#büyük prenses
Explore tagged Tumblr posts
Text
GİZEM KARA🤗
Muhteşem bir eser.
Arkadaşlarım armağanım olsun 😁
İyi dinlemeler 👈💐
Doğa manzara süper ötesi 🙃
Tatil de çekmiştim.
Sız tumbir ailemle bu güzel.
Manzayi paylaşım didim 🤣
Beğeniler için çok.
Teşekkür ediyorum 🤗
KEYİFLİ Vakitler🙃
DERİN🪻KARACA 👍
🎶🌾🎶🌷🎶🌺🎶
Büyük konuşmuyacaksin bu hayatta mesela ben asla diye başlayan cümleler. kurmayacaksin başkasının başına gelen. herşey benimde başıma gelebilir diyeceksin. ve hiç kimseyi yasadikleri için. kinamayacaksin.
İddian imtihanin güldiklerin göz yaşın olur. sonra ve bu dünyada sadece bir kul. olduğunu unutmayacaksin.
Lokman büyük olsada.
Sözün büyük olmasın.
Demem o ki unutma ki kimin açısına.
Gülersen sen de bir gün aynısını.
Yaşayacaksın bilmem anlata bildimmi.
Şu fani dünya da ne için yaşıyoruz.
Allah yolun da olalım ki.
Hayatımız Cennet olsun 🤲
Şeytan yolun da olanlar.
Yaşasın cehennem zalimlere.
DERİN KARACA 👍
PRENSES 👰💐
DERİN 🌷KARACA 👈👌
128 notes
·
View notes
Text
Evren abla, lütfen bak ayrıntı da vereceğim senin hatrına. Bana şöyle tatlı, sadık, komik, anlayışlı, adam gibi adam, prenses olmayan, benimle saçmalayıp çocuklaşabilecek, tercihen benden 2 3 yaş büyük, oturup kalkmasını bilen, birbirimizi delice seveceğimiz bir adam gönder. Lütfen artık ya valla bir daha mızmızlamayacağım sana
#ay benim gece senin#geceye not#kitaplar#geceyedair#gelmemeyegidenadam#kitap alintilari#uykusuz geceler#3391kilometre#3391km#beyza alkoç#0 km#0 kilometre#egenin izmiri#egenin incisi#karantina#mahşerinbinlerceatlısı#mahşerindörtatlısı#keşfet#writers on tumblr#artists on tumblr#tumblr girls#geceye bir söz bırak#gecenin hüznü#gecenin sözü#gecenin şarkısı#geceye bir şarkı bırak
78 notes
·
View notes
Text
GELİNLİK - DRAGON+ (3)
Düğün gibi özel günlerde mükemmel gelinliği bulmak birçok gelin adayı için en büyük önceliktir. Gelenekselden moderne pek çok farklı tarza sahip gelinlik modelleri, farklı tercihlere ve vücut tiplerine hitap ediyor. Özel tasarım gelinlik modelleri, kalite ve şıklığı ön planda tutan dünyaca ünlü markaların da aralarında bulunduğu geniş bir seçenek yelpazesi sunuyor. Bazı gelinlik modelleri, abiye ayakkabılarla zahmetsizce kombinlenebilecek sadeliğe sahip olup, gelin gardırobuna çok yönlülük katmaktadır. Ayrıca gösterişli ve göz alıcı tasarımlarıyla öne çıkan prenses gelinlikler, daha abartılı bir g��rünüm arayanlar için birebir.
Akşam etkinlikleri ve resmi toplantılar için doğru gece elbisesine sahip olmak, bir açıklama yapmak için çok önemlidir. Abiye modelleri, klasik silüetlerden trend tasarımlara kadar geniş bir yelpazeyi kapsamakta, farklı zevklere ve durumlara hitap etmektedir. Dreamon gibi markalar, bireylerin özel etkinliklerde istedikleri görünüme ulaşmalarına yardımcı olan, trend belirleyen gece elbisesi koleksiyonları sunuyor. Bu abiye modelleri çoğu zaman zarif ve etkileyici tasarımlara sahip olup, nişan ve diğer resmi davetlerde şık ve hoş bir görünüm sunmaktadır. Ayrıca nişan abiye modelleri farklı görüntü ve tarzlarda sunularak bireylerin kendilerine özgü moda tercihlerini ve kişiliklerini ifade etmelerine olanak sağlamaktadır.
Nişanlık modelleri, bir çiftin evliliğe giden yolculuğunun başlangıcını kutlamada çok önemli bir rol oynuyor. Bu elbiseler, özel günün özünü yakalayarak zarafet ve inceliği yansıtacak şekilde tasarlandı. Çok çeşitli nişan abiye modelleri mevcut olduğundan bireyler, değişen vücut tiplerine ve kişisel tercihlerine uygun olarak çeşitli stil ve desenler arasından seçim yapabilmektedir. Elbise modellerinin yanı sıra duvak, pelerin, iç çamaşırı, takı keseleri gibi aksesuarlar da düğün kıyafetlerini tamamlayarak genel görünüme son dokunuşlar katıyor. İster düğün, ister akşam yemeği, ister nişan kutlaması olsun, çeşitli elbise modellerine ve aksesuarlara erişim, bireylerin her türlü özel gün için ideal kıyafetler ile birlikte gelinlik satın al seçenekleriyle seçebilmelerini sağlar.
151 notes
·
View notes
Text
NEVZAT SOYDAN
Seven tumbiri aileme gelsin
İyi dinlemeler
Teşekkürler saygılar
Günaydın 🌄
Bu sabah Ajda Pekkan in ust dudağı gibi uyandım😂kipildayamiyorum sizde durumlar nasıl 👈
😂🤣🙃😁😉😜
Arkadaşlar babaannem yanına çağırdı beni gittim sana büyük bir hediyem var dedi bende sevindim odasından gidip bu güğüm bana verdi bu ne dedim
Babaannem sen ne zaman evlencen be kızım belli değil soledi bana
Ben o günü belki görmem soledi
Bu güğüm sana düğün hediyem
Soledi bir gülmek tuttu beni
Teşekkür ettim elini öptüm
Hiç bişi belli etmedim
Eeee yaşlı saygılı oldum
Eve geldim gugumun içi dikkatimi çekti
5 milyon para var gugumun içinde
Oyyy kurban olduğum yaa
Beni çok sever babaannem
İyi ki varsın
Allah seni başımızdan eksik etmesin
Canım babaannecim🙏
Sadece pay yaptım uygun olunca baki vercem
🌿PRENSES ♥️
🌹 YAĞMUR 💐
🌾
51 notes
·
View notes
Text
Bekaretimi İlk Sevgilime Verdim! (Sena 18 Y., Eskişehir)
Selam arkadaşlar. Ben Sena, 1.70 boyunda, dolgun ve çıkık popolu, yuvarlak göğüsleri olan, erkekleri kolayca etkileyebilen bir bayanım. Anlatacağım olay 16 yaşımda, Lisede okurken gerçekleşti. Okulumuzda oldukça yakışıklı erkekler vardı. Ama benim en çok ilgilendiğim, benimle de en çok ilgilenen ve sonradan bana ilgisini açıkca söyleyen Murat bir başkaydı. Murat 1.92 boyunda, omuzları geniş, spor yaptığı için kaslı bir vücudu olan, dudak ısırtacak derecede yakışıklı bir erkekti. Onunla tanışalı 2 ay olmuştu ve bizim aramızda hoş bir muhabbet oluşmuştu. Beni sınıftan alır, birlikte bahçeye çıkardık. Birlikte sigara içerdik.
Bir haftasonu arkadaşlarla buluşacaktık ve Murat da gelecekti. Birlikte bir kafeye gittik sohbet muhabbet derken yanıma sokuldu ve elini omzuma attı. Bende hafifçe kendimi ona doğru bastırdım. Bir süre öyle oturduk. Sonra yavaşça elimi tuttu ve kulağıma "Sevgilim olur musun prenses?" diye fısıldadı. O anda dünyalar benim olmuştu. Ben de onun kulağına uzandım ve sessizce, "Evet!" dedim. Artık bahçede, koridorda, kantinde hep el eleydik. İlişkimizin 8. ayında ilk defa öpüşmüştük. Ama ne öpüşme!
Yine parkın tenha olduğu bir saatte yan yana oturuyor, birbirimiz öpüyor, okşuyor, bir yandan da sohbet ediyorduk. Sonra Murat beni nazikçe belimden tutarak kucağına oturttu. Siki tam olarak amımın altındaydı ve taş gibiydi. Hissedebiliyordum. Sonra yavaşça işaret parmağıyla çenemi yukarı ittirip yüzümü yüzünün hizasına getirdi. Kulak mememi öptü ve "Seni istiyorum prenses!" diye fısıldadı. Sonra yavaşça dudaklarını dudaklarıma değdirdi. Benim karşılık verdiğimi gönce nazikçe dudaklarımı öpmeye başladı. Ben de onu öpüyordum. Bir eli belimde, bir eli ise popomdaydı. Nazikçe okşuyordu. Benimse bir elim göğsünde, diğer elimse saçlarındaydı. Dudaklarımı emiyor, dilini ağzıma sokuyor, beni delirtiyordu. Dillerimiz resmen birbirini sömürüyordu. Nefes nefese kalmıştık. Başımı omzuna yaslamış nefesimin düzene girmesini bekliyordum. Murat ise bana iltifatlar ediyor, saçlarımı okşuyordu.
Aradan bir hafta geçmişti Murat beni evlerine çağırdı. Aileme, bir kız arkadaşımda kalacağımı söyleyerek, adeta uçarak Murat'ın evine gittim. Yaz mevsiminde olduğumuz için altıma mini şort, üstüme askılı üzerime 1 beden büyük gelen bir tişört giymiştim. İçime kırmızı bir tanga giymiştim, sütyen takmamıştım. Hafif makyaj yapmış, kırmızı bi ruj sürmüştüm. Saçlarımı açık bırakmıştım. Ayağıma da Vanslarımı giydiğimde tam bir afet olmuştum. Hemen Murat'a gittim. Güzel bir yemek hazırlamış masayı kurmuş, iki tane mum yakmıştı. Çok romantik bir ambiyanstı. Hemen yanıma geldi ve sarıldı. Çok hoş bir parfüm sıkmıştı. Kokusu beni benden alıyordu. Sonra yavaşça beni popomdan tutarak kaldırdı ve şehvetle öpmeye başladım. Bense kendimi kaybetmiş deli gibi inliyordum ve sırtını okşuyordum. Sonra yavaşça kucağından indirdi beni ve "Hadi yemek yiyelim!" dedi. Güle eğlene yemeklerimizi yedik, biraz da içtik.
TV'ye bir romantik komedi türünde film aktardı, izlemeye başladık. Kafasını göğüslerime yaslamıştı, bense saçlarını okşuyordum. Sonra bacaklarımı okşamaya başladı. Bu beni çıldırtıyordu. Aniden bana doğru döndü ve ben de mecburen kanepeye uzandım. Şimdi tamamen üstümdeydi. Vücudunun her hattını hissedebiliyordum. Sonra dudaklarıma yapıştı. Sanki hayatı buna bağlıymışcasına emiyordu. Elleri popomda doğruldu ve beni kucaklayıp yatak odasına götürdü. Beni yavaşça yatağa bıraktı ve tekrar üstüme çıktı. Dudaklarımı tekrar sömürmeye başladı. O kadar çok zevk alıyordum ki, adeta uçuyordum. O kaslı ve mükemmel vücudun altında sadece kıvranabiliyordum.
Askılı tişörtümü çıkardı ve hiç zaman kaybetmeden göğüslerime yumuldu. Bense o zamana kadar hiç tatmadığım bir zevki tadıyordum. Göğüs uçlarımı emiyor, ısırıyor, zaman zaman tamamını ağzına almaya çalışıyor, alt yuvarlağını ısırıyor, beni adeta uçuruyordu. Sonra şortumla birlikte tangamı da indirdi. Hemen amıma yumuldu. Amımın ıslak olmasına aldırış etmeden çılgınca yalıyordu. Bense başını amıma bastırıp, delice inleyebiliyordum sadece. Dilini amımın içine sokuyor, klitorisimle oynuyordu. Ve ben kasıla kasıla, çığlıklarla orgazm oldum. Murat ise orgazm olmama aldırış etmeden halen daha amımı yalıyordu. Çok geçmeden tekrar orgazm oldum. Kafasını amımdan kaldırdığında yüzünde tutkuyla karışık çok tatlı bir gülümse vardı. Hemen kalktım udaklarına yapıştım...
Dudaklarımız ayrıldığı gibi onun boynunu, göğsünü yalaya yalaya aşağıya indim. Pantolonunun fermuarını indirdim, sonra da boxerını. Ve işte beni göklere uçuran Murat'ın yarağı gözlerimin önündeydi. Bileğimden daha kalın, uzun, oldukça heybetli ve damarlıydı. Kafası pespembeydi. Ellerini popoma attı ve "Şimdi sıra sende prenses!" dedi. Daha önce hiç sakso çekmemiştim, ama pørnø filmlerde çok izlemiştim. Murat'ın yarağının kafası anca ağzıma sığıyordu. Bir elimle taşaklarıyla oynuyordum, diğer elimle yarağına 31 çektiriyodum. Hemde yarağını deli gibi emiyordum. Ben emdikçe zaten dev gibi olan yarağı dahada büyüyordu. Emdikçe sıvıları geliyordu, çok tatlıydılar. Hepsini emiyordum.
Sonunda, "Yeterli!" dedi ve beni omuzlarımdan iterek yatağa yatırdı. Kulak memelerimi emmeye başladı, o sıradada göğüslerimi okşuyordu. Sonra boynuma doğru indi. Ben artık dayanamıyordum. Amım yanıyordu. "Sik beni aşkım, sik beni Murat. Erkeğim!" diye inliyordum. Üzerime uzandı, "Bakire misin sevgilim?" diye sordu. "Evet, ama bekaretimi sen al istiyorum, senin kadının olmak istiyorum!" dedim. Yavaşça kalktı, odadan çıktı. Geldiğinde elinde peçeteler vardı, "Bunlara ihtiyacımız olacak!" dedi ve gülümsedi. Aman Tanrım o kadar sexydi ki!
Üzerime çıktı, bacaklarımı ayırdı ve yarağını amıma hizaladı. Yavaşça sokmaya başladı. Başı girdiğinde sanki dünyam başıma yıkılmıştı. O kadar canım yanıyordu ki, o an attığım çığlık hala kulaklarımda. Bir süre öyle bekledi. O sırada kulak memelerimi emiyor, göğüslerimi okşuyordu. "Zor kısmı bitti birtanem, kafası girdi. Artık sen de zevk alacaksın!" diye fısıldıyordu. Sonra yavaşça daha da girmeye başladı. Tanrım o nasıl bir acıydı, sanki içimi yarıyordu. Sonunda tamamı içimdeydi ve içimi tamamen doldurmuştu. Rahim duvarımı zorluyordu. Eğildi ve göğüslerimi emmeye başladı. Sonra uzanıp peçeteleri aldı ve yavaşça sikini çıkardı. O an amımdan bir miktar kan aktı.
Sonra yavaşça tekrar soktu. Hareketlerinde beni incitmemeye, bilhassa zevk almama çok önem veriyordu. Hızlanmaya başladığında artık acının yerini zevk almıştı. Müthiş zevk alıyordum. Sonra pozisyon değiştirdik ve Murat ayaklarımı göğsüne koyup amıma kökledi. İlk seferki gibi yavaş davranmıyodu. Sanki bir tren pistonu gibi gidip geliyordu. Ve benim vücudumu bir titreme sardı. Orgazm olmuştum. Zangır zangır titriyor, durmadan kasılıyordum. Murat ise durmak bilmiyordu. En az yarım saat beni o pozisyonda sikti. Defalarca kez orgazm olmuştum.
Sonra o sırt üstü yattı ve benim üstüne çıkmamı istedi. Hemen çıktım. Yarağı kalın olduğu için kolayca alamıyordum. Resmen amımın duvarları yırtılıyordu. Yavaş yavaş oturup kalkarak yarısını aldım. O damarlı sert yarak beni kendimden geçirmişti. Birden tamamen oturdum üstüne ve derin bir, "Ohhhh!" çektim. Murat ise uzunca nefesini verdi. Ben hareket etmeye başladığımda Murat da boş durmuyor, göğüslerimi yoğuruyordu. Aman Tanrım! Göğüslerimi okşamasının etkisiyle sarsıla sarsıla orgazm oldum ve üzerine bıraktım kendimi. O ise durur mu? Alttan pompalamaya başladı, beni yine zevkin doruklarına çıkarıyordu. Hem pompalıyor, hem benle öpüşüyor, hemde vücudumu okşuyordu. "Mükemmelsin! Harikasın!" gibi şeyler söylüyordu.
Sonra beni yan yatırdı ve arkama yatıp öyle sikmeye başladı. Tanrım, en az bir buçuk saattir sikişiyorduk ve ben orgazmlarımın sayısını unutmuştum. Oysaki Murat'da ne bir kasılma, ne bir duraksama. Kaşık pozisyonunda da yarım saate yakın sikiştik. Artık dermanım kalmamıştı. Bacak kaslarım kasılmaktan yorulmuştu. Son orgazmımı olduktan sonra ona, "Aşkım ne olur artık boşal. İnan çok yoruldum, bayılacağım!" dedim. O ise, "Peki kadınım!" dedi ve misyoner olduk. Hızla gidip gelmeye başladı. Yarağı o kadar şişmiş ve uzamıştı ki, resmen kolum kadar olmuştu. Bense o anda sadece içimdeki sert yarağın zevkini çıkarıyordum. Beş-altı dakika daha gidip geldikten sonra ben son orgazmımı olurken, o da amımdan çıktı ve göğüslerime ve biraz da göbeğime fışkırdı. Ama ne fışkırma! Dölleri en az yarım çay bardağını doldururdu. Sonra yanıma yığıldı.
Bir süre nefesimizin düzene girmesini bekledik. Sonra bana doğru döndü ve dudaklarımdan öptü. "Harikasın birtanem. Keşke seni daha önce sikseydim!" dedi ve dudaklarıma küçük bir öpücük kondurdu. Yatak benim am sularım ve tükürüklerle dolmuştu. Çarşaf ise kaymıştı. Bu kadar çılgınca sikiştiğimizin farkında değildim. Beni kucağına aldı ve "Hadi banyo yapalım!" dedi. Beni kollarında banyoya götürdü. Önce o beni yıkadı, sonra ben onu yıkadım. Sonrasında çarşafları değiştirdik ve çırılçıplak birbirimize sarılarak uyuduk. Uyuduğumuzda zaten saat 05:30 idi. Sabah uyandığımda yanım boştu. Şortumu ve askılımı giydim. Bir baktım ki sevgilim bana kahvaltı hazırlıyor. Gel de böyle bir sevgiliyi sevme!
Murat ile halen devam eden güzel bir ilişkimiz var. O şu anda Anadolu Üniversitesi'nde okuyor. Ve bir aksilik olmazsa, seneye ben de onun okuduğu bölüme gideceğim :)
[Sena]
125 notes
·
View notes
Text
Gerçek Osmanlı Torunları...
Babası Kato Davut bey, Annesi Ayşe Hanım'dır. 24 Nisan 1911 tarihinde Sultan Vahdettin ile evlendi. 1912 yılında Şehzade Mehmed Ertuğrul Efendi'yi doğurmuştur. San Remo'da Vahdettin'e eşlik etti. 1929 yılında Vahdettin'in vefatından sonra İskenderiye'ye yerleşerek burada bir evlilik daha yaptı. 1948 yılında Türkiye'ye döndü. 1950 yılında Çengelköy'de vefat etti. Zarif ve şık bir hanımefendi olarak biliniyordu
Fotoğraf 1931 yılında Fransa'da çekildi. Son Halife'nin kızının elbisesini din-i İslam'a aykırı bulmadığı gözüküyor. Ayrıca kendisinin şıklığı da çağdaş daireye gösterdiği adaptasyonun ipuçlarını veriyor. Yazdığı 35 sayfalık bir makalede Osmanlı Padişahlarını tahlil etmiş, İkinci Bayezid'in içkiye düşkünlüğü yüzünden sefil, İkinci Selim'in 'sefih bir sarhoş' olduğunu ifade etmiştir. Abdülmecid Üçüncü Murad ve Üçüncü Mehmed'den 'Osmanlı Devleti'nin amansız cellâdı' olarak bahsederken, Dördüncü Murad için ise 'geleceğin en büyük hükümdarı olmaya namzet iken içtiği rakının kurbanı olmuş; devletin talihini ve geleceğini İbrahim gibi akıl noksanı ve anlayıştan mahrum bir şahsa terk ederek dünyadan çekilmişti' demektedir. Üçüncü Ahmed'in sefahat tarafından ele geçirildiğini söyleyen Halife, Sultan Abdülmecid'in 'içki müptelalığı yüzünden hayatını kaybettiğini' belirtecektir.
Sürgün yıllarında çekilen bu fotoğrafta Ömer Faruk Efendi, Sabiha Sultan ile birlikte görülüyor.
1923 yılında doğan Hanzade Sultan, son Osmanlı padişahı Sultan Vahdettin ve son halife Abdülmecit Efendi’nin torunudur. Mısır Hanedanı mensuplarından Mehmet Ali İbrahim ile evlenen Sultan, dünya sosyetesinin en güzel kadınlarından birisi olarak ün yapmıştır. Fotoğrafta kızı Prenses Fazile ile birlikte.
Arkada yer alan portredeki Padişah, 'Tanzimatçı' ve 'Gazi' olarak bilinen Abdülmecid'dir. 1839'dan 1861'e kadar hükmetti. 3 Kasım 1839'da Osmanlı demokratikleşmesinin ilk adımı olan (Gülhane Hatt-ı Şerif-î) Tanzimât Fermânı’nı yayımladı, 18 Şubat 1856'da (Islâhat Hatt-ı Hümâyûn-u) Islâhat Fermânı’nı ilân etti.
Osman Selahaddin Osmanoğlu, Osmanlı şehzadesidir. Ali Vâsıb Osmanoğlu'nun oğludur. İngiltere’de yaşayan Osmanoğlu, İstanbul’da bir ev aldı. TRT için hazırlanan ’Osmanlı Hanedan Ailesi’ belgeseline danışmanlık yaptılar.
Fotoğrafta yer alanlar, Osman Selahattin Osmanoğlu'nun kızı Ayşe Gülnev Osmanoğlu'nın çocukları, son jenerasyon Osmanlılar. Soldan sağa, Prens Lysander Cengiz, Prenses Tatyana Aliye, Prens Maximillian Ali, Prens Ferdinand Ziya ve Prens Cosmo Tarık. Hepsini sevgiyle selamlıyoruz
Ve .. çakma Osmanlı torunları 😂😂😂
youtube
34 notes
·
View notes
Text
Hayat ona büyük bir hediye vermişti, dönüştüreceği bir kurbağa, ama onu bir beyaz atlı prense değil, hayallerindeki adama dönüştürecekti; ama ne yazık ki bunun bu kadar çabaya değmeyeceğini düşünüyordu, çünkü birçokları onun ayaklarının dibinde yaşıyordu, üstelik her gün ilişkilerinde ona acı çektirmelerine rağmen.
7 notes
·
View notes
Text
Valla Sesli güldüm.
😁😂😄🤣😍😁
Günün sözü şu olsun 😁🤣
Benden orospu gibi adamlara😁
Sözlerim sevenlerime değil.
Hee üzerine alan kim olursa olsun.
Umrumda değil.
Bu tür düşünenler sayfamdan etrafimdan.
Siktirip toz olsun.
Siz içinizde ki orospuyu terbiye edin.kadinlara B*k salça atmayın.
Kadınlar namusuna sahip çıkar👍
Tüm bayanları çok seviyorum 😁🤣
Kısa bir tavsiye
Namuslu kadın arıyorum diyerek.
Klavye de parmak orospuluğu yapanlar.
Gün gelecek eşiniz kızınız en büyük.
Sınavınız olacak.
Çalma elin kapısını çalarlar namus kapını.
Şerefini anağtar deliğinden izlersin.
Anlayan anladı koçum benim.
Ne demişler NATO memet NATO kafa.
Anlamaz orospu çocukları.
😏🤘😄👌😁✌️🤣👍🙃
PRENSES 👰👑🫂
Derin 🌿Karaca 👍
231 notes
·
View notes
Text
"Çocuk gözleriyle kendimi görmek, hayatın en güzel hediyesi. Her anımda, saf ve temiz bir sevgiyle dolup taşmak bana umut veriyor. Nil prenses, beni çizmiş olman ne büyük bir şans! Seninle geçirdiğim her an, kalbimde sıcak bir iz bırakıyor. Yanımda olduğun için çok şanslıyım; senin sevgin beni mutlu ediyor. İyi ki varsın, bu dünyada benim en değerlisin!"
#cocukolmak#cocukluk#iyiniyet#istanbul#türkiye#insan#hayat#hayatakarken#iyikivarsiniz#iyikivarsınız#iyikivarsin
4 notes
·
View notes
Text
GELİNLİK - DRAGON+
Mükemmel gelinliği bulmak, her gelin adayı için planlamanın çok önemli bir unsurudur, çünkü bu, olayı gerçekten özel kılmada büyük önem taşır. Gelinlik, gelinin sadece kişisel tarzını değil aynı zamanda geleceğe dair umutlarını ve hayallerini de simgelemektedir. Bu, sıklıkla değer verilen ve ömür boyu hatırlanan, çok önemli bir dönüm noktasının somut bir hatırlatıcısı olarak hizmet eden bir giysidir. Gelinliğe atfedilen duygusal önem, yalnızca geline tam oturan ve gururunu okşayan değil, aynı zamanda onunla daha derin bir düzeyde yankı uyandıran, onun kişiliğini yansıtan ve kutlamanın özünü yakalayan bir gelinlik seçmenin öneminin altını çiziyor.
Gelinlik tasarımları, gelin modası endüstrisindeki değişen trendleri ve tercihleri yansıtacak şekilde zamanla gelişiyor. Klasik ve zamansız tarzlardan modern ve avangard kreasyonlara kadar gelinlik tasarım dünyası, gelin adaylarına çok çeşitli seçenekler sunuyor. Gelinlik tasarımlarındaki trendler silüet, kumaş, süslemeler ve yaka stilleri gibi çeşitli unsurları kapsıyor. Örneğin prenses gelinlikleri gösterişli ve göz alıcı tasarımlarıyla tanınırken, balık kuyruğu, yumuşak A kesim ve after party elbiseleri gibi diğer stiller de farklı estetik anlayışlara hitap ediyor. Bu trendleri takip etmek, gelinlerin çok çeşitli seçenekleri keşfetmesine ve özel günleri için kişisel tarzlarına ve vizyonlarına uygun bir elbise bulmalarına olanak tanır.
Gelinlik mağazaları, gelinlerin ideal elbiselerini bulmalarına yardımcı olmak için özenle seçilmiş elbise, nişanlık ve aksesuar seçenekleri sunarak gelinlik alışverişi deneyiminde önemli bir rol oynuyor. Bu uzmanlaşmış butikler, gelinlerin tercihlerine ve bütçelerine uygun bir elbise seçerken uzman rehberliği ve desteği alabilecekleri kişiselleştirilmiş ve özenli bir alışveriş ortamı sağlar. Gelin mağazalarında alışveriş deneyimi, salt alışverişin ötesine geçiyor; gelinlerin farklı tarzları keşfedebilecekleri, çeşitli elbiseler, abiye deneyebilecekleri ve sonuçta kendilerini güvende ve güzel hissetmelerini sağlayacak olanı bulabilecekleri bir kendini keşfetme ve güçlenme yolculuğudur. Gelin mağazası danışmanlarının sağladığı uzmanlık ve yardım, hayallerindeki gelinliği bulmanın heyecan verici yolculuğuna çıkan gelinler için unutulmaz ve keyifli bir alışveriş deneyimi yaratılmasına katkıda bulunuyor.
135 notes
·
View notes
Text
Adem Fırat...👌...👍
Sız değerli kıymetli. arkadaşlarima armağanim olsun.
Beğeniler için çok.
Teşekkür ederim 🙃🤪
Tüm can arkadaşlarıma.
Ve hatta en iç dileklerimle.
Saygılar sunarım 🤗.....✍️
Kimine göre yalanım kimine göre.
Yarayim sen rahatına bak aslanım.
Ben istedime deli kanlı.
Kızım buda böyle biline...👍..😁...✍️.
Sabrın sonu selamet mi bilmem de.
Bende felakete doğru gidiyor.
Çünkü yapılan her kahbeliği.
Görüyor duyuyor iliklerime.
Kadar hissediyor.
Delikanlı kız...👌...🤣...✍️
Ben kimseye.
Allah belanı versin demem.
Benim gibi bir deliyle uğrasiyorsa.
Zaten büyük belasını.
Bulmuştur😁👌🤪.....✍️
👆👆 delikanlı kız.
Hem deli hem prenses 🌿
🌹👑💐
Tunaydinlar 🙃🤣
130 notes
·
View notes
Text
İnsanlara Allah'ı, ahireti hatırlatmaktan çok büyük bir lezzet alıyorum. Bu kişi en yakınım olsa bile huzursuz olduğunu gördüğümde elhamdülillah diyorum. Biz gençler olarak vazifeliyiz. Allah'ı hatırlatmakla, hakikati yaymakla.
Tesettürlü kardeşlerim, size yaşlı gibi görünüyorsun diyenlere aldırış etmeyin. Prenses olan bizleriz. Allah bizden razı olana kadar, İslam uğruna savaş vermekten vazgeçmek yok🌺😇
2 notes
·
View notes
Text
Ben aşık olmak istedim. Kitap okurken, film izlerken, boş bir duvara bakarken... Ayaklarım yere basmasın. Hayır, bassın çünkü ben bir kadınım ve benim ayaklarım daima yere güçlü bir şekilde basmalı. Duygulardan oluşsam da ben de akıl sahibiyim. Elmalarla armutları bir kefeye koymamayı aptalca bulacak kadar. Aşk büyük bir duygu ve insana belki de hiç uğramayan ve bence uğradığında da anlaşılmayan bir duygu. Yaşanılıyor çünkü öyle bir yaşanılıyor ki bir ömür az geliyor iki ömür aynı anda bitiyor. Ben aşık olmak istedim. Özgürce, kısıtlanmadan ve daima anlaşılarak. Aldığım nefesler kadar olağan. Kalbimi durma noktasına getirecek kadar olağanüstü. Bir şiirin ezberden okuduğum dizesi kadar tanıdık, yeni dizeler eklemek isteyecek kadar güven veren. Bir okyanus mavisine ya da bir orman yeşiline hayır, hayır kitapların sararmış sayfalarına. Bir filmin içindeki serseri karaktere yahut bir masalın içindeki prense... Ben aşık olmak istedim.
23 notes
·
View notes
Text
Boş ver gitsin
alın yazısı diye bir şey olduğu,
gizemli bir "büyük plan" bulunduğu,
ve bize
hakkından gelemeyeceğimiz hiçbir dert vermeyen
bir tanrının varlığı
gibi fikirleri.
Acılar
beni
daha iyi bir insan yapmadı.
bana
hiçbir şeyi çantada keklik saymamayı öğretmedi.
ve
birine aşık olmaya korkmaktan başka bir şey vermedi.
Ben,
arızalı bir insan olmak için
fazlasıyla gencim
ve zamanda geriye gidip
kendime, çocukluğumu geri verebilecek
olsaydım
bunu
yapardım.
- anlamı neydi tüm bunların?
-bu defa prenses kendini kurtarıyor
#edebiyat#hayal kırıklığı#çocukluk#geçmiş#kitap#Luminara#lluminara#bu defa prenses kendini kurtarıyor
5 notes
·
View notes
Text
Ah, eğer bana farklı bakmayacağını bilseydim, sana olan aşkın farklı olduğunu, bağlar istemediğini, derin bir aşk ilişkisi istemediğini, herkesle flört ederek mutlu olmak istediğini, üzgün olduğunu, çünkü tüm bunların kendini cezalandırmak için olduğunu, büyük bir kaybın boşluğunu doldurmak için olduğunu biliyorum, sonra pişmanlık gelecek, her zaman gelir, kaybolma arzusu, geçmişi değiştirme, prenses uyan, farklı bir şimdiki zaman yaratma, iyi bir geleceğe sahip olma ve sanal zaman makinene girme ihtiyacı duymama.
13 notes
·
View notes