşındıktan sonra da zaman zaman Ebû Eyyûb’un evine misafir olurdu.
Eyüp Sultan Hazretleri’nin Katıldığı Savaşlar
Hz. Peygamber’le birlikte Bedir, Uhud, Hendek, Hayber, Mekke’nin fethi ve Huneyn başta olmak üzere bütün gazvelere katıldı. Savaşlarda ona zarar gelmemesi için yanından ayrılmaz, hatta bazı geceler çadırı etrafında nöbet tutardı. Vahiy kâtiplerinden olması sebebiyle Hz. Peygamber zamanında Kur’ân-ı Kerîm âyetlerinin bir araya getirilmesine hizmet etti. Ashap arasında ilmiyle de tanındığı için kendisine sorulan dinî konularda pek çok fetva verdi.
Eyüp Sultan Hazretleri’nin Hz. Peygamber’e ve İslam’a Bağlılığı
Ebû Eyyûb haksızlıklara tahammül edemez, doğru bildiğini söylemekten çekinmezdi. Cihad maksadıyla gittiği Mısır’da vali olan sahâbî Ukbe b. Âmir’in akşam namazını geç kıldırdığını görünce onu uyardı. Resûl-i Ekrem’in akşamı geç kıldığının zannedilmesine sebebiyet vererek halka kötü örnek olmamasını söyledi. Namazları müstehap olan vakitlerinde kıldırmayan Medine Valisi Mervân b. Hakem’e muhalefet eder, Resûlullah’a uyduğu takdirde kendisine uyacağını, aksi halde aleyhinde bulunacağını açıkça söylerdi. Bir gün Ebû Eyyûb’u Resûl-i Ekrem’in kabrine başını dayamış olduğu halde ağlarken gören Mervân bu hareketinin sünnete aykırı olduğunu söyleyince Ebû Eyyûb, “Ben bu mezar taşına değil Resûlullah’a geldim. Onun, ‘din işlerini ehliyetli kimseler üstlendiği zaman kaygılanmayın; ancak ehil olmayanlar başa geçince ne kadar ağlasanız yeridir’ dediğini duymuştum” diye cevap verdi. (Müsned, V, 422)
Ebû Eyyûb, Hz. Ebûbekir devrindeki savaşlarla Hz. Ömer devrinde yapılan Suriye, Filistin ve Mısır seferlerine katıldı. Kıbrıs seferinde de bulundu. Medine âsilerin eline geçip Hz. Osman’ın namaz kıldırması engellenince herkes tarafından sevilip sayıldığı için Hz. Ali’nin tavsiyesi üzerine bir müddet imamlık yaptı. Hz. Ali halifeliği döneminde Irak’a gittiğinde onu Medine’de yerine vekil bıraktı. Hâricîler’le ve Muâviye ile yapılan savaşlarda Hz. Ali’nin yanında yer aldı. Bu dönemde Basra valisi olan Abdullah b. Abbas Basra’ya gelen Ebû Eyyûb’a, “Senin vaktiyle Hz. Peygamber’e yaptığın gibi ben de bugün sana hizmet etmek istiyorum” diyerek konağını ona bıraktı. Giderken de kendisine 40 bin dirhem, yirmi köle ve değerli hediyeler vererek onu uğurladı. (Zehebî, II, 410)
Eyüp Sultan Hazretleri Neden İstanbul’a Gelmiştir?
Sağlıklı olan herkesin Allah yolunda savaşa katılması gerektiğine inanan Ebû Eyyûb el-Ensârî, “Kendi elinizle kendinizi tehlikeye atmayınız” (el-Bakara 2/195) meâlindeki âyette sözü edilen tehlikeyi savaşa gitmeyip işiyle gücüyle meşgul olmak şeklinde açıklardı. Bu sebeple ihtiyarlık döneminde bile her yıl bir savaşta bulunmaya gayret etti. Katıldığı seferlerin sonuncusu Müslümanların ilk İstanbul kuşatması oldu. Onun bu kuşatmadan bir yıl sonra gönderilen Yezîd b. Muâviye kumandasındaki takviye birliğin içinde bulunduğu da rivayet edilmektedir.
Eyüp Sultan Hazretleri Nasıl Vefat Etti?
Ebû Eyyûb, kuşatma devam ederken hastalanarak 669 yılında (farklı rivayetler de vardır) vefat etti. Cenaze namazını Yezîd b. Muâviye kıldırdı. Vasiyeti üzerine bir askerî birlik tarafından surlara yakın bir yere götürülerek oraya defnedildi. Durumu öğrenen Bizans imparatorunun kuşatma kalktıktan sonra onu kabrinden çıkarıp vahşi hayvanlara yedireceğini söylediği, fakat İslâm ordusu kumandanı tarafından gönderilen cevapta, böyle bir şey yapıldığı takdirde İslâm ülkesinde yaşayan Hristiyanların ve kiliselerin zarar göreceği bildirilince kabre dokunmayacaklarına dair teminat verdiği nakledilmektedir.
Hristiyanlar Onun Hürmetine Yağmur İsterlerdi
Ebû Eyyûb’un kabrinin sonraları bir bina içine alındığı, kıtlık zamanında kabrini ziyarete gelen Hristiyanların onun hürmetine yağmur istediği ve asırlar boyunca bu kabrin itina ile korunduğu söylenmekte, bazı seyyahların verdiği bilgiler de bu rivayetleri doğrulamaktadır. Bu seyyahlardan Ali b. Ebûbekir el-Herevî, Ebû Eyyûb el-Ensârî’nin kabrini ziyaret ettiğini belirtmiştir. (Ziyârât, vr. 51a)
Eyüp Sultan Hazretleri’nin Kabri Nerede?
Eyüp Sultan Hazretleri’nin kabri İstanbul’un fethi sırasında Fatih Sultan Mehmet’in hocası Akşemsettin Hazretleri tarafından keşif yoluyla bulundu. Eyüp Sultan Hazretleri’nin türbesi Eyüp Camiî’nin iç avlusundadır.
Tumblr media
2 notes · View notes
huseyinerol3453 · 4 years
Photo
Tumblr media
Değerli dostlar, Medine Sözleşmesi Nedir Medine sözleşmesi, Hz Muhammed'in Medine'de huzur ve barış ortamını sağlamak için bütün gruplar arasında 622 yılında düzenlenen bir antlaşmadır. Medine İmtiyazı olarak ta anılmaktadır. Bu antlaşma İslam'ın ilk yazılı anayasası olması itibarıyla önem taşımaktadır. Peygamberimizin dehasını ve büyüklüğünü göstermektedir. Peygamberimiz Allah'ın öğrettiği gibi insanların sorunlarını, değerlerini gözeterek sosyal bir toplum oluşturmuştur. Medine antlaşmasının amacı nedir?Antlaşma Hz Muhammed, Yahudiler, Müslümanlar, Paganlar ve şehrin ileri gelen aileleri ile kabilelerini içermekteydi. Medine'de bulunan Hazrec ve Evs kabileleri arasında yaşanan iç çatışmalara son vermek için, şehirde yaşayan Yahudi, Müslüman ve Pagan topluluklarını Ümmet adlı tek çatı altında toplayarak, her birine sorumluluk ve payları verilmiştir. Antlaşmanın düzenlenme amacı hangi dine mensup olursa olsun, şehirde bulunan toplulukların özgürce ve huzur içerisinde yaşamasını sağlamaktır. Rabbimiz, bizlere iyi birer insan, iyi birer milliyetçi, iyi biter müslüman , iyi birer ümmetçi olmayı nasip etsin. Kardeşliğimizi , iyiliğimizi daim kılsın. Amin İNŞAALLAH. En içten dileklerimle https://www.instagram.com/p/CBEWnd-MuCw/?igshid=1lj1xvw6xq6he
0 notes
mnsrykt · 2 years
Text
Cennetten Bir Adam: Sa'd Bin Rabi' radıyallahu anh
Sa'd radıyallahu anh, Medine yerlilerindendi. Hazrec koluna mensuptu. Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem, Medine'ye hicret ettiğinde, bir muhacirle ensardan birini kardeş yapıyordu. Abdurrahman bin Avf radıyallahu anhı da Sa'd bin Rabi' ile kardeş yapmıştı (muahat). Sa'd, Abdurrahman'a kardesliği gereği malının yarısını almasını teklif etti. Eşlerinden birini onun için boşayabileceğini söyledi. O ise malına bereket vermesi için Allah'a dua etmişti sadece.
Uhud'da olan olduktan sonra Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem: 'Sa'd bin Rabi' hakkında bana bilgi getirecek biri var mı; ölüler arasında mıdır, diriler arasında mı merak ediyorum?' diye sordu. Ensardan biri: Ben bakarım ya Rasûlallah' dedi. Onu aradı, son nefesini vermek üzere iken buldu. Ona dedi ki: 'Bana Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem emretti; senin diriler arasında mı ölüler arasında mı olduğunu merak ediyor.'
Sa'd radıyallahu anh dedi ki: 'Ben artık, ölüler arasındayım. Rasûlullah sallallahu aleyhi ve selleme benden de selam söyle. De ki: Ben cennetin kokusunu hissediyorum. Akrabalarıma da de ki: Eğer gözlerini oynatacak kadar, takatleri olduğu hâlde Rasulullah sallallahu aleyhi ve selleme bir zarar gelirse, onların Allah katında hiçbir özürleri olmaz, bilsinler.' Bu sözlerden sonra da vefat etti. Son nefesine kadar ilk günkü heyecanını kaybetmedi.
30 notes · View notes
i-mag-blr · 6 years
Text
ÜBEYY BİN KA’B (radıyallahü anh) HAYATI VE MUCİZELERİ,
ÜBEYY BİN KA’B (radıyallahü anh) HAYATI VE MUCİZELERİ,
Eshâb-ı kirâmdan. Hazrec kabîlesinin Hudeyle kolundandır. Doğum târihi bilinmemektedir. 656 (H. 35) senesinde Medîne’de vefât etti. Annesi Neccâr hânedânından Süheyl’dir. Hazret-i Übeyy, İslâmiyet’in Medîne taraflarında yayıldığı sıralarda İkinci Akabe bîatından önce Müslüman oldu. Daha sonra yetmiş kişiyle Akabe’ye gelerek Müslümanlığını ve Resûlullah’a olan bağlılığını…
View On WordPress
0 notes
ansiklomedia · 6 years
Text
Eyyüb El Ensari Kimdir?
Eyyüb El Ensari Kimdir?
(Ebu Eyyüb Halid bin Zeyd el-Ensari), Hz. Muhammed’in bayraktarlığını yapmış İslâm ulularından (? – İstanbul 672).
Hazrec kabilesindendi, hicretten önce Akabe’de Hz. Muhammed ile görüşüp İslâmlığı kabul etti, Medine’de Müslümanlığın yayılması için çaba harcadı. Hz. Muhammed’in Medine’ye yaklaştığını öğrenince kabilesiyle birlikte onu karşılamaya çıktı. Bütün Müslümanlar gibi o da Hz.…
View On WordPress
0 notes
bilgipera-blog · 6 years
Text
Medine’de İnşa Edilen Mescid-i Nebi’nin, İslam Toplumunun ve Medeniyetinin Oluşmasındaki Etkilerini Listeleyiniz.
Medine’de İnşa Edilen Mescid-i Nebi’nin, İslam Toplumunun ve Medeniyetinin Oluşmasındaki Etkilerini Listeleyiniz.
Aşağıda Medine’de inşa edilen Mescid-i Nebi’nin, İslam toplumunun ve medeniyetinin oluşmasındaki etkilerini listeleyiniz kısaca olarak ele alacağız. İslam Peygamberi a.s., Mekke’de kendine inanan Müslümanların zulme uğraması nedeniyle hicret etmek zorunda kalmıştır. Yesrip’te Evs ve Hazrec kabilelerinin barışmasıyla, Müslümanların şehre kabul edilmesi ve halkın ensar olarak Müslümanlara yer…
View On WordPress
0 notes
dogumgunumesajlari · 8 years
Text
ünlülerden kardeşlik sözleri
“Fedakar olan insan, Gönülden sevendir. Yürekli olan insan, Kendini bilendir. Mutlu olan insan, Yaşamı sevendir. Unutmayan bir dost Ömre bedeldir.”
  Bir Dost Yüzüne İhtiyaç Duyduğunda Başını Kaldır ve Gökyüzüne Bak. Güzdüzleri Bulutların Geceleri Yıldızların Arkasından Gülümsüyor Olacağım.
 Kilometrelerce uzağa saklanmış olsada kardeşliğimiz. Aynı gökyüzünü paylaştığımız sürece ebedi kardeşiz
  Gözlerindeki yaş Öldürür beni arkadaş Geceleri tutulan yas Susturur beni yoldaş
 Dostluk deniz kenarinda tas toplamaya benzer. Önce toplarsin sonra teker teker atarsin. Ama bazilarini atmaya kiyamazsin. Iste sen atmaya kiyamadigimsin
 Dostluk Unutulmayacak Kadar Özel Ve Sadece Ender İnsanlarla Yaşanacak Kadar Güzeldir
Kimsenin mutluluğunda gözüm yok benı her zaman güldüren bırı var zaten.
 Eğer Her Küstüğünüzde Dayanamayıp Geliyorsa Bırakma O Arkadaşını
 Maruzatım odur ki;en iyi bir dostsun Dağların doruğunda bir çiçek kadar iyi Sen karanlıkta yüzümüzü ağartan ışık Resimlerin duvarlarda şakır kuşlar gibi
Ümit Yaşar Oğuzcan
 Ben dostlukların  şairi, halkın ozanıyım. Sen, sen masallar okurken daha, Ben kardeşliklerin yazarıydım.
 Bu dünya geçici durak Dost olalım, dost kalalım Şöyle bir dön, geriye bak! Dost olalım, dost kalalım.
 Bir kıvılcım düşer önce, Büyür yavaş yavaş, Bir bakarsın volkan olmuş, yanmışsın arkadaş… Dolduramaz boşluğunu ne ana, ne kardaş, Bu en güzel, bu en sıcak duygudur arkadaş…
Yılmaz Güney
 Gülümsüyorum! Çünkü; biliyorumki gülümsemek dostlarıma karşı sunduğum en iyi ikram
 KARDEŞİM seni Allah’ı zikretmekten hangi şey alıkoyuyorsa hakikatte asıl sevdiğin şey o’dur.
 Öyle Bir Zɑmɑndɑyız ki; Hızlıcɑ Arkɑdɑş, Çɑbucɑk Dost, Hemen Sevgili, Bir Kelimeyle Düşmɑn Olunuyor, Amɑ Kɑrdeş Olunmuyor..!
 Bütün mutsuzluklar kardeştir; aynı dili konuşurlar.
 Üzülme, üzülürüm.” diyebilen biri olmalı hayatınızda.
 - ister arkadaş – ister dost – ister eş ..Ama biri olmalı varlığını daima bildiğin kendini güvende hissettiğin…
 Yükü kardeşlik olanın beli bükülür,yüreği bükülmez..
 “yanağınız ıslakken, cümleleriyle sizi gülümsetebilen dostlarınız varsa eğer, onları sakın üzmeyin
 Hak etmeyen birine değer vermek, değer vermek değil ancak fırsat vermektir. Bu yüzden sen sen ol güneş gibi tutulduğun insanlara dikkat et. Çünkü o tarz insanlar aynı zamanda karanlığına bile gölge yapmayı çok iyi bilir
Allah için birbirini seven iki kardeş buluştukları zaman, biri diğerini yıkayan iki el gibidirler. Ne zaman iki mü’min bir araya gelirse, Allah Teâlâ birini diğerinden faydalandırır
Kardeşlik öyle bir denizdir ki Dibi bulunmaz;Öyle bir Sırdır ki Her gönül kaldırmaz.Öyle özeldirki vicdanı olmayan anlamaz..
 Şu iki şeye sevindiğim kadar hiçbir şeye sevinmem. Bir kardeşimin sıkıntısının benim vesilemle düzelmesi, derdi olan kimsenin gelip benden yardım istemesi
 İnsanlar, ya dinde kardeşin, ya da hilkatte eşindir
 Sevgi varken nefret niye, / Barış varken savaş niye/ Kardeşlik varken didişmek niye / Dostluk varken düşmanlık niye / Hoşgörü varken bağnazlık niye,/ Özgürlük varken tutsaklık niye, / Adalet varken, haksızlık niye
 Peygamber Efendimiz; «Müslümanlar tek bir can gibidir.» buyurmuştur. Tek bir can oldular ama, Allâh’ın Rasûlü sayesinde oldular. Yoksa her biri, diğerine mutlak düşmandı. Medîne’de «Evs» ve «Hazrec» adında iki kabile vardı. Bunlar; birbirlerinin kanını içecek kadar can düşmanı idiler.
 Şems-i Tebrizî bana bir şey öğretti: ‘Dünyada bir tek mü’min üşüyorsa, ısınma hakkına sahip değilsin.’ Ben de biliyorum ki yeryüzünde üşüyen mü’minler var; ben artık ısınamıyorum
 Din kardeşinden bir cefa gördünse, onun bin vefâsı olduğunu hatırla! Çünkü iyilik, günaha karşı şefaatçi gibidir.
 Bizim dost ve kardeşlerimiz, bize aile efradımızdan daha sevimlidir. Zira aile efradımız, bizi dünyada anar. Fakat dostlarımız, mahşer yerinde bizi ararlar.
 İnsanın çoluk-çocuğu, salih kardeşliği gibi nasıl olabilir? Çoluk-çocuk, mirasını alıp zevk ile yiyerek vakit geçirir. İyi kardeşlik ise matemini tutar, kabirdeki hâlini düşünür ve o toprak altında yatarken onun için hayır duada bulunur.”Muhammed bin Yusuf İsfehânî
 Birgün Bağdat çarşısı yanmıştı. Birisi koşarak bana geldi ve; «-Bütün Bağdat çarşısı yandı, bir tek sizin dükkânınız kurtuldu. Gözünüz aydın!» dedi. Ben de diğer dükkânı yanan kardeşlerimi düşünmeden kendi nefsim adına; «-Elhamdülillâh!» dedim. Ancak otuz yıldan beri bu gaflet ânım için istiğfâr ederim.
 Her kardeş dost olmayabilir ama dost her zaman kardeştir
 İslâmiyet, eşitlik ve kardeşlik telkinleriyle, Allah’ın ipine sımsıkı sarılmak hakkındaki emirleriyle, tefrika çıkarmak ve cemaatten ayrılmak hakkındaki kesin yasaklamalarıyla arazi ve milliyet sınırlarını harikulade bir kolaylıkla kökünden söküp atma hassasına sahip yüce bir dindir. Uzak doğudaki bir Müslümanın nefsi Afrika’nın en meçhul bir köşesindeki Müslüman kardeşini kendisiyle her yönden eşit saymaktan çekinmez.
0 notes
bulutbey79 · 8 years
Photo
Tumblr media
Eshab-ı kiramın üstünlük sırası Mevahib-i ledünniyye kitabında deniliyor ki: Peygamberlerden ve meleklerin üstünlerinden sonra, bütün yaratılmışların en üstünü, Eshab-ı kiramdır. Eshab-ı kiramın her biri, bu ümmetin hepsinden daha üstündür. Çünkü, Resulullahı görmek gibi üstünlük olamaz. Eshab-ı kiramın her birini büyük ve üstün bilmek, hepsine iyi gözle bakmak, her birinin adil ve salih olduğuna inanmak lazımdır. Hiçbirine dil uzatmamak, lanet etmemek, düşmanlık etmemek ve bir kısmını sevmek için başka Sahabiye düşman olmaktan sakınmak lazımdır. İmam-ı Teftazani hazretleri buyuruyor ki: Eshab-ı kiram arasındaki ayrılıkların, iyi sebeplerle, güzel niyetlerle yapıldığına inanmamız lazımdır. Eshab-ı kiramdan birini kötülemek caiz değildir. Hazret-i Âişe gibi nass ile üstünlüğü bilinen bir sahabiyi kötülemek küfürdür. (Şerh-i Akaid) İmam-ı a’zam hazretleri, (Ehl-i sünnet mezhebi şöyledir ki; Ebu Bekir ile Ömer’in en üstün olduklarına inanmak, Resulullahın iki damadını sevmek, ayaklara giyilen meste mesh etmek, iyi-kötü her müslümanın arkasında namaz kılmaktır) buyurdu. Eshab-ı kiramın üstünlük sırası şöyledir. Muhacirler: Mekke alınmadan önce, memleketlerini terk ederek, Medine’ye hicret edenlerdir. Ensar: Medine ve civarında, Evs ve Hazrec kabilesindeki Müslümanlara denir. Diğer Eshab-ı kiram: Mekke alındıktan sonra imana gelenlerdir. Bunlara Muhacir ve Ensar denmez. Yalnız sahabi denir. İmam-ı Süyuti diyor ki: Ehl-i sünnet âlimleri, söz birliği ile bildiriyor ki, Eshab-ı kiramın en üstünleri, dört halifedir. Sonra, Aşere-i mübeşşere ile Hazret-i Hasan, Hazret-i Hüseyin ve Bedir eshabıdır. Sonra Uhud’daki 700 kahramandır. Bunlardan sonra, ağaç altında Resulullaha, (Ölmek var, dönmek yok) diye söz veren 1400 sahabidir. Bu sözleşmeye (Biat-ür rıdvan) denir. (Tarih-ul-Hulefa) #dinimizislamcom #eshabiikram #radiyallahüanhüm www.dinimizislam.com (Sultangazi/istanbul)
0 notes
huseyinerol3453 · 5 years
Photo
Tumblr media
Değerli dostlar, Medine Sözleşmesi Nedir Medine sözleşmesi, Hz Muhammed'in Medine'de huzur ve barış ortamını sağlamak için bütün gruplar arasında  622 yılında düzenlenen bir antlaşmadır. Medine İmtiyazı olarak ta anılmaktadır. Bu antlaşma İslam'ın ilk yazılı anayasası olması itibarıyla önem taşımaktadır. Peygamberimizin dehasını ve büyüklüğünü göstermektedir. Peygamberimiz Allah'ın öğrettiği gibi insanların sorunlarını, değerlerini gözeterek sosyal bir toplum oluşturmuştur.  Medine antlaşmasının amacı nedir?Antlaşma Hz Muhammed, Yahudiler, Müslümanlar, Paganlar ve şehrin ileri gelen aileleri ile kabilelerini içermekteydi. Medine'de bulunan Hazrec ve Evs kabileleri arasında yaşanan iç çatışmalara son vermek için, şehirde yaşayan Yahudi, Müslüman ve Pagan topluluklarını Ümmet adlı tek çatı altında toplayarak, her birine sorumluluk ve payları verilmiştir. Antlaşmanın düzenlenme amacı hangi dine mensup olursa olsun, şehirde bulunan toplulukların özgürce ve huzur içerisinde yaşamasını sağlamaktır. Rabbimiz, bizlere iyi birer insan, iyi birer milliyetçi, iyi biter müslüman , iyi birer ümmetçi olmayı nasip etsin. Kardeşliğimizi , iyiliğimizi daim kılsın. Amin İNŞAALLAH. En içten dileklerimle https://www.instagram.com/p/ByUSGuqAalM/?igshid=v3v1qnx7ln0b
0 notes
i-mag-blr · 6 years
Text
ÜMMÜ ÜMÂRE NESÎBE BİNTİ KA’B HAYATI,
ÜMMÜ ÜMÂRE NESÎBE BİNTİ KA’B HAYATI,
Gazâlarda gösterdiği cesâret ve kahramanlıklarıyla meşhur kadın sahâbî. Hazrec kabîlesine mensup Medîne’nin ileri gelen âilelerinden Mâzin bin Neccâr evlâdındandır. Annesi, Rebâb binti Abdullah’tır. Tahminen mîlâdî 573 yılında doğdu. İkinci Akabe bîatında hazır olup zevciyle birlikte Müslüman oldu. İlk Müslüman olan Medîneli iki kadından biridir. Zevci Ensârdan Zeyd bin Âsım’dır…
View On WordPress
0 notes